Madde Detay
ŞÂH GARÎB MÎRZÂ
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / Başlangıç-15. Yüzyıl / Çağatay)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Şâh Garîb Mîrzâ, Sultan Hüseyin Mîrzâ
Baykara’nın eşi Hadîce Begim’den olan üç çocuğundan birisidir. Babasının on bir
hanımı, on dört oğlu ve on bir kızının olduğu düşünülmektedir. Sultan Hüseyin
Baykara bir dönem Herat’ın idaresini Şâh Garîb Mîrzâ’ya vermiştir. Babası
hayattayken genç yaşta ölmüş ve çocuğu olmamıştır. Hayatı hakkında teferruatlı
bir bilgi de yoktur. Şâh Garîb Mîrzâ hem Türkçe hem de Farsça şiirler yazan
yetenekli şairlerdendir (Arat 1985: 261).
Bâbür-nâme’de Şâh Garîb Mîrzâ’nın kimsenin
hizmetinde çalışmayan, gösterişi çok seven, iyi mizaçlı, vücudu zayıf, sözü
güzel biri olduğu, Garîbî mahlasını kullandığı, Türkçe ve Farsça şiirler
yazdığı bir de Dîvân tertip ettiği belirtilmiştir (Arat 1985: 255). Alî
Şîr Nevâyî, Mecâlisü’n-Nefâyis’in “yüce sultanlar ve onların hürmete
layık evlatları” hakkındaki yedinci meclisinde verdiği bilgiye göre Şâh Garîb
Mîrzâ “şuh tabiatlı, mutasarrıf zihinli, nazik tahayyüllü ve ince düşünceli bir
genç”tir. Mecâlisü’n-Nefâyis’te tezkirenin yazıldığı yıllarda şairin
genç olduğu dışında hayatına dair başka bir bilgi yoktur. Garîb Mîrzâ’nın
hatırının daima av ve kuşta, okuma ve anlamada olan gönlü sevgi dolu bir genç
olduğunu, nazım ve nesirde benzerinin bulunmadığını vurgulayan Nevâyî, bu genç
şairi beğendiğini, Türkçe ve Farsça şiirlerinden seçtiği örnekleri sıralarken
bunları güzel ve özgün bulduğunu belirterek dile getirmiştir. Garîb Mîrzâ’nın
güzel matlalarının çok olduğunu da ekleyen Nevâyî, sanatçının Dîvân cem
ettiğine değinmiş ve onun şiirlerini değerlendirmek için birkaç şiirini örnek
vermenin yeterli olmadığını, hakkında bir kitap yazılabileceğini söylemiştir
(Eraslan 2001: 191, 199; 513, 521-522).
1999 yılında Bâbür Halk
Encümeni’nin daveti üzerine Almanya’dan Dr. Yan Henzel başkanlığında bir ekip
Taşkent’e gelmiş ve yanlarında Özbek halkına hediye olarak Hamburg Millî
Kütüphanesi’ndeki Garîbî Dîvânı’nı getirmişlerdir. Dîvân üzerine
2000 yılında Afganistan’da İsmetullâh adlı bir araştırmacı “Şâh Garîb Mîrzâ” ve
“Şâhlarnın Garîbi” adlı iki makale yazmıştır. Afganistan âlimlerinden İnâyetullâh
Şehrânî, Garîbî’nin bu yazmadaki Farsça şiirlerini müstakil olarak neşretmiştir
(Yarkın 2010: 17). Şefika Yarkın, Dîvân’daki Farsça ve Özbekçe şiirleri önce
2001 yılında Taşkent’te Kiril alfabesiyle, daha sonra 2010 yılında Afganistan Özbekçesine
aktarıp ve düzenlemeler yaparak yeniden yayımlamıştır. Nadim Gök ise yüksek
lisans tezinde Yarkın tarafından yayımlanan Dîvân’daki Özbekçe şiirlerin
dil incelemesini yapmış ve transkripsiyonlu metnini vermiştir (2019).
