Madde Detay
SA'ÎD, Şehrî-zâde Mehmed Efendi
(d. 1143/1730 - ö. 1178/1764)
divan şairi, müverrih
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
1143/1730 yılında İstanbul'da doğdu. Başdefterdar Damad Mehmed Paşa'nın
mektupçusu olan babası İstanbul şehremini iken vefat etmiştir. Tarihçi bir
yazar-şair olup tahsilini memleketi İstanbul'da tamamladı. Tahsilini
bitirdikten sonra kâtiplik görevinde bulundu. Memuriyeti devam ederken
1178/1764 yılında vefat etti (Babinger 1982: 323). Bursalı Mehmed Tâhir ise
ölüm yılını 1178/1768 (1975: 143) olarak verir fakat Babinger'in verdiği
miladi tarih daha doğrudur.
Şehrî-zâde Mehmed Saîd'in asıl şöhreti yazmış olduğu on beşe yakın tarih ve
biyografi kitabından gelir. Kâtip Çelebi'den etkilenen Sa'îd (Özen
1975: 143), 18. asrın önemli tarih yazarlarından biri olarak
anılır. Birçok tarihî eser ve derleme yazmıştır. Bursalı Mehmed
Tâhir, Osmanlı Müellifleri adlı eserinde onun şiire
kabiliyetinin de iyi olduğunu söyler (1975: 143). Yazdığı eserler
şunlardır:
1. Nev-peydâ (Kurretü'l-Ebsâr fî-Netâyici't-tevârîh ve'l-Ahbâr, Nuhbe-i
Sa’îdî): Bir tarih kitabıdır. Birbirinden hacim ve muhteva yönüyle farklı üç
nüshası bulunmaktadır. Uzun mukaddimesinde, incelenen ve başvurulan
kaynaklara dair bibliyografik pek çok bilgi olduğu gibi Dört Halife ile Osmanlı
padişahlarının fazilet ve meziyetlerine ait hususlar da yer
almaktadır. Kitabın asıl kısmında 699/1299'dan 1000/1592 senesine kadar
olan üç yüz bir senelik Osmanlı tarihi ile Kâtip Çelebi (ö. 1657) ve ünlü tarih
yazarı Nâ'îmâ (ö. 1716)’nın geniş bir biçimde hayatları yer almaktadır. Sultan
III. Osman Devri’nde (ö. 1757) kaleme aldığı bu eserinde kendi hayatına ve
eserlerine dair bilgiler de bulunmaktadır. Bu eseriyle Oruç Bey
Tarihi'nden bahseden ilk tarihçi oldu (Atsız 1972: 10). Eserin tarih
felsefesine ayrılan dördüncü bölümü dikkat çekmektedir.
2. Mahzenü’s-Safâ
Kenz-i Dürer-i Zikr-i Şuarâ: Kaynaklarda ismi geçmeyen bu şair tezkiresinin
dibacesinde eserin şair padişahlar, şair şehzadeler ve Osmanlı topraklarında
şöhret bulan şairler şeklinde üç bölümden oluştuğu belirtilse de sadece ilk
kısım mevcuttur. Eserde II. Murat’tan I. Mahmut’a kadar gelen süre içerisinde
şiir yazan padişahlar, gazaları, hayırları, hükümetlerindeki vezirler ve
padişahların şairliklerinden bahsedilmiştir (Ersen 2011:54-55).
3. Tâcü'l-kavânîn: Başta Lutfi Paşa'nın Asafnâme’si olmak üzere siyaset ve nasihat kitaplarından yararlanılarak hazırlanan siyasetname türündeki bu eser I. Mahmud devri vezirlerinden Mehmed Paşa'ya takdim edilmiştir. Eserde padişahların adap ve hasletlerinden, vezir olacakların niteliklerinden, sefere çıkmanın usullerinden ve devlet hazinesinin her zaman dolu olması gerektiğinden söz edilir.
