Madde Detay
KUL MEHMED
(d. ?/? - ö. ?/?)
âşık
(Âşık / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
On altıncı yüzyılda yaşamış, Budin ve Mısır Beylerbeyliklerinde bulunmuş Üveys Paşa’nın oğlu Mehmed Paşa’yla karıştırılan bir âşıktır. Mehmet Paşa, Kul Mehmed mahlasıyla saz şairleri tarzında şiirler yazdığı için devlet adamlığının yanı sıra şair yönüyle de tanınmıştır. Dolayısıyla on yedinci yüzyılda yaşamış ve yine "Kul" mahlasıyla şiirler söylemiş Mehmet adında bir başka âşıkla karıştırılmıştır. Fuad Köprülü, Kul Mehmed mahlası geçen manzumelerden bazılarının on yedinci yüzyılda yaşamış bu şaire ait olması ihtimalinin göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekmiştir.
On yedinci yüzyıl şairlerinden Kul Mehmed’in hayatı hakkında fazla bilgiye ulaşılamamaktadır. Ancak ona ait olan bir şiirden yola çıkılarak 1646’da Girit’e serdar olarak atanan Deli Hüseyin Paşa’nın ordusuyla Girit savaşına katıldığı anlaşılmaktadır. Söz konusu şiir, dördüncü Mehmed’in cülusu hakkındadır. Şiir konusu ve içinde geçen Hicri 1058 tarihi itibariyle hem dördüncü Mehmed’in tahta çıktığı tarihe (1648) işaret etmekte, hem de o süreçte Hüseyin Paşa komutasındaki Osmanlı donanmasının nerede olduğu ve ne yaptığına dair bilgi vermektedir. Bu bilgiler ışığında şairin yaşadığı dönem hakkında bir fikir edinilmektedir.
Âşık Kul Mehmed’in yine kendisine ait bir şiirinde yer alan “Kal indi vatanım Sivas elleri” (Eren 1952: 41) ifadesinden hareketle şairin Sivaslı olduğu hususunda bir tahmin yürütülmüştür. Diğer taraftan birbirleriyle karıştırılan Kul Mehmedlerden ilkinin yani Mehmet Paşa’nın, ömrünün büyük bir bölümünü Aydın’da muhassıllık (vergi toplayıcılığı) yaparak geçirdiği, vezaret rütbesi almasına rağmen Aydın Güzel Hisarı’ndaki sarayından ayrılmayarak orada öldüğü, dedesinin Aydınlı Kadı Mehmed olduğu, babası Üveys Paşa’nın ise 1529’da Aydın’da doğduğu dikkate alındığında “vatanım Sivas” ibaresinin yer aldığı şiirin ikinci Kul Mehmed’e ait olduğu düşünülebilir. Dolayısıyla on yedinci yüzyıl aşıklarından Kul Mehmed’in Sivaslı olduğu söylenebilir.
Âşığın kul mahlasını kullanması iki ihtimali beraberinde getirir. "Kul", Yeniçerilerin padişaha bağlılıklarını ifade etmek için kullandıkları bir lakaptır. Bununla birlikte tarikat şeylerine veya babalarına bağlılıklarını belirtmek için Alevi-Bektaşi şairler de "Kul" mahlasını kullanmışlardır. Kul Mehmed’in asker bir âşık olması, mahlasının ordudaki kul görüşünden geldiği olasılığını akla getirse de, askerî sınıflar arasında yetişen âşıkların genellikle Bektaşi olmaları her iki ihtimalin de mümkün olabileceğini göstermektedir. Asker bir âşık olması nedeniyle şiirlerinde savaş ve kahramanlık konularını işlemiştir. Bunların yanı sıra aşk ve tabit konulu şiirleri de mevcuttur. Ancak eserleri diğer Mehmed Paşa’nınkilerle karıştırıldığı için şiirlerinde başka hangi konuları işlediğini kesin bir şekilde söylemek zordur. Hece ölçüsüyle söylediği koşma ve türkülerinin yanı sıra aruz vezniyle ortaya koyduğu divan, yani murabba tarzında yazılmış şiirleri de olan Kul Mehmed, sanatı bakımından dikkat çeken bir âşık değildir.
Kaynakça
Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi (1986). İstanbul: Interpress Basın ve Yay.
Eren, Hasan (1952). Türk Saz Şairleri Hakkında Araştırmalar I. Ankara: TTK Yay.
Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası.
Köprülü, M. Fuad (2004a). Saz Şairleri I-V. Ankara: Akçağ Yay.
Köprülü, M. Fuad (2004b). Edebiyat Araştırmaları 1. Ankara: Akçağ Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ AHMET ÖZGÜR GÜVENÇYayın Tarihi: 13.09.2013Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Yavrum kuzum seni aldırdım elden
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Usandım da bezdim bu tatlı candan
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Yine yeşillendi dağların başı
Koyun ben nideyim Mevlâ’nın işi
Daim durmaz akar gözümün yaşı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Koyun senin derdin çoktur nideyim
Yanınıza başka bir koyun katayım
Varup seni koyaklarda güdeyim
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kuzum senin budur alnında yazı
Hiç elin kuzusu olur mu kuzu
Yüreğimde vardır bir ince sızı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Seni güden çoban gayri hiç gütmesin
Yaydığı yerlerde otlar bitmesün
Kuzunu yiyenler onup yetmesin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Bugün koyun tuz taşına gelmedi
Elin kuzusu da kuzu olmadı
Arayıp da kuzusunu bulmadı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Nolaydı koyun olmaya idin
Elin kuzuların germeye idin
Ölüp de şu yere gelmeye idin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kul Mehemmed bunu böyle söyledi
Koyun yolum sana nerden uğradı
Söyledi de yaşın yaşın ağladı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Köprülü, M. Fuad (2004a). Saz Şairleri I-V. Ankara: Akçağ Yay. 67-69.
Türkü
Be gaziler, aşka uyup gideli
Kendi kendim koyuverdim engine
Firar edip meskenimden çıkalı
Mestaneyim, divaneyim ben gine
Aşık olan gafletinden uyanır
Şehit olan kızıl kana boyanır
Bazı yiğit kendi kendin beğenir
Gezip de rast gelmeyince dengine
Koç yiğidi cenk yüzünde göreyim,
Kalkan alıp alaylarda arayım
Mevlam, divanına nice varayım
Yüzü kara günahkarım ben gine!
Mehemmed’im bu sözleri hub söyler,
Hançer çekip dertli sinesin deler
Zamanede fukarayı kim dinler
Riayet bir gence bir de zengine…
Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası. 99.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 13.09.2013Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Yavrum kuzum seni aldırdım elden
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Usandım da bezdim bu tatlı candan
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Yine yeşillendi dağların başı
Koyun ben nideyim Mevlâ’nın işi
Daim durmaz akar gözümün yaşı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Koyun senin derdin çoktur nideyim
Yanınıza başka bir koyun katayım
Varup seni koyaklarda güdeyim
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kuzum senin budur alnında yazı
Hiç elin kuzusu olur mu kuzu
Yüreğimde vardır bir ince sızı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Seni güden çoban gayri hiç gütmesin
Yaydığı yerlerde otlar bitmesün
Kuzunu yiyenler onup yetmesin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Bugün koyun tuz taşına gelmedi
Elin kuzusu da kuzu olmadı
Arayıp da kuzusunu bulmadı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Nolaydı koyun olmaya idin
Elin kuzuların germeye idin
Ölüp de şu yere gelmeye idin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kul Mehemmed bunu böyle söyledi
Koyun yolum sana nerden uğradı
Söyledi de yaşın yaşın ağladı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Köprülü, M. Fuad (2004a). Saz Şairleri I-V. Ankara: Akçağ Yay. 67-69.
Türkü
Be gaziler, aşka uyup gideli
Kendi kendim koyuverdim engine
Firar edip meskenimden çıkalı
Mestaneyim, divaneyim ben gine
Aşık olan gafletinden uyanır
Şehit olan kızıl kana boyanır
Bazı yiğit kendi kendin beğenir
Gezip de rast gelmeyince dengine
Koç yiğidi cenk yüzünde göreyim,
Kalkan alıp alaylarda arayım
Mevlam, divanına nice varayım
Yüzü kara günahkarım ben gine!
Mehemmed’im bu sözleri hub söyler,
Hançer çekip dertli sinesin deler
Zamanede fukarayı kim dinler
Riayet bir gence bir de zengine…
Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası. 99.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 08.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Yavrum kuzum seni aldırdım elden
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Usandım da bezdim bu tatlı candan
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Yine yeşillendi dağların başı
Koyun ben nideyim Mevlâ’nın işi
Daim durmaz akar gözümün yaşı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Koyun senin derdin çoktur nideyim
Yanınıza başka bir koyun katayım
Varup seni koyaklarda güdeyim
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kuzum senin budur alnında yazı
Hiç elin kuzusu olur mu kuzu
Yüreğimde vardır bir ince sızı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Seni güden çoban gayri hiç gütmesin
Yaydığı yerlerde otlar bitmesün
Kuzunu yiyenler onup yetmesin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Bugün koyun tuz taşına gelmedi
Elin kuzusu da kuzu olmadı
Arayıp da kuzusunu bulmadı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Nolaydı koyun olmaya idin
Elin kuzuların germeye idin
Ölüp de şu yere gelmeye idin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kul Mehemmed bunu böyle söyledi
Koyun yolum sana nerden uğradı
Söyledi de yaşın yaşın ağladı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Köprülü, M. Fuad (2004a). Saz Şairleri I-V. Ankara: Akçağ Yay. 67-69.
Türkü
Be gaziler, aşka uyup gideli
Kendi kendim koyuverdim engine
Firar edip meskenimden çıkalı
Mestaneyim, divaneyim ben gine
Aşık olan gafletinden uyanır
Şehit olan kızıl kana boyanır
Bazı yiğit kendi kendin beğenir
Gezip de rast gelmeyince dengine
Koç yiğidi cenk yüzünde göreyim,
Kalkan alıp alaylarda arayım
Mevlam, divanına nice varayım
Yüzü kara günahkarım ben gine!
Mehemmed’im bu sözleri hub söyler,
Hançer çekip dertli sinesin deler
Zamanede fukarayı kim dinler
Riayet bir gence bir de zengine…
Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası. 99.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Koşma
Yavrum kuzum seni aldırdım elden
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Usandım da bezdim bu tatlı candan
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Yine yeşillendi dağların başı
Koyun ben nideyim Mevlâ’nın işi
Daim durmaz akar gözümün yaşı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Koyun senin derdin çoktur nideyim
Yanınıza başka bir koyun katayım
Varup seni koyaklarda güdeyim
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kuzum senin budur alnında yazı
Hiç elin kuzusu olur mu kuzu
Yüreğimde vardır bir ince sızı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Seni güden çoban gayri hiç gütmesin
Yaydığı yerlerde otlar bitmesün
Kuzunu yiyenler onup yetmesin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Bugün koyun tuz taşına gelmedi
Elin kuzusu da kuzu olmadı
Arayıp da kuzusunu bulmadı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Nolaydı koyun olmaya idin
Elin kuzuların germeye idin
Ölüp de şu yere gelmeye idin
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Kul Mehemmed bunu böyle söyledi
Koyun yolum sana nerden uğradı
Söyledi de yaşın yaşın ağladı
Kuzum kuzum der de meler bir koyun
Köprülü, M. Fuad (2004a). Saz Şairleri I-V. Ankara: Akçağ Yay. 67-69.
Türkü
Be gaziler, aşka uyup gideli
Kendi kendim koyuverdim engine
Firar edip meskenimden çıkalı
Mestaneyim, divaneyim ben gine
Aşık olan gafletinden uyanır
Şehit olan kızıl kana boyanır
Bazı yiğit kendi kendin beğenir
Gezip de rast gelmeyince dengine
Koç yiğidi cenk yüzünde göreyim,
Kalkan alıp alaylarda arayım
Mevlam, divanına nice varayım
Yüzü kara günahkarım ben gine!
Mehemmed’im bu sözleri hub söyler,
Hançer çekip dertli sinesin deler
Zamanede fukarayı kim dinler
Riayet bir gence bir de zengine…
Kocatürk, Vasfi Mahir (1963). Saz Şiiri Antolojisi. Ankara: Ayyıldız Matbaası. 99.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | CEMÂLÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | HİKMETÎ, Hikmet Özkan | d. 1942 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | ALİOĞLU | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | CEMÂLÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | HİKMETÎ, Hikmet Özkan | d. 1942 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | ALİOĞLU | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | CEMÂLÎ | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | HİKMETÎ, Hikmet Özkan | d. 1942 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | ALİOĞLU | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | CEMÂLÎ | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | HİKMETÎ, Hikmet Özkan | d. 1942 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | ALİOĞLU | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | CEMÂLÎ | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | HİKMETÎ, Hikmet Özkan | d. 1942 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
15 | ALİOĞLU | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |