ABDÎ, Nişancı Abdurrahman Abdî Paşa

(d. ?/? - ö. 1102/1691)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Abdurrahman olan Abdî, İstanbul’un Anadoluhisarı semtinde doğdu (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400). Abdî, Nişancı Abdurrahman Paşa diye de tanınır. Küçük yaşta saraya giren Abdî, Enderun’da yetiştirildi. 1069 / 1659’da Has Oda’ya alınıp önce Peşkir Ağası, sonra padişaha Sır Kâtibi oldu (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400; Cunbur 2002: 27). Sultan IV. Mehmed zamanında şifahî bir emirle Edirne’de vekayi yazıcılığına memur edildi. Ardından Rikâb-ı Hümâyûn Kaymakamlığı’na, Haziran 1080 / 1669’da da “Vezir” unvanıyla Cafer Paşa yerine nişancılığa getirildi (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400). Daha sonra Umûr-ı Divânî müsteşarı olup Osmanlı kanunlarının müşküllerini çözdü (İnce 2005: 498). Uzun süre Tuğrakeş olarak görev yapan Abdî Paşa, 1089 / 1678’de İstanbul Kaymakamı, 1090 / 1679 Mayıs’ında Bosna Valisi, 1091 / 1680’de ikinci kez Nişancı, 1092 / 1681 Mart’ında Kubbealtı Veziri, 1095 / 1684 Ağustos’unda da Basra Valisi oldu (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400). 1097 / 1686’da bu görevinden azledilen Abdî Paşa, 1098 / 1687’de ikinci defa Basra Valiliğine getirildi (İnce 2005: 498). 1099 / 1688’de Mısır, 1100 / 1689’da Rumeli, 1101 / 1690’da da Kandiye valiliklerine atandı (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400; Cunbur 2002: 27). 1102 / 1691’de memur olarak Boğaz Hisarı’na gelen Abdî Paşa, daha sonra Sakız muhafızı oldu (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400) ve aynı yıl Sakız’da vefat etti (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400). Doğruluğu ve iyi yöneticiliği ile tanınan ve görev yaptığı yerlerde halkın güvenini kazanan Abdî Paşa’nın ölümüne “Hitâb-ı elest” tarihi yazıldı (Cunbur 2002: 27).

Şair ve kâtip olan Abdî Paşa, aynı zamanda Osmanlı Devleti’nin ilk vakanüvisidir (Cunbur 2002: 27). Kaynaklar, tarihçiliğinin şairliğinden üstün olduğu hususunda hemfikirdir (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400; Cunbur 2002: 27). Adı “Vekâyi-nâme (Derin 2009)” olan, ancak daha çok Nişancı Tarihi, Nişancı Abdurrahman Paşa Tarihi veya Nişancı Abdî Paşa Tarihi olarak tanınan eseri 1058 / 1648’den 1093 / 1682’ye kadardır. Basra valiliğinden sonra tarihini devam ettirememiştir. Abdî Paşa, şiirde ise Nâbî Ekolü olarak da bilinen Hikemî üslûbu benimsemiştir. Şiirleri çoğunlukla dinî ve didaktiktir. Dîvân sahibi olan Abdî Paşa’nın diğer eserleri arasında Müfid adıyla tanınan Şerh-i Pend-i Attâr'ı ve Şerh-i Dîvân-ı İbn Arabî'si bulunmaktadır. Bunun yanında Müjgan Cunbur, MK Yz. A 473 numaralı mecmuada 24b-28b yaprakları arasında nazım-nesir karışık yazılmış Muhabbet-nâme adlı bir eserinin yer aldığı bilgisini vermektedir (Cunbur 2002: 27). Ayrıca Abdî Paşa, Kâ’b b. Züheyr’in meşhur Kaside-i Lâmiye’si ile Urfî-i Şirâzî’nin Kasidelerini Şerhi gibi eserler kaleme aldı (İnce 2005: 498; Çapan 2005: 400).

Kaynakça

Altun, Kudret (hzl.) (1997). Tezkire-i Mucîb. İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay.
Arslantürk, H. Ahmet (hzl.) (2012). Abdurrahman Abdî Paşa Kanunnâmesi. Okur Kitaplığı.
Atâî, Nevî-zâde (1989). Hadâiku’l-Hakâik fi Tekmileti’ş-Şakâık. İstanbul.
Cunbur, Müjgan (2002). “Abdî Paşa”. Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. Ankara: AKM Yay. 27.
Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî (Nuhbetu’l-Âsâr Min Fevâ’idi’i-Eş’âr). İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 400-402.
Derin, Fahri Çetin (hzl.) (2009). Abdurrahman Abdî Paşa Vekayi-nâmesi. İstanbul: Çamlıca Basım Yay.
İnce, Adnan (hzl.) (2005). Sâlim Efendi Tezkiretü’ş Şu’arâ. İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 498-499.
Kâtip Çelebi (2007). Keşfu’z-Zunûn. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay.
Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2000). Bursalı Mehmed Tahir, Osmanlı Müellifleri. Ankara: Bizim Büro Basımevi.
Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2001). Mehmet Nail Tuman, Tuhfe-i Nâilî-Dîvân Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay.
Yılmaz, Kâşif (hzl.) (2001). Güftî ve Teşrîfâtü’ş-Şu’arâsı. Ankara: AKM Yay.
Zavotçu, Gencay (hzl.) (2009). Zehr-i Mār-zāde Seyyid Mehmed Rızā Hayatı, Eserleri, Edebî Kişiliği ve Tezkiresi. Kocaeli: AKM Yay.
 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ NAGEHAN U. EKE
Yayın Tarihi: 12.03.2014
Güncelleme Tarihi: 22.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Der-Na’t-ı Seyyidü’l-Mürselîn

