Madde Detay
SU'ÂLÎ
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Hakkında dönemin biyografi kaynaklarında bilgi bulunmamaktadır. Genellikle 15. ve 16. asır şairlerinin şiirlerini ihtiva eden mecmu'a ve cönklerde şiirlerine rastlandığı için 15. veya 16. yüzyılda yaşadığı tahmin edilmektedir. Bunun ötesinde memleketi, ailesi ve mesleği ile ilgili bilgilere rastlanmaz. Şiirlerinden birindeki “‘Ömrünün peymânesi miskîn Su’âlî tolmadan” mısraında yer alan “miskîn” ifadesi onun tasavvufi eğiliminin bulunduğuna işaret etmektedir. Mensup olduğu tarikat kesinlik arz etmediği halde Ankara Milli Kütüphane 06 Mil Yz A 149 no’lu mecmuada genellikle alevi-bektaşi olarak bilinen şairlerle birlikte Su’âlî’nin bir şiirinin bulunması dikkat çekicidir. Dini içerikli şiirlerinin çokluğu da onun tarikat ehli olmasını ve tasavvuf eğilimini desteklemektedir.
Yine bu örneklerde yer alan şiirlerine bakıldığında onun bir divan şairi olduğu görülür. Şiir seçkisi halindeki kaynaklar vasıtasıyla günümüze kadar gelen şiirlerinin çoğunluğunu gazeller oluşturur. Bununla birlikte elimizde Su’âlî’ye ait müseddes-i mütekerrir, müsebba’, müsemmen şeklinde musammat şiirler de bulunmaktadır. Şiirlerinde ilahi / beşeri aşkı, kaderden şikâyeti ve dini, tasavvufi konuları işlemiştir.
Şiirlerinde kullandığı dil, yaşadığı döneme göre sadedir. Kimi mısralarında halk şiirini andıran bir dil ve üslubu bulunmakla birlikte bu sadeliğin dini içerikli bazı şiirlerinde kaybolduğu görülmektedir. Sade dille yazılmış şiirleri deyimler açısından zengindir. Bu tarz şiirlerinde dedim-dedi’ye, yani mürâca’a sanatına sıkça başvurmaktadır Şiir mecmualarında ve cönklerde şiirlerine rastlamak onun hem havas hem avam tarafından sevildiğine işaret etmektedir.
Kaynakça
Aydemir, Yaşar (2007). “Metin Neşrinde Mecmuaların Rolü ve Karşılaşılan Problemler”. Turkish Studies/ Türkoloji Araştırmaları 2 (3): 123-137.
Levend, Agah Sırrı (2008). Türk Edebiyatı Tarihi. C.I. Ankara: TTK Yay.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 149.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 2430-2.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Y A 2519.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 3628.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane.Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 3479.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 5794.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Süleymaniye Kütüphane. Ali Nihat Tarlan Bölümü. No. 59. A 149.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 2430-2.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 2519.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 3628.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 3479.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Ankara Milli Kütüphane. Yazma Eserler Bölümü. No. 06 Mil. Yz. A 5794.
