ŞEHDÎ, 
Osman Efendi


(d. ?/? - ö. 1183/1769-70)
divan şairi ve yazar
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Osman'dır. 17. yüzyıl sonunda doğdu. 1143/1730-31'de divan kâtibi oldu. Ardından kethüda olarak Rusya'ya gitti. 1171/1757-58'de III. Mustafa’nın cülûsunu bildirmek üzere sefir olarak tekrar Rusya’ya gönderildi (Sefâret-nâme, vr.14b, 20b; Polatçı 2011). Buradan döndükten sonra da çeşitli görevlerde bulundu. En son ordu defterdârı göreviyle bulunduğu Hotin Seferi dönüşünde 1183/ 1769-70'de vefat etti.

Şehdî Osman Efendi’nin bilinen tek eseri; 1171-1172/1757-1758 tarihlerinde görevi sırasında kaleme aldığı Sefāretnāme-i Rusya’dır. Eserde, Şehdî Osman’ ın görevini ne şekilde yerine getirdiği ayrıntılı bir biçimde anlatılmaktadır. Günümüze ulaşan en tafsilatlı sefâretnâmedir. Sefaretname yayımlanmıştır (Polatçı 2011). O'na atfedilen Dîvân ve Sıhhatnâmeler ise, Tuman'a göre Şehdî Mustafa’ya aittir   (Tuman 2001: II. 510). 

Devlette önemli görevlerde bulunmuş bir bürokrat olan Şehdî; Mehmed 
Süreyya'ya göre “işe elverişli, münşi ve muhasip” bir zattır (Akbayar 1996:1572). Kendisi de, iyi bir devlet memuru olduğunu çeşitli olayları anlatırken Sefâret-nâme’sinde vurgular (Polatcı 2011: 26,35). Sefâret-nâme'sindeki manzumelerinden yola çıkarak, onun aynı zamanda şair olduğu da anlaşılmaktadır. Şehdî'yi asıl meşhur eden ise, münşiliği ve tarihçiliğidir. Yaşanılan hayatın kaleme yansıması olarak adlandırabileceğimiz edebî türlerin en güzel örneklerden biri olan Sefâret-nâme-i Rusya, döneminin sosyal ve idari hayatı hakkında bilgi veren nadide eserlerindendir.  

Kaynakça

Ahmed
 Vâsıf
 Efendi (1219). 
Ta’rih-i Vâsıf. C. 
I- II, Istanbul: Matbaa-i Âmire.


Akbayar, Nuri (hzl.). Mehmed
 Süreyyâ (1996). 
Sicill-i OsmânîC.V. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay.

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758). Ankara: TTK Yay.

Seyyid 
Mehmed
 Hâkim. Vekâyinâme-iSeyyidMehmedHâkim (1166-1172). Topkapı
 Sarayı 
Kütüphanesi, 
Istanbul, 
Bağdat 
No:1231.


Kurnaz, Cemal - Mustafa Tatcı (hzl.) (2001). Mehmet Nâil Tuman. Tuhfe-i Nâilî. C. I-II. Ankara: Bizim Büro Yay. 510.

Unat, Faik 
Reşit (1992). Osmanlı Sefirleri ve Sefaretnameleri. Ankara: TTK Yay.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ TÜRKAN POLATCI
Yayın Tarihi: 23.08.2014
Güncelleme Tarihi:

Eserlerinden Örnekler

Sefâret-nâme İçinde Geçen Beyit Örnekleri

I.

İtdük murâd seyr ü sefer dâr-ı gurbete

Basdık rikâb-ı himmete Allâh yol vire

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758). Ankara: Türk Tarih Kurumu Yay. 20.

II.

Birinden âciz iken müdde‘ânın

Biri de rûnümâ oldık ezânın 

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758). Ankara: TTK Yay. 30.

III.

Âsâyiş-i du gîtî tefsîr-i în du harf est

Bâd u sitân telattuf bâ-düşmenân mudârâ

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758). Ankara: Türk Tarih Kurumu Yay. 33.

Mensûr Örnekleri

I.

“Bundan esbak tebrik-i cülûs-i hümâyûn ile Devlet-i Rusiyye cânibine me’mûren râhî olan Hâcegân-ı Dîvânîden Şehdî Osmân Efendi itmâm-ı hıdmet-i me’mûresiyle geldükde virdigi takrîridür ki bu mahalle sebt ü kayd olındı.

Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm ve bi-hî nesta‘în.

Elhamdu‘lillâhi’llezî ersele resûlehû bi’l-hüdâ ve dîni’l-hakkı li-yüzhirahû ale’d-dîni küllihî ve kefâ bi’llâhî şehidâ ve’stafâ’l-mulûke bi-istikâmetin ve evâmirihî dînen mubînâ ve’s-salâtu ve’s-selâmu alâ men nataka’l-hakka bi’l-ilhâmi’s-sulhi seyidi’l-ahkâmi ve alâ âlihî ve eshâbihî’llezîne lâ-yenkuzûne’l-ahde bi-mutaba‘ati rahmet’il-enâmi [Beyt] Pes ez hamd-i Hudâ ve na‘t-ı Peyember çunîn gûyed kilk-i abd-i ahkar sinîn-i hicret-i aliyye-i fahrü’l-enbiyâ aleyhi efdâlü’s-salâti ve ekmelü’t-tehâyâ hazretlerinin bin yüz yetmiş birinci sene-i bâhirü’l-meymenesi Saferü’l-hayrının on altıncı güni bi’l-ırs ve’l-istihkak taht-ı âli-baht-ı Osmânî ve serîr-i ma‘delet-masîr-i gîtî-sitânî üzre pâdişâh-ı mâ u tîn ve şehinşâhî rub‘-ı ma‘mûre-i zemîn, âfitâb-ı cihân-tâb-ı sipihr-i adâlet, mâhitâb-ı evc-i hilâfet ü imâmet güzîn-i Âl-i Osmân ser-levha-i cerîde-i pâdişâhân şevketlü, azametlü, kudretlü, mehâbetlü zillu’llâhi fi’l-‘âlem melikü’l-mülûk-i nev‘-i Benî Âdeme velî-ni‘met-i âlem u âlemiyân padişâhımız efendimiz hazretlerinin cülûs-ı hümâyûn-ı sa‘adet-me’nûslarının devlet-i Rusiyye canibine tebşîri sefâretiyle bu abd-i hakîr Osmân Şehdî kulları hâlâ sadr-ârâ-yı vekâlet-i kübrâ ve minassa-pîrâ-yı vezâret-i uzmâ âsaf-tedbîr, Aristo-re’y, nizâmü’l-mülk, memalik-âra, câmi‘ü’l-mehâsin ve’l-me‘alî.”

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758), Ankara: TTK Yay: 19.

II.

“… Ve’l-hâsıl alay güni ‘Da‘vetci geliyor’ deyü haber virdüklerinde biz dahi âdemlerimizi münâsib mahalle istikbâl içün tesyîr iyledük. Amma ‘geliyor, geliyor’ sadâsıyla müstakbillerin ziyâde intizârından kendüye şân virüp bu batî-i hareketle güyâ ‘biz mukaddem ki bildiğiniz değiliz’ yollu vaz‘ıla mâbeyni bir buçuk sâ’at geçdikden sonra hezârân nâz ü istiğnâ ve güçle konağımıza vâsıl ve oldığımız odayan dâhil oldukda manzûrımız olıcak hây meded bu kadar teklîf-i anîf ile meşakkatimize bâdî olan gelecek bu yâdigâr mı imiş ve encâm-ı kâr bu hilekâra mı müncer oldı, âyâ dahi ne gûne meşakkatlere bâ‘is olacaktır deyü hayret isti‘âbında nâçâr [Beyt] Âsâyiş-i du gîtî tefsîr-i în du harf est / bâd u sitân telattuf bâ-düşmenân mudârâ mazmununu pîş-nihâd-ı kavâ‘id-i kâr itmekle…. ”

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758), Ankara: TTK Yay. 33.

III.

“… Boşnak Sâlih üserâyı bir hoşça zabt ve bir tarafa atınca kendinin ve esir Atâ’ullâhın vücûdlarında tüfenk kundağı ve harbe darbından sağ yerleri kalmamışiken dahi yine mezbûr Sâlih hamelât-ı merdâne-i rüstem-pesend ile def-i eşrârda sâbit-kadem ve muşt u leked ile havlı derûnunda bulunan soltadlara hücûm iyleyüp ve’l-hâsıl yüz elli nefer ehremen didâr soltad-ı nâ-bekârların -kem min fi’etin kalîletin galebet fi’eten kesîreten bi-izni’llâh- fehvâ-yı şerifince altı yedi nefer âdem imdâd-ı cünûd-ı gaybiyye ile perîşân ve konakdan taşra eylemişler….” 

Polatcı, Türkan (2011). Rusya Sefâretnâmesi (1757-1758). Ankara: TTK Yay. 65.