Madde Detay
GÜLÇINAR, Ayten Çınar
(d. 1960 / ö. 05.03.2018)
?
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Ayten Çınar olan âşık 1960 yılında Sivas’ın Şarkışla ilçesinin Çanakçı köyünde dünyaya gelmiştir. Babasının adı Musa, annesinin adı Nuriye'dir. Henüz çok küçük yaşlarda iken babasının işi gereği Niğde’ye taşınır. Niğde’de ilkokulu bitirir ve ortaokula kayıt yaptırır, ancak bu eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalır. 1973 yılında, anne ve babasının isteğiyle kendisinden yaşça yirmi beş yaş büyük olan Seyit Ahmet Gencer ile evlendirilir. Seyit Ahmet ile Şarkışla'da yedi yıl evli kalan Ayten Çınar, bu evlilikten adları; Fahrettin ve Gökhan olan iki çocuk sahibi olur. Bazı nedenlerden dolayı bu evliliğini sonlandırmak zorunda kalarak Niğde’ye tekrar dönen Ayten Çınar, kendisine bir iş bularak çalışmaya başlar. Ancak ayrıldığı eşi Seyit Ahmet, burada ona pek rahat vermeyince ikinci evliliğini Hüseyin Bektürk ile gerçekleştirir. Yedi yıl süren bu evliliğinden de bir çocuk sahibi olan Ayten Çınar, 1984 yılında Ankara’ya göç eder. 2004 yılında emekli olur. Çınar, 5 Mart 2018 tarihinde Ankara'da silahlı saldırı sonucunu hayatını kaybetmiştir.
15 yaşlarında şiir yazmaya başlayan Ayten Çınar, saz çalmayı çocukluğundan beri çok istemesine rağmen bu isteğini, ancak 25 yaşında kursa giderek gerçekleştirebilmiştir. Saz çalmayı yakın çevresine zor da olsa kabul ettirmeyi başaran Ayten Çınar, kendisi için “Gülçınar” mahlasını kullanmayı tercih etmiştir. 1977 yılından beri mahlas kullanan âşık, genel olarak, erkeklerin isimlerinin başında “Kul” sıfatını kullandığını, bu bakımdan bir kadın olarak kendisinin de isminin başında “Gül” sıfatını kullanmayı uygun gördüğünü belirtmiştir. 1984 yılında Ankara’ya yerleşen Âşık Gülçınar, burada saz dinleme hevesiyle gittiği âşıklar derneğinde, kitaplardan okuduğu, kasetlerden dinlediği âşıklık geleneğini yakından tanıma fırsatı bulmuştur. Beş yıl boyunca gittiği bu kültür ortamlarında epeyce çevre edinen Âşık Gülçınar, uzun bir aradan sonra kendi ürettiklerini paylaşma cesareti bularak gelenek içerisinde var olmaya başlamıştır (Çınar 2008: 98).
İşçilik yaparak çocuklarını tek başına büyüten Ayten Çınar, çocukları büyüdükten sonra çalmayı çok istediği bağlamaya daha çok zaman ayırmaya başlamış ve çocukluk yıllarında köyünde gördüğü âşıklar gibi, yazdığı şiirleri için ezgiler üretmeye başlamıştır. Âşıklık geleneğini tanımak ve öğrenmek için ilk zamanlar âşıkların bulunduğu derneklerde, etkinliklere izleyici olarak katılan Âşık Gülçınar, zamanla gördüklerini, duyduklarını sazına aktarmaya başlamıştır. Erkek meclislerinde çalıp söylediği ilk zamanlar, birçok meslektaşı tarafından yadırganan Âşık Gülçınar, atışmalardaki başarılı icralarından sonra gelenek içinde özgüvenini kazandığını ve böylelikle erkek meslektaşlarının birçoğuna kendisini kabul ettirdiğini belirtmiştir. Daha sonraki yıllarda, katıldığı yarışmalardan aldığı dereceler Ayten Çınar’ı yüreklendirmiş ve onun daha başarılı eserler ortaya koymasını sağlamıştır.
Âşık Ayten Gülçınar’ın şiir yazmaya başlamasında babasının şair olmasının da etkisi vardır. Sanatını kendi kendisini geliştirmek suretiyle edinen ve Âşık Veysel gibi usta âşıklardan yararlanan Ayten Çınar, âşıklık geleneğinde bâdeye inanmaktadır (Şişman 2015: 322). Âşık Gülçınar, 2006-2007 yılları arasında âşıklık kültürünü yaşatmak amacıyla Almanya, Hollanda, Belçika ve Avusturya’da gurbetçilerimize yönelik yapılan programlarda yer almıştır. Âşıklığa yönelmesindeki en büyük nedenin saz ve türküye olan tutkusunun olduğunu belirten âşık; “Yaşamak için ekmek, suya ve hava ne kadar gerekliyse, içsel dünyam içinde saz ve türküler de benim için o kadar olmazsa olmazımdır” ifadesini kullanmıştır. Âşıklığı; kendisini ifade edebilme şekli olarak gören Ayten Çınar, şiir ve türküyü de kültürün aktarılmasında önemli bir araç olarak görmektedir.
