GAFİLÎ, Hacı Ozan

(d. 17.11.1934 / ö. 24.04.2004)
?
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Hacı Ozan olan Gafilî, Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Maksutlu köyünde 17 Kasım 1934 tarihinde dünyaya gelmiştir. Sülalesi Âşık Osmanoğulları lakabını taşımaktadır. Babasının adı Kuddusi, annesinin adı ise Zekiye'dir. Dört kardeşli bir aileye mensuptur (Ayral 1995: 8; Yıldız 2003: 490). Hacı Ozan, ilkokul tahsilini 1942 - 1947 yılları arasında köyündeki ilkokulda tamamlar. İlkokul günleri tam da İkinci Dünya Savaşı yıllarına denk geldiği için öğretmeni o yıllarda çoğu zaman savaşın seyri ilgili bilgiler aktarır. İlkokulu başarıyla bitirse de bilhassa maddi imkânsızlıklardan eğitim- öğretim hayatına devam edemez. 1954'te babasını ikna ederek Maksutlu'dan Sivas merkeze göç eden Ozan, okula devam etmediği için 1955'te önce demir yolu atölyesinde geçici işçi, daha sonra ise girdiği sınavı kazanarak Çimento Fabrikasında daimi işçi statüsünde çalışmaya başlar ve buradan da emekli olur (Ayral 1995: 9). Daha sonra mahallesinde görüp gönlünü kaptırdığı komşu kızı Hatice Hanım ile nişanlanır. Bu sırada babası Kuddusi Bey vefat eder. 1956'da Hatice Hanım ile dünya evine girer. 1957'de askerlik vazifesini yerine getirmek için ilk önce Ankara Muharebe Okulu'na; daha sonra Konya'ya gider. 1959'da askerliğini tamamlayıp Sivas'a döner. Çocukları olmadığı için Hatice Hanım ile sıkıntı yaşamaya başlarlar. Hatice Hanım üstüne kuma getirilmesine önce razı olur, kuma ayarlanır, ancak Hatice Hanım sonra vazgeçer. Hacı Ozan ise verdiği karardan vazgeçmez. Bunun üzerine Hatice Hanım evi terkeder. Niheyetinde de yolları ayrılır ve boşanırlar. İkinci eşi Nazife Hanım ile 1963'te evlenir. Bu evlilikten iki erkek, beş de kız çocuğu dünyaya gelir. Nazife Hanım 1991'de hastalanır ve vefat eder. Aynı yıl üçüncü eşi Döndü Hanım ile evlenir. 24 Nisan 2004 tarihinde vefat eden âşık, Sivas'ta Yukarı Tekke Mezarlığında medfundur (Kaya 2009: 378).

Hacı Ozan, hem âşıklık geleneğinin canlı bir şekilde yaşadığı Şarkışla gibi bir memleketin evladı olması hem de zaten sülalesine Âşık Osmanoğulları adının verilmesi sebebiyle halk şiiriyle haşır neşir yetişmiştir. Babası Kuddusi'nin de bir âşık olması ve hemen her akşam saz çalıp türküler okuması Hacı Ozan'ı halk şiirine iyice yaklaştırmıştır. İlkokulu bitirdiği yıllarda bir şiir yazarak babasına gösteren ve ondan övgü dolu cümleler işiten Ozan, amatör ruhla şiirler yazmaya başlar. Yaşı ilerledikçe soyadlarının da tesadüfî verilmediğini anlamıştır. İlk şiirini 1975'te Sivas'ta yayın yapan yerel bir gazetede yayımlar (Ayral 1995: 14). Hacı Ozan şiirlerinde Gafilî mahlasını kullanır. Bu mahlası ona herhangi biri vermemiştir. Gafilî mahlasını kendi seçmiştir. Ustalık derecesinde olmasa da saz çalabilmekte, geleneğin atışma dalında da boy göstermektedir. Ayrıca iyi bir Tahir ile Zühre anlatıcısıdır ve Köroğlu, Bey Böğrek ve Yaralı Mahmut Hikâyelerini çok beğenir.

Sivas'ın önemli âşıklarından İsmetî vasıtasıyla Doğan Kaya ile tanıştıktan sonra özellikle şiir tekniği konusunda kendini ilerletmiştir. Babasının yakın arkadaşı Baharözlü Feryadî başta olmak üzere Bekir Kılıç, Döllüklü Âşık Bekir, Tuzlalı Âşık Yakup etkilendiği âşıklar olarak sıralanabilir (Ayral 1995: 16). Gafilî, şiirlerinde yalın ve sade bir dil kullanmıştır. Türkçe olmayan kelime ya da kelime grupları onun şiirlerinde kendine pek yer bulamamıştır. Bazı şiirlerinde mahallî ifadelere de rastlanılmaktadır. 3, 4, 5, 6, 7 ve 10 dörtlükten meydana gelen şiirleri mevcuttur. Gafilî, en çok 11'li hece ölçüsünü kullanmıştır. Bunları sırasıyla 8'li şiirler ve 15'li bir şiir takip etmektedir. Buna göre en çok kullandığı nazım şekli koşmadır. Koşmadan başka semai, destan ve divan nazım şekillerini de tercih etmiştir. Gafilî'nin divanı aruzlu değil, heceli divandır (Ayral 1995: 21).

Âşığın şiirlerinin muhtevasına bakıldığında en çok nasihat içerikli öğütleme nazım türüyle yazılmıştır. Bunları sırasıyla dinî içerikli şiirler, aşk şiirleri, yergi şiirleri, zamandan şikâyet edilen şiirler, memleket sevgisinin işlendiği şiirler ve farklı temaları işleyen şiirler izlemektedir. Gafilî, şiirlerinde bazen canını sıkan zamları, bazen tüp bebeği, bazen de Almanya'ya göç eden gurbetçileri ele alır. Bu bakımdan şiirine kaynaklık eden konuları geniş bir yelpazeden seçtiği söylenebilir (Ayral 1995: 20). Gafilî'nin şiir tekniği güçlüdür. Hece ölçüsünde hata payı yok denecek kadar azdır. İrticalen şiirler de söyleyebilmektedir (Kaya 2009: 378).

Kaynakça

Ayral, Alparslan (1995). Âşık Gafilî. Sivas: Dilek Ofset Matbaacılık.

Kaya, Doğan (2009). Sivas Halk Şâirleri. C. II. Sivas: Önder Matbaacılık.

Yıldız, Alim (2003). Sivaslı Şâirler Antolojisi. İstanbul: Sivaslılar Vakfı Yay.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ UĞUR BAŞARAN
Yayın Tarihi: 26.09.2018
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1AZİZ TOPRAKd. 1873 - ö. 1946Doğum YeriGörüntüle
2GİRYÂNÎ, Süleyman İbn-i İbrahimd. 1861/1870? - ö. 1915/1920?Doğum YeriGörüntüle
3MUSTAFA GÜLÜMd. 1946 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4AZİZ TOPRAKd. 1873 - ö. 1946Doğum YılıGörüntüle
5GİRYÂNÎ, Süleyman İbn-i İbrahimd. 1861/1870? - ö. 1915/1920?Doğum YılıGörüntüle
6MUSTAFA GÜLÜMd. 1946 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7AZİZ TOPRAKd. 1873 - ö. 1946Ölüm YılıGörüntüle
8GİRYÂNÎ, Süleyman İbn-i İbrahimd. 1861/1870? - ö. 1915/1920?Ölüm YılıGörüntüle
9MUSTAFA GÜLÜMd. 1946 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
10AZİZ TOPRAKd. 1873 - ö. 1946Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11GİRYÂNÎ, Süleyman İbn-i İbrahimd. 1861/1870? - ö. 1915/1920?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12MUSTAFA GÜLÜMd. 1946 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13AZİZ TOPRAKd. 1873 - ö. 1946Madde AdıGörüntüle
14GİRYÂNÎ, Süleyman İbn-i İbrahimd. 1861/1870? - ö. 1915/1920?Madde AdıGörüntüle
15MUSTAFA GÜLÜMd. 1946 - ö. ?Madde AdıGörüntüle