Madde Detay
AŞKÎ, Giritli
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan-tekke şairi
(Divan-Tekke / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Giritli Aşkî ile ilgili olarak tezkirelerde herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Aşkî’nin doğum ve ölüm tarihleri de kesin olarak bilinmemekle birlikte, divanında yer alan tarih manzumeleriyle vasiyetnamesinden şairin 18. yüzyılın son çeyreği ile 19. yüzyıl başları arasında yaşadığı ve asıl isminin Hüseyin olduğu anlaşılmaktadır. Yine aynı bölümde babasının adı İbrahim Ethem olarak kaydedilmiştir. Giritli Aşkî, Kadirî tarikatına mensuptur. Divânının serlevhasında yer alan “Hazâ Dîvânü’l Aşkîyyü’l- Kâdirîyyü’l- Girîdî el-me‘zûn min eş-Şeyh İbrahîm Hanîfü’l Kâdirî-i İstanbûlî kuddise sırrehû…” ifâdesi; şâirin Giritli olduğunu, İstanbullu Kâdîrî Şeyhi İbrahim Hanif’in mezuniyetinden geçtiğini ortaya koymaktadır. Bu bilgiye göre Aşkî’nin İstanbullu Şeyh İbrahîm Hanîf’în gözetiminde İstanbul’da bulunduğu ve ilgili tarikatin kurallarına uygun olarak eğitim gördüğü de söylenebilir. Ayrıca şairin, Kıbrıs’a ve hacca gitmiş olabileceğini düşündüren şiirleri de bulunmaktadır. O dönemde Kıbrıs, önemli bir ticaret menzili olduğu kadar deniz yoluyla hacca gidenlerin de güzergâhındaydı. Burada bulunan, Hz. Peygamberin halasının türbesi de kutsal topraklara gitmeden ziyaret edilmesi gereken önemli bir menzil olarak görülüyordu. Şairin Hz. Peygamberin halasının türbesini ziyareti üzerine söylediği şiiri böyle bir ihtimali düşündürmektedir.
Aşkî’nin mensur ve manzum eserleri divanıyla birlikte tek cilt halinde toplanmıştır. Neredeyse birbirinin aynı olan iki nüshadan biri Millî Kütüphane'de diğer de Diyanet Kütüphanesi'nde bulunmaktadır. Aşkî Efendi’ye ait olduğu kesin olan mensur ve manzum eserler şunlardır : a. Mensur eserleri: 1. Makâmât-ı Sûfiyye 2. Tabirnâme-i Bî-Nazâr Bahri 3. Risale-i Pend-i Âşıkân. b. Manzum eserleri: 1. Mesnevîler 2. Divân.
Aşkî Efendi, şiirlerinde Aşkî, Derviş Aşkî mahlaslarını kullanır. Yalnız bir şiirinde tevriyeli olarak adını, meşrebini ve bağlılığını da vurgulamak amacıyla Hüseynî mahlasını kullanmıştır. Aşkî, bir tekke şairidir. Mutasavvıf kişiliği şairlik kimliğinden önce gelir. Şeyh konumunda olması sebebiyle bildiklerini ve hissettiklerini gösterişe kapılmadan içinden geldiği gibi aksettirir. Bu durum pek çok tekke şairinde görüldüğü gibi Aşkî’nin de bazı şiirlerinde bir takım vezin ve kafiye kusurlarının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Şairin; münacat, na’t, istişfa ve düvazdehlerinde daha düzgün ve pürüzsüz bir söyleyişi vardır. Ancak bazı ince tasavvufi konulardan bahsettiği gazel, ilahi ve nutuklarında, anlam ön plana çıktığından vezin ve kafiye kusurları görülebilmektedir. Şair, edebiyatı özellikle de nazmı tasavvufi görüşlerini aktarma yolunda bir araç olarak görmüştür.
Kaynakça
Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.
Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatcı (hzl). (2001). Bursalı Mehmet Tahir, Osmanlı Müellifleri. Ankara: Bizim Büro Yay.
Kılıç, Filiz (2004). "Giritli Divan Şairleri". Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi ( 32): 275-294.
Kurtoğlu, Orhan (2010). Girit Şairleri. Ankara: Akçağ Yay.
Salnâme-i Vilâyet-i Girid (1310). Def a-i sâlise. Girit Vilâyet Matbaası.
Salnâme-i Vilâyet-i Girid (1292). Defa 1. Matbaa-yı Vilâyet-i Girid.
