CELÂLEDDÎN, Mısırlı-zâde

(d. ?/? - ö. 1329/1911)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Develi’nin İbrâhîm Ağa Mahallesi’nden Hâcı İbrâhîm Ağa’nın oğludur. Asıl Adı Ali Celâleddîn’dir. Babasının senede iki defa otuz katarla Mısır’a gitmesinden dolayı Mısırlı-zâde şöhretiyle tanındı. Gençliğinde Develi’de bir müddet medrese tahsili gördükten sonra İstanbul’da bulunan Develili Kâsım Paşa’nın yanına gitti. Burada hemşehrisi ünlü şair Seyrânî ile bir yıl suyolculuğu vazifesi yaptıktan sonra Zor’a mutasarıf olarak atanan Kâsım Paşa’yla birlikte giderek onun hususi kâtibi oldu. Daha sonra sırasıyla Seb’a, Sincar ve Resûlâyîn nahiyelerinde nâiblik görevlerini üstlenen şair, nihayet Rakka kadılığı görevine getirildi. Karısının rahatsızlığı dolayısıyla Develi’ye dönen Ali Celâleddîn, burada kaldığı sürece mustantıklık ve şer’iye başkâtiplikleri de yaptı. Daha sonra Konya’nın Hâdim kazasına kadı tayin edilen şair, tekrar Develi’ye dönerek mustantıklığa devam etti. Erbaa kadılığı, Develi’ye tekrar dönüş, iki sene Develi’de kaldıktan sonra Van’ın Geveş kazasına kadı tayin ediliş Ali Celâleddin’in bundan sonraki devlet görevleridir. Buradaki görevi sırasında Gevaş kaymakamının katilini bulmasıyla terfi eden şair, daha sonra Bursa rüûsuna tayin edildi. Buradan Ankara’nın Bâlâ kazasına naklolunan Ali Celâleddin Efendi, oğlunun vefatı üzerine Develi’ye döndü, iki sene yine mustantıklık yaptıktan sonra İşkodra’nın Leş kazasına kadı oldu. Üç buçuk sene sonra Beyrut’un Tabriye kadılığına atandıktan sonra oradan da 1908 senesi Şubat’ında 606 kuruş emekli maaşı ile memleketine dönen şair, 1911 senesinde vefat etti.

Celâleddin’i her yönüyle tanıtan Haşim Nezihi Okay, şairin “şahsına mahsus bazı garabetleri ve hususiyetleri mevcut” olduğunu ifade ederek bunlar arasında binicilik ve nargile merakını vurgular. Makalesini yazdığı sıralarda (1938) Develi Ortaokulu edebiyat öğretmeni olan Haşim Nezihi Okay, Ali Celâleddîn Efendi’nin bir oğlunun 55 yaşlarında olup Amerika’da bulunduğunu, torunlarının ise Develi’de yaşadıklarını, bunlardan birinin nüfus memurluğundan emekli Mehmet Mısırlı adıyla anılan kişi, diğer ikisi de öğretmen olan İbrahim Öztürk ve Sakıp Öztürk kardeşler olduklarını bildiriyor.

Haşim Nezihi Okay, şairin bugün nerede ve kimde olduğunu tespit edemediğimiz Dîvân’ını torunlarından aldığını söylemektedir. Bahsi geçen Dîvân alelusül münâcât ve na’tlarla başlamıştır. Bunu müteakip 80 kadar gazel ve 15 kadar koşma yazılıdır. Bunlardan başka bir hayli müstezad, kaside ve muhtelif vesilelerle söylenmiş tarihler, mesnevi tarzında şiirler vardır. Haşim Nezihi, Dîvân’da mevcut şiirlerin şairin şiirlerinin onda biri kadar bile olmadığına inandığını, özellikle hiciv vadisinde yazdığı şiirleri saray ve saltanatı tariz ettiği için saklanamadığını ifade etmektedir. Ali Celâleddîn Efendi’nin şiirleriyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmede ise yazar, eldeki şiirlere bakarak dindar bir adam olduğunun anlaşıldığını belirtmekte, şiir kabiliyeti hususunda kuvvetli ve velut olduğunu ancak aldığı eğitim dolayısıyla şiir gücünü daha çok gazel vadisinde yoğunlaştırdığını ifade etmektedir.

