Madde Detay
SUBHÎ, Ta'lîkî-zâde Mehmed Subhî
(d. ?/? - ö. 1014/Nisan 1606)
tarihçi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Künyesi Mehemmed b. Mehemmed el-Fenârî eş-Şehîr be-Ta’lîkî-zâde olan Ta’lîkî-zâde 16. yüzyıl Osmanlı tarihçisi ve şehnâmecisidir. Künyesinden anlaşılacağı gibi ünlü ulema ailesi Fenâri’lere mensuptur. Babası talik yazısında usta Ta’lîkî Mehmed Çelebi’dir (Tuman 2001: 542). Ta’lîkî-zâde’nin doğum tarihi belli değildir. Doğum yeri hakkında da biyografik kaynaklarda verilen bilgiler birbirleriyle çelişmektedir. Doğum yeri Tuhfe-i Nâilî (2001: 542) ve Rıza Tezkiresi’ne göre (Zavotçu 2001: 197) Lazkiye, C. Woodhead (2010: 510) ve P. Fodor’a göre (2001: 165) Aydın, Vahid Çabuk’a göre (1986: 2) ise Denizli’dir. Vahid Çabuk (1988: 118) yazarın Şehnâme adlı eserinin 61b sayfasında, Ta’lîkî-zâde’nin kendisini Denizlili olarak tanıttığını söylemiştir. Gençliği Manisa, Aydın ve Sakız’da geçen müellifin hayatı hakkında elde edilen ilk tarih, Manisa’da sancağa çıkan şehzâde Murad’ın hizmetine girdiği 969/1562 senesidir (Çabuk 1986: 2). Ta’lîkî-zâde 12 yıl burada katiplik yapmış, III. Murad’ın tahta çıkması üzerine İstanbul’a gelmiş ve 982/1574 tarihinde divan katipliğine tayin edilmiştir. Divan katipliği sırasında daha iyi makamlar için padişaha sık sık mektuplar yazan Ta’likî-zâde emeline ulaşamayınca kendisini ilme verdi ve şiir, aruz, hesap, remel, astronomi ve mantık ilimlerini öğrendi. İstediği görevi alamayan yazar 991/1583 tarihinde Ferhad Paşa’nın kumandanlığında Revan (Gürcistan) seferine katıldı. Bu seferde Lam Ali Paşa’nın maiyyetinde katip olarak çalıştı. Ta’lîkî-zâde 993/1585’te Özdemiroğlu Osman Paşa’nın İran’a yaptığı seferde, sefer katipliğinde bulundu. Burada Tebriz fetihnâmesini kaleme aldı (Woodhead 2010: 510). Tebriz seferinden sonra İstanbul’a dönen Ta’lîkî-zâde divân-ı hümâyun kâtibi olarak çalışmaya devam etmiş, bu görevde iken nazım ve nesirde kabiliyetli olduğunu belirterek Türkçe Hümâyûn-nâme tarzında bir kitap yazmak istediğini söylemiştir. Bu görev için de yeni bir gelir kalemi istememiştir. İnşaya yeteneği olduğu için bu isteği kabul edilmiş ve vakayinüvis olarak görevlendirilmiştir (Afyoncu 2001: 287). Ta‘lîkî-zâde, bir müddet sonra, 28 Ağustos 1591’de Türkçe mensur şehname yazması için şehnameci olarak tayin edildi. Ta’lîkî-zâde’nin şehnamesi olduğu dönemde Seyyid Lokman da Farsça şehname yazmakla görevlendirilmişti. Ta’lîkî-zâde Şehnâme adlı eserini 1002/1593-94 yılında tamamlayarak padişaha sundu, fakat eserin dili ağır olduğu için eser beğenilmedi (Afyoncu 2001: 287, Çabuk 1986: 8). Müellif, III. Mehmed tahta çıktıktan sonra Şehnâmeci Seyyid Lokmân’la birlikte Eğri seferine katıldı. Lokmân’ın III. Mehmed adına bir şehnâme kaleme alması için İstanbul’a gönderilmesi üzerine seferdeki olayları kaleme aldı. Haçova meydan savaşında otağ-ı hümayun yakınlarında bizzat savaşa katılarak padişahı korumuştur (Çabuk 1988: 119). Sefer dönüşünde Seyyid Lokman’ın yazmakla görevlendirildiği Şehname’yi bitirememesi üzerine 1005/1597 tarihinde, şehnâmeci olarak atanmıştır. Manzum