Sevgi, Ahmet (1994). “Giritli Şairler”. Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dergisi, 1992-1993 (7-8): 33-35.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ KADİR ALPERYayın Tarihi: 22.12.2014Güncelleme Tarihi: 05.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel (Nutuk)
Diñle şâhım bir acâyib nakl idem bu dem saña
Bulduñ ise bir emânet sâhibi yoldan yana
Tut anın dâmânını ayrılma andan pek sakın
Küfr [ü] îmânı koyup ol hidmetiñde âşinâ
Ol emânet sâhibini bulmadıñsa hayf olur
Eğri dillerle oturma ‘ömrünü itme hebâ
Beñzemez taklîde tahkik kıl nazar ‘irfân ile
Nîceler bu yolda ey cân giydiler şâl [u] ‘abâ
Şeklini tebdîl idinmiş matlab-ı dünyâ içûn
Yok şefâ‘at anlara kim oldular ehl-i riyâ
Ey melek haslet saña bir söz dahî diyem işit
Bilmez isen kimdir ol mürşîd-i Hakk’a reh-nümâ
Tut teveccüh kalb evinden Hak Te‘âlâ gör nider
‘Âkıbet rü’yâ ile eyler işâret bir yana
Şüpheden âri olur müşkilleri âsân olur
Şeyh müridini bulur hatm olur hep mâcerâ
Geç riyâdan ‘Aşkiyâ sen pîrden iste himmeti
Nutk-ı pâkinden gelür mürşid-i Hakkın bu nidâ
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 18.)
Gazel
Mâh-i tâb-ı hüsnüñe hayrân iken n’oldu saña
Nîce düşdün bu ‘anâsır sûretine mübtelâ
Hayf ola añmazsa ger Mevlâsını ol pür-hüner
Kande kaldı gayr-ı memnûn okunan âyet aña
Tebbet oldu serzenîşin nîce bir uslanmadıñ
İntikâm u hırs-ı nefsinden begim uslansana
Hüsrevî hâkân iken mevâda mislin yoğiken
Harf-i Kün’den ‘âlem-i ecsâma geldiñ âşinâ
Aslına râci‘dürür her şey kim oldu muttasıf
Haşr olur anıñla ‘Aşkî dimedim mi ben saña
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 20.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 22.12.2014Güncelleme Tarihi: 05.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel (Nutuk)
Diñle şâhım bir acâyib nakl idem bu dem saña
Bulduñ ise bir emânet sâhibi yoldan yana
Tut anın dâmânını ayrılma andan pek sakın
Küfr [ü] îmânı koyup ol hidmetiñde âşinâ
Ol emânet sâhibini bulmadıñsa hayf olur
Eğri dillerle oturma ‘ömrünü itme hebâ
Beñzemez taklîde tahkik kıl nazar ‘irfân ile
Nîceler bu yolda ey cân giydiler şâl [u] ‘abâ
Şeklini tebdîl idinmiş matlab-ı dünyâ içûn
Yok şefâ‘at anlara kim oldular ehl-i riyâ
Ey melek haslet saña bir söz dahî diyem işit
Bilmez isen kimdir ol mürşîd-i Hakk’a reh-nümâ
Tut teveccüh kalb evinden Hak Te‘âlâ gör nider
‘Âkıbet rü’yâ ile eyler işâret bir yana
Şüpheden âri olur müşkilleri âsân olur
Şeyh müridini bulur hatm olur hep mâcerâ
Geç riyâdan ‘Aşkiyâ sen pîrden iste himmeti
Nutk-ı pâkinden gelür mürşid-i Hakkın bu nidâ
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 18.)
Gazel
Mâh-i tâb-ı hüsnüñe hayrân iken n’oldu saña
Nîce düşdün bu ‘anâsır sûretine mübtelâ
Hayf ola añmazsa ger Mevlâsını ol pür-hüner
Kande kaldı gayr-ı memnûn okunan âyet aña
Tebbet oldu serzenîşin nîce bir uslanmadıñ
İntikâm u hırs-ı nefsinden begim uslansana
Hüsrevî hâkân iken mevâda mislin yoğiken
Harf-i Kün’den ‘âlem-i ecsâma geldiñ âşinâ
Aslına râci‘dürür her şey kim oldu muttasıf
Haşr olur anıñla ‘Aşkî dimedim mi ben saña
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 20.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 05.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel (Nutuk)
Diñle şâhım bir acâyib nakl idem bu dem saña
Bulduñ ise bir emânet sâhibi yoldan yana
Tut anın dâmânını ayrılma andan pek sakın
Küfr [ü] îmânı koyup ol hidmetiñde âşinâ
Ol emânet sâhibini bulmadıñsa hayf olur
Eğri dillerle oturma ‘ömrünü itme hebâ
Beñzemez taklîde tahkik kıl nazar ‘irfân ile
Nîceler bu yolda ey cân giydiler şâl [u] ‘abâ
Şeklini tebdîl idinmiş matlab-ı dünyâ içûn
Yok şefâ‘at anlara kim oldular ehl-i riyâ
Ey melek haslet saña bir söz dahî diyem işit
Bilmez isen kimdir ol mürşîd-i Hakk’a reh-nümâ
Tut teveccüh kalb evinden Hak Te‘âlâ gör nider
‘Âkıbet rü’yâ ile eyler işâret bir yana
Şüpheden âri olur müşkilleri âsân olur
Şeyh müridini bulur hatm olur hep mâcerâ
Geç riyâdan ‘Aşkiyâ sen pîrden iste himmeti
Nutk-ı pâkinden gelür mürşid-i Hakkın bu nidâ
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 18.)