Özbekçe ve Farça şiirlerin
bulunduğu Garîbî Dîvânı 188 sayfadan oluşmaktadır. Yazmada “Hilâlî
Çağatâyî’nin şiirleri (1-50 sayfalar), Farsça şiirler (51-95), Özbekçe şiirler
(96-188)” bulunmaktadır. Eserin eldeki tek nüshası Ramazan 940/Mart-Nisan 1534
tarihinde Mevlânâ Şükrüllâh tarafından istinsah edilmiştir. 1767 mısradan oluşan
Dîvân’daki gazel, muhammes ve kıtalar kafiyesine göre elifbâya göre sıralanmıştır.
Eserde Özbekçe 76 gazel 4 muhammes, Farsça 37 gazel, 1 kıta ve 1 muhammes
bulunmaktadır.
Mîrzâ Garîbî, Çağatay edebiyatının en güçlü
âlimlerinden Alî Şîr Nevayî ve Sultan Hüseyin
Baykara ile aynı dönemde yaşamış hem Nevâyî’ye hem de Baykara’ya nazireler yazmıştır. Nevayî Seb’a-i Seyyâre adlı
eserinde Hatice Begim’i anlatırken şairliği ve mizacı yönünden Mîrzâ Garîbî’yi de hatırına getirmiştir. Mîrzâ Garîbî’nin
Türkçe ve Farsça şiirlerinin çoğunluğu gazelden oluşmaktadır. Bundan dolayıdır
ki çoğunlukla şair kendi iç dünyasını anlatan, âşık-sevgili konusunu
idealleştiren ve doğa güzelliklerini tasvir eden lirik şiirler yazmıştır.
Şair,
şiirlerinde aruzun kolay kalıplarını tercih etmiştir. Dîvân’ında sadece iki
gazelde aruzun “mefâ’îlün mefâ’îlün mefâ’îlün
mefâ’îlün”, diğer gazel ve muhammeslerinde ise “fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilâtün
fâ’ilün” kalıbını kullanmıştır. Şiirlerinde çoğunlukla zengin ve tam kafiyeyi
kullanmış rediflerinde Türkçe isim ve fiilleri tercih etmiştir.
Mîrzâ Garîbî’nin şiirlerinde Alî Şîr Nevayî ve Sultan Hüseyin Baykara’nın tesiri altında
kaldığı, ancak özgün şiirler de yazdığı görülmektedir.
Kaynakça
Arat, Reşit Rahmeti (1985). Baburnâme. Ankara: KTB Yay.
Eraslan, Kemal (hzl.) (2001). Alî-Şîr
Nevâyî, Mecâlisü’n-Nefâyis
I (Giriş ve Metin); II (Çeviri ve Notlar).
Ankara: TDK Yay.
Gök,
Nadim (2019). Şâh
Garîb Mîrzâ, Garîbî Dîvânı. Yüksek
Lisans Tezi. Ankara: Hacı Bayram Veli Üniversitesi.
Karasoy, Yakup (hzl.)
(1998). Şiban Han Dîvânı (İnceleme - Metin - Dizin - Tıpkıbasım). Ankara: TDK Yay.
Yarkın, Şefika (hzl.) (2010). Şâh Garîb Mîrzâ, Garîbî Dîvânı. Kabil: İtisam Basımevi.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: Nadim GÖKYayın Tarihi: Güncelleme Tarihi: 20.10.2022Eserlerinden Örnekler
Gazel
Derd-i ışkın haddin aştı eylegil
dermân mana
Çün sen ok-sen ey perî-peyker yigit
canân mana
Sen ki kıldın nûş u işret bâde-sin
ne bilgesen
Kim tutar bezmindin ayru zehr-i gâm
devrân mana
Her kaçan kim istesem vaslınnı
dersin sabr kıl
Ne kılay ey şuh mühlet bermese hicrân
mana
Söz bile terk etmegümdür ol perî
sevdâsını
Pend berme neyleyin ey nâsıg-ı nâ-dân
mana
Köz bakıp hüsniga sen meyl eylep ey
şeydâ könül
Cânga yettim veh ki sizlersiz belâ-yı
cân mana
Ol perî-veş çıktı vü bilmen kayan
azm eyledi
Tenri üçün rahm etip yol körsetin
ol yan mana
Ey Garîbî tutkaç ol meh-veş leb-â-leb
câm-ı mey
La’lin eyler-men heves gûyâ
boluptur kan mana
Gazel
Telbe könlüm bir perî ışkıda andak
zâr erür
Kim anın alıda mecnûn âkıl u hüşyâr
erür
Işk ara köymekligimni dostlar ayb
etmeniz
Kim könülge salgan ot bir âteşîn
ruhsâr erür
Râz-ı ışkın cân bile könlümge izhâr
eylemen
Kim mana can u könül hem ışkıda agyâr
erür
Zahmlıg könlümge merhem istemen ol şûhdın
Kim anın âzurde cânlarga işi âzâr
erür
Yüz açıp ötgeç hırâmân eyledin yüz
cân esîr
Allâh Allâh bu ne şekl ü kamet ü
reftâr erür
Belin ü la’lin bile ol közge tâ
saldım nazar
Ten za’îf ü cân giriftâr u könül bîmâr
erür
Bil ki kûyunda Garîbâ’dür yıkılgan
za’fdın
Ey kuyaş sagnımagıl kim sâye-i dîvâr
erür (Gök 2019: 27, 34).
Yayın Tarihi: Güncelleme Tarihi: 20.10.2022Eserlerinden Örnekler
Gazel
Derd-i ışkın haddin aştı eylegil
dermân mana
Çün sen ok-sen ey perî-peyker yigit
canân mana
Sen ki kıldın nûş u işret bâde-sin
ne bilgesen
Kim tutar bezmindin ayru zehr-i gâm
devrân mana
Her kaçan kim istesem vaslınnı
dersin sabr kıl
Ne kılay ey şuh mühlet bermese hicrân
mana
Söz bile terk etmegümdür ol perî
sevdâsını
Pend berme neyleyin ey nâsıg-ı nâ-dân
mana
Köz bakıp hüsniga sen meyl eylep ey
şeydâ könül
Cânga yettim veh ki sizlersiz belâ-yı
cân mana
Ol perî-veş çıktı vü bilmen kayan
azm eyledi
Tenri üçün rahm etip yol körsetin
ol yan mana
Ey Garîbî tutkaç ol meh-veş leb-â-leb
câm-ı mey
La’lin eyler-men heves gûyâ
boluptur kan mana
Gazel
Telbe könlüm bir perî ışkıda andak
zâr erür
Kim anın alıda mecnûn âkıl u hüşyâr
erür
Işk ara köymekligimni dostlar ayb
etmeniz
Kim könülge salgan ot bir âteşîn
ruhsâr erür
Râz-ı ışkın cân bile könlümge izhâr
eylemen
Kim mana can u könül hem ışkıda agyâr
erür
Zahmlıg könlümge merhem istemen ol şûhdın
Kim anın âzurde cânlarga işi âzâr
erür
Yüz açıp ötgeç hırâmân eyledin yüz
cân esîr
Allâh Allâh bu ne şekl ü kamet ü
reftâr erür
Belin ü la’lin bile ol közge tâ
saldım nazar
Ten za’îf ü cân giriftâr u könül bîmâr
erür
Bil ki kûyunda Garîbâ’dür yıkılgan
za’fdın
Ey kuyaş sagnımagıl kim sâye-i dîvâr
erür (Gök 2019: 27, 34).
Güncelleme Tarihi: 20.10.2022Eserlerinden Örnekler
Gazel
Derd-i ışkın haddin aştı eylegil
dermân mana
Çün sen ok-sen ey perî-peyker yigit
canân mana
Sen ki kıldın nûş u işret bâde-sin
ne bilgesen
Kim tutar bezmindin ayru zehr-i gâm
devrân mana
Her kaçan kim istesem vaslınnı
dersin sabr kıl
Ne kılay ey şuh mühlet bermese hicrân
mana
Söz bile terk etmegümdür ol perî
sevdâsını
Pend berme neyleyin ey nâsıg-ı nâ-dân
mana
Köz bakıp hüsniga sen meyl eylep ey
şeydâ könül
Cânga yettim veh ki sizlersiz belâ-yı
cân mana
Ol perî-veş çıktı vü bilmen kayan
azm eyledi
Tenri üçün rahm etip yol körsetin
ol yan mana
Ey Garîbî tutkaç ol meh-veş leb-â-leb
câm-ı mey
La’lin eyler-men heves gûyâ
boluptur kan mana
Gazel
Telbe könlüm bir perî ışkıda andak
zâr erür
Kim anın alıda mecnûn âkıl u hüşyâr
erür
Işk ara köymekligimni dostlar ayb
etmeniz
Kim könülge salgan ot bir âteşîn
ruhsâr erür
Râz-ı ışkın cân bile könlümge izhâr
eylemen
Kim mana can u könül hem ışkıda agyâr
erür
Zahmlıg könlümge merhem istemen ol şûhdın
Kim anın âzurde cânlarga işi âzâr
erür
Yüz açıp ötgeç hırâmân eyledin yüz
cân esîr
Allâh Allâh bu ne şekl ü kamet ü
reftâr erür
Belin ü la’lin bile ol közge tâ
saldım nazar
Ten za’îf ü cân giriftâr u könül bîmâr
erür
Bil ki kûyunda Garîbâ’dür yıkılgan
za’fdın
Ey kuyaş sagnımagıl kim sâye-i dîvâr
erür (Gök 2019: 27, 34).
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Derd-i ışkın haddin aştı eylegil
dermân mana
Çün sen ok-sen ey perî-peyker yigit
canân mana
Sen ki kıldın nûş u işret bâde-sin
ne bilgesen
Kim tutar bezmindin ayru zehr-i gâm
devrân mana
Her kaçan kim istesem vaslınnı
dersin sabr kıl
Ne kılay ey şuh mühlet bermese hicrân
mana
Söz bile terk etmegümdür ol perî
sevdâsını
Pend berme neyleyin ey nâsıg-ı nâ-dân
mana
Köz bakıp hüsniga sen meyl eylep ey
şeydâ könül
Cânga yettim veh ki sizlersiz belâ-yı
cân mana
Ol perî-veş çıktı vü bilmen kayan
azm eyledi
Tenri üçün rahm etip yol körsetin
ol yan mana
Ey Garîbî tutkaç ol meh-veş leb-â-leb
câm-ı mey
La’lin eyler-men heves gûyâ
boluptur kan mana
Gazel
Telbe könlüm bir perî ışkıda andak
zâr erür
Kim anın alıda mecnûn âkıl u hüşyâr
erür
Işk ara köymekligimni dostlar ayb
etmeniz
Kim könülge salgan ot bir âteşîn
ruhsâr erür
Râz-ı ışkın cân bile könlümge izhâr
eylemen
Kim mana can u könül hem ışkıda agyâr
erür
Zahmlıg könlümge merhem istemen ol şûhdın
Kim anın âzurde cânlarga işi âzâr
erür
Yüz açıp ötgeç hırâmân eyledin yüz
cân esîr
Allâh Allâh bu ne şekl ü kamet ü
reftâr erür
Belin ü la’lin bile ol közge tâ
saldım nazar
Ten za’îf ü cân giriftâr u könül bîmâr
erür
Bil ki kûyunda Garîbâ’dür yıkılgan za’fdın
Ey kuyaş sagnımagıl kim sâye-i dîvâr
erür (Gök 2019: 27, 34).