HAYRETÎ, Derviş

(d. ?/? - ö. ?/?)
Âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Derviş olan âşığın hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. 19. asır şairlerinden Hızrî’nin Şairnâmesi’nde geçen “Âlem-i hayrette kaldı Hayretî” mısraından varlığı anlaşılmaktadır (TDEA 1981: 180). Bu sebeple Hayretî’nin de 19. asırda yaşadığı tahmin edilmektedir. Müjgân Cunbur'a göre Hayretî bir tabiat âşığıdır. 19. yüzyılın ilk yarısında Erciş’in Haydarbey diye adlandırılan bir köyünde dünyaya gelmiştir. Hayretî, köyünün medresesinde okumuş sonra Erciş’e gelmiştir. Salihiye mahallesine yerleşmiştir. Hayatının nasıl geçtiği ve mesleği bilinmemektedir. Son yılları hakkında bilinenler Erciş’te bir süre yaşadıktan sonra Van yakınlarındaki Molla Kasım köyüne gittiği ve burada vefat ettiğinden ibarettir (Cunbur 1968: 324). Cunbur, eserinde âşığın iki şiirine yer verir. Hayretî mahlasını kullanan şairin dili sade ve anlaşılırdır.

Kaynakça

Cunbur, Müjgân (1968). Başakların Sesi. Ankara: Poyraz Reklâm Yay.

Kaya, Doğan (1990). Şairnâmeler. Ankara: Kültür Bakanlığı Halk Kültürünü Araştırma Dairesi Yay.

“Hayretî” (1981). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 4. İstanbul: Dergâh Yay. 180.



 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. EMİNE ÇAKIR
Yayın Tarihi: 04.12.2014
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Semai

Yara gönül yarasıdır

 Benim yaylamın dağları

Yeli yiğit na’rasıdır

Canım yaylamın dağları

 

Selim saldım kara yele

Dostlar duya duya gele

Korkum göğsü aça yele

Şanım yaylamın dağları

 

Yel eser dallar sallanır

Adı dillerde dillenir

 Baharda kokar güllenir

Canım yaylamın dağları

 

Düşman almış dört bir yanım

Dost yoluna kurban canım

Yekeyek yoktur gümanım

Güman yaylamın dağları

 

Hay dedim gençlik çağına

Yadlar girdi dost bağına

Felek sardı derd ağına

Derman yaylamın dağları

 

Güneş doğru geçe gider

Üstten eser yüce gider

Gurbette zor güce gider

Hayretî dağlar dağları

Cunbur, Müjgân (1968). Başakların Sesi. Ankara: Poyraz Reklâm Yay. 323-324.

 

Koşma

Gönül ayrı düştü zülf-i karadan

Gam desem gam gelir ar bana yeter

Güzelleri size versin yaradan

Sevdiceğim yâr bana yeter

 

Garip serim bir Allah’a beyandır

Yârimin sevdası serde imandır

Pîrini bilmeyen yolda yayandır

 Arayıp bulmağa yâr bana yeter

 

Kiminin ummanı akar derinden

Kiminin rüzgarı akar serinden

Kimi kızdan sever, kimi gelinden

Şirindir, tatlıdır nar bana yeter

 

Deniz kırağında esvab yuyulur

Bir kişide bir kabire koyulur

Evvel evvel gönül hakkı sorulur

Hayretî’m bu demde zâr bana yeter

Cunbur, Müjgân (1968). Başakların Sesi. Ankara: Poyraz Reklâm Yay. 324-325.


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1EMİN, Emin Yıldızdald. 1930 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2ÂKİF, Mustafa Efendid. 1812 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3Abdürrahim Zapsud. 1890 - ö. 1958Doğum YeriGörüntüle
4EMİN, Emin Yıldızdald. 1930 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5ÂKİF, Mustafa Efendid. 1812 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6Abdürrahim Zapsud. 1890 - ö. 1958Doğum YılıGörüntüle
7EMİN, Emin Yıldızdald. 1930 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
8ÂKİF, Mustafa Efendid. 1812 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
9Abdürrahim Zapsud. 1890 - ö. 1958Ölüm YılıGörüntüle
10EMİN, Emin Yıldızdald. 1930 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11ÂKİF, Mustafa Efendid. 1812 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12Abdürrahim Zapsud. 1890 - ö. 1958Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13EMİN, Emin Yıldızdald. 1930 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
14ÂKİF, Mustafa Efendid. 1812 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
15Abdürrahim Zapsud. 1890 - ö. 1958Madde AdıGörüntüle