Madde Detay
BEHCET, Ser-etibba Mustafa Behcet Efendi
(d. 1188/1774-75 - ö. 1249/1833-34)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Mustafa Behcet Efendi 1188 /1774 yılında İstanbul'da Eyüp Sultan'da doğmuştur. Dîvân-ı Hümâyun hocalarından Mehmed Emîn Şükûhî Efendi'nin oğlu olan Mustafa Behcet Efendi, Hekimbaşı Abdülhak Molla'nın ağabeyi ve Abdülhak Hamid'in büyük amcasıdır. Medrese yoluyla öğrenimini yapmış ve birçok yabancı dilleri de öğrenmiştir. Lugat-ı Târihiye ve Coğrafîye'de Latince ve İtalyanca'yı Dîvân-ı Hümâyun Tercümanı Yahya Efendi'den öğrendiği (Ahmed Rifat 1299: 75), Hekimbaşı Mustafa Behcet Efendi adlı eserde ise İtalyanca'yı Venedik'te öğrendiği rivayet edilmekte olduğu yazılıdır. Behcet Efendi Süleymaniye Tıb Medresesi'nde öğrenimini yaptıktan sonra 1205 /1791 de on sekiz yaşında iken müderris olarak öğretim yoluna girmiş ve otuz yaşında "reisületibba" payesini kazanmıştır. III. Selîm'in sarayında yedi sene hekimlik yaptıktan sonra 1803 de hekimbaşı olmuştur. 1221/1807 yılında Kabakçı isyaniyle III. Selîm tahttan indirilmiş yerine II. Mahmûd padişah olmuş ve usulden olduğu üzere Mustafa Behcet Efendi de azledilmiştir. Fakat 1232/1816 da II. Mahmûd'a hekimbaşı oldu ki bu saraya ikinci defa Hekimbaşı oluşu idi. Mustafa Behcet Efendi'nin kardeşi Hızır İlyas Efendi Letâif-i Vekaayi-i Enderûniye'de Behcet Efendi'nin hekimbaşı oluşunu anlatır. Mustafa Behcet Efendi hekimbaşılığı esnasında tıbbî mesleğinde olduğu gibi siyasi mesleğinde de yükselerek o zamanın ilmiye rütbeleri olan İzmir, Mekke, İstanbul ve Anadolu Mollalıkları gibi payeleri almıştır. İkinci Sultan Mahmûd Yeniçerileri ortadan kaldırdıktan sonra Asâkir-i Mansûre-i Muhammediye adıyla yeni bir ordu kurulması üzerine, hekim ve cerrah yetiştirmek için Hekimbaşı Mustafa Behcet Efendi padişaha verdiği takrir ve şahsî gayretiyle Saraçhanebaşı'nda, Acemi Oğlanlar Kışlası yanındaki Tulumbacıbaşı Konağı'nda, 1242/1826 yılında Tıbhâne-i Âmire ve Cerrahhanenin kurulmasını sağladı. Bu, ilk açılan modern tıbbiyedir. Hekimbaşı Mustafa Behcet Efendi Tıbhane'de hem nazır hem öğretmen idi. Mustafa Behcet Efendi Tıbhâne'den önce 1219/1805'te Babıâli tercümanlarından Dimitraşko Meroz'un teşviki ile Kuruçeşme'de Rum Tıbbiyesi'ni ve 1220/1806'da yalnız Müslüman hekim yetiştirmek üzere Tersane'de ikinci bir tıbbiye mektebi kurdu. Behcet Efendi bilgili ve aynı zamanda meclis adamı olduğundan padişaha kendisini çok sevdirmişti. Meclis-i vâlâ memurluğu gibi yüksek vazifeler kazandı, şöhreti günden güne arttı. Padişahın hekimbaşı ile yakınlığını çekemeyenler Behcet Efendi aleyhinde tertipler ve iftiralar hazırladılar. Her nasılsa kendisinin hekimbaşı olmasında rolü olan Halet Efendi'nin aleyhinde bulunmuş olmasıyla bu adam da tertiplere katıldı, devlet erkânı hekimbaşıdan kuşkulandı ve Behcet Efendi kardeşi Abdülhak Molla ile birlikte Keşan'a sürgün edildi. İki kardeş Keşan'da on ay sürgünde kaldılar. 1237/1822'de aleyhte bulunanlardan Halet Efendi gözden düştü ve Behcet Efendi kardeşiyle birlikte affedildiler. Mustafa Behcet Efendi sürgünden döndükten sonra 1238/1823'te üçüncü defa hekimbaşı oldu. Sultan II. Mahmûd Behcet Efendi'yi çok seviyordu. Hatta 1247/1832'de Bebek'te meşhur Hekimbaşı Yalısı'nı da ziyaret etmişti. Mustafa Behcet Efendi 1249/1833'te Şarbon veya Antrax'dan öldü. Vefat tarihi Kamusü'l-Âlâm ve Sicill-i Osmanî'de 1249/11830-31, Lûgat-ı Târîhiye ve Coğrafîye'de 1248/1832-33 olarak gösterilmiştir. Üsküdar'da Nasuhî Tekkesi'ne gömüldü. Nevsâl-i Afiyet'te doksan yaşında öldüğü yazılı olması yanlıştır. Behcet Efendi'nin ölümüne dair söylenen tarih şudur: "Hekimbaşı Behçet Efendi gitti ukbâya" (1249/1833).
