Madde Detay
KELÎM, Eyyüb Kelîm Çelebi/Eyyübî Kelîm, Patburun-zâde Eyyüb Çelebi
(d. ?/? - ö. 1098/1686-87/1098/1686-87)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Eyyüb’dür. Potburun-zâde/Patburun-zâde lakabıyla tanınır. Beliğ Tezkiresi’nde “Batburun-zâde” olarak geçer. Safâyî, Eyyûb isminin Ebâ Eyyûb-i Ensârî'den geldiğini söyler. Güftî Tezkiresi'nde İstanbullu olduğu kayıtlıdır. Safâyî Tezkiresi’nde yer alan “Meşhur Batburunoğlu’nun karındaşıdır.” ifadesinden, Kelîm’in “Patburun-zâde” namıyla tanınmış bir kardeşi olduğu anlaşılmaktadır. Doğum yeri, yılı ve eğitim hayatı hakkında kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlanmaz. Eğitimi ile ilgili olarak sadece Safâyî’de: “Evâil-i hâlinde tahsîl-i maârif idüp…” kaydı bulunmaktadır. Bundan Kelîm’in belli bir eğitim gördüğü anlaşılmaktadır. Kelîm, padişahın özel günlerinde hazır bulunan askerler olan solaklar zümresindendir ve bu görevden emekli olmuştur.
Kelîm'in dünya zevklerine ve güzellere ilgi duyan bir tabiatı vardır. Hatta Azra adlı bir Yahudi kızına gönül vermiş, ona kavuşmak için çok çalışmış ancak bu aşk macerasının sonu hicranla bitmiştir.
Kelîm’in ölüm tarihi Beliğ’de 1080/1663, Âsım’da 1089/1672, Safâyî’de ise 1098/1686-87 olarak gösterilmiştir. Âsım, Safâyî’nin bildirdiği tarihin yanlış olduğuna dikkat çeker. Âsım’a göre yanlışlık Kelîm’in ölümüne düşülen tarih mısraının imla ve hesaplanışından kaynaklanır.
Kelîm’in tek eseri Dîvânı’dır. Kelîm’in Dîvân’ında 2 kaside, 3 terkîb-i Bend, 1 Terci-i bend, 3 tahmis, 284 gazel, 13 Rubaî, 64 müfred, 8 tarih bulunmaktadır. Dîvân içinde 57 beyitten oluşan bir Sâkî-nâme yer almaktadır. Gazellerinin bir kısmını tamamlayamamıştır. Bunlar “Nâkıs Gazeller” başlığı altında toplanmıştır. 14 adet nâkıs gazeli vardır. Kelîm, diğer nazım şekillerine göre bir divan için oldukça fazla sayılabilecek miktarda müfred yazmıştır. Müfredlerinin toplamı altmış dört adettir.
Kelîm mutasavvıf bir şair değildir. Bununla birlikte, çok az da olsa tasavvuf esintisi hissedilir. Devrindeki birçok şairin aksine daha çok beşerî duyguları ve aşkları dile getirmiştir. Ama o toplumun ve kültürün içinde yaşayan birisi olarak dinî hislerden tamamen kopmamıştır. Baştan sona dinî-tasavvufî duyguları terennüm eden bir tek şiiri “tevhîd ile” redifli gazelidir. Kelîm’in Dîvânı’nda Fehîm’in iki kasidesine nazîre, Nef’î, Fuzûlî, Nailî, Nâbî, Fâizî’nin ve Behçetî’nin birer gazeline tahmis vardır. Bahâyî’ye de bir mersiye yazmasından, Bahâyî’nin de Fehîm’in sevdiği ve saygı duyduğu şairlerden biri olduğu anlaşılmaktadır.