Mecmu’a-ı Eş’ar. Süleymaniye Kütüphane. Ali Nihat Tarlan Bölümü. No. 59.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: SUAT DONUKYayın Tarihi: 19.05.2013Güncelleme Tarihi: 28.10.2020Eserlerinden Örnekler
MÜSEMMEN-İ SU’ĀLĪ
Gel ey cihāna ‘ibret ile eyleyen naẓar
Gūş it sözümi ‘āḳil iseň diňle bir ḫaber
Çün kim cihāna geldüň ü ḳılsaň gerek sefer
Dār-ı fenādan itse gerek ins ü cin güẕer
Pīr ü cüvān bāy u gedā cümleten gider
Cām-ı ecel ki pür ola zī-rūḥ olan içer
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Māl ü menāle ḳılma nazar itme i‘tibār
Eň soň güni ki iki gözüň ṭola pür-ġubār
Ḥükmüňde ola şehlik ile cümleten diyār
Naḳd-ı ḥayāt[ı] dest-i ecel ide pür-ġubār
Şunlar ḳanı ki dünyede olmışdı nāmdār
Geldi cihāna gitdi niçe şāh-ı bī-şümār
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Varlıḳ odur ki yoḳ olısar cümle kā’ināt
Ṣıḥḥat dimeňüz aňa ola āḫiri memāt
Vaḥş [u] ṭuyūr ins ü cin eşcār u evraḳāt
Geldi cihāna çünki gider niçe ḥādisāt
Ger Ḫıżr oluban içer iseň çeşme-i ḥayāt
Bāġ-ı zamāne bāḳī degül çün ki yoḳ nebāt
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Ḥükm-i Sikender ile eger mülk-i Ḳaydefā
Şol ḳaṣr-ı Ḳayṣerle şehā tāc-ı Ẕerliḳā
Cünd-i girān-ṭabl [u] ‘alem niçe meh-liḳā
Taḥt-ı yedüňde olsa n’ola līk yoḳ beḳā
İsfendiyār Rüstem [ü] Cem Zāl Sām ṣadā
Dirler zebān-ı ḥāl ile bunlar idüp nidā
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Dünyā serāyı olmaz imiş kimseye mekān
Bāḳī ḳalur mı sür‘at ile tīz geçe zamān
Güler yüzüňe bir iki gün līk bu cihān
Demler gele ki yaş yirine döke dīde ḳan
Dehrüň elinde bulmadı çün Ḳahramān emān
Budur Su’ālī ‘āḳile bu dem sözüm hemān
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Yayın Tarihi: 19.05.2013Güncelleme Tarihi: 28.10.2020Eserlerinden Örnekler
MÜSEMMEN-İ SU’ĀLĪ
Gel ey cihāna ‘ibret ile eyleyen naẓar
Gūş it sözümi ‘āḳil iseň diňle bir ḫaber
Çün kim cihāna geldüň ü ḳılsaň gerek sefer
Dār-ı fenādan itse gerek ins ü cin güẕer
Pīr ü cüvān bāy u gedā cümleten gider
Cām-ı ecel ki pür ola zī-rūḥ olan içer
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Māl ü menāle ḳılma nazar itme i‘tibār
Eň soň güni ki iki gözüň ṭola pür-ġubār
Ḥükmüňde ola şehlik ile cümleten diyār
Naḳd-ı ḥayāt[ı] dest-i ecel ide pür-ġubār
Şunlar ḳanı ki dünyede olmışdı nāmdār
Geldi cihāna gitdi niçe şāh-ı bī-şümār
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Varlıḳ odur ki yoḳ olısar cümle kā’ināt
Ṣıḥḥat dimeňüz aňa ola āḫiri memāt
Vaḥş [u] ṭuyūr ins ü cin eşcār u evraḳāt
Geldi cihāna çünki gider niçe ḥādisāt
Ger Ḫıżr oluban içer iseň çeşme-i ḥayāt
Bāġ-ı zamāne bāḳī degül çün ki yoḳ nebāt
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Ḥükm-i Sikender ile eger mülk-i Ḳaydefā
Şol ḳaṣr-ı Ḳayṣerle şehā tāc-ı Ẕerliḳā
Cünd-i girān-ṭabl [u] ‘alem niçe meh-liḳā
Taḥt-ı yedüňde olsa n’ola līk yoḳ beḳā
İsfendiyār Rüstem [ü] Cem Zāl Sām ṣadā
Dirler zebān-ı ḥāl ile bunlar idüp nidā
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Dünyā serāyı olmaz imiş kimseye mekān
Bāḳī ḳalur mı sür‘at ile tīz geçe zamān
Güler yüzüňe bir iki gün līk bu cihān
Demler gele ki yaş yirine döke dīde ḳan
Dehrüň elinde bulmadı çün Ḳahramān emān
