KUL İBRAHİM

(d. ?/? - ö. ?/?)
tekke şairi
(Tekke / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Kul İbrahim, 16. asırda yaşamış Bektaşi şairlerdendir. Pir Sultan Abdal müridi, Kul Himmet’in yetiştirmesi ve çağdaşıdır. Nefeslerinde İbrahim, Kul İbrahim, Sefil İbrahim mahlaslarını kullanmıştır. Safevi Devleti ile Osmanlı Devleti arasında siyasi ve askerî mücadele olaylarına karışmış, sazı ve sözü ile İran tarafını tutan zümrelerin direniş ve hareketlerinde mühim rol oynamıştır. Ayrıca hükûmet tarafında da baskı ve kovuşturmaya uğramıştır (TDEA 1982: 436). Kul İbrahim bir nefesinde “ Pirim Hasan Dede Veli görünür.” ifadesini kullanmaktadır (Öztelli 1996: 297). Orta Anadolu Alevi bölgelerinden yetişmiş olup doğum ve ölüm yılları bilinmediği gibi mezarının nerede olduğu, başından ne gibi olaylar geçtiği bilinmemektedir. Günümüze kadar sanat gücünü muhafaza etmiş, şöhretli bir Bektaşi şairidir (TDEA 1982: 436).

Kul İbrahim’e ait müstakil bir eserin olup olmadığı bilinmemektedir. Cahit Öztelli’nin Pir Sultan’ın Dostları adlı eserinde Kul İbrahim’e ait beş şiir örneği bulunmaktadır. “Seksen bin Urum eri kalkacak” ile başlayan nefesin bir dörtlüğünde yakında bir savaş, ayaklanma olacağına, erenlerin Horasan yani İran’dan, bir bölüğünün de Anadolu’dan çıkıp geleceğini, Şah’ın önde yürüyecek, Osmanlıları yeneceklerini anlatır. Bu nefesinde baştan sona kurtuluş için gelecek günlerin umudu ile dile getirilmiştir. O çağ, Alevilerin çok bunaldığı, İran’daki Safevi Devleti'ne güvendikleri çağdır (Öztelli 1996: 293-4).

Kul İbrahim nefeslerinde genel olarak umutsuz günlerin verdiği acı ile yarını bekleyiş ve üzüntü vardır. Pir Sultan ve Kul Himmet yolunda yürüyen eylemci bir sanat adamı olan âşık, 16. yüzyılın ikinci yarısında başlayan eylemci sanat yolunun ikinci halkası, 17. yüzyılda Şah Âdil ve Kul Mazlum ile sürmüş, yüzyılın ortalarında Kul İbrahim yetişmiştir. Âşık nefeslerinde artık umutların söndüğü, toplum birliğinin sarsıldığı yolundaki şikâyetleri açıkça görülür. Bununla birlikte Horasan’dan gelecek erlere, Mehdî’ye karşı bekleme içinde olmaktadır. Bunu yalnız kendisi için değil, perişan durumda olan toplum için istemektedir. Daha sonraları bu yüzyıl ve devamında Şahlardan umut büsbütün kesilmiş, Safevi siyasi hayatı sönmüştür. Bu durum karşısında, Anadolu Alevileri için İran ancak bir hatıra olarak kalmıştır. İşte bu dönemin son temsilcisi Kul İbrahim ve adları tespit edilemeyen çağdaşlarıdır (Öztelli 1996: 291-297). 

Kaynakça

Öztelli, Cahit (1996). Pir Sultan’ın Dostları. İstanbul: Özgür Yay.

“Kul İbrahim” (1982). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 5. İstanbul: Dergâh Yay. 436.



Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. EMİNE ÇAKIR
Yayın Tarihi: 22.12.2014
Güncelleme Tarihi: 08.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Nefes

Eyisini sen bilirsin ilâhî

Derdin verdin, işbu çarede kaldı

 

Âsumana çıktı insanın âhı

Yarattığın kullar arada kaldı

 

Cümle insan taaccüpte, ne bu hal

Dört yanından bir od düştü, yandı kul

 

Elinde Zülfikar, altında Düldül

Tanrının Arslanı nerede kaldı

 

Tama’ gelip, kimse doymuyor aza

Galiba bu işler ilâyık bize

 

Ok potayı durmaz, kal doldu öze

Gitti özü sağlar, kurada kaldı

 

Evlat günü görmez oldu fukara

Bu çökeği çökerenler çıkara

 

İtikat kalmadı avrattan ere

Şimdi ikram, izzet parada kaldı

 

Hamza-ı kahraman, hem Battal olsa

Küffarın elinden İslâm’ı alsa

 

Mevlâ’m izin verse ya Mehdî gelse

Der İbrahim, ümit orada kaldı

Öztelli, Cahit (1996). Pir Sultan’ın Dostları. İstanbul: Özgür Yay. 295.

 

Nefes

Çıktım yükseğine seyran eyledim

Dostumun bağında gülü görünür

 

İndim eşiğine niyaz eyledim

Pîrim Hasan Dede Veli görünür

 

Talip irehbere, erkâna yatar

İrehber talibi hatadan saklar

 

Bunaldığım yerde carıma yeter

Irmak kenarında kulu görünür

 

Yetiş Yörük kulu, halim perişan

Hakkı gördüm diyen göstersin nişan

 

Gök yüzünde güvercine karışan

Hünkar Hacı Bektaş Veli görünür

 

Sefil İbrahim’im ilin dilinde

Talip oynar rehberinin gölünde

 

Mansur dârda On İki İmam yolunda

Allah bir Muhammed görünür

Öztelli, Cahit (1996). Pir Sultan’ın Dostları. İstanbul: Özgür Yay. 297-8.