ve mensur olarak III. Mehmed devri olaylarını yazan Ta’likî-zâde 1006/1598 tarihinde Eğri Seferi Şehnâmesi’ni kaleme aldı. Cemâzîü’l-âhir 1010/Kasım 1601 sonlarında şehnâmecilik görevinden alınan yazar, sonraki dönemde bir müddet daha dîvân kâtibliği görevinde bulundu. Bu görevde iken vefat etmiştir. Vefat tarihi ile ilgili olarak kaynaklarda verilen bilgiler de çelişkilidir. Rıza Tezkiresi’nde (Zavotçu 2009: 197) Eğri seferinde iken 1008 / 1599 tarihinde şehit olduğu yazılıdır. C. Woodhead daha öce Rıza Tezkiresi’ndeki bilgiyi paylaşarak onun sefer dönüşünde, 1008 /1599 tarihinde öldüğünü söylemiş, daha sonra bu fikrini değiştirerek Ta’lîkî-zâde’nin ölümü üzerine verilen 1008 / 1599 ve 1013 / 1604-1605 tarihlerinin yanlış olduğunu söyleyerek onun ölümünün 1014 Zilkade’si sonlarında, 29 Mart 8 Nisan 1606 tarihinde veya bundan sonra olduğunu yazmıştır (2010: 510). Fuad Köprülü (1981:391) 1013/ 1604-1605 tarihinde öldüğünü, Vahid Çabuk (1988: 120) ise ölüm tarihinin 1018/1609 olduğunu söylemişlerdir. P. Fodor (2001: 165) ise Ta’lîkî-zâde’nin 1011/1602-1603, 1020/1611-1612 yılları arasında ölmüş olabileceğini söylemiştir. Erhan Afyoncu (2001: 290) Osmanlı arşiv belgelerine dayanarak yazarın ölüm tarihinin Zilkade 1014/ Nisan 1606 tarihinde veya bundan bir iki ay önce olabileceğini ortaya koymuştur.
Bugünkü bilgilerimize göre yazarın altı eseri vardır. Telif sırasına göre bunlar:
1) Firâsetnâme: 1574 tarihinde kaleme alınan eser, III. Murad’a sunulmuştur. Firâsetnâme insanın dış görünüşü ile karakteri arasındaki ilişki ve farklı iklimlerin insan doğası üzerindeki etkileri anlatılır. Manisa’da yazılan bu eserin bilinen tek nüshası Paris Biblioteheque Nationale’da Turc, no. 1055 numarada bulunmaktadır (Çabuk 1988: 121). Eser, Mehmet Gürbüz tarafından 2016 yılında yayımlanmıştır.
2) Revan (Gürcistan) Seferi Tarihi: Ferhad Paşa’nın 1584 tarihinde Tomanis seferini ele alan eser yanlışlıkla Revâniyye şeklinde de bilinir (Woodhead 2010: 510). 33 varaklık küçük bir eser olan tarihin tek nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Revan Köşkü nr. 1300’da kayıtlıdır (Karatay 1961: 233).
3) Tebrîziyye: 1585 tarihinde Özdemiroğlu Osman Paşa tarafından Tebriz’in fethini konu alır. Eser hakkında 2005 tarihinde Bülent Özkuzugüden tarafından bir yüksek lisans çalışması yapılmıştır.
4) Şehnâme: Eser Şemâil-nâme-i Âli Osman adıyla bilinir. Babinger’e göre eserin Şemâil-nâme adıyla bilinmesi yanlıştır (Babinger 1992: 185). Osmanlı padişahlarının yirmi belirgin özelliği (hassa) eserde anlatılmıştır. Eserin beşinci hassasında Osmanlı padişahlarının şairlik yönleri ele alınır ve şiirlerinden örnekler verilir. Bu yönüyle eser alanında tektir. Eserin bilinen iki nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi III. Ahmed, nr. 3592 ve Viyana Milli Kütüphanesi nr. 1014’te kayıtlıdır. Eserin beşinci hassası üzerine Saadet Şanlı tarafından Şehnâmeci Ta’lîkî-zâde’ye Göre Osmanlı Padişahlarının Şairlikleri, Ta’lîkî-zâde Şehnâmesi’nin Edisyon Kritiği adıyla 1989 yılında doktora tezi yapılmıştır. Bu doktora tezi basılmamıştır.
