Madde Detay

Kırşehir’in Kaman ilçesinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini doğduğu yerde tamamladı. Kaman Lisesini bitirdi. Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Yüksekokulundan 1989 yılında mezun oldu ve öğretmenliğe başladı. Malatya ve Erzurum'da bir müddet ilkokul öğretmenliği yaptı. 1993-1997 yılları arasında lisansütü eğitim gördü. İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Yöneticiliği ve Deneticiliği Anabilim dalından mezun oldu. 1999 yılında ise Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde "Postmodern Toplumsal Yapıda Eğitim" adlı teziyle yüksek lisans öğrenimini tamamladı. Aynı yıl Iğdır'a maarif müfettişi olarak atandı. 2000 yılında Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde doktora öğrenimine başladıysa da tamamlayamadı. Bir müddet Kayseri'de müfettişlik yaptı. 2007'den beri hikâye ve şiirle ilgilenen yazar kaleme aldıklarıyla çeşitli ödüllere layık görüldü. İmdat Avşar; Şehnaz Hanım Koleji başlıklı hikâyesiyle 2010 Kültür Bakanlığı Abbas Sayar Hikâye Yarışması'nda birincilik ödülü, Kültür Bakanlığı ve Eskişehir Valiliğince düzenlenen 2011 Yunus Emre Anısına-Sevgi- Konulu Hikâye Yarışması'nda Soğuk Rüya başlıklı hikâyesiyle birincilik ödülü, Yeni Ufuklar Derneği 2010 Türk Kültürüne Hizmet Ödülü, Uluslararası Bahtiyar Vahapzade adına 2012 Türk Dünyası Edebiyatına Hizmet Ödülü, Evliya Çelebi’nin İzinde Azerbaycan adlı kitabıyla, Mihail Sinelnikov ile birlikte, 2013 Yurtdışında Azerbaycan’ı en iyi tanıtan eser ödülü (Bakü, 2013) ve Soğuk Rüya adlı kitabıyla 2013 İlesam En İyi Hikâye Ödülü gibi ödüllerin sahibi oldu. Avrasya Yazarlar Birliği, Dünya Genç Türk Yazarlar Birliği ve Azerbaycan Yazarlar Birliği üyesi olan Avşar, 2014'ten bu yana Kırşehir’de maarif müfettişi olarak görev yapmakta ve yazı çalışmalarını sürdürmektedir.

Yazı hayatına hikâye ile başlayan İmdat Avşar'ın kaleminden çıkan şiir ve hikâyeler 2007'den bu yana; Türk Edebiyatı, Kardeş Kalemler, Herfene, Köroğlu, Sancaktar, Gökbayrak, Kün Edebiyat, Kümbetaltı, Agora, Bizim Külliye ve Berceste gibi süreli yayınlarda belli aralıklarla yayımlanmıştır. Şiir ve hikâyeleri Türk lehçelerine de çevrilen yazarın kalem ürünleri; Edebiyat Gazetesi, Ulduz, Azerbaycan Edebiyatı, Literaturniya Azerbaycan (Azerbaycan) Kardeşlik (Kerkük) Bayrak (Bağdat) Kırgız Edebiyatı, Cangı Alatoo (Kırgızistan) Ümit Kervanı, Nenkecan (Kırım), Türkçe’m (Kosova), Turnalar (Kuzey Kıbrıs) ve Ağidil (Başkurtistan) gibi Türk dünyasındaki süreli yayınlarda yayımlanmıştır. Bunların dışında Türk lehçelerinden hikâye, şiir, fıkra vb. türde metin çevirileri de yapan yazarın çevirileri Türkiye’deki çeşitli edebiyat dergilerinde yayımlanmaktadır.

Avşar'ın Çiğdemleri Solan Bozkır adlı ilk hikâye kitabı 2009'da yayımlanmıştır. Anadolu coğrafyası ve insanın merkeze alındığı bu hikâyeleriyle Avşar; gözlem gücü, şahısları kendi dilleriyle konuşturması ve olayları anlatmak yerine dramatize ederek göstermesiyle günümüz hikâyeciliğimizde adından söz ettirmeyi başarmıştır. "İmdat Avşar, çocukluğunun geçtiği yerlerde ya da öğretmenlik yaptığı köylerde yaşadığı ya da tanık olduğu doğal hikâyeler anlatır; bozkırın hikâyelerini yazar. Anlattığı insan, Anadolu insanıdır ve her birinin gönlünde kanayan ayrı bir yara, her birinin felekle ayrı bir hesabı vardır. Ruhunda biriktirdiği ve yüreğinde duyduğu Anadolu’yu ve Anadolu insanını gözler önüne seren yazar, bildiğini ve sevdiğini hikâyeleriyle gösterir, hem de bütün gerçekliği ve bütün canlılığı ile." (Yazbahar 2009: 1950). Soğuk Rüya (2012) adlı hikâye kitabı ise önceki hikâyelerin devamı niteliğindedir. Çetin, yazarın hikâyeciliğini "İmdat Avşar, daha çok öğretmenlik hatıralarına dayalı olarak kurguladığı hikâyelerinde Türk köyünün, kasabasının ya da büyük şehirlerin kenarlarına savrulmuş gariban ahalinin bütün hâlini, içini dışını, hayatını, duygu ve düşüncelerini; bundan öte perişanlığını alabildiğine canlı hayat sahneleri hâlinde sunma başarısı gösteriyor." (Çetin 2012: 5) şeklinde değerlendirmiştir. Hikâyelerinde dikkati çeken bir başka önemli unsur ise; sokak çocukları, yatılı okul çucukları ve Türk dünyası çocukları gibi çocuk tiplerine geniş yelpazeden bakmasıdır. "Avşar’ın hikâyelerine bakıldığında çocukların oldukça geniş bir yer kapladığı görülür. Yazar, gerek kendi çocukluğuna gerek memleketi Kırşehir’deki abdalların çocuklarına gerek öğretmenlik ve müfettişlik yıllarında yakından gözlemlediği okul çocuklarına hikâyelerinde sıklıkla yer verir." (Alıcı 2017: 912). Öğretmenlik mesleğine bağlı olarak olayları anlatışında ve şahısları tasvir edişinde gözlem gücü yüksek olan Avşar'ın, günümüzün gerçekçi hikâye yazarları arasında olduğu görülmektedir.