Budur Su’ālī ‘āḳile bu dem sözüm hemān
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Güncelleme Tarihi: 28.10.2020Eserlerinden Örnekler
MÜSEMMEN-İ SU’ĀLĪ
Gel ey cihāna ‘ibret ile eyleyen naẓar
Gūş it sözümi ‘āḳil iseň diňle bir ḫaber
Çün kim cihāna geldüň ü ḳılsaň gerek sefer
Dār-ı fenādan itse gerek ins ü cin güẕer
Pīr ü cüvān bāy u gedā cümleten gider
Cām-ı ecel ki pür ola zī-rūḥ olan içer
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Māl ü menāle ḳılma nazar itme i‘tibār
Eň soň güni ki iki gözüň ṭola pür-ġubār
Ḥükmüňde ola şehlik ile cümleten diyār
Naḳd-ı ḥayāt[ı] dest-i ecel ide pür-ġubār
Şunlar ḳanı ki dünyede olmışdı nāmdār
Geldi cihāna gitdi niçe şāh-ı bī-şümār
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Varlıḳ odur ki yoḳ olısar cümle kā’ināt
Ṣıḥḥat dimeňüz aňa ola āḫiri memāt
Vaḥş [u] ṭuyūr ins ü cin eşcār u evraḳāt
Geldi cihāna çünki gider niçe ḥādisāt
Ger Ḫıżr oluban içer iseň çeşme-i ḥayāt
Bāġ-ı zamāne bāḳī degül çün ki yoḳ nebāt
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Ḥükm-i Sikender ile eger mülk-i Ḳaydefā
Şol ḳaṣr-ı Ḳayṣerle şehā tāc-ı Ẕerliḳā
Cünd-i girān-ṭabl [u] ‘alem niçe meh-liḳā
Taḥt-ı yedüňde olsa n’ola līk yoḳ beḳā
İsfendiyār Rüstem [ü] Cem Zāl Sām ṣadā
Dirler zebān-ı ḥāl ile bunlar idüp nidā
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Dünyā serāyı olmaz imiş kimseye mekān
Bāḳī ḳalur mı sür‘at ile tīz geçe zamān
Güler yüzüňe bir iki gün līk bu cihān
Demler gele ki yaş yirine döke dīde ḳan
Dehrüň elinde bulmadı çün Ḳahramān emān
Budur Su’ālī ‘āḳile bu dem sözüm hemān
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Eserlerinden Örnekler
MÜSEMMEN-İ SU’ĀLĪ
Gel ey cihāna ‘ibret ile eyleyen naẓar
Gūş it sözümi ‘āḳil iseň diňle bir ḫaber
Çün kim cihāna geldüň ü ḳılsaň gerek sefer
Dār-ı fenādan itse gerek ins ü cin güẕer
Pīr ü cüvān bāy u gedā cümleten gider
Cām-ı ecel ki pür ola zī-rūḥ olan içer
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Māl ü menāle ḳılma nazar itme i‘tibār
Eň soň güni ki iki gözüň ṭola pür-ġubār
Ḥükmüňde ola şehlik ile cümleten diyār
Naḳd-ı ḥayāt[ı] dest-i ecel ide pür-ġubār
Şunlar ḳanı ki dünyede olmışdı nāmdār
Geldi cihāna gitdi niçe şāh-ı bī-şümār
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Varlıḳ odur ki yoḳ olısar cümle kā’ināt
Ṣıḥḥat dimeňüz aňa ola āḫiri memāt
Vaḥş [u] ṭuyūr ins ü cin eşcār u evraḳāt
Geldi cihāna çünki gider niçe ḥādisāt
Ger Ḫıżr oluban içer iseň çeşme-i ḥayāt
Bāġ-ı zamāne bāḳī degül çün ki yoḳ nebāt
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Ḥükm-i Sikender ile eger mülk-i Ḳaydefā
Şol ḳaṣr-ı Ḳayṣerle şehā tāc-ı Ẕerliḳā
Cünd-i girān-ṭabl [u] ‘alem niçe meh-liḳā
Taḥt-ı yedüňde olsa n’ola līk yoḳ beḳā
İsfendiyār Rüstem [ü] Cem Zāl Sām ṣadā
Dirler zebān-ı ḥāl ile bunlar idüp nidā
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser
Dünyā serāyı olmaz imiş kimseye mekān
Bāḳī ḳalur mı sür‘at ile tīz geçe zamān
Güler yüzüňe bir iki gün līk bu cihān
Demler gele ki yaş yirine döke dīde ḳan
Dehrüň elinde bulmadı çün Ḳahramān emān
Budur Su’ālī ‘āḳile bu dem sözüm hemān
İki cihānda kim ki olam dirse mu‘teber
Cehd eylesün ki ṣoň ucı andan ḳala eser