Es-selâm ey kâ’inâtın ‘afitâb-ı enveri
Hazret-i Hakk’ın habîb-i ekremi peygamberi

Mazhar-ı ta’zîm-i Levlâk iftihârü’l-enbiyâ
Mesned-ârâ-yı risâlete dâver-i ins ü peri

Muktedâ-yı münkinât pişvâ-yı mürselîn
Evvelin ü âhirînin ser-firâz u serveri

Hazret-i şâhenşeh-i kevneyn-i Ev-Ednâ makam
Bûs-ı na’lin şerîfi oldu arşın mefhari

Yâ Resûla’llâh nice vasf edeyim mi’râcını
Bir yere vardın ki yokdu anda mahlûkun yeri

Zatına ta’zim edip bizzât Hallâk-ı cihân
Kıldı dîdâr-ı cemâl-i lâ-yezâlin mazharı

Lutfuna kalmışdı ancak hâlimiz ey nûr-ı Hak
Zulmet-i isyânımız hep kapladı bahr u beri

Hâlimiz gâyet mükedderdir ma’azallah şehâ
Lutfun olmazsa eğer bu bendegânın yâveri

Görme lâyık duzaha ey kân-ı rahmet kıl kerem
Hırka vü pâyine sürdük rûy-ı âlûde-teri

Ben ne hâkem yâ Resûlallâh ne haddimdir benim
Tâ edem na’t-ı şerifinde fazilet-güsteri

Bir vücudu kim anı Hallâk-ı âlem medh ede
Haşr olur anda cihânın şâ’ir-i dânişveri

Maksadım ancak cenabından şefâ’atdir hemân
Eyleyip bin şermile ümmîd-i bende-perveri

Âl ü ashâb-ı güzînin hürmet içün lutf edip
Ümmetimdir diyesin bu âsî-i acz-âveri

Kıl şefâ’at yâ Resûla’llâh Hudâ afv eylesin
Bu garîk –i masiyyet Abdî-i zâr u ahkarı

(Çapan, Pervin (haz.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî (Nuhbetu’l-Âsâr Min Fevâ’idi’i-Eş’âr). İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 400-402.)


Gazel

Dil-berâ dil sana mülâzımdır
Kişiye kendi cânı lâzımdır

Hatt eder gamzen âh u zârımdan
Nâzın âşüfte-i niyâzımdır

Nola havf eylesem nigâhından
Bâ’is-i inkiâf-ı râzımdır

O şeh-i hüsne bu gazel-i Abdî
Arz-ı hâl-i sitem-tırâzımdır

***
Nâ-ümîdim halkdan Mevlâ mu’înimdir benim
Avn u tevfîki refikimdir kârînimdir benim

Ceyş ü âlâm u kudûretden emîn olsam nola
Hıfz-ı Hakk her hâlde hısn-ı hasînimdir benim

İlticâ-yı cân u dil ancak cenâb-ı Hakk’adır
Geratâsı yâverim lütfu zamînimdir benim

Şükr-i bî-hadd kim pey-ender-per fütûhât-ı Hudâ
Çâre-sâz-ı hâtır-ı zâr-ı hazînimdir benim

Feyz-i Yezdânî ile söylendi bu nazm-ı latîf
Sanma ey Abdî ki şi’r-i nev-zemînimdendir benim

***
Mihr-i aşkın ki bütân-ı şu’le-me’âb isterler
Dil-i âşık gibi bir çarh-ı harâb isterler

Hisse-dârân-ı tarab-hâne-i dîrîne-i gam
Zer kadeh bezm-i ferah köhne şerâb isterler

***
Ruh-ı dil-cû da güzel zülf-i semen-bû da güzel
Nice tercîh edeyim o da güzel bu da güzel

Nice sarılmasın Allâh’ı seversen âdem
Sîne sîmîn ü miyân ince o pehlû da güzel

Böyle pâkîze bir âşûb-ı cihân sev Abdî
Yohsa şâyeste degil aşka her âlûde güzel

(İnce, Adnan (hzl.) (2005). Sâlim Efendi Tezkiretü’ş Şu’arâ. İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 498-499; Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî (Nuhbetu’l-Âsâr Min Fevâ’idi’i-Eş’âr). İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 400-402. 400-402).