Kelîm’in gerek hayatı gerekse edebî şahsiyeti hakkında kaynaklarda yeterli bilgi yoktur. Teşrîfâtu’ş-Şuarâ ve Safâyî Tezkiresi’nde bu hususta biraz bilgi verilmiştir. Bunlardan Güftî’nin verdiği hükümler ağır bir yergiden ibarettir. Bu hükümlerle şiirleri karşılaştırınca Güftî’nin değerlendirmelerinin objektif olmadığı kanaati oluşmaktadır. Güftî, Kelîm’in şairliğini hiç beğenmez. Oldukça ağır tenkitlerde bulunur. Güftî’ye göre Kelîm, Rûm ülkesinin “saçma sapan söz üstâdı”dır. Kelîm’in şiirleri Güftî’ye göre hezeliyâttan ibarettir. Safâyî Tezkiresi’nde şaire daha müspet yaklaşılmıştır. Safâyî’ye göre Kelîm asrın şâirlerinin “muciz-beyân” olanlarından biridir.
Kaynakça
Abdulkadiroğlu, Abdulkerim (hzl.) (1999). İsmâil Belîğ Nuhbetü'l-Âsâr li-Zeyli Zübdeti'l-Eş'âr. Ankara: AKM Yay.
Bağdatlı İsmail Paşa (1945) Keşf el-Zunun Zeyli. C. I. İstanbul: MEB Yay. 526
Coşkun, Ali Osman (hzl.)(1985). Seyrekzâde Mehmet Âsım. Zeyl-i Zübdetül-Eş'âr. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi. 509
Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi.
Mehmed Süreyya (1308-15/ 1890-97). Sicill-i Osmânî. C.4. İstanbul: Matbaa-i Âmire.88.
Özcan, Abdulkadir (hzl.) (1989). Şeyhî Mehmed Efendi Şakâ’ik-i Nu’mâniyye ve Zeyilleri “Vakâyiü’l-Fuzalâ”. C. 3. İstanbul: Çağrı Yay.
Yılmaz, Kâşif (hzl.)(2001). Güftî ve Tesrifâtü'ş-Şuarâ'sı. Ankara: AKM Yay. 95.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 14.02.2015Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Mersiyye der-Hakk-ı Bahâyî Efendi
1
Âh elünden ey sitem-güster sipihr-i bî-vefâ
Dest-i cevründen amân bulmaz senün şâh u gedâ
Hâk ile yeksân idüp ol serv-i bâg-ı rif’ati
Hâbgâhın eyledün âgûş-ı tâbût-ı fenâ
Turma ey deyr-i kühen dünyâyı pür-şûr it yine
Oldı sultân-ı şerî'at hânmânından cüdâ
Mülk-i ma'nî anlamam kim bir dahi ma^'mûr ola
Gitdi şimden sonra ol iklîme gelmez pâdişâ
Nüh felek bin yıl dahi devr itse gelmez ‘âleme
Böyle bir zât-ı mükerrem böyle bir kân-ı sehâ
Çünki gark-âb-ı firâk eylersin âhir âdemi
Eylemek lâzım mı bir bahr-ı hünerle âşinâ
Ey cefâ-güster neyin gördün o sadr-ı ‘âdilün
Ey denî-perver ne kıldı söyle ol dâver sana
Dag urup erbâb-ı tab’un hâtır-ı virânına
Kıydun ol mahdum-ı zi-şân-ı ‘azizün cânına
[...]
7
Nice bir hasret Kelîma kârun efgân eylesün
Kıl du‘â rûhın Hudâ mesrûr u şâdân eylesün
Cilvegâhın sâha-i bostân-ı Rıdvân eyleyüp
Mahrem-i halvet-serây-ı hûr u gılmân eylesün
El açup şimden gerü eyle recâ-yı magfiret
Dest-i şîven tâ-be-key çâk-i girîbân eylesün
Kabri gülzâr-ı behişt olsun vücûd-ı pâkine
Mürg-i rûhı sahn-ı Firdevs içre cevlân eylesün
Yagdurup ol ravzaya bârân-ı ebr-i lutfunı
Her giyâhın reşk-i gül-berg-i gülistân eylesün
Pür-ziyâ kılsun Hudâ kandîl-i câm-ı rûhını
Nûr-ı eltâfından etrâfın çerâgan eylesün
Âlem-i ulyâda mânend-i Mesîhâ her nefes
Şem-i bezmin neyyir-i rahşân-ı ihsân eylesün
Ey felek ehl-i tarîkün pâdişâhı kandadur
Mülk-i fazlun Husrev-i sâhib-külâhı kandadur
Mâl ü cân terk idüp pervâz-ı ılliyîn iden
Ehl-i irfânun şeh-i bî-iştibâhı kandadur
Kime dâd itsün felekden şimdi erbâb-ı hüner
Ol gürûhun dâver-i devlet-penâhı kandadur
Bir haber vir ey sabâ ol bezme eylersen güzâr
Yakmasun ehl-i dilün dünyâyı âhı kandadur
Kanda kurdı haymesin ey köhne çarh-ı bî-bekâ
Azm-i râh itmiş o dâver bârgâhı kandadur
Eylesün erbâb-ı dâniş kuhl-i çeşm-i itibâr
Söyle gel ol şehsüvârun hâk-i râhı kandadur
Kande defn oldı aceb ol genc-i esrâr-ı Hudâ
Ol mezârun hâk-i pür-nûr-ı siyâhı kandadur
Kanda pervâz itdi ol şeh-bâz-ı evc-i marifet
Kanda saldı anı sayyâd-ı zamâne âkıbet
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 60.)
Mefûlü Mefâîlü Mefâîlü Feûlün İtmez o perî arz-ı tecellî niçe demdür
Mir'ât-ı gönül müşteri-i jeng-i elemdür
Havfüm bu ki nâgeh mey-i aşkun ola rîzân
Dil şîşe-i âmâde-i sad seng-i sitemdür
Hûn-âbe-i hasret döker ümmîd-i ruhunla
Demdür ki gözüm muntazır-ı hâk-i kademdür
Kûyunda esîr itdi dili kâfir-i zülfün
Kurbân olayum kıyma sakın sayd-ı haremdür
Az görme harâbâtı ki her hufte gedâsı
Bir şâh-ı nemed efser-i bî-hayl ü haşemdür
Bu tab ile ben revnak-ı Rûm’am ki Kelîmâ
Dâd-ı sühanum gıbta-i Hassân-ı Acemdür
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 124.)
Yayın Tarihi: 14.02.2015Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Mersiyye der-Hakk-ı Bahâyî Efendi
1
Âh elünden ey sitem-güster sipihr-i bî-vefâ
Dest-i cevründen amân bulmaz senün şâh u gedâ
Hâk ile yeksân idüp ol serv-i bâg-ı rif’ati
Hâbgâhın eyledün âgûş-ı tâbût-ı fenâ
Turma ey deyr-i kühen dünyâyı pür-şûr it yine
Oldı sultân-ı şerî'at hânmânından cüdâ
Mülk-i ma'nî anlamam kim bir dahi ma^'mûr ola
Gitdi şimden sonra ol iklîme gelmez pâdişâ
Nüh felek bin yıl dahi devr itse gelmez ‘âleme
Böyle bir zât-ı mükerrem böyle bir kân-ı sehâ
Çünki gark-âb-ı firâk eylersin âhir âdemi
Eylemek lâzım mı bir bahr-ı hünerle âşinâ
Ey cefâ-güster neyin gördün o sadr-ı ‘âdilün
Ey denî-perver ne kıldı söyle ol dâver sana
Dag urup erbâb-ı tab’un hâtır-ı virânına
Kıydun ol mahdum-ı zi-şân-ı ‘azizün cânına
[...]