4. Heşt- Behişt: İstanbul konulu bir tarih kitabıdır.
5. Lübbü’t-Tevârih: Kırım hanları ile ilgili bir tarih kitabıdır. Bu eserden yalnızca
Bursalı Mehmed Tâhir bahsetmiştir (1975-III: 143).
6. Tuhfe-i Mustafaviyye fî-Beyân-ı Kapudânân-ı Devlet-i ‘Aliyye: Dönemin kaptan-ı
deryası Mustafa Paşa adına yazılmıştır. 1761’de yazılan eserde bütün Osmanlı
kaptan-ı deryalarının yaşamları ele alınmaktadır. Bu eser konu yönüyle yazarın
bir diğer eseri Zübde-i Müte’allika bi’l-Bihâr'a benzemektedir.
7. Zübde-i Müte’allika bi’l-Bihâr: Tuhfe-i
Mustafâviyye Fî Beyân-ı Kapudân-ı Devlet-i Âliyye'nin kısaltılmış şeklidir.
8. Ravzatü'l-enfüs fi't-târîh: Kâtip Çelebi’nin Cihan-nümâ adlı
kitabına zeyl olarak yazılmıştır. Eser iki ciltten oluşmaktadır. Avrupa, Afrika
ve Amerika kıtaları hakkında bilgiler içerir.
Eserin eksik bir yazma nüshası Berlin Devlet Kütüphanesinde bulunmaktadır
(Babinger 1982: 325).
9. Gül-i Zibâ: 1161 / 1748’de yazılmış olan Osman-zâde Ahmed Tâib'in Hâdikatü'l-vüzerâ adlı eserinin
zeylidir. Sultan III. Ahmed'in sadrazamı Nişancı Ahmed Paşa'dan I. Mahmud'un
sadrazamı Said Mehmed Paşa'ya kadar 1703-1756 yılları arasındaki otuz bir
sadrazamın biyografisini içermektedir. Eserin Almanya Millî Kütüphanesinde
“Ms.or.oct.3104”, Hüsrev Paşa Kütüphanesinde 384/5, Beyazıd Umumî
Kütüphanesinde 145/3, Veliyyüddin Efendi Kütüphanesinde 2415/2, Süleymaniye
Kütüphanesinde 195/3 ve 2246/2, Murad Molla Kütüphanesinde 338/4 numaralı nüshaları
yer almaktadır.
10. Gülşen-i Mülûk: Osman-zâde Tâib’in (ö. 1724) Hadîkatü’l-Mülûk adlı
eserine zeyl olarak yazılmıştır. Eserde yalnız III. Ahmed'den ve dönemindeki
olaylardan söz edilir. Eserin Almanya Millî Kütüphanesi'nde “Ms.or.oct.3104” (2
tane), “Ms.or.oct.1965”; Berlin’de “Hs.or.oct.1015”; Hacı Selim Ağa Kütüphanesi'nde
135/2 ve 1470/3; Süleymaniye Kütüphanesi'nde 4854/2 ve 2440/1; Hüsrev Paşa
Kütüphanesi'nde 384/3; Köprülü Kütüphanesi'nde 389/1; Murad Molla
Kütüphanesi'nde 338/2; Veliyyüddin Efendi Kütüphanesi'nde 2415/1 numaralı
nüshaları yer almaktadır.
11. Haşiyetü'n-Ala Şerh-i Adab-i Taşköprü-zâde: Arapça bir eser olup ahlâk
felsefesi konuludur. Eser; Atıf Efendi Yazma Eser Kütüphanesi, Atıf Efendi
Koleksiyonunda 2419/14 numarayla kayıtlıdır.
12. Zübdetü’l-Tevârih: Yaratılıştan Sultan I. Mahmûd’a (ö.
1754) kadar gelen bir tür dünya tarihidir. İki cüzden
oluşmaktadır. Kahire'de TK, 206 (L cüz : 293 ypr., 2. cüz : 301
ypr.) olarak kayıtlıdır.
13. Metnü't-tevârîh: Babinger, bu eserin Târîh-i Nev-peydâ’nın bir tür
dizini olduğunu ve içinde müellifin otobiyografisinin yer aldığını söyler.
Saint Petersbourg Şarkiyat Enstitüsü'nde bulunduğu bildirilen nüsha
kaybolmuştur.
Bu eserlerin dışında Şehrî-zâde Mehmed Efendi'nin, Kurretü'l-Ebsâr
Fî Netâyici’t-Tevârih Ve’l-Ahbâr, Nuhbe-i Saîdî, Ravzatü’l-Enfüsî gibi
eserlerinin varlığından da söz edilir (Babinger 1982: 323-24-25).
Şehrî-zâde'nin Târîh-i Nev-peydâ'da
kaydettiği diğer eserleri şunlardır: Ahsenü'l-meslûk fî-Hâdikatü'l-mülûk,
Ravzatü's-selâtin, Târîh-i Düvel, Eşrefü't-tevârîh, Usûlü'l-hikem, Fethu'l-hallâk,
Matlau'l-beyân fi'l-hayevân, Kıledâtü'l-fuzalâ.
Eserlerinde yer alan ayet, hadis, Arapça, Farsça, Türkçe atasözü ve şiirler, bu dillere ve dinî ilimlere vakıf olduğunu düşündürmektedir.
Kaynakça
Atsız, Hüseyin Nihal (hzl.) (1972). Oruç Beğ Tarihi.
İstanbul: Tercüman Gazetesi 1001 Temel Eser Dizisi.
Babinger, Franz (1982). Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri. Çev. Coşkun Üçok. Ankara: KB Yay.
Bilici, Faruk (2010). “Şehrîzâde Mehmed Said”. İslâm
Ansiklopedisi. İstanbul: TDV Yay. 472-473.
Ersoy, Ersen (2011).”Şehrîzâde Muhammed Saîd Vahdetî’nin Şairler Tezkiresi
Mahzenü’s-Safâ Kenz-i Dürer-i Zikr-i Şu‘arâ Üzerine”. Divan Edebiyatı
Araştırmaları Dergisi 7: 45-56.
İpekten, Haluk vd. (1998). "Şehrîzâde Mehmet Sa'îd". Büyük Türk Klâsikleri. C.7. İstanbul: Ötüken-Söğüt Yay.
Özen, İsmail (hzl.) (1975). Bursalı Mehmed Tahir Osmanlı Müellifleri. C. 3. İstanbul: Meral Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: BAHİR SELÇUK - ADNAN DOĞANYayın Tarihi: 02.08.2013Güncelleme Tarihi: 11.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gülşen-i Mülûk'tan
Müşârün ileyh şehîd-i sa’îd Köpülü-zâde Fâzıl Mustafâ Paşa merhumun necl-i
necîb ve ferzend-i erîbleri olup fazl u kemâl ile ‘ârif u şehîr bir zât-ı
şerîf-i ‘adîmü’n-nazîrdir. Bin yüz on iki muharremü’l-harâmında ‘ammî-zâdeleri
Hüseyin Paşa sadâretinde bâ-dest-yârî isti’dâd-ı Hudâ-dâd-ı ecdâd-ı kirâm-ı
nîk-nihâdları gibi rütbe-i vezâret ve kubbe-nişîni ile dil-şâd kılındıktan
sonra sene-i mezbûre cumâde’l-ulâsında Erzurum ba’dehu ma’a't-teftîş Anadolu ve
Egriboz ve Kandiye ve yine Egriboz menâsıb-ı celîleleri ile mazhar-ı ‘inâyet ve
Sultân Mustafâ Han hazretlerinin şeref-i musâharetleriyle mükerrem ü mültefit
olduktan sonra zamân-ı hazret-i Ahmed-i Sânîde Çorlulu ‘Alî Paşa merhûmun
nazar-ı i’tibârdan sükûtu sebebiyle ‘azl ve tebdîli tasmîm olundukda halîle-i muhteremelerinin
zifâfı bahânesiyle Egriboz’dan getirtilip yirmi iki rebiü’l-âhirin on yedinci
günü mesned-i vekâlet irtikâ olundu. Müşârün ileyh egerçi sûret-i salâh u
