Madde Detay

Ankara’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladı. Bahçelievler Deneme Lisesini bitirdi. 1987’de Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümünden yüksek lisans derecesi de alarak mezun oldu. 1989 - 1997 yılları arasında özel bir şirkette mimar olarak çalıştı. 1998'den sonra Bilkent Üniersitesinde öğretim görevlisi olarak çalışmalarını sürdürdü. Hikâye ve roman ile yakından ilgilenen yazar, 1990’da yayımlanan ilk kitabı Her Gün Perşembe Olsa adlı kitabıyla 1991 Akademi Kitabevi Öykü Özendirme Ödülü’ne layık görüldü. Edebiyatçılar Derneği üyesi olan Attilâ Şenkon, hâlen Ankara'da yaşamakta ve yazı çalışmalarını burada sürdürmektedir.

Çağdaş Türk Edebiyatı'nın başarılı yazarlarından biri olan ve 90'lı yıllarda hikâye türünde ön plana çıkan Attilâ Şenkon'un hikâyeleri; Varlık, Adam Öykü ve Gösteri dergilerinde yer almışır. Uykusuz Gece Düşleri (1993) ve Ten Yükü (1995)'den sonra yayımladığı ve Bıyık İzi Yalanları (2002)'nda Şenkon; karısının cep telefonuna gelen bir mesajı okuyunca bütün yaşamı alt üst olan bir erkeğin karmaşık günlerini, iç içe geçmiş hikâyelerle anlatır. Bıyık İzi Yalanları'nda aldatmak-aldanmak temasıyla birbirine bağlanan hikâyelerde, böylesine yakıcı bir olayı bile alçak sesli, sevecen, bağışlayıcı bir duruşla verirken, anlatıcının ve anlatılanın kırılganlığını son derece incelikle işlediği ayrıntılarda gösterir. Attilâ Şenkon, yargılamayan, öykü kişilerinin yanında yer almayan, tarafsız yazar tutumunu koruyan, yalın ama ironiden uzak durmayan bir dil kullanmayı tercih eder. Adıyla ezeli bir suskunluğu daha en başından işaret eden Sustum Duydun Mu? (2009)'daki hikâyeler, erkeğin aldatılışına ilişkin o büyük sansürü satır satır yıkar. Haksızlığa uğramış erkek ruhunun, kabuk bağlayamayan kocaman bir yaraya dönüşmesinin; kovulduğu kalbe geri dönmekle o kalbi delik deşik etmek arasında gidip gelmesinin; ihanetin karşısına intikamla çıkmasının acılı durumları, Attilâ Şenkon’un duyarlı, incelikli, usta işi anlatımıyla iz bırakacak hikâyelere dönüşür. İnci Aral yazarı şu cümlelerle değerlendirmiştir: "Attilâ Şenkon’un yazı dili kuşların ötüşü gibi kendiliğinden, coşku dolu, renkli ve parıltılı. Bu güzel dille ve şaşırtıcı, görkemli düş dünyasıyla bize gerçekliğin öteki yüzünü zenginlikle ve farklı boyutlarıyla yansıtan Şenkon, usta, özgün, ayrıksı, önemli bir yazar." Yazarın Ten Yükü, Bıyık İzi Yalanları ve Sustum Duydun mu? adlı hikâye kitapları Aykırı Üçgenler (2011) adıyla tek ciltte toplanmıştır.

Hikâye ile çıktığı kurmaca serüveninde çemberi genişleterek romana da yer veren Şenkon ilk romanı Bütün Düşler Nazlı’dır (1998)'da; roman, hikâye, gazete yazılarıyla tanınan ve fantastik edebiyatımızın en önemli ismi Nazlı Eray'ı, kendi kaleminden farklı bir anlatının yürekli kahramanı olarak coşkulu, içten, esprili anlatımıyla okurunun karşısına çıkarmıştır. Gökkuşağına İki Bilet (2004); küçük oğluyla birlikte, kente gelen sirki görmek için, otobüsle giderken, "yaşam nedir" sorusuna yanıt arayan bir kahramanın, aslında geçmişine yaptığı içsel yolculuğun romanıdır. Yazar, komşunun komşuya düşman olduğu, çocukluk aşklarının unutulduğu, kocaman dünyaların kurulduğu, dar sokaklarda saf oyunların oynandığı, düş kumbaraları açıldığında içinden yalnızca yitirilmiş güzelliklerin çıktığı, 70'li yılların Ankara'sında geçen sıcacık bir çocukluğu anlatmaktadır. Telef (2017) zifiri karanlığın ağıt romanıdır. Cantek, bu romanı şu cümlelerle değerlendirmiştir: "Yazılırken yazarının ve sonra da okurunun yüreğini bir kâğıt kesiği gibi ince ince sızlatarak ilerleyen bir roman Telef. Attilâ Şenkon’un Cumartesi Anneleri’ne ve tüm kayıplara, kayıp yakınlarına yaktığı bir ağıt. Retime’nin, Fersude’nin, Ülmen’in, Nulipar’ın, Herfene’nin, Beduh’un, Dozdar’ın, Bizeban’ın ağzından bize, 'gözleri yatırıp ıraklara' beklemenin acısını hissettiriyor." (Cantek 2017). Yalan Satıcısı (2019) ise bir Ankara romanıdır. Roman ve hikâyede başarılı eserler ortaya koyan Attilâ Şenkon Geveze Kitap (2010) ve Geveze Kitap Tatilde (2012) adlı iki çocuk kitabı kaleme almıştır.