OZAN YÜREKLİ, Ali Cavit Yürekli

(d. 02.01.1950 / ö. -)
âşık, araştırmacı, derlemeci, yazar
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Ali Cevat Yürekli, 2 Ocak 1950'de Sivas'ın İmranlı ilçesinin Cerit köyünde dünyaya gelmiştir. Babasının ikinci evliliğinden dünyaya gelen Ali Cevat, Güli ve Mehmet Ali çiftinin ilk erkek çocuğu, babasının iki evliliğinden de doğan çocuklarından yedinci sırada yer alır. Toplamda on beş kardeş olan Ali Cevat, ilköğrenimini köyünde tamamlar. Ortaöğrenimi ise dışarıdan tamamlayan Ali Cevat Yürekli yirmi yaşına kadar köyde kalarak çiftçilikle uğraşır. Yirmi yaşında Kayseri'de paraşütçü komando olarak askerliğini yapar. Askerlikten sonra Ankara'ya yerleşen Ali Cevat, burada bir kamu kuruluşunda çalışmaya başlar. Ali Cevat Yürekli, 1967'de ilk evliliğini, eşi vefat ettikten sonra ise 1976'da ikinci evliliğini yapar. Üç çocuğu olan Yürekli, 1996'da yirmi beş sene çalıştığı kurumdan emekli olur (Ünal 2011: 9-26).

Ozan Yürekli, ilk konserini 1968'de İmralı'da verirken bu konser sırasındaki yürekli duruşu ustası Mehmet Ali Torun tarafından fark edilir ve ozana "Yürekli" mahlasını verir. Rüya görmeyen ve bade içmeyen ozan, bir tecrübesi olmadığından bu gelenek karşısındaki düşüncelerini yorumsuz bırakır. Yürekli'nin ailesinde âşıklık geleneğine mensup olan kişiler vardır. Babasının dedesi olan Âşık Hüseyin bunlardan biridir. Yürekli, saz çalmayı on sekiz yirmi yaşlarındayken ustası Genç Sağlam'dan öğrenir. Sözdeki ustası ise Mehmet Ali Torun'dur. Âşık kavramı yerine ozan kavramını tercih eden Yürekli, bu konudaki düşüncelerini şu şekilde dile getirir: "Ozan halkın sorunlarını dile getiren, haklıyı övüp haksızı yeren kişidir. Âşık ise çevresindeki nesnelere duyduğu aşka göre şiir yazan kişidir. Ozan Yürekli herhangi bir âşık koluna bağlı olmamakla birlikte makamlar hakkında az çok bilgi sahibidir. Kendisi hem usta malı hem de kendi yazdığı şiirleri icra eder. Ozanın beş yüzü aşkın şiiri bulunur. Yürekli, şiirlerini hece yılında İmranlı ölçüsüyle yazar ve şiirlerinde daha çok 11'li ve 8'li hece ölçülerini kullanır. Yürekli, "Düşünmeden, aceleyle söylenen şiirlerin hatalı olacağı" düşüncesiyle irticalen şiirler söylemez. Şiirlerine zaman içerisinde değişiklikler yapan ozan, şiirlerini en çok sabahları yazar ve aklına gelen dizeleri yolda yürürken cebinde bulundurduğu kağıtlara notlar alır. Ozan Yürekli geçmişte yaşamış âşıklardan Pir Sultan Abdal, Kul Himmet, Davut Sülarî ve Mahzuni Şerif'i beğenir ve şiirlerini ezbere bilir. Günümüz ozanlarından ise Âşık Sinemi, Ali Nurşani, Musa Merdanoğlu ve Âşık Zebuni'yi beğenir. Ozan âşıklık geleneğinin eskisi gibi devam etmediğinden yakınır. Ozan Yürekli, âşıkların bir araya gelip geleneğin güçlü bir şekilde devam ettirilmesine dikkat çeker, "Ozanların halkın bedava tellalları olduğunu, nasıl mağaza sahibi mobilyacının sırtından kazanıyor ama mobilyacı elinin emeğinin tam karşılığını alamıyorsa ozanların da bir şey kazanamadığını" söyler. Fasıl düzenlerini bilmekte olan ozan, "şimdiki âşıkların geçmişteki büyük ozanlar gibi birbirlerini yüceltmek yerine, birbirlerini kötülediği" düşüncesiyle atışmalara pek fazla katılmaz. İlk şiirini on beş on altı yaşlarındayken kaleme alan ozan, ilk şiiri "Cerit'in Dağları"nı sevgi üzerine yazar. Yürekli sadece bir ozan değil aynı zamanda araştırmacı, derleyici ve yazardır. Öyküler yazmakta ve bazı gerçekleri hikâyeleştirmektedir. Araştırmacı kişiliği sayesinde kendi yöresinin şeceresini, gelenek ve göreneklerini, kültürel zenginliklerini ortaya çıkarır. Ozan Yürekli, 1974'te "İmranlı", 1984'te "Şu Gurbet", 2007'de de "Anadolu'm" adlı üç kaset çalışması yapar. 1997'de de Ozanın Gönül Defteri, 2006'da Bir Ozanın Kaleminden Yöremiz ve Kültürümüz adlı kitapları çıkar. Ozanın antolojilerde yüze yakın eseri yayınlanır; Çit, Özgür Ozan gibi dergilerde de şiirlerine yer verilir. Yürekli ayrıca birçok televizyon kanalına ve radyo programlarına da katılır (Ünal 2011: 9-26). Şiirlerinde aşk konusunu işlemekle birlikte başından geçen olayları da şiirleştiren Yürekli'nin aynı zamanda edebî birikimi olduğu da meydana getirdiği şiirlerinden anlaşılır. Şiirlerinde kullandığı didaktik üslup dikkat çeker. Ozan Yürekli'nin gerek şiirlerinden gerekse eserlerinden duyarlı bir ozan ve iyi bir gözlemci olduğu kendini gösterir.

Kaynakça

Ünal, Özlem (2011). Sazın ve Sözün Sultanları Yaşayan Halk Şaileri. C. V. Ed. Fatma Ahsen Turan, Ezgi Bolçay. Ankara: Gazi Kitabevi.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: BÜŞRA GÜRBÜZ
Yayın Tarihi: 24.06.2019
Güncelleme Tarihi: 09.12.2020

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1ADİL, Adil Özsoyd. 1938 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2ÖZTÜRK, Mustafa Öztürkd. 1945 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3FATMA, Fatma Gözcüd. 30.11.1951 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4ADİL, Adil Özsoyd. 1938 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5ÖZTÜRK, Mustafa Öztürkd. 1945 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6FATMA, Fatma Gözcüd. 30.11.1951 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7ADİL, Adil Özsoyd. 1938 - ö. ?MeslekGörüntüle
8ÖZTÜRK, Mustafa Öztürkd. 1945 - ö. ?MeslekGörüntüle
9FATMA, Fatma Gözcüd. 30.11.1951 - ö. ?MeslekGörüntüle
10ADİL, Adil Özsoyd. 1938 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11ÖZTÜRK, Mustafa Öztürkd. 1945 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12FATMA, Fatma Gözcüd. 30.11.1951 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13ADİL, Adil Özsoyd. 1938 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
14ÖZTÜRK, Mustafa Öztürkd. 1945 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
15FATMA, Fatma Gözcüd. 30.11.1951 - ö. ?Madde AdıGörüntüle