MAKSADÎ

(d. ?/? - ö. 1009 yılından sonra/1600 yılından sonra)
Divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Maksadî, kaynaklarda ismi geçmeyen şairlerdendir. Adı bilinmiyor. Doğum ve ölüm yeri ve yıllarına dair bir bilgiye de sahip değiliz. Hayatına dair bilgiler az sayıdaki şiirlerinden edindiklerimizle sınırlıdır. Buna göre Maksadî Rumeli coğrafyasında yaşamıştır. Maksadî bugün Yunanistan sınırları içindeki Yenice (Giannitsa) ve Makedonya sınırları içindeki İştip şehirleri için şehrengizler yazmıştır. Şiirleri içinde Bosna’nın fethiyle ilgili yazılmış bir de fetihname vardır. Yenice şehrengizlerinin birinde Zeynel Paşa’nın emriyle bu şehre geldiğini ifade eder. Bu bilgilerden hareketle Maksadî’nin Rumeli coğrafyasında yaşadığını söyleyebiliriz. Zeynel Paşa’nın emriyle Yenice’ye gitmesi onun resmi görevi olduğunu gösterir. Şairin Yenice Şehrengizi için düşürdüğü tarih 1009/ 1600 yılına işaret etmektedir.

Buna göre Maksadî’nin on altıncı asrın ikinci yarısında yaşadığını söyleyebiliriz. Şairin övgüsüne yer verdiği kişiler arasında Muhammed Paşa, Murtaza Mustafa Paşa, Zeynel Paşa ve Zahid Paşa vardır.

Maksadî’nin elde mevcut mürettep bir divanı veya divançesi yoktur. Şiirleri iki yazma mecmuada yer almaktadır. Mecmualardan ilkinde (06 Mil Yz A 2745 arşiv no’lu ve 143 dvd no) Bosna’nın fethiyle ilgili kaside nazım şekliyle yazılmış bir fetihname, mesnevi nazım şekliyle yazılmış Vardar Yenicesi için iki ve İştip (İştib) şehri için bir şehrengiz, eksik bir kaside ve birkaçı eksik 30 gazel mevcuttur. Bu gazellerden biri hicviye diğeri de belde-name örneğidir. Gazellerin mecmuaya alınışında da kafiye ve redif düzenine uyulmamıştır. İkinci mecmuada (06 Mil Yz A 3128 arşiv no ve 925 dvd no) ise Maksadî’nin sadece bir gazeline yer verilmiştir. Maksadî’nin ilk Yenice Şehrengizi 65 beyit, ikinci Yenice Şehrengizi 188 beyit ve İştip şehrengizi de 122 beyittir.

Kaynakça

Mecmua (I). Milli Kütüphane Yazmalar Kolleksiyonu, arşiv no: 06 Mil Yz A 2745, Dvd no: 143.

Mecmua (II). Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu, arşiv no 06 Mil Yz A 3128, dvd no: 925.

Öztürk, Murat (2014). "Maksadî’nin Yenice ve İştip Şehrengizleri". Mustafa Kemal Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 11 (25): 51-80. 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ MURAT ÖZTÜRK
Yayın Tarihi: 01.04.2014
Güncelleme Tarihi: 22.08.2021

Eserlerinden Örnekler

Yenice Şehrengizi’nden

Hakîkat asrınun kutbı bu Gâzî Evrenos Begdür

Şecâʿatle velâyetle alupdur ol nice kişver

 

Şular kim âsitânına mülâkât oldı yüz sürdi

İki ʿâlem yaradana irişü ol ne kim ister

 

Ganîdür niʿmet-i dûnî ile herkes tenaggumda

Yücedür himmeti eyler tüvâna bende-i ekser

 

Ziyâretgâhıdur halk-ı cihânun ravza-i pâki

Eşigi sadr u devletdür gınâya irişür efkar

 

Derecet şâhınun biri çü ʿAynî Begdürür biri

Anun dâhi makâmı niʿmet ile dâʿimâ zîver

 

Burâk Begdür biri Burâk olup evc-i saâdetde

Şecâʿatle sehâvetle kanı bir böyle gerçek er

 

O bahr-ı bî-girânun gevheridür Hamdî Ahmed Beg

İlâhî hazreti ile olup sâye vü hem-ser

 

Süleymân Begdürür biri tahallüs eyledi Pîrî

Nazar kılmış ana Bârî zihî serverdür ehl-i … 

 

Henüz zînetdedür gülzâr-ı karʿâ bâg-ı âlemde

Niçe beg-zâdeler hâlâ hayât iklîmine server

 

Hudâ geçmişlerinün şâd idüb rûhın kılsa rahmet

Vire bâkîlerine ʿömr ü devlet rifʿat-i zîver

 

O sâhib-ravzânun birisi bu Şeyh-i ilâhîdür

Güzîn-i evliyâdur ol kerâmet sâhibi server

 

Reʾîsidür kamu nâsun kim oldur mürşid-i kâmil

Mürîd ol sıdk ile oldur hakîkat râhına reh-ber

 

Hüseyin Çelebidür biri tarîkat mülküne sultân

Hakîkat ʿilmine dânâ muʿâvîni dürür ender

 

Biri kân-ı mürüvvet şol kerem işi dürür anun

Eşik taşıdur ʿâşıklara gîtî-nümâ-i ezher

 

Biri Şeyhî ʿAtâullah durur itmiş ʿatâ Allah

Nazîri gelmedi dünyâya oldur ʿâkil-i ezber

 

İŞTİP ŞEHRENGİZİ’NDEN

 

Bilesin isimle resmin bularun

İre vuslat demine intizârun

 

Yazı imzâ idem defterlerin

Dürem ferden ü ferden her birin

 

Sana cârî idem mâʾ-i maʿîni

İşit medh-i dil-ârâ maùlaʿını

 

Biri Ahmeddürür Dîzdâr-zâde

Reʾîs-i dil-rübâ sadr-ı ʿalâda

 

Gönül şehrine ʿışkı pâsbândur

Visâlî kalʿa deger bir civândur

 

Kerîm Bâlî Bahâdır-zâde biri

Cemâli verd-i ahmer kadd [i] dil-cû

 

Bahâr-ı dilde ʿaşk ehli anun

Urur terkini bu cism-i cânun

 

Karındaşı Rahîm Bâlî ser-efrâz

Yaraşur kâmetine hilʿat-i nâz

 

İrişür vuslatın hˇâhına tâlib

Kılur ʿuşşâka şefkat-i mihri gâlib

 

Muhammed birisi Çerçi-zâde

Metâʿ-i hüsni kıymetde ziyâde

 

Okur yazar mukayyed ʿilm-i nâza

Kılur lutf u kerem ehl-i niyâza

 

ʿAlî Bâlî birisi İbn-i naʿl-band

Urubdur ehl-i ʿaşka ol demür bend

 

İderler cevr ü hicrinden anun dâd 

Terahhum eylemez ol kalb-i pûlâd

 

Birisi Mumcı-zâde Muslı 

Bulunmaz hüsnile ʿâlemde misli

 

Cemâli şemʿi rûşendür cihânda

Yanar kandîl-i ʿışkı subh u cânda

 

Kerîm-zâde birisi İbn-i Poyrâz

Hevâsında kılur ʿaşk ehli feryâz

 

Görenler anda bu hüsn ile hâli

Kalur hâlle perişânlıkda hâl

 

GAZEL

Hicrân beni öldürdi tabîbâ haberün yok

Bu haste dile lutf ile bir gez nazarun yok

 

Aşk câmını nûş eylemedün var ise sûfî

Başunda hevâ esmedi hâlâ eserin yok

 

Derd âteşine yanmadık iy bülbül-i şeydâ

Zâr iylemedin gayrı dahi bir hünerün yok

 

Tağlar gibi ağlar sana deryâ gibi âcır

Üstüne felek gibi dilâ bir dönerün yok

 

Tağları deler Maksadînün berk-veş âhı

Taş dillü imişsin güzelüm hiç hazerün yok