Madde Detay
GİRYÂNÎ, Süleyman İbn-i İbrahim
(d. ?/1861/1870? - ö. ?/1915/1920?)
Âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı, Süleyman İbn-i İbrahim olan şairin doğum ve ölüm tarihleri ihtilaflıdır. İbrahim Aslanoğlu, doğumunu 1861 ve vefatını 1915 olarak verirken, Divriği Cumhuriyet Ortaokulu öğretmeni H. Şaman 1870/71 ve 1920 yıllarını ileri sürmüştür. Sivas'ın Divriği ilçesinin İmamoğlu mahallesinde doğmuştur. Divriği'nin dışına çıkmayan şair, ömrünü bu bölgede geçirmiş ve aynı bölgede vefat etmiştir (Aslanoğlu 1961: 76). Babası İbrahim Ağa’dır. Babasını küçükken kaybetmiştir. Ailesi Bozokluzade olarak bilinir. "Bozokoğlu Süleyman" lakabıyla tanınan şair, müderris ve vaiz olan Hasan Efendi’den Arapça ve Farsça öğrenmiştir. Kangal ve Divriği’nin bazı köylerinde dersler vermiş, daha sonra bu işi resmen sürdürmüştür. 100 kuruş maaşla çalışırken Maarif nazırına yazdığı bir methiyeden dolayı maaşı 150 kuruşa çıkarılmıştır. Şair, uzun yıllar Divriği ve Kangal'a bağlı Vazıldan, Sincan, Sevir ve Tuğut köylerinde öğretmenlik yaptıktan sonra emekliye ayrılmıştır. Emekli olduktan sonra özel ders vermeye devam etmiştir (Aslanoğlu 1985: 75-83; Yıldız 2017: 259). Süleyman, şiirlerinde Giryanî, Sırrî ve Âşık Ağa mahlaslarını kullanmıştır (Aslanoğlu 1961: 76).
Hem divan hem halk edebiyatı tarzında şiirler yazmıştır. Hece ile yazdığı şiirleri sade ve açık, aruzla yazdıkları ise ağdalıdır. 1902 yılında Ravz-atü'l Ahbâr ve Şevâhid-i Nebeviyye tarihleri ile Fezâil-Şia isimli eserlerden yararlanarak öğrencisi Hasan Fehmi Kusurî ile birlikte yazdıkları Necmü'l-Kulûb Yahut Gönüller Yıldızı isimli eseri 1949 yılında neşredilmiştir (Yıldız 2017: 259). Hz. Ali, Ehl-i Beyt ve fazîletlerinin anlatıldığı Necmü'l- Kulûb; âyet-i kerîmeler, hadîs-i şerîfler ve İslâm tarihine dair yazılmış bazı eserlerde verilen bilgiler referans alınarak oluşturulmuştur. Şairin tek eseri olan Necmü'l-Kulûb adlı mesnevî 3990 beyitten oluşmaktadır. Kitaptaki şiirlerin çoğunluğu Süleyman’a aittir (Kaya 2009: 192; Şaman 1938: 23-24).
Kaynakça
Aslanoğlu, İbrahim (1961). "Giryânî". Divriği Şairleri.
İstanbul: Ekin Basımevi.
Aslanoğlu, İbrahim (1985). Söz Mülkünün Sultanları. İstanbul: Erman
Yay.
Kaya, Doğan (2009). "Giryânî". Sivas Halk Şairleri. C. V. Sivas: Önder Matbaacılık. 192.
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla. 14: 23-24.