Kaynakça

Develioğlu, Abdullah (1973). Büyük İnsanlar (3000 Türk İslam Müellifi). İstanbul: Demir Kitabevi.

Gürlek, Ahmet (1975). Memleketim Develi. Ankara: Yeni Desen Matbaası. 103-104.

Okay, Haşim Nezihi (1938a). “Everekli Ali Celâlettin Efendi”. Erciyes (Kayseri Halkevi Dergisi). 1 (5):130-134.

Okay, Haşim Nezihi (1938b). “Everekli Ali Celâlettin’e Ait Gazeller”. Erciyes (Kayseri Halkevi Dergisi). 1 (10): 294.

Satoğlu, Abdullah (1970). Kayseri Şairleri. Ankara: As Matbaası.

Kalkan, Emir (1988). Çağlar Boyunca Kayseri Şairleri. Kayseri: Kayseri İli Özel İdare Müdürlüğü ve Kayseri Belediyesi Birliği Yay.

Köksal, M. Fatih (1998). Kayserili Divan Şairleri. Kayseri: Geçit Yay.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: PROF. DR. MEHMET FATİH KÖKSAL
Yayın Tarihi: 07.01.2014
Güncelleme Tarihi: 02.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Gazel

Gönül bir vecde geldi kim divân-ı pîride el-hak

Erenler bezminin bil armağanı feyz-i Hak ancak

 

Gülistân-ı hakâyık goncası bülbülleri her dem

Müşerref ma’nevî bir neş’e-i ra’na ile mutlak

 

Bu sırra âşinâ olmaz da münkir ta’na azm eyler

Sebebsiz irtikâb-ı cürme sa’y itmektedir ahmak

 

Bu râhın ârifi her güft u gûyu istimâ’ itmez

Sehergâhî niyâz esrârına bu zümredir elyak

Rumûz-ı ilm-i tevhîdi Celâleddîn taallümde

Müsîr-i mürşidânın cümlesi her hâl ile eşfak

(Okay, Haşim Nezihi (1938b). “Everekli Ali Celâlettin’e Ait Gazeller”. Erciyes (Kayseri Halkevi Dergisi) 1(10): 294.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1REFÎKd. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
2HAYRÎ, Süleymân Hayrîd. 1844 - ö. 1892Doğum YeriGörüntüle
3Rahmi Dumand. 1908 - ö. 20 Eylül 1985Doğum YeriGörüntüle
4REFÎKd. ? - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5HAYRÎ, Süleymân Hayrîd. 1844 - ö. 1892Doğum YılıGörüntüle
6Rahmi Dumand. 1908 - ö. 20 Eylül 1985Doğum YılıGörüntüle
7REFÎKd. ? - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
8HAYRÎ, Süleymân Hayrîd. 1844 - ö. 1892Ölüm YılıGörüntüle
9Rahmi Dumand. 1908 - ö. 20 Eylül 1985Ölüm YılıGörüntüle
10REFÎKd. ? - ö. ?MeslekGörüntüle
11HAYRÎ, Süleymân Hayrîd. 1844 - ö. 1892MeslekGörüntüle
12Rahmi Dumand. 1908 - ö. 20 Eylül 1985MeslekGörüntüle
13REFÎKd. ? - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14HAYRÎ, Süleymân Hayrîd. 1844 - ö. 1892Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Rahmi Dumand. 1908 - ö. 20 Eylül 1985Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16REFÎKd. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle
17HAYRÎ, Süleymân Hayrîd. 1844 - ö. 1892Madde AdıGörüntüle
18Rahmi Dumand. 1908 - ö. 20 Eylül 1985Madde AdıGörüntüle