'iffet ile ârâste ve hilye-i takvâ-yı sahîha ile pîrâste müteverri'-i ehl-i hâl
ve müteşerri'-i sâhib-kemâl idi lâkin tab'-ı 'âlîleri inzivâya mâyil ve ibâdet
ü tâ'ata şâmil olduğundan çendân umûr-ı devlet-i dünyâya meyl ü rağbetleri
olmamakdan nâşî sene-i merkûme cumâde'l-uhrâsının yirmi birinci günü gâile-i
sadâretden 'afv ve 'icâzet zımnında yine Egriboz muhâfazasına me'mûr ve sene-i
mezbûre şevvâlinde Hanyâ ve yirmi üçde Kandiye, yirmi beşde Livâ-i Yanya, yirmi
altıda Karadağ cânibi ser-'askerliği ile Bosna ve sene-i mezkûrede Belgrad ve
yirmi yedide İçel, yirmi sekizde Kıbrıs mansıblarıyla mükerrem ü mesrûr oldular
(İpekten, Haluk vd. (1998). "Şehrî-zâde Mehmet Sa'îd". Büyük Türk Klâsikleri. C.7. İstanbul: Ötüken-Söğüt Yay. 223).
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 02.08.2013Güncelleme Tarihi: 11.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gülşen-i Mülûk'tan
Müşârün ileyh şehîd-i sa’îd Köpülü-zâde Fâzıl Mustafâ Paşa merhumun necl-i
necîb ve ferzend-i erîbleri olup fazl u kemâl ile ‘ârif u şehîr bir zât-ı
şerîf-i ‘adîmü’n-nazîrdir. Bin yüz on iki muharremü’l-harâmında ‘ammî-zâdeleri
Hüseyin Paşa sadâretinde bâ-dest-yârî isti’dâd-ı Hudâ-dâd-ı ecdâd-ı kirâm-ı
nîk-nihâdları gibi rütbe-i vezâret ve kubbe-nişîni ile dil-şâd kılındıktan
sonra sene-i mezbûre cumâde’l-ulâsında Erzurum ba’dehu ma’a't-teftîş Anadolu ve
Egriboz ve Kandiye ve yine Egriboz menâsıb-ı celîleleri ile mazhar-ı ‘inâyet ve
Sultân Mustafâ Han hazretlerinin şeref-i musâharetleriyle mükerrem ü mültefit
olduktan sonra zamân-ı hazret-i Ahmed-i Sânîde Çorlulu ‘Alî Paşa merhûmun
nazar-ı i’tibârdan sükûtu sebebiyle ‘azl ve tebdîli tasmîm olundukda halîle-i muhteremelerinin
zifâfı bahânesiyle Egriboz’dan getirtilip yirmi iki rebiü’l-âhirin on yedinci
günü mesned-i vekâlet irtikâ olundu. Müşârün ileyh egerçi sûret-i salâh u
'iffet ile ârâste ve hilye-i takvâ-yı sahîha ile pîrâste müteverri'-i ehl-i hâl
ve müteşerri'-i sâhib-kemâl idi lâkin tab'-ı 'âlîleri inzivâya mâyil ve ibâdet
ü tâ'ata şâmil olduğundan çendân umûr-ı devlet-i dünyâya meyl ü rağbetleri
olmamakdan nâşî sene-i merkûme cumâde'l-uhrâsının yirmi birinci günü gâile-i
sadâretden 'afv ve 'icâzet zımnında yine Egriboz muhâfazasına me'mûr ve sene-i
mezbûre şevvâlinde Hanyâ ve yirmi üçde Kandiye, yirmi beşde Livâ-i Yanya, yirmi
altıda Karadağ cânibi ser-'askerliği ile Bosna ve sene-i mezkûrede Belgrad ve
yirmi yedide İçel, yirmi sekizde Kıbrıs mansıblarıyla mükerrem ü mesrûr oldular
(İpekten, Haluk vd. (1998). "Şehrî-zâde Mehmet Sa'îd". Büyük Türk Klâsikleri. C.7. İstanbul: Ötüken-Söğüt Yay. 223).