Yıldız, Âlim (2017). "Giryânî". Sivaslı Divan Şairleri. İstanbul: Sivaslılar Vakfı. 259.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. DOĞAN KAYA - RÜMEYSA ÜÇPINARYayın Tarihi: 27.11.2014Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Bu Meydana
Vekil-i Şah-ı Merdan’ı
Gören gelsin bu meydana
Açılmış meclis irfanı
Giren gelsin bu meydana
Bunda gelen olur hacı
Başına urunur tacı
İmamlar rahının pacı
Veren gelsin bu meydana
Halil-i Hak nâr içinde
Nesimî’dir zâr içinde
Mansur gibi dâr içinde
Duran gelsin bu meydana
Terk eyle dünyanın işin
Çal yerden yerlere başın
Ağlayıp gözünün yaşın
Döken gelsin bu meydana
Aldanma dünya fi’line
Nazar etme nas diline
Muhammed Ali yoluna
Giden gelsin bu meydana
Özün doğru raha salmış
Hakikat bahrine dalmış
Kelleyi koltuğa almış
Olan gelsin bu meydana
Kazanıp bî-hilâl kârdan
Halas eyle başın nârdan
Gelip bunda kamu vardan
Geçen gelsin bu meydana
Özünü Hakk’a bağlayıp
Ciğerciğini dağlayıp
Coşkun su gibi çağlayıp
Akan gelsin bu meydana
Pirim Bektaş-ı Veli’yi
Ol Şah-ı Merdan Ali’yi
Fahr-ı âlem Mustafa’yı
Seven gelsin bu meydana
Deme hergiz kış ile yaz
Eyledim Hakk’ıma niyaz
Silüben kalbini ayaz
Eden gelsin bu meydana
Süleyman’ım hilaf demez
Velâkin kimse anlamaz
Rızasız hiç lokma yemez
Olan gelsin bu meydana
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla, 14: 23-24.
Düvaz
Ey zî-kerem ihsanı çok
Bunca sahip eşya sensin
Sana mümasil kimse yok
Kamu derde deva sensin
Cümle nebiler serveri
İki cihanın kameri
Ahir zaman peygamberi
Muhammed Mustafa sensin
Tarikat babının rahı
Hakikat ilminin şahı
Kamunun poşt ü penahı
Aliye’l-Murtaza sensin
Cürm ü günahlardan geçen
Cennet’in babını açan
Müminlere rahmet saçan
Hasan Hulk-ı Rıza sensin
Mücrim taliplerin yarı
Âşık-ı şeydanın kârı
Resul’ün çeşm-i envarı
Hüseyn-i Kerbelâ sensin
Azm-i cavidan eyleyen
Melekler seyran eyleyen
Per olup divan eyleyen
Ali Zeynel Aba sensin
İmam Bakır’a yetersin
Cafer’in emrin tutarsın
Kâzım’a gönül katarsın
Kamu dertten reha sensin
Rıza’dır kıble-yi iman
Taki Naki nur-ı Yezdan
Askerî dertlere derman
Gönüllere cilâ sensin
Mehdi’dir İmamlar hatmi
Dü âleme geçer n hükmü
Süleyman’ın canı cismi
Ey Şah-ı evliya sensin
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla. 14: 23-24.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 27.11.2014Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Bu Meydana
Vekil-i Şah-ı Merdan’ı
Gören gelsin bu meydana
Açılmış meclis irfanı
Giren gelsin bu meydana
Bunda gelen olur hacı
Başına urunur tacı
İmamlar rahının pacı
Veren gelsin bu meydana
Halil-i Hak nâr içinde
Nesimî’dir zâr içinde
Mansur gibi dâr içinde
Duran gelsin bu meydana
Terk eyle dünyanın işin
Çal yerden yerlere başın
Ağlayıp gözünün yaşın
Döken gelsin bu meydana
Aldanma dünya fi’line
Nazar etme nas diline
Muhammed Ali yoluna
Giden gelsin bu meydana
Özün doğru raha salmış
Hakikat bahrine dalmış
Kelleyi koltuğa almış
Olan gelsin bu meydana
Kazanıp bî-hilâl kârdan
Halas eyle başın nârdan
Gelip bunda kamu vardan
Geçen gelsin bu meydana
Özünü Hakk’a bağlayıp
Ciğerciğini dağlayıp
Coşkun su gibi çağlayıp
Akan gelsin bu meydana
Pirim Bektaş-ı Veli’yi
Ol Şah-ı Merdan Ali’yi
Fahr-ı âlem Mustafa’yı
Seven gelsin bu meydana
Deme hergiz kış ile yaz
Eyledim Hakk’ıma niyaz
Silüben kalbini ayaz
Eden gelsin bu meydana
Süleyman’ım hilaf demez
Velâkin kimse anlamaz
Rızasız hiç lokma yemez
Olan gelsin bu meydana
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla, 14: 23-24.