7
Nice bir hasret Kelîma kârun efgân eylesün
Kıl du‘â rûhın Hudâ mesrûr u şâdân eylesün
Cilvegâhın sâha-i bostân-ı Rıdvân eyleyüp
Mahrem-i halvet-serây-ı hûr u gılmân eylesün
El açup şimden gerü eyle recâ-yı magfiret
Dest-i şîven tâ-be-key çâk-i girîbân eylesün
Kabri gülzâr-ı behişt olsun vücûd-ı pâkine
Mürg-i rûhı sahn-ı Firdevs içre cevlân eylesün
Yagdurup ol ravzaya bârân-ı ebr-i lutfunı
Her giyâhın reşk-i gül-berg-i gülistân eylesün
Pür-ziyâ kılsun Hudâ kandîl-i câm-ı rûhını
Nûr-ı eltâfından etrâfın çerâgan eylesün
Âlem-i ulyâda mânend-i Mesîhâ her nefes
Şem-i bezmin neyyir-i rahşân-ı ihsân eylesün
Ey felek ehl-i tarîkün pâdişâhı kandadur
Mülk-i fazlun Husrev-i sâhib-külâhı kandadur
Mâl ü cân terk idüp pervâz-ı ılliyîn iden
Ehl-i irfânun şeh-i bî-iştibâhı kandadur
Kime dâd itsün felekden şimdi erbâb-ı hüner
Ol gürûhun dâver-i devlet-penâhı kandadur
Bir haber vir ey sabâ ol bezme eylersen güzâr
Yakmasun ehl-i dilün dünyâyı âhı kandadur
Kanda kurdı haymesin ey köhne çarh-ı bî-bekâ
Azm-i râh itmiş o dâver bârgâhı kandadur
Eylesün erbâb-ı dâniş kuhl-i çeşm-i itibâr
Söyle gel ol şehsüvârun hâk-i râhı kandadur
Kande defn oldı aceb ol genc-i esrâr-ı Hudâ
Ol mezârun hâk-i pür-nûr-ı siyâhı kandadur
Kanda pervâz itdi ol şeh-bâz-ı evc-i marifet
Kanda saldı anı sayyâd-ı zamâne âkıbet
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 60.)
Mefûlü Mefâîlü Mefâîlü Feûlün İtmez o perî arz-ı tecellî niçe demdür
Mir'ât-ı gönül müşteri-i jeng-i elemdür
Havfüm bu ki nâgeh mey-i aşkun ola rîzân
Dil şîşe-i âmâde-i sad seng-i sitemdür
Hûn-âbe-i hasret döker ümmîd-i ruhunla
Demdür ki gözüm muntazır-ı hâk-i kademdür
Kûyunda esîr itdi dili kâfir-i zülfün
Kurbân olayum kıyma sakın sayd-ı haremdür
Az görme harâbâtı ki her hufte gedâsı
Bir şâh-ı nemed efser-i bî-hayl ü haşemdür
Bu tab ile ben revnak-ı Rûm’am ki Kelîmâ
Dâd-ı sühanum gıbta-i Hassân-ı Acemdür
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 124.)
Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Mersiyye der-Hakk-ı Bahâyî Efendi
1
Âh elünden ey sitem-güster sipihr-i bî-vefâ
Dest-i cevründen amân bulmaz senün şâh u gedâ
Hâk ile yeksân idüp ol serv-i bâg-ı rif’ati
Hâbgâhın eyledün âgûş-ı tâbût-ı fenâ
Turma ey deyr-i kühen dünyâyı pür-şûr it yine
Oldı sultân-ı şerî'at hânmânından cüdâ
Mülk-i ma'nî anlamam kim bir dahi ma^'mûr ola
Gitdi şimden sonra ol iklîme gelmez pâdişâ
Nüh felek bin yıl dahi devr itse gelmez ‘âleme
Böyle bir zât-ı mükerrem böyle bir kân-ı sehâ
Çünki gark-âb-ı firâk eylersin âhir âdemi
Eylemek lâzım mı bir bahr-ı hünerle âşinâ
Ey cefâ-güster neyin gördün o sadr-ı ‘âdilün
Ey denî-perver ne kıldı söyle ol dâver sana
Dag urup erbâb-ı tab’un hâtır-ı virânına
Kıydun ol mahdum-ı zi-şân-ı ‘azizün cânına
[...]