Mustafa Behcet Efendi'nin telif ve tercüme birçok kitap ve risalesi vardır:
1. Frengi Risalesi: İtalyancadan tercüme.
2. Fiziyoloji: İtalyancadan tercüme.
3. Ameliyât-ı Tıbbiye: Tercüme.
4. Hikmet-i Tabiîye: Tercüme.
5. Kolera Risalesi. Bu risaleyi Demetrius Mavrokordatos Berlin'de Almanca'ya tercüme ederek bastırmıştır.
6. Ruhiye Risalesi: Tercüme.
7. Marifet-i Arz ve Tercüme-i Hayvanat: Buffon'un tarih-i tabiiye ait eserlerinden meydana getirdiği tercümelerdir.
8. Çiçek Aşısı Risalesi: Tercüme.
9. Hezâr Esrâr: 1279/1862-63 senesinde basılmıştır.
İngilizce tabii felsefeye ait bir eserin büyük bir kısmını Türkçe'ye çevirmiştir. Ayrıca Mısır bilginlerinden Şeyh Abdurrahmân Cebertî'nin Mısır'ın Fransız işgali altında kaldığı devreye (1754-1825) ait hadiseleri anlatan (Mazharu't-Takdîs bi Hurûc-i Tâifeti'l-Fransis) adlı eserini Tarih-i Mısır adıyla dilimize çevirmiştir. Mustafa Behcet Efendi'nin basılmış eserlerde, tezkirelerde ve kendi el yazısıyla yazılmış olup Avukat Halîl Ethem Arda'da şiir mecmuası bulunmaktadır.
Mustafa Behçet Efendi'nin defterinde, Bektâşîlerin ayn-ı cem yaptıkları Meydan Odası'nda bulunan makamlar hakkında izahat verildiğine göre de üstadın Bektaşilikle ilgisi olduğu kanaati hasıl olmaktadır.
Kaynakça
Adıvar, Adnan (1943).Osmanlı Türklerinde İlim. İstanbul: Maarif Matbaası.
Ahmed Rifat (1299). Lugat-ı Târihiye ve Coğrafiye. C.2. İstanbul. Mahmutbey Matbaası.
Akün, Ömer Faruk (1964). “Şinasi'nin Fatîn Tezkiresi Baskısındaki Yeni Biyografik Bilgiler.” İstanbul: Türkiyât Mecmûası. (14): 279-281.
Erdem, Sadık (hzl.)(1985). Râmiz ve Âdâb-ı Zurafâ’sı. Ankara: AKM Yay.
Erdem, Sadık (hzl.) (2014). Ârif Hikmet Tezkiresi. Ankara: TTK Yay.
Ergun, Saadettin Nüzhet (1936-1945). Türk Şairleri. C.2. İstanbul: Bozkurt Matbaası. İstanbul.
Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hatimetü'ş-Şuara. İstanbul.
Kurdoğlu, Veli Behcet (1967). Şair Tabipler. İstanbul: Baha Matbaası.
Mehmed Süreyyâ (1308-15/ 1890-97). Sicill-i Osmânî. C. 2. İstanbul: Matbaa-i Âmire.
M. Şemseddin Sami (1996). Kâmûsü'l-Alam. C. 2. İstanbul: Kaşgar Neşriyat.
Oğraş, Rıza (hzl.)(2001). Esad Mehmed Efendi ve Bağçe-i Safâ-Endûz’u: İnceleme-Tenkitli Metin-Dizin. Afyon: Emirdağ Ofset Tesisleri.