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 11.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gülşen-i Mülûk'tan
Müşârün ileyh şehîd-i sa’îd Köpülü-zâde Fâzıl Mustafâ Paşa merhumun necl-i
necîb ve ferzend-i erîbleri olup fazl u kemâl ile ‘ârif u şehîr bir zât-ı
şerîf-i ‘adîmü’n-nazîrdir. Bin yüz on iki muharremü’l-harâmında ‘ammî-zâdeleri
Hüseyin Paşa sadâretinde bâ-dest-yârî isti’dâd-ı Hudâ-dâd-ı ecdâd-ı kirâm-ı
nîk-nihâdları gibi rütbe-i vezâret ve kubbe-nişîni ile dil-şâd kılındıktan
sonra sene-i mezbûre cumâde’l-ulâsında Erzurum ba’dehu ma’a't-teftîş Anadolu ve
Egriboz ve Kandiye ve yine Egriboz menâsıb-ı celîleleri ile mazhar-ı ‘inâyet ve
Sultân Mustafâ Han hazretlerinin şeref-i musâharetleriyle mükerrem ü mültefit
olduktan sonra zamân-ı hazret-i Ahmed-i Sânîde Çorlulu ‘Alî Paşa merhûmun
nazar-ı i’tibârdan sükûtu sebebiyle ‘azl ve tebdîli tasmîm olundukda halîle-i muhteremelerinin
zifâfı bahânesiyle Egriboz’dan getirtilip yirmi iki rebiü’l-âhirin on yedinci
günü mesned-i vekâlet irtikâ olundu. Müşârün ileyh egerçi sûret-i salâh u
'iffet ile ârâste ve hilye-i takvâ-yı sahîha ile pîrâste müteverri'-i ehl-i hâl
ve müteşerri'-i sâhib-kemâl idi lâkin tab'-ı 'âlîleri inzivâya mâyil ve ibâdet
ü tâ'ata şâmil olduğundan çendân umûr-ı devlet-i dünyâya meyl ü rağbetleri
olmamakdan nâşî sene-i merkûme cumâde'l-uhrâsının yirmi birinci günü gâile-i
sadâretden 'afv ve 'icâzet zımnında yine Egriboz muhâfazasına me'mûr ve sene-i
mezbûre şevvâlinde Hanyâ ve yirmi üçde Kandiye, yirmi beşde Livâ-i Yanya, yirmi
altıda Karadağ cânibi ser-'askerliği ile Bosna ve sene-i mezkûrede Belgrad ve
yirmi yedide İçel, yirmi sekizde Kıbrıs mansıblarıyla mükerrem ü mesrûr oldular
(İpekten, Haluk vd. (1998). "Şehrî-zâde Mehmet Sa'îd". Büyük Türk Klâsikleri. C.7. İstanbul: Ötüken-Söğüt Yay. 223).