7
Nice bir hasret Kelîma kârun efgân eylesün
Kıl du‘â rûhın Hudâ mesrûr u şâdân eylesün
Cilvegâhın sâha-i bostân-ı Rıdvân eyleyüp
Mahrem-i halvet-serây-ı hûr u gılmân eylesün
El açup şimden gerü eyle recâ-yı magfiret
Dest-i şîven tâ-be-key çâk-i girîbân eylesün
Kabri gülzâr-ı behişt olsun vücûd-ı pâkine
Mürg-i rûhı sahn-ı Firdevs içre cevlân eylesün
Yagdurup ol ravzaya bârân-ı ebr-i lutfunı
Her giyâhın reşk-i gül-berg-i gülistân eylesün
Pür-ziyâ kılsun Hudâ kandîl-i câm-ı rûhını
Nûr-ı eltâfından etrâfın çerâgan eylesün
Âlem-i ulyâda mânend-i Mesîhâ her nefes
Şem-i bezmin neyyir-i rahşân-ı ihsân eylesün
Ey felek ehl-i tarîkün pâdişâhı kandadur
Mülk-i fazlun Husrev-i sâhib-külâhı kandadur
Mâl ü cân terk idüp pervâz-ı ılliyîn iden
Ehl-i irfânun şeh-i bî-iştibâhı kandadur
Kime dâd itsün felekden şimdi erbâb-ı hüner
Ol gürûhun dâver-i devlet-penâhı kandadur
Bir haber vir ey sabâ ol bezme eylersen güzâr
Yakmasun ehl-i dilün dünyâyı âhı kandadur
Kanda kurdı haymesin ey köhne çarh-ı bî-bekâ
Azm-i râh itmiş o dâver bârgâhı kandadur
Eylesün erbâb-ı dâniş kuhl-i çeşm-i itibâr
Söyle gel ol şehsüvârun hâk-i râhı kandadur
Kande defn oldı aceb ol genc-i esrâr-ı Hudâ
Ol mezârun hâk-i pür-nûr-ı siyâhı kandadur
Kanda pervâz itdi ol şeh-bâz-ı evc-i marifet
Kanda saldı anı sayyâd-ı zamâne âkıbet
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 60.)
Mefûlü Mefâîlü Mefâîlü Feûlün İtmez o perî arz-ı tecellî niçe demdür
Mir'ât-ı gönül müşteri-i jeng-i elemdür
Havfüm bu ki nâgeh mey-i aşkun ola rîzân
Dil şîşe-i âmâde-i sad seng-i sitemdür
Hûn-âbe-i hasret döker ümmîd-i ruhunla
Demdür ki gözüm muntazır-ı hâk-i kademdür
Kûyunda esîr itdi dili kâfir-i zülfün
Kurbân olayum kıyma sakın sayd-ı haremdür
Az görme harâbâtı ki her hufte gedâsı
Bir şâh-ı nemed efser-i bî-hayl ü haşemdür
Bu tab ile ben revnak-ı Rûm’am ki Kelîmâ
Dâd-ı sühanum gıbta-i Hassân-ı Acemdür
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 124.)