Düvaz
Ey zî-kerem ihsanı çok
Bunca sahip eşya sensin
Sana mümasil kimse yok
Kamu derde deva sensin
Cümle nebiler serveri
İki cihanın kameri
Ahir zaman peygamberi
Muhammed Mustafa sensin
Tarikat babının rahı
Hakikat ilminin şahı
Kamunun poşt ü penahı
Aliye’l-Murtaza sensin
Cürm ü günahlardan geçen
Cennet’in babını açan
Müminlere rahmet saçan
Hasan Hulk-ı Rıza sensin
Mücrim taliplerin yarı
Âşık-ı şeydanın kârı
Resul’ün çeşm-i envarı
Hüseyn-i Kerbelâ sensin
Azm-i cavidan eyleyen
Melekler seyran eyleyen
Per olup divan eyleyen
Ali Zeynel Aba sensin
İmam Bakır’a yetersin
Cafer’in emrin tutarsın
Kâzım’a gönül katarsın
Kamu dertten reha sensin
Rıza’dır kıble-yi iman
Taki Naki nur-ı Yezdan
Askerî dertlere derman
Gönüllere cilâ sensin
Mehdi’dir İmamlar hatmi
Dü âleme geçer n hükmü
Süleyman’ın canı cismi
Ey Şah-ı evliya sensin
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla. 14: 23-24.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 07.12.2020Eserlerinden Örnekler
Bu Meydana
Vekil-i Şah-ı Merdan’ı
Gören gelsin bu meydana
Açılmış meclis irfanı
Giren gelsin bu meydana
Bunda gelen olur hacı
Başına urunur tacı
İmamlar rahının pacı
Veren gelsin bu meydana
Halil-i Hak nâr içinde
Nesimî’dir zâr içinde
Mansur gibi dâr içinde
Duran gelsin bu meydana
Terk eyle dünyanın işin
Çal yerden yerlere başın
Ağlayıp gözünün yaşın
Döken gelsin bu meydana
Aldanma dünya fi’line
Nazar etme nas diline
Muhammed Ali yoluna
Giden gelsin bu meydana
Özün doğru raha salmış
Hakikat bahrine dalmış
Kelleyi koltuğa almış
Olan gelsin bu meydana
Kazanıp bî-hilâl kârdan
Halas eyle başın nârdan
Gelip bunda kamu vardan
Geçen gelsin bu meydana
Özünü Hakk’a bağlayıp
Ciğerciğini dağlayıp
Coşkun su gibi çağlayıp
Akan gelsin bu meydana
Pirim Bektaş-ı Veli’yi
Ol Şah-ı Merdan Ali’yi
Fahr-ı âlem Mustafa’yı
Seven gelsin bu meydana
Deme hergiz kış ile yaz
Eyledim Hakk’ıma niyaz
Silüben kalbini ayaz
Eden gelsin bu meydana
Süleyman’ım hilaf demez
Velâkin kimse anlamaz
Rızasız hiç lokma yemez
Olan gelsin bu meydana
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla, 14: 23-24.
