GAFLETÎ

(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Gafletî’nin hayatı hakkında tezkirelerde ve biyografik kaynaklarda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, E.H. 1487 numarada kayıtlı olan ve Sultan II. Mustafa (salt. 1695-1703) için yazılan şiirleri ihtiva eden Mecmûa-i Tevârîh adlı eserde şaire ait bir tarih manzumesi yer almaktadır. Bu manzumenin Sultan II. Mustafa’nın 18 Zilkade 1106’da (30 Haziran 1695) Birinci Avusturya Seferi’nden galibiyetle dönmesi münasebetiyle kaleme alınmış olması göz önünde bulundurulduğunda Gafletî’nin 17. yüzyılın sonunda hayatta olduğu anlaşılmaktadır.

Kaynakça

Mecmû’a-i Eş’âr. Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi. E.H. 1487. vr. 44a-45a.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: Arş. Gör. Zahide Efe
Yayın Tarihi: 08.05.2021
Güncelleme Tarihi: 08.05.2021

Eserlerinden Örnekler

Târîh-i der-Senâ’-yı Gâzî Mustafâ Hân                       

Hıfz ide yavuz nazardan pâdişâhı Zü’l-celâl                

Hüsnini kıldum temâşâ hûb-rûy mümtâz-cemâl

 

Hak hatâlardan emîn ide vücûd-ı pâkini

Taht-ı ‘Osmânîde mevlâ eyleye pîr ü kemâl 

           

Niyyet-i hâlis ile çün eyledi ‘azm-i cihâd  

Feth-i nusretler nasîb itdi Cenâb-ı Lâ-yezâl

 

Böyle bir ceng olmamışdur devr-i âdemden berü

Lutf-ı Hak feyyâz-ı mutlak oldı a‘dâ pâyimâl

 

Hûn-ı a‘dâdan ser-a-pâ lâle renk oldı zemîn

Bî-kıyâsdur kırılan kâfir melâ‘în bed-fi‘âl

 

Ṣahn-ı sahrânuñ meyânı küştelerden oldı pür

Kelleler ise zemînde gûyiyâ bûstân misâl

 

Her tarafda ser-nigûn oldı kamu adâ-yı dîn

Gûş idince şabkasın urdı yire yedi kırâl

 

Ol kadar kırıldı küffâr bî-hisâb u bî-‘aded

Belki dünyâ turalı olmadı bu harb [ü] kıtâl

 

Hak Te‘âlâ şehriyâruñ ‘ömrini kıla füzûn

Dîn-i İslâma şeref virdi cedîden işbu hâl

 

Ṣıdk-ı pâkî hürmetine pâdişâh-ı ‘âlemüñ

Muîn oldı bî-gümân ol Hazret-i Celle Celâl

 

Hamza-meşreb târumâr itdi gürûhın kâfirüñ

Serverâne gerdi gögsün gûyiyâ Rüstem-i Zâl

 

Şâyi oldı Şâma şarka bu cihâd-ı ekberi

Şâhneşâhı bahş ide dîn-i mübîne bî-zevâl

 

Dîn-i İslâmuñ mücerred aldı intikâmını

Bu mahalde itdi imdâd ol Hudâ-yı müteâl

 

Bu fütûhât ile Sultân Mustafâ Hân sâninüñ

Bî-iştibâh ‘arşa asdurdı tîgın Hak teâl*

 

Rub-ı meskûn içre meşhûr oldı ‘adl [ü] dâd ile

Şemsveş toldı cihâna nâm [u] şânı mâ-la-mâl

 

İnşâʾ-Allâh bundan soñra karşu duramaz ‘adû

Çok zamândur kâfirüñ başına gelmedi bu hâl

 

Rûz [u] şâmda ‘ıyş u ‘işretle geçe her sâati

Konmaya bir zerrece mirât-ı kalbine melâl

 

Bâd-ı gam tokunmaya ol dâmen-i pâkine hîç

Cânib-i adadan aslâ olmaya bir kîl ü kâl

 

Devletinde kimseden bir kimseye cevr olmaya

Nâs-ı ‘âlem devr-i ‘adlinde ola âsûde hâl

 

Gafletî bende kadîmi bende ibni bendedür

Hidmet i[t]miş dîn [ü] devlet bâbına sittîn sâl

 

Tâkati bî-tâk olmuşdur felekden bî-meded

Derdmend bî-çâredür bikes fakîr [ü] bî-mecâl

 

Bir garîb düşkin kuluñdur dilegi bir pâre nân

Pâdişâhum merhamet kıl hayr du’âsını al

 

Kabe-i ‘ulyâya yetmiş defa varmışca sevâb

Bî-gümân nâʾil olursız hâsıl olursa meâl

                        (Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphenesi. E.H. 1487. vr. 44a-45a)



* Bu mısra vezne uymamaktadır.