Eserlerinden Örnekler
Mersiyye der-Hakk-ı Bahâyî Efendi
1
Âh elünden ey sitem-güster sipihr-i bî-vefâ
Dest-i cevründen amân bulmaz senün şâh u gedâ
Hâk ile yeksân idüp ol serv-i bâg-ı rif’ati
Hâbgâhın eyledün âgûş-ı tâbût-ı fenâ
Turma ey deyr-i kühen dünyâyı pür-şûr it yine
Oldı sultân-ı şerî'at hânmânından cüdâ
Mülk-i ma'nî anlamam kim bir dahi ma^'mûr ola
Gitdi şimden sonra ol iklîme gelmez pâdişâ
Nüh felek bin yıl dahi devr itse gelmez ‘âleme
Böyle bir zât-ı mükerrem böyle bir kân-ı sehâ
Çünki gark-âb-ı firâk eylersin âhir âdemi
Eylemek lâzım mı bir bahr-ı hünerle âşinâ
Ey cefâ-güster neyin gördün o sadr-ı ‘âdilün
Ey denî-perver ne kıldı söyle ol dâver sana
Dag urup erbâb-ı tab’un hâtır-ı virânına
Kıydun ol mahdum-ı zi-şân-ı ‘azizün cânına
[...]
7
Nice bir hasret Kelîma kârun efgân eylesün
Kıl du‘â rûhın Hudâ mesrûr u şâdân eylesün
Cilvegâhın sâha-i bostân-ı Rıdvân eyleyüp
Mahrem-i halvet-serây-ı hûr u gılmân eylesün
El açup şimden gerü eyle recâ-yı magfiret
Dest-i şîven tâ-be-key çâk-i girîbân eylesün
Kabri gülzâr-ı behişt olsun vücûd-ı pâkine
Mürg-i rûhı sahn-ı Firdevs içre cevlân eylesün
Yagdurup ol ravzaya bârân-ı ebr-i lutfunı
Her giyâhın reşk-i gül-berg-i gülistân eylesün
Pür-ziyâ kılsun Hudâ kandîl-i câm-ı rûhını
Nûr-ı eltâfından etrâfın çerâgan eylesün
Âlem-i ulyâda mânend-i Mesîhâ her nefes
Şem-i bezmin neyyir-i rahşân-ı ihsân eylesün
Ey felek ehl-i tarîkün pâdişâhı kandadur
Mülk-i fazlun Husrev-i sâhib-külâhı kandadur
Mâl ü cân terk idüp pervâz-ı ılliyîn iden
Ehl-i irfânun şeh-i bî-iştibâhı kandadur
Kime dâd itsün felekden şimdi erbâb-ı hüner
Ol gürûhun dâver-i devlet-penâhı kandadur
Bir haber vir ey sabâ ol bezme eylersen güzâr
Yakmasun ehl-i dilün dünyâyı âhı kandadur
Kanda kurdı haymesin ey köhne çarh-ı bî-bekâ
Azm-i râh itmiş o dâver bârgâhı kandadur
Eylesün erbâb-ı dâniş kuhl-i çeşm-i itibâr
Söyle gel ol şehsüvârun hâk-i râhı kandadur
Kande defn oldı aceb ol genc-i esrâr-ı Hudâ
Ol mezârun hâk-i pür-nûr-ı siyâhı kandadur
Kanda pervâz itdi ol şeh-bâz-ı evc-i marifet
Kanda saldı anı sayyâd-ı zamâne âkıbet
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 60.)
İtmez o perî arz-ı tecellî niçe demdür
Mir'ât-ı gönül müşteri-i jeng-i elemdür
Havfüm bu ki nâgeh mey-i aşkun ola rîzân
Dil şîşe-i âmâde-i sad seng-i sitemdür
Hûn-âbe-i hasret döker ümmîd-i ruhunla
Demdür ki gözüm muntazır-ı hâk-i kademdür
Kûyunda esîr itdi dili kâfir-i zülfün
Kurbân olayum kıyma sakın sayd-ı haremdür
Az görme harâbâtı ki her hufte gedâsı
Bir şâh-ı nemed efser-i bî-hayl ü haşemdür
Bu tab ile ben revnak-ı Rûm’am ki Kelîmâ
Dâd-ı sühanum gıbta-i Hassân-ı Acemdür
(Çelen, Ahmet (1994). Kelîm Hayatı, Eserleri, Divanı'nın Tenkitli Metni. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi. 124.)