ALİ ÇAVUŞ, Ali Balta

(d. 1917 / ö. 14.05.1985)
Çiftçi, manifaturacı, değirmenci
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Ali Balta olan âşık şiirlerinde Ali Çavuş mahlasını kullanmıştır. 1917 yılında Kağızman’ın Kozlu köyünde doğmuştur. Babasının adı Behlül, annesinin adı Zeliha’dır. Küçük yaşlarda annesini ve babasını kaybeder, ağabeyi Ömer tarafından büyütülür. İlkokul mezunu olan âşık, 1936 yılında kardeşlerinden ayrılarak Kötek köyüne yerleşir. Bir yıl sonra Kötekli Veyisler sülalesinden Ali Virgül’ün kızı Hatice ile evlenir. 1938 yılında topçu olarak askere alınır. Temel eğitimini Erzincan’da yaptıktan sonra çavuş olarak Ağrı’ya gönderilir. 1942 yılında terhis olur. Bu sebeple şiirlerinde, “Çavuş/Ali Çavuş” mahlasını kullanır. Ali Çavuş, çiftçilik yanında manifaturacılık, değirmencilik gibi işler yaparak geçimini sağlar. Araştırmalardan elde edilen bilgilere göre, 1946 yılında değirmende uyuyakaldığı sırada gördüğü bir rüya ve su olarak içtiği bade sonrasında âşık olur. Camuşlulu Cemal Hoca’nın yanına giderek, onun sazını alır ve rüyasında gördüklerini ilk deyiş olarak icra eder. Bir ara geçim sıkıntısı yüzünden gurbete çıkmış, Eskişehir, Bursa, İstanbul gibi şehirleri dolaşmış, yaşadığı sıkıntılı günleri Âşık Ali Çavuş adlı biyografik hikâyesinde dile getirmiştir. 14 Mayıs 1985 tarihinde vefat eden âşığın mezarı Kötek köyündedir.

Âşık Ali Çavuş, Kağızman ve çevresinde çok sevilmesine rağmen, bölgenin âşıklık geleneği bakımından güçlü olmasından dolayı fazla şöhret sahibi değildir. Ancak geleneği iyi tanıması, saz eşliğinde deyiş ve hikâye icra etmesi onu, iyi bir gelenek taşıyıcı olarak değerlendirmeye imkân verir. Yetiştiği ve icrada bulunduğu çevre bakımından “köy âşıkları” arasında sayılır. İrticalen söylediği deyişler yanında usta malı deyişler de icra etmiştir. Şiir ve hikâyelerinde kullandığı dil sadedir. Doğu Anadolu ve Azerbaycan Türkçesine ait yerel kelimelerin ve söyleyişlerin çokluğu dikkat çeker. Lirik ve akıcı bir üsluba sahiptir. Tespit edilen yüzden fazla deyişinde aşk, tabiat, gurbet, ayrılık, memleket sevgisi, yoksulluk, nasihat ve sosyal olaylar işlenen başlıca temalardır. Hece ölçüsünün sekizli, on birli ve on beşli kalıplarını çok kullanır. Genellikle yarım kafiye ve tek ayak sistemini kullanmış olması "vasat bir seviye" (Arslan, 1997: 57) olarak değerlendirilir. Geleneğin bütün türlerinden örnekler verir. Atışma, güzelleme, muamma, taşlama örnekleri oldukça fazladır. Hikâyelerinde ise, âşık hikâyeciliğinin geleneksel tekniklerini, ortak doku ve motiflerini yansıtır. Hikâye anlatımında sözlü geleneğin fasıl, döşeme, hikaye, dua planlamasına uymuştur. Kendisinden tespit edilen hikâyeleri iki grupta toplamak mümkündür:

  1. Nazım-nesir karışık olanlar: Âşık Ali Çavuş Hikâyesi, Doratoğlu Mehmet Hikâyesi, Hubyan ile Sufyan Hikâyesi, Necip ile Telli Hikâyesi.
  2. Nesir (Kara Hekât) olanlar: Şeryarlı Hasan Hikâyesi, Hoca Mehmet’in Hikâyesi, Kadının Rahmani Hikâyesi.