5) Şehnâme-i Hümâyûn: Koca Sinan Paşa’nın 1593-94 tarihinde Yanık seferini konu alır. Eser hakkında Christine Woodhead 1983 tarihinde doktora tezi hazırlamıştır.
6) Fetihnâme-i Eğri, Şehnâme-i Sultan Mehmed: Eğri Fethi Tarihi. 1598 tarihinde tamamlanan eser, III. Mehmed’in Eğri’yi fethetmesi ve 1596 tarihinde yapılan Haçova savaşını konu alır. Vahit Çabuk eser üzerine Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî Efendî’nin Eğri Seferi Şehnâmesi adıyla 1986 yılında doktora çalışması yapmıştır.
Ta’lîkî-zâde şiirlerinde Subhî mahlasını kullanmıştır.
Kaynakça
Afyoncu, Erhan (2001). “Talîkîzâde Mehmed Subhî’nin Hayatı Hakkında Notlar”. Osmanlı Araştırmaları XXI: 285-306.
Babinger, Franz (1992). Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri. Çev. Coşkun Üçok. Ankara: KB Yay.
Bursalı Mehmed Tâhir (1333). Osmanlı Müellifleri. 3.C. İstanbul: Matbaa-i Âmire.
Çabuk, Vahit (1986). Tâlîkî-zâde Mehmed Subhî Efendi’nin Eğri Seferi Şehnâmesi. Doktora Tezi. İstanbul: İstanbul Üniversitesi.
Çabuk, Vahit (1988). “Denizli’li Tâlîkî-zâde Mehmed Subhî Efendi (Hayatı ve Eserleri)”. Denizli Sempozyumu Bildirileri. Denizli: Denizli Valiliği Yayınları. 118-122.
Fodor, P. “Ta’lîkî-zâde” The Encylopedia of Islam. V. 10. The Netherland: Brill. 165-166.
Gürbüz, Mehmet (2015). “Abdî’nin Zafernâme’si”, Turkish
Studies. 10 (16): 627-670.
Karatay, Fehmi Edhem (1961). Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu. I. İstanbul. 231-233.
Köprülü, Fuat (1981). Türk Edebiyatı Tarihi. İstanbul: Ötüken Neşriyat.
Kurnaz,
Cemal ve Mustafa Tatcı (hzl.) (2001). Mehmet Nâil Tuman,
Tuhfe-i Nâilî- Dîvân
Şâirlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay.
Özkuzugündenli, Bülent (2005). Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî Tebrîziyye. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi.
Şanlı, Saadet (1989). Şehnâmeci Ta’lîkî-zâde’ye Göre Osmanlı Padişahlarının Şairlikleri. Ta’lîkî-zâde Şehnâmesi (V. Hassa) nın Edisyon Kritiği. Doktora Tezi. İstanbul: İstanbul Üniversitesi.
Woodhead, Christine (2010). “Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî”. İslâm Ansiklopedisi. C.39. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. 510-511.
Woodhead, Christine (1983). Şehnâme-i Hümâyûn. A History of the Ottoman Campaign into Hungary 1593-94. Phd Dissertation. Berlin: Edinburg University.
Zavotçu, Gencay (2009). Rıza Tezkiresi (İnceleme-Metin). İstanbul: Sahhaflar Kitap Sarayı.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: ARAŞ. GÖR. VOLKAN KARAGÖZLÜYayın Tarihi: 02.06.2014Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Al ele câm-ı safâyı kahve fincânın gider
Bu mesel meşhûrdur huz mâ-safâ da’mâ keder
(Tuman, Mehmet Nail (2001). Tuhfe-i Nâilî. Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay. 542.)