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gülşen-i Mülûk'tan
Müşârün ileyh şehîd-i sa’îd Köpülü-zâde Fâzıl Mustafâ Paşa merhumun necl-i necîb ve ferzend-i erîbleri olup fazl u kemâl ile ‘ârif u şehîr bir zât-ı şerîf-i ‘adîmü’n-nazîrdir. Bin yüz on iki muharremü’l-harâmında ‘ammî-zâdeleri Hüseyin Paşa sadâretinde bâ-dest-yârî isti’dâd-ı Hudâ-dâd-ı ecdâd-ı kirâm-ı nîk-nihâdları gibi rütbe-i vezâret ve kubbe-nişîni ile dil-şâd kılındıktan sonra sene-i mezbûre cumâde’l-ulâsında Erzurum ba’dehu ma’a't-teftîş Anadolu ve Egriboz ve Kandiye ve yine Egriboz menâsıb-ı celîleleri ile mazhar-ı ‘inâyet ve Sultân Mustafâ Han hazretlerinin şeref-i musâharetleriyle mükerrem ü mültefit olduktan sonra zamân-ı hazret-i Ahmed-i Sânîde Çorlulu ‘Alî Paşa merhûmun nazar-ı i’tibârdan sükûtu sebebiyle ‘azl ve tebdîli tasmîm olundukda halîle-i muhteremelerinin zifâfı bahânesiyle Egriboz’dan getirtilip yirmi iki rebiü’l-âhirin on yedinci günü mesned-i vekâlet irtikâ olundu. Müşârün ileyh egerçi sûret-i salâh u 'iffet ile ârâste ve hilye-i takvâ-yı sahîha ile pîrâste müteverri'-i ehl-i hâl ve müteşerri'-i sâhib-kemâl idi lâkin tab'-ı 'âlîleri inzivâya mâyil ve ibâdet ü tâ'ata şâmil olduğundan çendân umûr-ı devlet-i dünyâya meyl ü rağbetleri olmamakdan nâşî sene-i merkûme cumâde'l-uhrâsının yirmi birinci günü gâile-i sadâretden 'afv ve 'icâzet zımnında yine Egriboz muhâfazasına me'mûr ve sene-i mezbûre şevvâlinde Hanyâ ve yirmi üçde Kandiye, yirmi beşde Livâ-i Yanya, yirmi altıda Karadağ cânibi ser-'askerliği ile Bosna ve sene-i mezkûrede Belgrad ve yirmi yedide İçel, yirmi sekizde Kıbrıs mansıblarıyla mükerrem ü mesrûr oldular
(İpekten, Haluk vd. (1998). "Şehrî-zâde Mehmet Sa'îd". Büyük Türk Klâsikleri. C.7. İstanbul: Ötüken-Söğüt Yay. 223).
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HİMMET | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | FÜTÛHÎ, Hüseyin Çelebi | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Hasan Öztoprak | d. 17 Aralık 1957 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | MİNAS, CERANYAN | d. 1730 - ö. 1813 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | TAB'Î, Pîrî Mollası Mustafa Efendi | d. ? - ö. 1764-65 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
6 | BEHİŞTÎ, Mustafa Sâdeddîn | d. ? - ö. 1764-65 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
7 | VÂHİDÎ, Şeyh Alî Vâhidî Efendi | d. ? - ö. 1764-1765 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Hulki Aktunç | d. 27 Ocak 1949 - ö. 29 Haziran 2011 | Meslek | Görüntüle |
9 | Şükrü Erbaş | d. 7 Eylül 1953 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
10 | Veysel Gültaş | d. 17 Ocak 1949 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | REFÎ', Esîrî-zâde Mehmed Refî' Efendi | d. ? - ö. Şubat-Mart 1819 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | ALİ, Canbaz-zâde Ali Efendi | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | AYAZ/AYAZÎ, Köprülü-zâde Ayaz Bey | d. ? - ö. Ağustos 1763 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | HÜSEYİN, Pervâne-zâde Hüseyin Çelebi | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
15 | ALİ CELALETTİN ULUSOY | d. 25.02.1922 - ö. 18.04.1990 | Madde Adı | Görüntüle |
16 | REMZÎ, Osman Remzî Efendi | d. ? - ö. 1724-25 | Madde Adı | Görüntüle |