RIZÂYÎ/İSHÂK, İshâk b. Hasan-ı Tokadî

(d. ?/? - ö. 1100/1689)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

İran Azerbaycan’ında bulunan Zencan şehrinden ailesiyle birlikte göç ederek Tokat'a yerleşmiş İshak b. Hasan, eserlerinde Rızâyî mahlasını kullanmıştır. Ailenin köken olarak Zencanlı olması dolayısıyla kimi kaynaklar, Rızâyî’den İshak b. Zencânî şeklinde de bahseder. Doğum tarihi bilinmemektedir. Ancak eserlerinden hareketle 17.yy.ın ilk çeyreğinde doğduğuna dair bir tahmin yürütülebilir. İskenderiye ve Kahire’de çeşitli medreselerde dini eğitim gördükten sonra memleketi Tokat’a dönmüştür. Kendi devrinin ünlü âlimlerinden Mehmed-i Vânî Efendi’den de dersler almıştır. 1100/1689’da ölen şairin mezarı Tokat’ta Boyun mezarlığındadır. Bu sebeple halk arasında Boyun Baba olarak tanınır. İyi bir medrese eğitimi gördüğü için Arapçaya vakıf olan Rızâyî’nin eserlerinden Farsça bildiği de anlaşılmaktadır. Rızâyî’nin tespit edilebilen eserleri şunlardır:

 1) Nazmu’l-Le’âlî (Mazûme-i Aka’id): 1098/1687’de tamamlanmış eser, İmam Matûridî’nin itikadî görüşlerini yansıtan mesnevi formunda manzum bir akaid kitabıdır.

 2) Nazmu’l-Ulûm: Mesnevi formunda kaleme alınmış Nazmu’l-Ulûm, tecvid, kelam, fıkıh, tasavvuf, ahlak, hadis, tefsir, tıp, tarih, sarf ve nahiv, mantık, edebiyat, inşa, şiir, aruz, me’anî, matematik, geometri gibi dinî ve dindışı çeşitli bilim dallarını tanıtan bir eserdir.

3) Fıkh-i Keydânî Tercümesi: Lutfullah en-Nesefî el-Keydânî’nin Arapça fıkıh kitabının Türkçe’ye manzum tercümesidir.

4) Metâlibü’l-Musallî fi Şerh-i Fıkh-ı Keydânî: Lutfullah en-Nesefî el-Keydânî’nin Arapça fıkıh kitabının Arapça şerhidir.

5) Ziyâu’l-Kulûb fi Şerh-i Cilâu’l-Kulûb: Birgivî’nin Cilâu’l-Kulûb isimli nasihatname türündeki eserine Rızayî’nin yaptığı şerhtir.

6) Usturlâb Hâşiyesi: Mardinî’nin Usturlâb isimli eserine yazdığı bir hâşiyedir.

7) Mersiye: Oğlu Fazlullah’ın veba salgını sebebiyle ölümü dolayısıyla kaleme aldığı 23 beyitlik Türkçe bir eserdir.


8) Dîvân: Şairin  22 sayfadan oluşan Dîvân/Dîvânçe'si, Dîvân-ı Rızâyî adıyla 1314/1896'da Bursa'da basılmıştır. 

Rızâyî ilmiye sınıfına mensup, bu alanda eserler vermiş ve âlimliğiyle temayüz etmiş biri olmasına rağmen manzum eserler de kaleme almıştır. Özellikle devrinde sosyal bir problem olan Celâlî isyanları ve veba salgınını şiirlerine konu etmiş; görevini kötüye kullanan devlet memurlarını özellikle kadıları, rüşvet, tütün ve kahve yasağını eleştirmiştir.

Kaynakça

Deniz, Rasim (1987). “İshak bin Hasan Tokadî”. Türk Tarihinde ve Türk Kültüründe Tokat Sempozyumu. Ankara: Gelişim Matbaası. 603-613.

Korkmaz, Seyfullah (2002). “Tokatlı Şair Rızâî İshak b. Hasan’ın Bir Mersiyesi”. Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (12): 185-202.

Kurnaz, Cemal ve M. Tatçı (hzl.)(2001). Mehmed Nâil Tuman Tuhfe-i Nâilî-Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay. 1232.

Bursalı Mehmed Tâhir (2000). Osmanlı Müellifleri ve Ahmed Remzi Akyürek Miftâhu’l-Kütüb Ve Esâmî-i Müellifîn Fihristi. C. 1. Ankara: Bizim Büro Basımevi. 231.

Özyılmaz, Özer (1987). “İshak b. Hasan et-Tokadî’ye Ait Bir Eğitim Programı Manzumu’l-Ulûm”. Türk Tarihinde ve Türk Kültüründe Tokat Sempozyumu. Ankara: Gelişim Matbaası. 631-639.

Tokâdî İshâk (1314/1896). Dîvân-ı Rızâyî. Bursa: Matbaa-i Emrî. 

 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DOÇ. DR. AYŞE YILDIZ
Yayın Tarihi: 22.11.2014
Güncelleme Tarihi: 01.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Mersiye

 

Kazâ-yı âsmânî her mahalde

Müheyyâ ba’z-i esbâb-i ecelde

 

Tokad halkı idi ta’ûna mazhar

Bir eksük gussadan târîh-i eşher

 

Sadâlar her mahalden gûne gûne

Gelür "innâ ileyhi râci’un”e

 

Benüm merhûm Fazlullâh oğlum

Fünûna vâkıf u âgâh oğlum

 

Ferah-bahş-ı nesîm-i subhgahî

Hakîkatte idi fazl-ı İlâhî

 

O dem dersi idi ısbât-ı vâcib

Dem-i tedrîsine olmazdı hâcib

 

Okudurdı özi sadrü'ş-şerî’a

Vusûl-i rahmete ola zerî’a

 

Terahhüm itmedi ben na-tüvâne

Civâr-ı rahmete oldı revâne

 

Hayâli târîhinün nakşı oldı

Sözi dilde hayâli gözde kaldı

 

Fakîre nev-‘arûsi döndi dâle

Gamından eyledükçe âh u nâle

 

Nic'itsün emr-i Hakk 'a vâlideyni

Dutam kim gitdi gözden nur-ı ‘aynı

 

Erenler Dagına medfûn kıldum

Derûna dağını makrûn kıldum

 

Hayâ vü hayyu beyninde hayatı

Meh-i Zilhiccede rûz-ı memâtı

 

Vücûhıyla şehâdet oldı hâsıl

Didüm târîhini "cennâta dâhil"

 

Habîbün hürmetine yâ İlâhî

Nigâh-ımerhametler kıl nigâhi

 

Mezârına açılsun bâb-ı cennet

Refîk olsun ana ashâb-ı cennet

 

Gönül sabreyle itme âh u zârı

Kelâm-ı Hakk'a eyle i’tibârı

 

Bu sözlerden degül şekvâ murâdum

Hudâ'dan merhametdür i‘tikâdum

 

Kim okursa bu nazm-ı dil-güşâyı

İde gufrân ile her dem du‘âyı

 

Kelâmumda bulursa ‘ayb u noksân

Kerem dâmânı ile ide pinhan

 

Ne hoşça söylemiş ba‘z-ı efâzıl

Pesendîde güzel ma‘kûl akâvil

 

(Korkmaz, Seyfullah (2002). “Tokatlı Şair Rızâî İshak b. Hasan’ın Bir Mersiyesi”. Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (12): 194-196).