Uludağ, Osman Şevki (1925). Beş buçuk Asırlık Türk Tabâbeti Târihi. İstanbul: Matbaa-i Âmire.
Uzluk, Feridun Nafiz (1954). Hekimbaşı Mustafa Behçet. Ankara: Örnek Matbaası.
Ünver, A. Süheyl (1943). Tıb Târihi. İstanbul.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 17.02.2015Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Varsa dest-i kudretin mes eyleye tâ aya dek
Bir gün olur kim gidersin ka'r-ı hâk ü mâ'e dek
Tutdu sıyt-ı hüsnü tâ şehr-i hayalî tayy edip
Âlem-i dîgerde Câbelkâ vü Câbelsâ'ya dek
Muttasıl ise ne denlü vahdet-i hasret misâl
Çok mesafe çok turuk vardır eliften yâ'ya dek
Nazresinden hâkde üftâdeler dûr oldular
Pek havâyî meşreb oldu kad çeküp bâlâya dek
Gûş-ı cân u dille sermest-i semâ-ı aşk olan
Rûh-ı ney'den yol bulur dergâh-ı Mevlânâ'ya dek
Ayş bâkî ber taraf ömr-i se-rûze mültezem
Behcetâ gafletdedir ednâdan ol a'lâya dek
(Kurdoğlu, Veli Behcet (1967). Şair Tabipler. İstanbul: Baha Matbaası. )
Yayın Tarihi: 17.02.2015Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Varsa dest-i kudretin mes eyleye tâ aya dek
Bir gün olur kim gidersin ka'r-ı hâk ü mâ'e dek
Tutdu sıyt-ı hüsnü tâ şehr-i hayalî tayy edip
Âlem-i dîgerde Câbelkâ vü Câbelsâ'ya dek
Muttasıl ise ne denlü vahdet-i hasret misâl
Çok mesafe çok turuk vardır eliften yâ'ya dek
Nazresinden hâkde üftâdeler dûr oldular
Pek havâyî meşreb oldu kad çeküp bâlâya dek
Gûş-ı cân u dille sermest-i semâ-ı aşk olan
Rûh-ı ney'den yol bulur dergâh-ı Mevlânâ'ya dek
Ayş bâkî ber taraf ömr-i se-rûze mültezem
Behcetâ gafletdedir ednâdan ol a'lâya dek
(Kurdoğlu, Veli Behcet (1967). Şair Tabipler. İstanbul: Baha Matbaası. )
Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Varsa dest-i kudretin mes eyleye tâ aya dek
Bir gün olur kim gidersin ka'r-ı hâk ü mâ'e dek
Tutdu sıyt-ı hüsnü tâ şehr-i hayalî tayy edip
Âlem-i dîgerde Câbelkâ vü Câbelsâ'ya dek
Muttasıl ise ne denlü vahdet-i hasret misâl
Çok mesafe çok turuk vardır eliften yâ'ya dek
Nazresinden hâkde üftâdeler dûr oldular
Pek havâyî meşreb oldu kad çeküp bâlâya dek
Gûş-ı cân u dille sermest-i semâ-ı aşk olan
Rûh-ı ney'den yol bulur dergâh-ı Mevlânâ'ya dek
Ayş bâkî ber taraf ömr-i se-rûze mültezem
Behcetâ gafletdedir ednâdan ol a'lâya dek
(Kurdoğlu, Veli Behcet (1967). Şair Tabipler. İstanbul: Baha Matbaası. )
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Varsa dest-i kudretin mes eyleye tâ aya dek
Bir gün olur kim gidersin ka'r-ı hâk ü mâ'e dek
Tutdu sıyt-ı hüsnü tâ şehr-i hayalî tayy edip
Âlem-i dîgerde Câbelkâ vü Câbelsâ'ya dek
Muttasıl ise ne denlü vahdet-i hasret misâl
Çok mesafe çok turuk vardır eliften yâ'ya dek
Nazresinden hâkde üftâdeler dûr oldular
Pek havâyî meşreb oldu kad çeküp bâlâya dek
Gûş-ı cân u dille sermest-i semâ-ı aşk olan
Rûh-ı ney'den yol bulur dergâh-ı Mevlânâ'ya dek
Ayş bâkî ber taraf ömr-i se-rûze mültezem
Behcetâ gafletdedir ednâdan ol a'lâya dek
(Kurdoğlu, Veli Behcet (1967). Şair Tabipler. İstanbul: Baha Matbaası. )