Âşık Veysel’i dünya görüşünden ve eserlerinden dolayı manevi ustası olarak gören Âşık Gülçınar’ın etkilenmiş olduğu diğer ozanlar; Karacaoğlan, Âşık Mahzuni, Âşık Reyhani ve Sefil Selimi’dir. İcra ortamlarında hem kendi eserlerini hem de usta malı eserleri okuyan, iyi derecede saz çalabilen, lebdeğmez yapabilen ve aynı zamanda irticalen şiirler söyleyebilme yeteneğine sahip olan Âşık Gülçınar’a göre bir âşıkta bulunması gereken özellikler; tüm insanlığı kucaklayabilmek, insanları bölüp parçalamak yerine, kaynaştırmak ve birleştirmek, insanlığı; dostluğa, kardeşliğe ve sevgiye teşvik etmek, çağına ayak uydurmak ve öncü olmaktır. Âşık Gülçınar şiirlerinde genellikle; aşk, ayrılık, ölüm, gurbet, tasavvuf, tabiat, vatan sevgisi, sosyal ve siyasi konuları işlemiştir.
2004 yılında Ankara’da düzenlenen Âşıklar Bayramı’nda türkü dalında, Kars’ta düzenlenen Murat Çobanoğlu Âşıklar Bayramı’nda doğaçlama, atışma (güzelleme) dalında ve Sivas'ta düzenlenen Âşıklar Bayramı’nda hikâyeli türkü dalında birincilik ödülleri alan Âşık Gülçınar, bununla birlikte Türkiye’nin değişik illerinde düzenlenen yarışmalarda ve çeşitli etkinliklerde birçok dereceler almıştır. Bilinmez (1993), Kan Kusturdun-Vicdansız (2003) ve Yolcu (2009) adlı söz ve müziği kendisine ait üç adet kaseti olan ve 2010 yılının mart ayında kadın âşıklarla birlikte hazırlanmış olan bir adet CD’si yayımlanan Ayten Çınar’ın, 2002 yılında Zaman Kara Gözlerinde Güvercin Olsun ve 2008 yılında Gözyaşımdan Kızılırmak Beslenir”adlı iki adet şiir kitabı okuyucularıyla buluşmuştur. TRT başta olmak üzere, özel televizyon ve radyolarda çeşitli programlara katılan Âşık Gülçınar’ın 500 kadar şiiri vardır. Bu şiirlerden bazıları antoloji ve dergilerde yayımlanmıştır.
Kaynakça
Çınar, Ayten (2015). Kişisel Görüşme (Görüşme Tarihi: 17.10.2015).
Çınar, Sevilay (2008). Yirminci Yüzyılın İkinci Yarısında Türkiye’de Kadın Âşıklar. Doktora Tezi. İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi.
Şişman, Bekir (2015). “Günümüz Âşıklarında Rüya ve Bâde Motifi”. Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi 8 (41): 316-323.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ YILMAZ IRMAKYayın Tarihi: 22.05.2018Güncelleme Tarihi: 07.12.2020
Yayın Tarihi: 22.05.2018Güncelleme Tarihi: 07.12.2020
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020
Eser Adı | Yayın evi | Basım yılı | Eser türü |
---|---|---|---|
Zaman Kara Gözlerinde Güvercin Olsun | Gece Yayınları / Ankara | 2002 | Şiir |
Gözyaşımdan Kızılırmak Beslenir | Gündüz Yayınları / Ankara | 2008 | Şiir |
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | GURBETÇİ/KABADAYI ALİ, Ali Kabadayı | d. 1939 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Rüstem Aslan | d. 07 Temmuz 1966 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | ZEKİ AKÇAKAYA | d. 1952 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | SEVDA, Pakize Gulamî İbrahimî | d. 1960 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Nevzat Çelik | d. 1960 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Yahya Kemal Akansu | d. 21 Haziran 1960 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | SEVDA, Pakize Gulamî İbrahimî | d. 1960 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Nevzat Çelik | d. 1960 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | Yahya Kemal Akansu | d. 21 Haziran 1960 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | SEVDA, Pakize Gulamî İbrahimî | d. 1960 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | Nevzat Çelik | d. 1960 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | Yahya Kemal Akansu | d. 21 Haziran 1960 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | SEVDA, Pakize Gulamî İbrahimî | d. 1960 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | Nevzat Çelik | d. 1960 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
15 | Yahya Kemal Akansu | d. 21 Haziran 1960 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |