Madde Detay
BOYACIOĞLU
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / Başlangıç-15. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Boyacıoğlu’nun hayatı hakkında biyografik kaynaklarda herhangi bir kayıt mevcut değildir. Şairin varlığı, eserinden tespit edilebilmektedir. Buradaki bilgilere göre mahlası Boyacıoğlu’dur. Metni yazdığı sıralarda saçı sakalı ağarmış, yaşlı bir haldedir. Ticaretle uğraşmaktadır. Manzumesinin dil özelliklerine bakılırsa muhtemelen 14. yüzyılın ikinci yarısı ile 15. yüzyıl başlarında yaşamış olmalıdır (Deniz 2000: 163-164). Boyacıoğlu’nun bilinen tek eseri başlığı bulunmayan, ancak konusu itibarıyla adının Anâsır-ı Erba’a olması gerektiği Âmil Çelebioğlu (1999: 138) tarafından tespit edilen 224 beyitlik mesnevîsidir. Metnin bilinen tek nüshası “Süleymaniye Kütüphanesi, Yahya Tevfik Bölümü, no.189”da kayıtlı mecmuanın 198b-205b varakları arasında olup telif veya istinsah kaydı bulunmamaktadır. Ancak aynı mecmuada yer alan başka bir risâlenin 877/1472-73 istinsah tarihini taşıması, Anâsır-ı Erba’a’nın da bu tarihlere yakın bir zamanda istinsah edildiğini düşündürmektedir. Klasik tarzda tertip edilmiş bir mesnevî hüviyetini taşıyan Anâsır-ı Erba’a’nın tevhîd ve münâcâtı mefâ’îlün mefâ’îlün fe’ûlün, konunun işlendiği asıl kısmı ise fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilün kalıbıyla kaleme alınmıştır. Metinde çok sayıda vezin hatası vardır. Dil bakımından Eski Anadolu Türkçesi özelliklerini yansıtan mesnevîde “anâsır-ı erba’a” denen “su, ateş, toprak, hava”dan bahsedilmektedir. Dört unsurun özellikleri ile insan ahlâkı arasında ilgi kurulan manzume konusu ve konunun işlenişi bakımından didaktik ve ahlâkî bir nitelik taşımaktadır. Şairin mesnevîde anâsır-ı erba’anın özelliklerini vermekten ziyade bunlardan hareketle insan ahlâkının güzelleştirilmesini, peygamber ahlâkıyla yani iyi ahlâkla bezenmiş bir kimsenin nasıl olması gerektiğini göstermeye ve okura bunu benimsetmeye çalıştığı görülmektedir.
Kaynakça
Çelebioğlu, Âmil (1999). Türk Mesnevî Edebiyatı (16.yy.kadar) (Sultan II. Murad Devri). İstanbul: Kitabevi Yay.
Deniz, Sebahat (2000). “Boyacıoğlu’nun Anâsır-ı Erba’a Adlı Mesnevisi”. Türk Kültürü İncelemeleri (2): 161-182.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. SEBAHAT DENİZYayın Tarihi: 18.05.2014Güncelleme Tarihi: 05.11.2020Eserlerinden Örnekler
Anâsır-ı Erba’a’dan
Te’âlallah zihî sultân-ı âfâk
Kadîm ü Kayyum u Kâdir-i mutlak
Kerîm ü hem Rahîm Semî’ ü Basîr
Alîm ü hem Hakîm Kaviyy ü Nasîr
İ kamu kullarun mevlâsı Allâh
İ kamu şâhlarun evlâsı Allâh
Kamu şâhlar işigünde gedâdur
Adun Allâh durur dahı Hudâdur
İ cümle mahlukâtun pâdişâhı
Gönül eflâkinün hurşîd ü mâhı
(..…)
Yine haber virelüm sendin sana
Ger kulak tutar isen bendin yana
Âdemi yaratdı Hak dört nesneden
Anun ile geldi kıyâma beden
Biri âb ü biri âteş biri hâk
Biri bâd ola bilinüz aklı pâk
Dördiyile oldı mürekkeb beden
Bunlar oldı ayruğ olmadı neden
Bunlarun hâsıyyeti key çok durur
Bunlarun bigi dahı hîç yok durur
İşid eydeyüm bularun hulkı ne
Hulkunı benzet bularun hulkına
Dinle bir bir vasf idiserin sana
Cân kulağın açar olursan bana
Evvelâ sudur ki zâtı arıdur
Dahı neye değer ise arıdur
Âdem oldur su gibi arı ola
Din içinde nâmûsı ârî ola
Dahı kime irer ise arıda
Sohbetinde cân u gönül eride
Kangı meclisde kim ol kişi ola
Yarlığana küllîsi rahmet bula
İşidün bir hâsıyet yine sudan
Anun içün suyile oldı beden
Yaz u kış alçağa akmakdur işi
Alçak akmakdan geçer tağı taşı
Aka aka ol çoğalur nehr olur
Âkıbet deryâya iner bahr olur
Sen dahı ol su gibi alçağa ak
Bulınur vîrâne sûretlerde Hak
Tâ ki maksûda murâda iresin
Ma’şûkun cemâlini hem göresin
Yücelik iden kişi merdûd olur
Merdûd olanlar kaçan rahmet bulur
(..…)
Bu sözi okıyana dinleyene
Okıyup bundan öğüt anlayana
Rahmet it fazlun ile yâ Rabbenâ
Hemîşe hazretüne hamd ü senâ
Fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilât
Mahv olur fazlun ericek seyyi’ât
(Deniz, Sebahat (2000). “Boyacıoğlu’nun Anâsır-ı Erba’a Adlı Mesnevisi”. Türk Kültürü İncelemeleri (2): 168, 175-176, 181-182.)
Yayın Tarihi: 18.05.2014Güncelleme Tarihi: 05.11.2020Eserlerinden Örnekler
Anâsır-ı Erba’a’dan
Te’âlallah zihî sultân-ı âfâk
Kadîm ü Kayyum u Kâdir-i mutlak
Kerîm ü hem Rahîm Semî’ ü Basîr
Alîm ü hem Hakîm Kaviyy ü Nasîr
İ kamu kullarun mevlâsı Allâh
İ kamu şâhlarun evlâsı Allâh
Kamu şâhlar işigünde gedâdur
Adun Allâh durur dahı Hudâdur
İ cümle mahlukâtun pâdişâhı
Gönül eflâkinün hurşîd ü mâhı
(..…)
Yine haber virelüm sendin sana
Ger kulak tutar isen bendin yana
Âdemi yaratdı Hak dört nesneden
Anun ile geldi kıyâma beden
Biri âb ü biri âteş biri hâk
Biri bâd ola bilinüz aklı pâk
Dördiyile oldı mürekkeb beden
Bunlar oldı ayruğ olmadı neden
Bunlarun hâsıyyeti key çok durur
Bunlarun bigi dahı hîç yok durur
İşid eydeyüm bularun hulkı ne
Hulkunı benzet bularun hulkına
Dinle bir bir vasf idiserin sana
Cân kulağın açar olursan bana
Evvelâ sudur ki zâtı arıdur
Dahı neye değer ise arıdur
Âdem oldur su gibi arı ola
Din içinde nâmûsı ârî ola
Dahı kime irer ise arıda
Sohbetinde cân u gönül eride
Kangı meclisde kim ol kişi ola
Yarlığana küllîsi rahmet bula
İşidün bir hâsıyet yine sudan
Anun içün suyile oldı beden
Yaz u kış alçağa akmakdur işi
Alçak akmakdan geçer tağı taşı
Aka aka ol çoğalur nehr olur
Âkıbet deryâya iner bahr olur
Sen dahı ol su gibi alçağa ak
Bulınur vîrâne sûretlerde Hak
Tâ ki maksûda murâda iresin
Ma’şûkun cemâlini hem göresin
Yücelik iden kişi merdûd olur
Merdûd olanlar kaçan rahmet bulur
(..…)
Bu sözi okıyana dinleyene
Okıyup bundan öğüt anlayana
Rahmet it fazlun ile yâ Rabbenâ
Hemîşe hazretüne hamd ü senâ
Fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilât
Mahv olur fazlun ericek seyyi’ât
(Deniz, Sebahat (2000). “Boyacıoğlu’nun Anâsır-ı Erba’a Adlı Mesnevisi”. Türk Kültürü İncelemeleri (2): 168, 175-176, 181-182.)
Güncelleme Tarihi: 05.11.2020Eserlerinden Örnekler
Anâsır-ı Erba’a’dan
Te’âlallah zihî sultân-ı âfâk
Kadîm ü Kayyum u Kâdir-i mutlak
Kerîm ü hem Rahîm Semî’ ü Basîr
Alîm ü hem Hakîm Kaviyy ü Nasîr
İ kamu kullarun mevlâsı Allâh
İ kamu şâhlarun evlâsı Allâh
Kamu şâhlar işigünde gedâdur
Adun Allâh durur dahı Hudâdur
İ cümle mahlukâtun pâdişâhı
Gönül eflâkinün hurşîd ü mâhı
(..…)
Yine haber virelüm sendin sana
Ger kulak tutar isen bendin yana
Âdemi yaratdı Hak dört nesneden
Anun ile geldi kıyâma beden
Biri âb ü biri âteş biri hâk
Biri bâd ola bilinüz aklı pâk
Dördiyile oldı mürekkeb beden
Bunlar oldı ayruğ olmadı neden
Bunlarun hâsıyyeti key çok durur
Bunlarun bigi dahı hîç yok durur
İşid eydeyüm bularun hulkı ne
Hulkunı benzet bularun hulkına
Dinle bir bir vasf idiserin sana
Cân kulağın açar olursan bana
Evvelâ sudur ki zâtı arıdur
Dahı neye değer ise arıdur
Âdem oldur su gibi arı ola
Din içinde nâmûsı ârî ola
Dahı kime irer ise arıda
Sohbetinde cân u gönül eride
Kangı meclisde kim ol kişi ola
Yarlığana küllîsi rahmet bula
İşidün bir hâsıyet yine sudan
Anun içün suyile oldı beden
Yaz u kış alçağa akmakdur işi
Alçak akmakdan geçer tağı taşı
Aka aka ol çoğalur nehr olur
Âkıbet deryâya iner bahr olur
Sen dahı ol su gibi alçağa ak
Bulınur vîrâne sûretlerde Hak
Tâ ki maksûda murâda iresin
Ma’şûkun cemâlini hem göresin
Yücelik iden kişi merdûd olur
Merdûd olanlar kaçan rahmet bulur
(..…)
Bu sözi okıyana dinleyene
Okıyup bundan öğüt anlayana
Rahmet it fazlun ile yâ Rabbenâ
Hemîşe hazretüne hamd ü senâ
Fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilât
Mahv olur fazlun ericek seyyi’ât
(Deniz, Sebahat (2000). “Boyacıoğlu’nun Anâsır-ı Erba’a Adlı Mesnevisi”. Türk Kültürü İncelemeleri (2): 168, 175-176, 181-182.)
Eserlerinden Örnekler
Anâsır-ı Erba’a’dan
Te’âlallah zihî sultân-ı âfâk
Kadîm ü Kayyum u Kâdir-i mutlak
Kerîm ü hem Rahîm Semî’ ü Basîr
Alîm ü hem Hakîm Kaviyy ü Nasîr
İ kamu kullarun mevlâsı Allâh
İ kamu şâhlarun evlâsı Allâh
Kamu şâhlar işigünde gedâdur
Adun Allâh durur dahı Hudâdur
İ cümle mahlukâtun pâdişâhı
Gönül eflâkinün hurşîd ü mâhı
(..…)
Yine haber virelüm sendin sana
Ger kulak tutar isen bendin yana
Âdemi yaratdı Hak dört nesneden
Anun ile geldi kıyâma beden
Biri âb ü biri âteş biri hâk
Biri bâd ola bilinüz aklı pâk
Dördiyile oldı mürekkeb beden
Bunlar oldı ayruğ olmadı neden
Bunlarun hâsıyyeti key çok durur
Bunlarun bigi dahı hîç yok durur
İşid eydeyüm bularun hulkı ne
Hulkunı benzet bularun hulkına
Dinle bir bir vasf idiserin sana
Cân kulağın açar olursan bana
Evvelâ sudur ki zâtı arıdur
Dahı neye değer ise arıdur
Âdem oldur su gibi arı ola
Din içinde nâmûsı ârî ola
Dahı kime irer ise arıda
Sohbetinde cân u gönül eride
Kangı meclisde kim ol kişi ola
Yarlığana küllîsi rahmet bula
İşidün bir hâsıyet yine sudan
Anun içün suyile oldı beden
Yaz u kış alçağa akmakdur işi
Alçak akmakdan geçer tağı taşı
Aka aka ol çoğalur nehr olur
Âkıbet deryâya iner bahr olur
Sen dahı ol su gibi alçağa ak
Bulınur vîrâne sûretlerde Hak
Tâ ki maksûda murâda iresin
Ma’şûkun cemâlini hem göresin
Yücelik iden kişi merdûd olur
Merdûd olanlar kaçan rahmet bulur
(..…)
Bu sözi okıyana dinleyene
Okıyup bundan öğüt anlayana
Rahmet it fazlun ile yâ Rabbenâ
Hemîşe hazretüne hamd ü senâ
Fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilât
Mahv olur fazlun ericek seyyi’ât
(Deniz, Sebahat (2000). “Boyacıoğlu’nun Anâsır-ı Erba’a Adlı Mesnevisi”. Türk Kültürü İncelemeleri (2): 168, 175-176, 181-182.)