Tebrîziyye’den:
Güftâr ender münâzara-i hakîr bâ-eşrâf-ıTebrîz ez-her-bâb ve cevâb-ı îşân
Bir gün bir âlî-meclîsin meclîs-i âlîsinde a‘yân-ı Tebrîz’den birkaç kimesne var idi. Fakîr cümlesine hitâb eyleyüp siz ki da‘vâ-yı sünen-i seyyîdü’l-mürselîn idersiz ve bize "bize zulm itdünüz" diyü tarîk-i cidâla gidersiz. Sa‘âdetlü pâdişâhımızın selâtîn-i evvelîn ve âhirîn üzere yirmi altı cihetle rüchânı mu‘ayyen idüği ki sadr-ı kitâbda beyân olunmuşdur ve mübeyyendir. Menşûr-ı lâmi’i’n-nûr vallâhu yed’u ilâ dari’s-selâm tarîk-i rafz u dalâlden sebîl-i rûşen-delîl-i naîme da‘vet içün vezîr-i a‘zamların göndereler. Bu kadar kudret ile her ne murâdları olsa kâdirler iken mahz-ı mekârim-i hidîvânelerinden size hufyeten mektûb-ı sa‘âdet-mashûbların irsâl idüp istid‘â-yı istikbâl-i asker-i ikbâl-rehber buyuralar, dahi siz tarîk-i ikbâli mesdûd ve nakd-i mâl-i sa‘âdeti mevkûd eyleyüp girîbân-ı fursâtı elden çıkardunuz. Şimdi dendân-ı hasretle damân-ı nedâmete teşebbüs çe sûd.
(Özkuzugündenli, Bülent (2005). Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî Tebrîziyye. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 46.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 02.06.2014Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Al ele câm-ı safâyı kahve fincânın gider
Bu mesel meşhûrdur huz mâ-safâ da’mâ keder
(Tuman, Mehmet Nail (2001). Tuhfe-i Nâilî. Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay. 542.)
Tebrîziyye’den:
Güftâr ender münâzara-i hakîr bâ-eşrâf-ıTebrîz ez-her-bâb ve cevâb-ı îşân
Bir gün bir âlî-meclîsin meclîs-i âlîsinde a‘yân-ı Tebrîz’den birkaç kimesne var idi. Fakîr cümlesine hitâb eyleyüp siz ki da‘vâ-yı sünen-i seyyîdü’l-mürselîn idersiz ve bize "bize zulm itdünüz" diyü tarîk-i cidâla gidersiz. Sa‘âdetlü pâdişâhımızın selâtîn-i evvelîn ve âhirîn üzere yirmi altı cihetle rüchânı mu‘ayyen idüği ki sadr-ı kitâbda beyân olunmuşdur ve mübeyyendir. Menşûr-ı lâmi’i’n-nûr vallâhu yed’u ilâ dari’s-selâm tarîk-i rafz u dalâlden sebîl-i rûşen-delîl-i naîme da‘vet içün vezîr-i a‘zamların göndereler. Bu kadar kudret ile her ne murâdları olsa kâdirler iken mahz-ı mekârim-i hidîvânelerinden size hufyeten mektûb-ı sa‘âdet-mashûbların irsâl idüp istid‘â-yı istikbâl-i asker-i ikbâl-rehber buyuralar, dahi siz tarîk-i ikbâli mesdûd ve nakd-i mâl-i sa‘âdeti mevkûd eyleyüp girîbân-ı fursâtı elden çıkardunuz. Şimdi dendân-ı hasretle damân-ı nedâmete teşebbüs çe sûd.
(Özkuzugündenli, Bülent (2005). Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî Tebrîziyye. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 46.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Al ele câm-ı safâyı kahve fincânın gider
Bu mesel meşhûrdur huz mâ-safâ da’mâ keder
(Tuman, Mehmet Nail (2001). Tuhfe-i Nâilî. Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay. 542.)
Tebrîziyye’den:
Güftâr ender münâzara-i hakîr bâ-eşrâf-ıTebrîz ez-her-bâb ve cevâb-ı îşân
Bir gün bir âlî-meclîsin meclîs-i âlîsinde a‘yân-ı Tebrîz’den birkaç kimesne var idi. Fakîr cümlesine hitâb eyleyüp siz ki da‘vâ-yı sünen-i seyyîdü’l-mürselîn idersiz ve bize "bize zulm itdünüz" diyü tarîk-i cidâla gidersiz. Sa‘âdetlü pâdişâhımızın selâtîn-i evvelîn ve âhirîn üzere yirmi altı cihetle rüchânı mu‘ayyen idüği ki sadr-ı kitâbda beyân olunmuşdur ve mübeyyendir. Menşûr-ı lâmi’i’n-nûr vallâhu yed’u ilâ dari’s-selâm tarîk-i rafz u dalâlden sebîl-i rûşen-delîl-i naîme da‘vet içün vezîr-i a‘zamların göndereler. Bu kadar kudret ile her ne murâdları olsa kâdirler iken mahz-ı mekârim-i hidîvânelerinden size hufyeten mektûb-ı sa‘âdet-mashûbların irsâl idüp istid‘â-yı istikbâl-i asker-i ikbâl-rehber buyuralar, dahi siz tarîk-i ikbâli mesdûd ve nakd-i mâl-i sa‘âdeti mevkûd eyleyüp girîbân-ı fursâtı elden çıkardunuz. Şimdi dendân-ı hasretle damân-ı nedâmete teşebbüs çe sûd.
(Özkuzugündenli, Bülent (2005). Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî Tebrîziyye. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 46.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Al ele câm-ı safâyı kahve fincânın gider
Bu mesel meşhûrdur huz mâ-safâ da’mâ keder
(Tuman, Mehmet Nail (2001). Tuhfe-i Nâilî. Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay. 542.)
Tebrîziyye’den:
Güftâr ender münâzara-i hakîr bâ-eşrâf-ıTebrîz ez-her-bâb ve cevâb-ı îşân
Bir gün bir âlî-meclîsin meclîs-i âlîsinde a‘yân-ı Tebrîz’den birkaç kimesne var idi. Fakîr cümlesine hitâb eyleyüp siz ki da‘vâ-yı sünen-i seyyîdü’l-mürselîn idersiz ve bize "bize zulm itdünüz" diyü tarîk-i cidâla gidersiz. Sa‘âdetlü pâdişâhımızın selâtîn-i evvelîn ve âhirîn üzere yirmi altı cihetle rüchânı mu‘ayyen idüği ki sadr-ı kitâbda beyân olunmuşdur ve mübeyyendir. Menşûr-ı lâmi’i’n-nûr vallâhu yed’u ilâ dari’s-selâm tarîk-i rafz u dalâlden sebîl-i rûşen-delîl-i naîme da‘vet içün vezîr-i a‘zamların göndereler. Bu kadar kudret ile her ne murâdları olsa kâdirler iken mahz-ı mekârim-i hidîvânelerinden size hufyeten mektûb-ı sa‘âdet-mashûbların irsâl idüp istid‘â-yı istikbâl-i asker-i ikbâl-rehber buyuralar, dahi siz tarîk-i ikbâli mesdûd ve nakd-i mâl-i sa‘âdeti mevkûd eyleyüp girîbân-ı fursâtı elden çıkardunuz. Şimdi dendân-ı hasretle damân-ı nedâmete teşebbüs çe sûd.
(Özkuzugündenli, Bülent (2005). Ta’lîkî-zâde Mehmed Subhî Tebrîziyye. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: Marmara Üniversitesi. 46.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Cengiz Bektaş | d. 26 Kasım 1934 - ö. 20 Mart 2020 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Zeki Emir | d. 1964 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Durali Yılmaz | d. 21 Mart 1948 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Cengiz Bektaş | d. 26 Kasım 1934 - ö. 20 Mart 2020 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Zeki Emir | d. 1964 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Durali Yılmaz | d. 21 Mart 1948 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Cengiz Bektaş | d. 26 Kasım 1934 - ö. 20 Mart 2020 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Zeki Emir | d. 1964 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | Durali Yılmaz | d. 21 Mart 1948 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Cengiz Bektaş | d. 26 Kasım 1934 - ö. 20 Mart 2020 | Meslek | Görüntüle |
11 | Zeki Emir | d. 1964 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
12 | Durali Yılmaz | d. 21 Mart 1948 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | Cengiz Bektaş | d. 26 Kasım 1934 - ö. 20 Mart 2020 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Zeki Emir | d. 1964 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Durali Yılmaz | d. 21 Mart 1948 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | Cengiz Bektaş | d. 26 Kasım 1934 - ö. 20 Mart 2020 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | Zeki Emir | d. 1964 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | Durali Yılmaz | d. 21 Mart 1948 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |