Madde Detay
FERYADÎ/SEFİL FERYADÎ, Mustafa Çağıran
(d. 12.11.1914 / ö. 11.10.1987)
çoban
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Mustafa Çağıran olan Feryadî, Sivas'ın Ulaş ilçesinin Baharözü köyünde 12 Kasım 1914'te dünyaya gelmiştir. Doğmadan bir ay önce babası Mustafa vefat ettiği için kendisine babasının adını verilmiştir. Annesinin adı Fadime’dir. Köylerinde baba tarafı Ümmet Uşağı, anne tarafı ise Çamlı Dede lakabıyla anılan sülaleye mensuptur. Feryadî, beş yaşına geldiğinde annesini kaybeder. Ona ve kız kardeşi Elif'e bir yıl kadar halaları bakar. Bir yıl kadar sonra halaları da vefat edince sefaletin içine düşerler. Tanımadığı insanların ahırlarında yaşar; çiftliklerde uşaklık ve çobanlık yaparak büyür (Özen 1983: 9-10; Aslanoğlu 1985: 65). On beş yaşında geldiğinde ilk evliliğini yapan Mustafa Çağıran, bir ay sonra boşanma kararı alır. İkinci evliliğini ona Feryadî mahlasını veren Has Sait Efendi vasıtasıyla Şahlı köyünden Döndü Hanım ile yapmıştır. Döndü Hanım'ın ailesi kızlarını Mustafa Çağıran ile evlendirmek için onu kendilerine iç güveyi alma şartı sunarlar; Mustafa Çağıran da bu şartı kabul eder ve evlendikten sonra Şahlı köyünde ikâmet eder. Birkaç yıl Şahlı’da kaldıktan sonra eşini ve kaynanasını alıp Baharözü’ne taşınır. 1939'da askere gitmeden önce bir oğlu ve bir kızı dünyaya gelen Mustafa Çağıran, askere gittikten sonra kızının ve eşinin vefat haberini alır. Askerlik görevini Zara ve Elmadağ'da yapar. 1943'te askerden dönen Mustafa Çağıran bir çobanın yanında birkaç yıl çobanlık yaptıktan sonra o çobanın kızıyla evlenir. Üçüncü eşinin ismi Ayşe’dir. Üçüncü evliliğinde de aradığı mutluluğu bulamayan âşık, imam nikâhı kıydığı bu eşinden de boşanır. Dördüncü evliliğini köylerinde hamallık yapan birinin kızıyla gerçekleştirir. Bu eşinin ismi de Salimet’tir. İlk eşinden bir oğlu, ikinci eşi Ayşe'den altı oğlu ve bir kızı, son evliliği Salimet Hanım'dan da sekiz çocuğu dünyaya gelen Mustafa Çağıran, toplamda on altı çocuğu vardır. Kendi ifadelerine göre otuzdan fazla da torunu bulunmaktadır (Özen 1983: 10-12). 1960'lı yılların başında onu âşk deryasına daldıran ve adına Güldane dediği sevgilisini rüyasında ağır hasta görür. O gün uyandığında gözlerinde büyük bir acı hisseder. Üç ay hastanede gözlerindeki sıkıntıdan yatar, ancak gözlerindeki sorun günden güne büyür ve yıllar içinde iki gözünü de kaybeder. Herhangi bir eğitim öğretim almamıştır. Okuma yazmayı kendi çabalarıyla öğrense de gözlerindeki sorun sebebiyle o da zamanla iyice körelir. Mustafa Çağıran 11 Ekim 1987 tarihinde vefat etmiştir. Mezarı doğduğu köy Baharözü'ndedir (Kaya 2009: 339).
Âşık Feryadî badeli bir âşıktır. Bade içme serüveni şu şekildedir: Bir gün tarlada çalışırken havanın sıcaklığından dolayı uykusu gelir ve uyur. Rüyasına yedi tane yeşil elbiseli kara sakallı derviş girer. Bu yedi derviş, halka halka oturmuş ve hepsi nur yüzlüymüş. Ona büyük bir derdinin olduğunu ve bu derdin aynısını yıllar önce Sümmanî’nin de çektiğini söyler. Güldane isimli bir sevgilisinin olduğunu ve bu sevgilinin Seul Adası'nda Leb şehrinde oturduğunu söyler. Yedisi birden Feryadî’ye bade içirir. Ayrıca Güldane'yi de uzaktan gösterirler. Bu rüyaya kadar şiirle ilgili hiçbir tecrübesi olmayan âşık, rüyadan sonra şiir söylemeye başlamış ve badeli âşık olmuştur (Özen 1983: 14-17; Özen ve Çetin 2002: 5).
Âşık Feryadî'nin etkilendiği âşıklar, başta Ruhsatî olmak üzere Karacaoğlan, Sümmanî, Deliktaşlı Vasfi, Derdimend (Fatma Oflaz), Kahramanmaraşlı Hafız Rahmi, Darendeli Hulusi Efendi, Yaşar Reyhanî, Murat Çobanoğlu ve Çorumlu Âşık Hasan olarak sıralanabilir (Özen 1983: 17-18). Mahlasını ustası Has Sait Efendi, şiirlerinde bir bakıma Allah'a feryat ettiği için Feryadî olarak vermiştir. Kendisinin herhangi bir çırağı olmamıştır. Rüyasında görüp sevdiği Güldanesine kavuşamamıştır. İrticali kuvvetlidir, ancak saz çalmayı başaramamıştır. Âşık Feryadî, Ruhsatî kolundaki âşıklardandır. Yüzlerce şiiri bulunmaktadır. Dili oldukça sadedir (Kaya 2009: 339; Yıldız 2003: 481). Bunların yanında sazla olmasa da yazarak atışma ve deyişme alanlarında da oldukça başarılıdır. Âşık İsmetî ile yaptıkları deyişmeler sanat yoğunluğu ve anlam dünyası bakımından özellikle üst seviyededir.
Köy kökenli bir âşık olduğu için şiirlerinde doğup büyüdüğü yerin dil ve üslup özelliklerini göstermiştir. Hem başından dört evlilik geçmesi hem de rüyasında gördüğü bir kıza kalbini vermesi şiirlerinde aşk temasının da yoğun bir şekilde işlenmesini sağlamıştır. Lirik şiirlerinin kâhir ekseriyeti zaten aşk acısını işler. Şiir tekniği konusunda başarılı sayılabilecek bir âşıktır. Bütün şiirlerini dörtlükler hâlinde kurgulamıştır. En çok 11 ve 8'li hece kalıplarını kullanır. Şiirlerinde kullandığı ayak türlerine bakıldığında döner ve tek ayak sayısının birbirine yakın olduğu görülmektedir.
En çok kullandığı nazım şekilleri koşma, semai ve destan iken; en çok kullandığı nazım türü dertlenme, taşlama ve öğütlemedir. Özellikle yaşı belirli bir seviyenin üstüne geldikten sonra şiirlerinin muhteva özellikleri dinî durum ve değerlere doğru kaymıştır. Bu da son derece normal bir durumdur, zira insanoğlunun yaşı ilerledikçe ölümü ve dolayısıyla diğer dünyayı daha çok düşünür. Bu da Baharözlü Feryadî özelinde kendini gösteren bir durumdur.
Kaynakça
Aslanoğlu, İbrahim (1985). Söz Mülkünün Sultanları. İstanbul: Erman Yay.
Dülger, M (1948). Şarkışlalı Âşık Feryadî Çağıran'dan Deyişler. Sivas: Kamil Matbaası.
Kaya, Doğan (2009). Sivas Halk Şairleri. C. II. Sivas: Önder Matbaacılık.
Özen, Kutlu (1983). Âşık Feryadî Güldane. Sivas: Dilek Matbaası.
Özen, Kutlu, İ. Çetin (2002). "Çağıran, Mustafa". Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. C. III. Ankara: AKM Yay. 5.
Yıldız, Alim (2003). Sivaslı Şâirler Antolojisi. İstanbul: Sivaslılar Vakfı Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ UĞUR BAŞARANYayın Tarihi: 16.11.2018Güncelleme Tarihi: 07.12.2020
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 16.11.2018Güncelleme Tarihi: 07.12.2020
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020
İlişkili Maddeler
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | MERYEM, Meryem Kavaklı | d. ? - ö. 1951 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | HALİL/SOYLU HALİL, Halil Soylu | d. 1902 - ö. 01.02.1986 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | GÜLHANÎ/SEFİL GÜLHANÎ/GÜRÜNLÜ GÜLHANÎ, Mehmet Kargı | d. 15.05.1940 - ö. 16.03.2014 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | MERYEM, Meryem Kavaklı | d. ? - ö. 1951 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | HALİL/SOYLU HALİL, Halil Soylu | d. 1902 - ö. 01.02.1986 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | GÜLHANÎ/SEFİL GÜLHANÎ/GÜRÜNLÜ GÜLHANÎ, Mehmet Kargı | d. 15.05.1940 - ö. 16.03.2014 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | MERYEM, Meryem Kavaklı | d. ? - ö. 1951 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | HALİL/SOYLU HALİL, Halil Soylu | d. 1902 - ö. 01.02.1986 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | GÜLHANÎ/SEFİL GÜLHANÎ/GÜRÜNLÜ GÜLHANÎ, Mehmet Kargı | d. 15.05.1940 - ö. 16.03.2014 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | MERYEM, Meryem Kavaklı | d. ? - ö. 1951 | Meslek | Görüntüle |
11 | HALİL/SOYLU HALİL, Halil Soylu | d. 1902 - ö. 01.02.1986 | Meslek | Görüntüle |
12 | GÜLHANÎ/SEFİL GÜLHANÎ/GÜRÜNLÜ GÜLHANÎ, Mehmet Kargı | d. 15.05.1940 - ö. 16.03.2014 | Meslek | Görüntüle |
13 | MERYEM, Meryem Kavaklı | d. ? - ö. 1951 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | HALİL/SOYLU HALİL, Halil Soylu | d. 1902 - ö. 01.02.1986 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | GÜLHANÎ/SEFİL GÜLHANÎ/GÜRÜNLÜ GÜLHANÎ, Mehmet Kargı | d. 15.05.1940 - ö. 16.03.2014 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | MERYEM, Meryem Kavaklı | d. ? - ö. 1951 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | HALİL/SOYLU HALİL, Halil Soylu | d. 1902 - ö. 01.02.1986 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | GÜLHANÎ/SEFİL GÜLHANÎ/GÜRÜNLÜ GÜLHANÎ, Mehmet Kargı | d. 15.05.1940 - ö. 16.03.2014 | Madde Adı | Görüntüle |