Madde Detay
KUSÛRÎ, Ömer Efendi
(d. ?/? - ö. 1140/1727)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Ömer’dir. Babasının adı Hasan Bey’dir. Uzun süre Antep Mahkemesinde başkâtiplik yaptı. 1140/1727 senesinde de Antep’te vefat etti. Vefatına “rıhletü’l-âşık” tarihi düşüldü. Sicill-i Osmânî‘de vefatının 1145/1732 olduğu yazılıdır (Akbayar 1996: 1352). Tuhfe-i Nâilî'de bu tarihin yanlış olduğu belirtilir (Kurnaz ve Tatçı 2001: 869). Antep mahkemesi başkatibi Ahmet Efendi’nin ölümü üzerine 16 Muharrem 1127/ 23 Ocak 1715’te bu göreve atanmış, ölümüne kadar bu görevde kalmıştır. Kadı veya naibin görevden ayrılmaları veya yeni atanan kimsenin işe başlamasına kadar geçen sürelerde anılan görevleri de yapmıştır. Karşılıklı mülatefeleri ile meşhurdur.
Kusûrî, Lugat-ı Şâhidî’yi tazmin etmiştir. Râmiz, kendisinden kusursuz ve güzel söz söyleyen şair diye bahsederken (Erdem 1994: 249), şiirleri tahmis etme kabiliyetini de vurgular. Sâlim de, edâsının hoş olduğunu söyleyip, Nâbî’nin bir gazelini tahmis etiiğinden ve gazellerine nazireler yazdığından bahseder (1315: 569). Kusûrî, bilhassa tarih yazmada mahir bir şairdir. O, Antep’teki cami, hamam ve çeşmelerde an fazla tarihi olan bir şairdir. 1100/1688’de Antep’te cami, hamam ve bedesten yaptıran Hüseyin Paşa Camiinin kapısı üzerinde, Hüseyin Paşa Bedesteninin (Zincirli) Kunduracılar pazarı yönüne bakan büyük kapısı üzerinde Kusûrî’nin tarihleri vardır.
Kaynakça
Akbayar, Nuri (hzl.) (1996). Mehmet Süreyya Sicill-i Osmânî. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay. 4: 1352.
Altın, Kudret (2002). Tuhfe-i Kusûrî ,Tazmîn-i Şâhidî (İnceleme-Metin-Sözlük). Kayseri.
Dağlıoğlu, Hikmet Turhan (1939). Gaziantep Meşâhiri. Gaziantep: Cumhuriyet Halk Partisi Basımevi.
Dr. Mehmet Kutlar Şiir Defteri. Dr. Mehmet Kutlar Özel Kütüphanesi.
Erdem, Sadık (hzl.)(1994). Râmiz ve âdâb-ı Zürefâsı. Ankara: AKM Yay.
Göğüş, Oğuz (1962). Gaziantepi Tanıtıyoruz I. Gaziantep.
Güzelbey, Cemil Cahit (1962). “Gaziantep Suyuna Ait Birkaç Tarih ve Birkaç Şair”. Gaziantep Kültür Dergisi.(5): 33.
Güzelbey, Cemil Cahit. “Şeri Mahkeme Başkatibi Şair Ömer Kusûrî”. Gaziantep Sabah Gazetesi. 23-26. 8.1978.
İpekten Haluk, M. İsen vd. (1988). Tezkirelere Göre Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KTB Yay.
Komisyon. Cumhuriyetin 5O.yılında Gaziantep. 1973 İl Yıllığı.
Kurnaz, Cemâl ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2001). Mehmed Nâil Tuman, Tuhfe-i Nâilî - Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay.
Öz, Yusuf (1999). Tuhfe-i Şâhidî Şerhleri. Konya.
Râmiz Tezkiresi. İ.Ü. Ktp, TY. Nr. 91, vr.232b.
Sâlim. Sâlim Tezkiresi. İstanbul 1315.
Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1986). "Kusûrî Ömer Efendi". İstanbul: Dergâh Yay. 6: 10.