Gazel
Mâh-i tâb-ı hüsnüñe hayrân iken n’oldu saña
Nîce düşdün bu ‘anâsır sûretine mübtelâ
Hayf ola añmazsa ger Mevlâsını ol pür-hüner
Kande kaldı gayr-ı memnûn okunan âyet aña
Tebbet oldu serzenîşin nîce bir uslanmadıñ
İntikâm u hırs-ı nefsinden begim uslansana
Hüsrevî hâkân iken mevâda mislin yoğiken
Harf-i Kün’den ‘âlem-i ecsâma geldiñ âşinâ
Aslına râci‘dürür her şey kim oldu muttasıf
Haşr olur anıñla ‘Aşkî dimedim mi ben saña
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 20.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel (Nutuk)
Diñle şâhım bir acâyib nakl idem bu dem saña
Bulduñ ise bir emânet sâhibi yoldan yana
Tut anın dâmânını ayrılma andan pek sakın
Küfr [ü] îmânı koyup ol hidmetiñde âşinâ
Ol emânet sâhibini bulmadıñsa hayf olur
Eğri dillerle oturma ‘ömrünü itme hebâ
Beñzemez taklîde tahkik kıl nazar ‘irfân ile
Nîceler bu yolda ey cân giydiler şâl [u] ‘abâ
Şeklini tebdîl idinmiş matlab-ı dünyâ içûn
Yok şefâ‘at anlara kim oldular ehl-i riyâ
Ey melek haslet saña bir söz dahî diyem işit
Bilmez isen kimdir ol mürşîd-i Hakk’a reh-nümâ
Tut teveccüh kalb evinden Hak Te‘âlâ gör nider
‘Âkıbet rü’yâ ile eyler işâret bir yana
Şüpheden âri olur müşkilleri âsân olur
Şeyh müridini bulur hatm olur hep mâcerâ
Geç riyâdan ‘Aşkiyâ sen pîrden iste himmeti
Nutk-ı pâkinden gelür mürşid-i Hakkın bu nidâ
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 18.)
Gazel
Mâh-i tâb-ı hüsnüñe hayrân iken n’oldu saña
Nîce düşdün bu ‘anâsır sûretine mübtelâ
Hayf ola añmazsa ger Mevlâsını ol pür-hüner
Kande kaldı gayr-ı memnûn okunan âyet aña
Tebbet oldu serzenîşin nîce bir uslanmadıñ
İntikâm u hırs-ı nefsinden begim uslansana
Hüsrevî hâkân iken mevâda mislin yoğiken
Harf-i Kün’den ‘âlem-i ecsâma geldiñ âşinâ
Aslına râci‘dürür her şey kim oldu muttasıf
Haşr olur anıñla ‘Aşkî dimedim mi ben saña
(Alper, Kadir (2005). Giritli Aşkî ve Divanı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 20.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | RESMÎ, Resmî Ali Baba | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalı | d. ? - ö. 12.09.1871 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | RESMÎ, Ahmed | d. 1700-01 - ö. 31 Ağustos 1783 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | RESMÎ, Resmî Ali Baba | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalı | d. ? - ö. 12.09.1871 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | RESMÎ, Ahmed | d. 1700-01 - ö. 31 Ağustos 1783 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | RESMÎ, Resmî Ali Baba | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalı | d. ? - ö. 12.09.1871 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | RESMÎ, Ahmed | d. 1700-01 - ö. 31 Ağustos 1783 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | RESMÎ, Resmî Ali Baba | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalı | d. ? - ö. 12.09.1871 | Meslek | Görüntüle |
12 | RESMÎ, Ahmed | d. 1700-01 - ö. 31 Ağustos 1783 | Meslek | Görüntüle |
13 | RESMÎ, Resmî Ali Baba | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalı | d. ? - ö. 12.09.1871 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | RESMÎ, Ahmed | d. 1700-01 - ö. 31 Ağustos 1783 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | RESMÎ, Resmî Ali Baba | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | MEHMED ŞEFİK EFENDİ, Hanyalı | d. ? - ö. 12.09.1871 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | RESMÎ, Ahmed | d. 1700-01 - ö. 31 Ağustos 1783 | Madde Adı | Görüntüle |