Ali Çavuş'un şiir ve hikâyelerinde, meşgul olduğu manifaturacılık, değirmencilik gibi mesleklerle ilgili motiflerin yoğunluğu dikkat çeker. Âşığın bazı şiirlerinde tasavvufî izler de görülür. Ancak bu izler bir duygu ve fikir derinliğinden uzaktır. Tasavvufi izlerin bölgedeki Cemal Hoca ve Numan Atalay gibi Nakşibendî tarikatına bağlı âşıkların etkisinden kaynaklandığı düşünülür (Arslan, 1992: 88-89). Ali Çavuş’un gelenek içinde önemli bir yer edinmesinde özellikle Camuşlulu Cemal Hoca’nın etkisi büyüktür. Ayrıca toplumun ortak hayatı ve dünya görüşü, âşığın eserlerindeki estetik yapıyı belirleyen faktörlerdendir. Sözlü kültür ortamındaki icralara dayalı olarak üretilen eserlerinde yapısal hatalar (kafiye, ölçü, ifade ediş vb.) olmakla birlikte Ali Çavuş, gelenekten aldıklarını yeni üretimlerle geliştirerek gelecek nesillere aktaran önemli âşıklardan biridir. Âşık Kemal Devrani, Âşık Kılıçoğlu, Âşık Fikret Yıldırım gibi aşıkların yetişmesinde etkili olmuştur.

Kaynakça

Arslan, Mustafa (1992). Âşık Ali Balta-Şiir ve Hikâyeleri. Yüksek Lisans Tezi. İzmir: Dokuz Eylül Üniversitesi.

Arslan, Mustafa (1997). “Kağızman’da Bir Gelenek Taşıyıcı”, Millî Folklor. 34: 68-71.

Temel, Nurettin (1988). Kağızmanlı Halk Şairleri ve Âşıkları. İstanbul: MEB Yay.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: PROF. DR. MUSTAFA ARSLAN
Yayın Tarihi: 19.04.2018
Güncelleme Tarihi: 05.12.2020

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1GURBAN AĞDABANLI, Gurban Gocayevd. 1868? - ö. 1933?Doğum YeriGörüntüle
2HAMAYILd. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3OR, Bayram Kayad. 1961 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4ZARALI HALİL, Halil İnced. 1906/1917? - ö. 15.01.1964Doğum YılıGörüntüle
5Osman Zeki Yüksel Serdengeçtid. 15 Mayıs 1917 - ö. 10 Kasım 1983Doğum YılıGörüntüle
6Fahri Erdinçd. 1917 - ö. 11 Kasım 1986Doğum YılıGörüntüle
7ZARALI HALİL, Halil İnced. 1906/1917? - ö. 15.01.1964Ölüm YılıGörüntüle
8Osman Zeki Yüksel Serdengeçtid. 15 Mayıs 1917 - ö. 10 Kasım 1983Ölüm YılıGörüntüle
9Fahri Erdinçd. 1917 - ö. 11 Kasım 1986Ölüm YılıGörüntüle
10ZARALI HALİL, Halil İnced. 1906/1917? - ö. 15.01.1964MeslekGörüntüle
11Osman Zeki Yüksel Serdengeçtid. 15 Mayıs 1917 - ö. 10 Kasım 1983MeslekGörüntüle
12Fahri Erdinçd. 1917 - ö. 11 Kasım 1986MeslekGörüntüle
13ZARALI HALİL, Halil İnced. 1906/1917? - ö. 15.01.1964Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14Osman Zeki Yüksel Serdengeçtid. 15 Mayıs 1917 - ö. 10 Kasım 1983Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Fahri Erdinçd. 1917 - ö. 11 Kasım 1986Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16ZARALI HALİL, Halil İnced. 1906/1917? - ö. 15.01.1964Madde AdıGörüntüle
17Osman Zeki Yüksel Serdengeçtid. 15 Mayıs 1917 - ö. 10 Kasım 1983Madde AdıGörüntüle
18Fahri Erdinçd. 1917 - ö. 11 Kasım 1986Madde AdıGörüntüle