SIRRÎ, Seyyid Ali

(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Şiirlerinde Sırrî mahlasını kullanmış olan şairin asıl adı Ali’dir. 18. yüzyılda Tekirdağ’da yaşamış olan şairlerdendir. Yaygın olarak bilinen adı Seyyid Ali’dir. Babası Şeyh Seyyid İbrahim Haşim Efendi, dedesi Ulukışla’dan Tekirdağ’a gelen ve Şeyh Hüseyin Efendi’nin kızını alıp ona damat olan Seyyid Ali’dir. Şair Tuhfe-i Rûmî adlı mesnevisinde babası ve dedesi ile ilgili olarak şöyle der: “Vâlidim Şeyh Seyyid İbrâhîm-i Hâşim pâk-neseb / Hâfız-ı Nazm-ı Kerîm hâmî-yi erkân ü edeb / Zikr-i mesbûk Şeyh Hüseyn’in duhterinin oğlıdır / Vâlidi Seyyid Ali’dir Ulukışla ehlidir / Bâ-kader şehr-i Rodosçuk’da ikâmet eyleyüp/ Şeyh Hüseyn Efendi’nin kızın alup dâmâd olup ” (Oy 1995: 314). Tekirdağlı şairler hakkında yazdığı şuara tezkiresinde, Sırrî’nın annesi tarafından soyunun reisülküttap Ahmed Efendi’den geldiğini belirtir. Gene bu tezkirede, şair Sırrî’nın daha genç yaşlarda iken bir hayli şiiri olduğu ve bunun şairlerce bilindiği anlatılır. Mahkeme kâtibi olarak görev yapmakta bulunan Sırrî, yazışmalar sırasında kendilerini sıkıntı bastığı anlarda bu havayı söylediği lugazlarla dağıtmaya çalışır. Ahmed Lütfî’nin Sırrî’nın gençlik yılları ile ilgili olarak verdiği bu bilgiler, sonradan bu şairin kendisinin kaleme aldığı Tuhfe-i Rûmî adlı 1056 beyitlik mesnevîsinin 40. ve 43. bölümlerindeki bilgilerle biraz geniş olarak desteklenmiştir. Buna göre Seyyid Ali Sırrî, daha sonraki yıllarda Tekirdağ’da yaşamış önemli kişilerin ölümleri üzerine mezar taşı manzumeleri de yazmıştır. Bunlardan biri, Tekirdağ vakıflarının en önemlilerden birinin sahibi olan Şabanoğlu Hacı Mehmed Ağa’nın “surre emini ve dergâh-ı âlî kapucu başısı”olan oğlu Hacı İbrahim’in 1200/1786 tarihli mezar taşı manzumesidir. Bu tarihlere göre Sicill-i Osmanî’de şair hakkında “Mustafa Sâlis devrinde fevt oldu” denmesi yanlıştır. Aynı yanlışlık, Bâdî Ahmed Efendi’nin Riyâz-ı Belde-i Edirne’sindeki biyografisinde de kendini gösteriyor. Ayrıca Franz Babinger’in verdiği bilgilerin de oldukça karışık olduğu ortadadır. Babinger, Tekirdağ’da mahkeme kâtibi Sırrî’yı III. Mehmed zamanında memurlukta bulunmuş biri gibi gösteriyor. III. Mehmed’in 1603’te öldüğü göz önünde tutulursa Babinger’in bu konuda yaptığı yanlışlık iyice ortaya çıkar. Sırrî ne Franz Babinger’in dediği gibi III. Mehmed döneminde yaşamış ne de Sicill-i Osmanî’deki ve Riyâz-ı Belde-i Edirne’deki bilgiler doğrultusunda III. Mustafa döneminde ölmüştür. Ölüm tarihi bilinmemekle birlikte 1202/1787-1788’den sonraki yıllarda aranmalıdır. Bu durumda 1774’te ölen padişah III. Mustafa döneminin biraz gerilerde kaldığı da açıkça görülmektedir (Oy 1995: 315).

Kaynakça

Ahmed Lütfî. Tekfurdağlı Şairler. Tezkire. DTCF I/457. varak 14a,14b, 15a.

Babinger, Franz (1982). Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri. çev. Prof. Dr. Coşkun Üçok. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı.

Bâdî Ahmed Efendi. Riyâz-ı Belde-i Edirne. İstanbul. C.III. s.52

Çevik, Hikmet (1949). Tekirdağ Araştırmaları Tarihi. İstanbul: A.Sait Basımevi.

Kaçalin, Mustafa (hzl.) (1992). S. Seyyid Sırrı Ali, Tuhfe-i Rûmî-Kadiriler Âsitanesi’nin Manzum Tarihçesi. İstanbul: Âsitâne Yay.

Mehmed Süreyya (1311). Sicill-i Osmânî yâhûd Tezkire-i Meşâhir-i Osmâniyye. C.3. Matbaa-i Âmire. İstanbul.

Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay.

 

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: ARAŞ. GÖR. EMİNE ÇAKIR
Yayın Tarihi: 21.01.2015
Güncelleme Tarihi: 12.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Gazel

Revnak-ı bezm-i neşât-efzâ-yı hûbândır kadeh

Şu’le-yi şem’-i şebistan-ı dil ü cândır kadeh

Şîşe-i rindâne her bir cür’ası cân bahş ider

Kâse-i lâlîn ayn-ı âb-ı cûyândır  kadeh

Bir ayağ üzre döner meclisde pervâne gibi

Aklı alıcı bir gönül uğrusı fettandır kadeh

Bir deli dolu kızıl dîvâne ammâ herkese

Bildirir mâhiyyetini ehl-i irfândır kadeh

Her büt-i nev-resteyi Sırrî lebinden bûs ider

Bâde-i lâ’l-i civânân ile mestândır kadeh

(Oy, Aydın (1995). Yüzyıllar Boyunca Tekirdağlı Şairler ve Yazarlar. İstanbul: Tekirdağ Valiliği Yay. 316.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1Basri Goculd. 15 Mart 1910 - ö. 09 Ocak 1976Doğum YeriGörüntüle
2DERVİŞ, Derviş Ahmed Deded. ? - ö. 1744-1745Doğum YeriGörüntüle
3FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlıd. 1850 - ö. 1911Doğum YeriGörüntüle
4Basri Goculd. 15 Mart 1910 - ö. 09 Ocak 1976Doğum YılıGörüntüle
5DERVİŞ, Derviş Ahmed Deded. ? - ö. 1744-1745Doğum YılıGörüntüle
6FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlıd. 1850 - ö. 1911Doğum YılıGörüntüle
7Basri Goculd. 15 Mart 1910 - ö. 09 Ocak 1976Ölüm YılıGörüntüle
8DERVİŞ, Derviş Ahmed Deded. ? - ö. 1744-1745Ölüm YılıGörüntüle
9FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlıd. 1850 - ö. 1911Ölüm YılıGörüntüle
10Basri Goculd. 15 Mart 1910 - ö. 09 Ocak 1976MeslekGörüntüle
11DERVİŞ, Derviş Ahmed Deded. ? - ö. 1744-1745MeslekGörüntüle
12FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlıd. 1850 - ö. 1911MeslekGörüntüle
13Basri Goculd. 15 Mart 1910 - ö. 09 Ocak 1976Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14DERVİŞ, Derviş Ahmed Deded. ? - ö. 1744-1745Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlıd. 1850 - ö. 1911Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16Basri Goculd. 15 Mart 1910 - ö. 09 Ocak 1976Madde AdıGörüntüle
17DERVİŞ, Derviş Ahmed Deded. ? - ö. 1744-1745Madde AdıGörüntüle
18FATMA, Fatma Hanım, Tekirdağlıd. 1850 - ö. 1911Madde AdıGörüntüle