Madde Detay
VAHÎD/ RESMÎ, Vahîd Mehmed Efendi
(d. ?/? - ö. Cemâziyelâhır1088/Ağustos 1677)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Mehmed’dir. Vahîd Mehmed Efendi olarak tanındı. Beliğ ve Şakayık'ta
Sofyalı olduğu yazmaktadır. (Özcan 1989: 716; Abdülkadiroğlu 1999:
519) Safâyi'de ise İstanbullu olarak geçmektedir. (Çapan 2005: 686) Güldeste bu
iki bilgiyi bileştirerek Sofya'da doğdu, İstanbul'da yetişti
demektedir. İzmir kadılığından azledilmiş olan Menteş-zâde Ahmed Efendi ile
Bursa'ya geldiklerinde Maksem Camiinde imamlık, Kaygan ve Selimzâde camilerinde
hatiplik yaptı. Bursa Şer’iyye Mahkemesi kâtipliğine getirildi. Bu görevde
iken vefat etti (Özcan 1989: 717). Vefat
tarihi Şeyhî ve Mecelle'ye göre 25 Cemaziyelahir 1088/ 25
Ağustos 1677; Safâyî'ye göre 1073/1662-63 (Özcan 1989: 3/717; Çapan 2005:
687); Güldeste, Gülzâr-ı
İrfân, Osmanlı Müellifleri ve Beliğ'e göre
1094/1682-83'tür. Bursa’da Pınarbaşı Kabristanı’nda Üftâde Tekkesi
yoluna gömüldü. Vahîd Mehmed Efendi’nin ailesi hakkında bilgi Güldeste-i Riyâz
(Beliğ 1287: 518)’da bulunmaktadır. Buna göre Bursa Üftâde Efendi Camii hatibi
Pîr Ali Efendizâde’nin kızıyla/kız kardeşiyle evlendi ve Mahmûd adında bir oğlu oldu. Fakat
oğlu fazla yaşamadı.
Hoş sohbetiyle tanınan (Özcan 1989: 717) Vahîd Mehmed Efendi, devrinin
tanınmış şairlerindendir. İlk şiirlerinde Resmî mahlasını
kullandı. Sonra Vahîd mahlasını tercih etti. Hat sanatında
mahir olup özellikle şikeste/kırık ta’lîkle eserler yazdı (Belîğ 1287:
518). Mehmed Tâhir (2000: 480)’e göre kudretli bir şair olup şiirleri
güzeldir. Safâyî (Çapan 2005: 697)’ye göre hattı güzel olup bilgili bir kimsedir.
Güldeste-i Riyâz (Beliğ 1287: 518)’a göre ise üslup sahibi ve usta bir şair
olup şiirleri nazik ve benzersizdir. Güftî (Yılmaz 2001: 238-239)’ye göre
ise hoş-sohbet bir kişi olup şiir sahasında kabiliyetlidir. Ayrıca hattı güzel
olup şiirleri muhayyeldir. Beliğ'in Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve
Vefeyât-ı Dânişverân-ı Nâdiredân adlı eserinde Tahir Çelebi ile
Vahîd'in sabah vakti Kaplıca'ya giderken söyledikleri müşterek şiirine yer
verilir (Abdulkadiroğlu 1988: 517). Bu şiir, 17. yüzyılda
Bursa'daki şairler arasında müşterek şiir söyleyecek ortamın oluştuğunu
gösterir.
Kaynakça
Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmail Belîğ
Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 519-520.
Abdulkadiroğlu,
Abdülkerim (1988). Beliğ İsmail Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı
Dânişverân-ı Nâdiredân (Tıpkıbasım). Ankara: Anıl Matbaacılık.
Bursalı Mehmed Tâhir (2000). Osmânlı Müellifleri. C. II.
Ankara: Bizim Büro Yay. 480.
Cunbur, Müjgân (2007). “Vahîd”. Türk Dünyası Ortak
Edebiyatı, Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. C. 8. Ankara: AKM
Yay. 485.
Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i
Safâyî, İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 697.
İpekten, Halûk, M. İsen, R. Toparlı, N. Okçu, T. Karabey (1988). Tezkirelere
Göre Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KTB Yay. 516.
İsmail Beliğ Efendi (1287). Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı
Dânişverân-ı Nâdirân. Bursa: Hüdâvendigâr Matbaası. 517-520.
Kurnaz, Cemal ve M. Tatçı (hzl.)(2001). Mehmed Nâil Tuman Tuhfe-i
Nâilî-Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. Ankara: Bizim Büro Yay.
194.
Müstakîm-zâde Süleyman Sa’deddin Efendi (2000). Mecelletü’n-Nisâb (Tıpkıbasım).
Ankara: KB Yay. 434b.
Özcan, Abdulkadir (hzl.) (1989). Şeyhî Mehmed Efendi Şakâik-ı
Nu’mâniye ve Zeyilleri-Vekâyiü’l-Fudalâ-I. İstanbul: Çağrı Yay. 716-717.
Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1998). C. 8. “Vahîd Mehmed Efendi”. İstanbul: Dergâh Yay. 499.
Yılmaz,
Kâşif (hzl.) (2001). Güftî ve Teşrîfâtü’ş-Şu‘arâsı. Ankara: AKM
Yay. 238-239.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: BEYHAN KESİK - İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 01.03.2014Güncelleme Tarihi: 03.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Yâr hançer-be-kef ol dem ki şitâbân görünür
‘Âşık-ı sâf-dile çâk-i girîbân görünür
Sihr ile gamze-i bed-mesti o câdû-nigehün
Gehi şemşîr gehî hançer-i bürrân görünür
Yem-i ‘aşkun ne kadar dilde sükûn gösterse
Ol kadar bâd-ı mahabbetle hurûşân görünür
Ruhına eylese ol şûh perîşân zülfin
Her şikencinde niçe mihr-i dırahşân görünür
Sihr-i i‘câz-ı karîn itdi Vahîd ü Tâhir
Gerçi ehl-i dile bu tarh-ı nev âsân görünür
(İsmail Belîğ Efendi (1287). Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı Dânişverân-ı Nâdirân. Bursa: Hüdâvendigâr Matbaası. 519.)
Degil tenimde ser-â-ser nihâde penbe-i dâg
Sabâ zemîne düşürmüş bahâr-ı hasretdir
Lebinde zâhir olan nev-demîde hatt sanma
Kenâr-ı câmda nakş u nigâr-ı hasretdir
Sezâdır eşk-i Vâhid ola dem-be-dem rîzân
Sevâd-ı çeşm-i teri çeşme-sâr-ı hasretdir
(Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî, İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 697.)
Hudâ bu hüsnile virmiş(ken) âb u tâb sana
Ne yüzle ola mukâbil ya âfitâb sana
Yeter telâşî-i gam neşve-i sürûr sana
Mey-i neşât virür mâye-i fütûr bana
(Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmail Belîğ Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 519.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 01.03.2014Güncelleme Tarihi: 03.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Yâr hançer-be-kef ol dem ki şitâbân görünür
‘Âşık-ı sâf-dile çâk-i girîbân görünür
Sihr ile gamze-i bed-mesti o câdû-nigehün
Gehi şemşîr gehî hançer-i bürrân görünür
Yem-i ‘aşkun ne kadar dilde sükûn gösterse
Ol kadar bâd-ı mahabbetle hurûşân görünür
Ruhına eylese ol şûh perîşân zülfin
Her şikencinde niçe mihr-i dırahşân görünür
Sihr-i i‘câz-ı karîn itdi Vahîd ü Tâhir
Gerçi ehl-i dile bu tarh-ı nev âsân görünür
(İsmail Belîğ Efendi (1287). Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı Dânişverân-ı Nâdirân. Bursa: Hüdâvendigâr Matbaası. 519.)
Degil tenimde ser-â-ser nihâde penbe-i dâg
Sabâ zemîne düşürmüş bahâr-ı hasretdir
Lebinde zâhir olan nev-demîde hatt sanma
Kenâr-ı câmda nakş u nigâr-ı hasretdir
Sezâdır eşk-i Vâhid ola dem-be-dem rîzân
Sevâd-ı çeşm-i teri çeşme-sâr-ı hasretdir
(Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî, İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 697.)
Hudâ bu hüsnile virmiş(ken) âb u tâb sana
Ne yüzle ola mukâbil ya âfitâb sana
Yeter telâşî-i gam neşve-i sürûr sana
Mey-i neşât virür mâye-i fütûr bana
(Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmail Belîğ Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 519.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 03.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Yâr hançer-be-kef ol dem ki şitâbân görünür
‘Âşık-ı sâf-dile çâk-i girîbân görünür
Sihr ile gamze-i bed-mesti o câdû-nigehün
Gehi şemşîr gehî hançer-i bürrân görünür
Yem-i ‘aşkun ne kadar dilde sükûn gösterse
Ol kadar bâd-ı mahabbetle hurûşân görünür
Ruhına eylese ol şûh perîşân zülfin
Her şikencinde niçe mihr-i dırahşân görünür
Sihr-i i‘câz-ı karîn itdi Vahîd ü Tâhir
Gerçi ehl-i dile bu tarh-ı nev âsân görünür
(İsmail Belîğ Efendi (1287). Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı Dânişverân-ı Nâdirân. Bursa: Hüdâvendigâr Matbaası. 519.)
Degil tenimde ser-â-ser nihâde penbe-i dâg
Sabâ zemîne düşürmüş bahâr-ı hasretdir
Lebinde zâhir olan nev-demîde hatt sanma
Kenâr-ı câmda nakş u nigâr-ı hasretdir
Sezâdır eşk-i Vâhid ola dem-be-dem rîzân
Sevâd-ı çeşm-i teri çeşme-sâr-ı hasretdir
(Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî, İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 697.)
Hudâ bu hüsnile virmiş(ken) âb u tâb sana
Ne yüzle ola mukâbil ya âfitâb sana
Yeter telâşî-i gam neşve-i sürûr sana
Mey-i neşât virür mâye-i fütûr bana
(Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmail Belîğ Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 519.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Yâr hançer-be-kef ol dem ki şitâbân görünür
‘Âşık-ı sâf-dile çâk-i girîbân görünür
Sihr ile gamze-i bed-mesti o câdû-nigehün
Gehi şemşîr gehî hançer-i bürrân görünür
Yem-i ‘aşkun ne kadar dilde sükûn gösterse
Ol kadar bâd-ı mahabbetle hurûşân görünür
Ruhına eylese ol şûh perîşân zülfin
Her şikencinde niçe mihr-i dırahşân görünür
Sihr-i i‘câz-ı karîn itdi Vahîd ü Tâhir
Gerçi ehl-i dile bu tarh-ı nev âsân görünür
(İsmail Belîğ Efendi (1287). Güldeste-i Riyâz-ı İrfân ve Vefeyât-ı Dânişverân-ı Nâdirân. Bursa: Hüdâvendigâr Matbaası. 519.)
Degil tenimde ser-â-ser nihâde penbe-i dâg
Sabâ zemîne düşürmüş bahâr-ı hasretdir
Lebinde zâhir olan nev-demîde hatt sanma
Kenâr-ı câmda nakş u nigâr-ı hasretdir
Sezâdır eşk-i Vâhid ola dem-be-dem rîzân
Sevâd-ı çeşm-i teri çeşme-sâr-ı hasretdir
(Çapan, Pervin (hzl.) (2005). Mustafa Safâyî Efendi Tezkire-i Safâyî, İnceleme-Metin-İndeks. Ankara: AKM Yay. 697.)
Hudâ bu hüsnile virmiş(ken) âb u tâb sana
Ne yüzle ola mukâbil ya âfitâb sana
Yeter telâşî-i gam neşve-i sürûr sana
Mey-i neşât virür mâye-i fütûr bana
(Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmail Belîğ Nuhbetü’l-Âsâr Li-Zeyli Zübdeti’l-Eş’âr. Ankara: AKM Yay. 519.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | KÂBİLÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | NEDÎM-İ KADÎM, Mehmed | d. ? - ö. 1670 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | VUSÛLÎ, Mehmed | d. 1523 - ö. 1590 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | KÂBİLÎ | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | NEDÎM-İ KADÎM, Mehmed | d. ? - ö. 1670 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | VUSÛLÎ, Mehmed | d. 1523 - ö. 1590 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | KÂBİLÎ | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | NEDÎM-İ KADÎM, Mehmed | d. ? - ö. 1670 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | VUSÛLÎ, Mehmed | d. 1523 - ö. 1590 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | KÂBİLÎ | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | NEDÎM-İ KADÎM, Mehmed | d. ? - ö. 1670 | Meslek | Görüntüle |
12 | VUSÛLÎ, Mehmed | d. 1523 - ö. 1590 | Meslek | Görüntüle |
13 | KÂBİLÎ | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | NEDÎM-İ KADÎM, Mehmed | d. ? - ö. 1670 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | VUSÛLÎ, Mehmed | d. 1523 - ö. 1590 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | KÂBİLÎ | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | NEDÎM-İ KADÎM, Mehmed | d. ? - ö. 1670 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | VUSÛLÎ, Mehmed | d. 1523 - ö. 1590 | Madde Adı | Görüntüle |