Yakar, Halil İbrahim (2013). Antepli Divan Şairleri. Gaziantep: YCM Yay.
Yener, Şakir Sabri (1934). Gaziantep Büyükleri. Gaziantep: Gaziantep Halk Fırkası Matbaası.
Yener, Şakir Sabri (1958). Gaziantep Kitabeleri. Gaziantep: Kardeşler Matbaası.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DOÇ. HALİL İBRAHİM YAKARYayın Tarihi: 11.09.2013Güncelleme Tarihi: 11.11.2020Eserlerinden Örnekler
Tazmîn-i Şâhidî
Git bi-rev [ü]söyle bi-gû gel biyâ
Hâl-i dilüm cümle ayân it ana
Tâ bu kadar terk-i sıla eylemek
Ez-çi neden çün nite niçün çerâ
İç dona şalvâr di yen âstîn
Ehl-i dile birisi eyler vefâ
Ârif olan hiç çeke mi ihtiyâc
Gönlege pîrâhen ü kaftân kabâ
Hâne-i dil ceng ile topdolu[dur]
Kûşe bucak orta miyân ev serâ
Tuz nemek ü ekmek ü et nân güşt
İlde ne denlü çog ise hoş gıdâ
Kendi evinde kişiye yek gelir
Mast yogurt bozca aşı mastabâ
Dikkat ile cümleye itsem nazar
Sencileyin kimse görinmez bana
Müfteilün Müfteilün Fâilün
Eyle kerem kıl seferi bu yana
Karşı vara diye Kusûrî o dem
Ey şeh-i hûbân-ı cihân merhabâ
El-Kıt'a Fi‘l-Bahrü’s-Serî‘
Hep eser-i fi‘lidür ins ü peri vü melek
Dahi büzürg ulu yol gösterici reh-nümây
Hem dahi peygamber ol kim vire Hakdan haber
Eyleye teblîg-i Hak sıdk u emânet berây
İki bölük eyledi zümre-i insânı Hak
Bay tuvânger durur yohsula dirler gedây
Leb dudak [u] ruh yanak çeşm gözi rûy yüz
Zînet idüp Âdem’i kudret ile hoş-nümây
Virdi her a‘zâya bir pâk-reviş nîk-nîm
Kirpige müjgân müje dest el ayak oldı pây
Gûş kulak dûş omuz mûş sıçan hûş us
Kişiye sermâyedür her biri izzet zidây
Hur güneş ü yer zemîn jâle çi gök âsumân
Cümle menâfi‘ içün çarh döner çün rahây
Kimisi sakka gibi âleme ferrâş olur
Yagmura bârân digil ebr ü bulut mâh ay
Gâv öküz ester katır har eşek üştür deve
Âmil ola her biri Âdem’e bir müttekây
Kimisini yüklede kimine nâzük bine
Esb at mâdiyân kısrag ve hem kurre tay
Âlet-i harb eylemiş hançer ü tig ola nîş
Nîze sünü zih kiriş tîr ü kemân ok u yay
Nâkır u tanbur durur çeng ile şeş-tâ rebâb
Cümle zebân ehlidür hâl ile ider nevây
Mu‘tebere her biri müntec-i kübrâ olur
Iklıg ü berbût kopuz demr düdük deff nây
Fâ‘idesiz bir abes nesneye bîhûde di
Degmede halk itmedi her neye baksan mür‘ây
Kim abes ile amel itse mu‘âteb olur
Hem dahi bîhûde söz söyleyici jâj-hây
Bu sözümi ezber it gönlünün aç pasını
Her ne eser kim olur ana mü’essir Hudây
Her ki çü bînî za‘îf bay [u] bûy dest-gîr
În sühenem yâd kun jeng ü let mîj-day
Müfte‘ilün fâ‘ilün müfte‘ilün fâ‘'ilün
Dinle Kusûrî sözün silk-i nasîhatde say
Tâlibe hem vir haber bilmege vezni tamam
Kim bu kitâbı okur ilm olur ana kolay
(Yakar, Halil İbrahim (2013). Antepli Divan Şairleri. Gaziantep:YCM Yay.84-87.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 11.09.2013Güncelleme Tarihi: 11.11.2020Eserlerinden Örnekler
Tazmîn-i Şâhidî
Git bi-rev [ü]söyle bi-gû gel biyâ
Hâl-i dilüm cümle ayân it ana
Tâ bu kadar terk-i sıla eylemek
Ez-çi neden çün nite niçün çerâ
İç dona şalvâr di yen âstîn
Ehl-i dile birisi eyler vefâ
Ârif olan hiç çeke mi ihtiyâc
Gönlege pîrâhen ü kaftân kabâ
Hâne-i dil ceng ile topdolu[dur]
Kûşe bucak orta miyân ev serâ
Tuz nemek ü ekmek ü et nân güşt
İlde ne denlü çog ise hoş gıdâ
Kendi evinde kişiye yek gelir
Mast yogurt bozca aşı mastabâ
Dikkat ile cümleye itsem nazar
Sencileyin kimse görinmez bana
Müfteilün Müfteilün Fâilün
Eyle kerem kıl seferi bu yana
Karşı vara diye Kusûrî o dem
Ey şeh-i hûbân-ı cihân merhabâ
El-Kıt'a Fi‘l-Bahrü’s-Serî‘
Hep eser-i fi‘lidür ins ü peri vü melek
Dahi büzürg ulu yol gösterici reh-nümây
Hem dahi peygamber ol kim vire Hakdan haber
Eyleye teblîg-i Hak sıdk u emânet berây
İki bölük eyledi zümre-i insânı Hak
Bay tuvânger durur yohsula dirler gedây
Leb dudak [u] ruh yanak çeşm gözi rûy yüz
Zînet idüp Âdem’i kudret ile hoş-nümây
Virdi her a‘zâya bir pâk-reviş nîk-nîm
Kirpige müjgân müje dest el ayak oldı pây
Gûş kulak dûş omuz mûş sıçan hûş us
Kişiye sermâyedür her biri izzet zidây
Hur güneş ü yer zemîn jâle çi gök âsumân
Cümle menâfi‘ içün çarh döner çün rahây
Kimisi sakka gibi âleme ferrâş olur
Yagmura bârân digil ebr ü bulut mâh ay
Gâv öküz ester katır har eşek üştür deve
Âmil ola her biri Âdem’e bir müttekây
Kimisini yüklede kimine nâzük bine
Esb at mâdiyân kısrag ve hem kurre tay
Âlet-i harb eylemiş hançer ü tig ola nîş
Nîze sünü zih kiriş tîr ü kemân ok u yay
Nâkır u tanbur durur çeng ile şeş-tâ rebâb
Cümle zebân ehlidür hâl ile ider nevây
Mu‘tebere her biri müntec-i kübrâ olur
Iklıg ü berbût kopuz demr düdük deff nây
Fâ‘idesiz bir abes nesneye bîhûde di
Degmede halk itmedi her neye baksan mür‘ây
Kim abes ile amel itse mu‘âteb olur
Hem dahi bîhûde söz söyleyici jâj-hây
Bu sözümi ezber it gönlünün aç pasını
Her ne eser kim olur ana mü’essir Hudây
Her ki çü bînî za‘îf bay [u] bûy dest-gîr
În sühenem yâd kun jeng ü let mîj-day
Müfte‘ilün fâ‘ilün müfte‘ilün fâ‘'ilün
Dinle Kusûrî sözün silk-i nasîhatde say
Tâlibe hem vir haber bilmege vezni tamam
Kim bu kitâbı okur ilm olur ana kolay
(Yakar, Halil İbrahim (2013). Antepli Divan Şairleri. Gaziantep:YCM Yay.84-87.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 11.11.2020Eserlerinden Örnekler
Tazmîn-i Şâhidî
Git bi-rev [ü]söyle bi-gû gel biyâ
Hâl-i dilüm cümle ayân it ana
Tâ bu kadar terk-i sıla eylemek
Ez-çi neden çün nite niçün çerâ
İç dona şalvâr di yen âstîn
Ehl-i dile birisi eyler vefâ
Ârif olan hiç çeke mi ihtiyâc
Gönlege pîrâhen ü kaftân kabâ
Hâne-i dil ceng ile topdolu[dur]
Kûşe bucak orta miyân ev serâ
Tuz nemek ü ekmek ü et nân güşt
İlde ne denlü çog ise hoş gıdâ
Kendi evinde kişiye yek gelir
Mast yogurt bozca aşı mastabâ
Dikkat ile cümleye itsem nazar
Sencileyin kimse görinmez bana
Müfteilün Müfteilün Fâilün
Eyle kerem kıl seferi bu yana
Karşı vara diye Kusûrî o dem
Ey şeh-i hûbân-ı cihân merhabâ
El-Kıt'a Fi‘l-Bahrü’s-Serî‘
Hep eser-i fi‘lidür ins ü peri vü melek
Dahi büzürg ulu yol gösterici reh-nümây
Hem dahi peygamber ol kim vire Hakdan haber
Eyleye teblîg-i Hak sıdk u emânet berây
İki bölük eyledi zümre-i insânı Hak
Bay tuvânger durur yohsula dirler gedây
Leb dudak [u] ruh yanak çeşm gözi rûy yüz
Zînet idüp Âdem’i kudret ile hoş-nümây
Virdi her a‘zâya bir pâk-reviş nîk-nîm
Kirpige müjgân müje dest el ayak oldı pây
Gûş kulak dûş omuz mûş sıçan hûş us
Kişiye sermâyedür her biri izzet zidây
Hur güneş ü yer zemîn jâle çi gök âsumân
Cümle menâfi‘ içün çarh döner çün rahây
Kimisi sakka gibi âleme ferrâş olur
Yagmura bârân digil ebr ü bulut mâh ay
Gâv öküz ester katır har eşek üştür deve
Âmil ola her biri Âdem’e bir müttekây
Kimisini yüklede kimine nâzük bine
Esb at mâdiyân kısrag ve hem kurre tay
Âlet-i harb eylemiş hançer ü tig ola nîş
Nîze sünü zih kiriş tîr ü kemân ok u yay
Nâkır u tanbur durur çeng ile şeş-tâ rebâb
Cümle zebân ehlidür hâl ile ider nevây
Mu‘tebere her biri müntec-i kübrâ olur
Iklıg ü berbût kopuz demr düdük deff nây
Fâ‘idesiz bir abes nesneye bîhûde di
Degmede halk itmedi her neye baksan mür‘ây
Kim abes ile amel itse mu‘âteb olur
Hem dahi bîhûde söz söyleyici jâj-hây
Bu sözümi ezber it gönlünün aç pasını
Her ne eser kim olur ana mü’essir Hudây
Her ki çü bînî za‘îf bay [u] bûy dest-gîr
În sühenem yâd kun jeng ü let mîj-day
Müfte‘ilün fâ‘ilün müfte‘ilün fâ‘'ilün
Dinle Kusûrî sözün silk-i nasîhatde say
Tâlibe hem vir haber bilmege vezni tamam
Kim bu kitâbı okur ilm olur ana kolay
(Yakar, Halil İbrahim (2013). Antepli Divan Şairleri. Gaziantep:YCM Yay.84-87.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Tazmîn-i Şâhidî
Git bi-rev [ü]söyle bi-gû gel biyâ
Hâl-i dilüm cümle ayân it ana
Tâ bu kadar terk-i sıla eylemek
Ez-çi neden çün nite niçün çerâ
İç dona şalvâr di yen âstîn
Ehl-i dile birisi eyler vefâ
Ârif olan hiç çeke mi ihtiyâc
Gönlege pîrâhen ü kaftân kabâ
Hâne-i dil ceng ile topdolu[dur]
Kûşe bucak orta miyân ev serâ
Tuz nemek ü ekmek ü et nân güşt
İlde ne denlü çog ise hoş gıdâ
Kendi evinde kişiye yek gelir
Mast yogurt bozca aşı mastabâ
Dikkat ile cümleye itsem nazar
Sencileyin kimse görinmez bana
Müfteilün Müfteilün Fâilün
Eyle kerem kıl seferi bu yana
Karşı vara diye Kusûrî o dem
Ey şeh-i hûbân-ı cihân merhabâ
El-Kıt'a Fi‘l-Bahrü’s-Serî‘
Hep eser-i fi‘lidür ins ü peri vü melek
Dahi büzürg ulu yol gösterici reh-nümây
Hem dahi peygamber ol kim vire Hakdan haber
Eyleye teblîg-i Hak sıdk u emânet berây
İki bölük eyledi zümre-i insânı Hak
Bay tuvânger durur yohsula dirler gedây
Leb dudak [u] ruh yanak çeşm gözi rûy yüz
Zînet idüp Âdem’i kudret ile hoş-nümây
Virdi her a‘zâya bir pâk-reviş nîk-nîm
Kirpige müjgân müje dest el ayak oldı pây
Gûş kulak dûş omuz mûş sıçan hûş us
Kişiye sermâyedür her biri izzet zidây
Hur güneş ü yer zemîn jâle çi gök âsumân
Cümle menâfi‘ içün çarh döner çün rahây
Kimisi sakka gibi âleme ferrâş olur
Yagmura bârân digil ebr ü bulut mâh ay
Gâv öküz ester katır har eşek üştür deve
Âmil ola her biri Âdem’e bir müttekây
Kimisini yüklede kimine nâzük bine
Esb at mâdiyân kısrag ve hem kurre tay
Âlet-i harb eylemiş hançer ü tig ola nîş
Nîze sünü zih kiriş tîr ü kemân ok u yay
Nâkır u tanbur durur çeng ile şeş-tâ rebâb
Cümle zebân ehlidür hâl ile ider nevây
Mu‘tebere her biri müntec-i kübrâ olur
Iklıg ü berbût kopuz demr düdük deff nây
Fâ‘idesiz bir abes nesneye bîhûde di
Degmede halk itmedi her neye baksan mür‘ây
Kim abes ile amel itse mu‘âteb olur
Hem dahi bîhûde söz söyleyici jâj-hây
Bu sözümi ezber it gönlünün aç pasını
Her ne eser kim olur ana mü’essir Hudây
Her ki çü bînî za‘îf bay [u] bûy dest-gîr
În sühenem yâd kun jeng ü let mîj-day
Müfte‘ilün fâ‘ilün müfte‘ilün fâ‘'ilün
Dinle Kusûrî sözün silk-i nasîhatde say
Tâlibe hem vir haber bilmege vezni tamam
Kim bu kitâbı okur ilm olur ana kolay
(Yakar, Halil İbrahim (2013). Antepli Divan Şairleri. Gaziantep:YCM Yay.84-87.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HÂLEDÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | AYDÎ, Aydî Baba | d. 1810 - ö. 1865 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | BEKTAŞ BABA | d. 1833 - ö. 1891 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | HÂLEDÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | AYDÎ, Aydî Baba | d. 1810 - ö. 1865 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | BEKTAŞ BABA | d. 1833 - ö. 1891 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | HÂLEDÎ | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | AYDÎ, Aydî Baba | d. 1810 - ö. 1865 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | BEKTAŞ BABA | d. 1833 - ö. 1891 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | HÂLEDÎ | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | AYDÎ, Aydî Baba | d. 1810 - ö. 1865 | Meslek | Görüntüle |
12 | BEKTAŞ BABA | d. 1833 - ö. 1891 | Meslek | Görüntüle |
13 | HÂLEDÎ | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | AYDÎ, Aydî Baba | d. 1810 - ö. 1865 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | BEKTAŞ BABA | d. 1833 - ö. 1891 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | HÂLEDÎ | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | AYDÎ, Aydî Baba | d. 1810 - ö. 1865 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | BEKTAŞ BABA | d. 1833 - ö. 1891 | Madde Adı | Görüntüle |