ŞEMSî, Mustafa

(d. ?/? - ö. ?/?)
âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Hayatı hakkında bilgi bulunmayan Şemsî Mustafa’nın varlığı Şükrü Elçin’in Halk Edebiyatı Araştırmaları I adlı eserinden tespit edilebilmektedir. Şiirlerinde Şemsî mahlasını kullanmıştır. Şemsî Mustafa, Cezayir’de yaşamış Türk yazar ve şairlerinden biridir. Elçin'in bu eserinde belirttiğine göre Şemsî Mustafa Hoca’nın bir raporu olup Osmanlı münşi ve şairinin elinden çıkmış bir vesikası vardır. Tarih kaynağı olmak itibari ile dikkate değerdir. Elçin, eserde zapt edilen vak’alarla bilgilerin gerçeklere uygun olup olmadığı meselesinin tarihçilerin araştırma konusu olduğunu, bizi ilgilendiren cihetin ise onun Cezayir üzerine söylediği şiirler olduğunu ifade eder. Şemsî’nin şiirlerinde birkaç defa zikri geçen (1189 tarihi, padişahın I. Abdülhamid (1174-1789) olduğunu göstermektedir. Şairin belli bir nazım tekniğine erişebilmesini de göz önüne alındığında 18. asrın birinci yarısında I. Mahmud (1730-1754) ve belki de III. Ahmed (1703-1730) devirlerinde doğduğu kuvvetle tahmin edilebilir. Unvanından da anlaşılacağı üzere Sünni bir Müslüman olan Şemsî’nin Cezayir’de dinî veya idari vazife gördüğü anlaşılıyor (Elçin 1997: 139). Âşığın ne zaman, nerede doğduğu hakkındaki bilinmezlik ölümü için de geçerlidir. Cönk ve mecmuaların okunması ile âşığın hayatı ve edebî kişiliği hakkında yeni bilgiler gün ışığına çıkabilir.

Elçin, Cezayir’de Türk dilini ve kültürünü yaşatan şairlerden biri olan Şemsî’nin tarihi vak’alara ışık tutacak şiirlerini aynen verdiğini belirterek âşığın dokuz şiirine burada yer verir. Şemsi Mustafa’nın eserinde aruz vezni ile kaleme alınmış “ İlahi Cezâir” başlıklı on şiir (Murabba Divan) vardır. Bu şiirler (1189) tarihli mücadeleyi, “kusurlu-mühmel” bir nazım tekniği içinde; fakat yüksek dinî-hamasi hislerler meşbu olarak samimi surette anlatmakta, zamanın padişahı Abdülhamid’i: “Şad u hürrem ola dâim Abdülhamid Han’ımız” mısraında görüleceği üzere anlamakta ve ondan: "Dâr’ül –cihâd Cezâir’i etme kalbinden cüda" temennisinde bulunmaktadır. (Elçin 1997: 140)

Kaynakça

Elçin, Şükrü (1997). Halk Edebiyatı Araştırmaları I. Ankara: Akçağ Yay.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. EMİNE ÇAKIR
Yayın Tarihi: 30.11.2014
Güncelleme Tarihi: 11.12.2020

Eserlerinden Örnekler

İlahi Cezâir

Biz Cezâir kullarıyuz bize bu devlet yeter

Kârımız her dem gazâdır lûtf-ı Hak rahmet yeter

Dîn-i adâya her rûz u şeb eyler dürlü cezâ

Bi-hamdillah ol Hûdâ’dan bize bu Nusret yeter

 

İdüp Mansûr u muzaffer ol Gânî Rahman’ımız

Farz idüp daim gazayı virdi Hak fermanımız

Hak diyüp ceng-i adâda dermeyüp dâmânımız

Çok şükürler Kirdigâr’dan bize bu izzet yeter

 

Biz Muhammed ümmetiyüz işimiz her bâr gazâ

Dâimâ hasabetenlillaha serimizkıldık edâ

Tama’-ı dünya değilüz kim cihad eyler kifâ

Dü cihanda bi-hamdillah bize bu nimet yeter

 

Hak ilahi kudretiyle rahmetin kıldı atâ

Kim lâin tersalara eyleriz kahr u cezâ

Kande kılsak biz teveccüh hep beraber evliya

Yarıcımız(yardımcımız) ulu Mevla bize bu himmet yeter

 

Yâ İlâhî emring ile eyleriz daim gaza

Rahmetingle isteriz afv yâ Hudâ yevm-i fezâ

Şemsiyâ eyler şefaat Hak Resûl-i Kibriyâ

Mâlikü’l-mülk Rahman’dan bize bu saâdet yeter

Elçin, Şükrü (1997). Halk Edebiyatı Araştırmaları I. Ankara: Akçağ Yay. 144.