Düvaz
Ey zî-kerem ihsanı çok
Bunca sahip eşya sensin
Sana mümasil kimse yok
Kamu derde deva sensin
Cümle nebiler serveri
İki cihanın kameri
Ahir zaman peygamberi
Muhammed Mustafa sensin
Tarikat babının rahı
Hakikat ilminin şahı
Kamunun poşt ü penahı
Aliye’l-Murtaza sensin
Cürm ü günahlardan geçen
Cennet’in babını açan
Müminlere rahmet saçan
Hasan Hulk-ı Rıza sensin
Mücrim taliplerin yarı
Âşık-ı şeydanın kârı
Resul’ün çeşm-i envarı
Hüseyn-i Kerbelâ sensin
Azm-i cavidan eyleyen
Melekler seyran eyleyen
Per olup divan eyleyen
Ali Zeynel Aba sensin
İmam Bakır’a yetersin
Cafer’in emrin tutarsın
Kâzım’a gönül katarsın
Kamu dertten reha sensin
Rıza’dır kıble-yi iman
Taki Naki nur-ı Yezdan
Askerî dertlere derman
Gönüllere cilâ sensin
Mehdi’dir İmamlar hatmi
Dü âleme geçer n hükmü
Süleyman’ın canı cismi
Ey Şah-ı evliya sensin
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla. 14: 23-24.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Bu Meydana
Vekil-i Şah-ı Merdan’ı
Gören gelsin bu meydana
Açılmış meclis irfanı
Giren gelsin bu meydana
Bunda gelen olur hacı
Başına urunur tacı
İmamlar rahının pacı
Veren gelsin bu meydana
Halil-i Hak nâr içinde
Nesimî’dir zâr içinde
Mansur gibi dâr içinde
Duran gelsin bu meydana
Terk eyle dünyanın işin
Çal yerden yerlere başın
Ağlayıp gözünün yaşın
Döken gelsin bu meydana
Aldanma dünya fi’line
Nazar etme nas diline
Muhammed Ali yoluna
Giden gelsin bu meydana
Özün doğru raha salmış
Hakikat bahrine dalmış
Kelleyi koltuğa almış
Olan gelsin bu meydana
Kazanıp bî-hilâl kârdan
Halas eyle başın nârdan
Gelip bunda kamu vardan
Geçen gelsin bu meydana
Özünü Hakk’a bağlayıp
Ciğerciğini dağlayıp
Coşkun su gibi çağlayıp
Akan gelsin bu meydana
Pirim Bektaş-ı Veli’yi
Ol Şah-ı Merdan Ali’yi
Fahr-ı âlem Mustafa’yı
Seven gelsin bu meydana
Deme hergiz kış ile yaz
Eyledim Hakk’ıma niyaz
Silüben kalbini ayaz
Eden gelsin bu meydana
Süleyman’ım hilaf demez
Velâkin kimse anlamaz
Rızasız hiç lokma yemez
Olan gelsin bu meydana
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla, 14: 23-24.
Düvaz
Ey zî-kerem ihsanı çok
Bunca sahip eşya sensin
Sana mümasil kimse yok
Kamu derde deva sensin
Cümle nebiler serveri
İki cihanın kameri
Ahir zaman peygamberi
Muhammed Mustafa sensin
Tarikat babının rahı
Hakikat ilminin şahı
Kamunun poşt ü penahı
Aliye’l-Murtaza sensin
Cürm ü günahlardan geçen
Cennet’in babını açan
Müminlere rahmet saçan
Hasan Hulk-ı Rıza sensin
Mücrim taliplerin yarı
Âşık-ı şeydanın kârı
Resul’ün çeşm-i envarı
Hüseyn-i Kerbelâ sensin
Azm-i cavidan eyleyen
Melekler seyran eyleyen
Per olup divan eyleyen
Ali Zeynel Aba sensin
İmam Bakır’a yetersin
Cafer’in emrin tutarsın
Kâzım’a gönül katarsın
Kamu dertten reha sensin
Rıza’dır kıble-yi iman
Taki Naki nur-ı Yezdan
Askerî dertlere derman
Gönüllere cilâ sensin
Mehdi’dir İmamlar hatmi
Dü âleme geçer n hükmü
Süleyman’ın canı cismi
Ey Şah-ı evliya sensin
Şaman, H. (1938). “Divrikli Süleyman Giryanî”, Ortayayla. 14: 23-24.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HALİL, Halil İbrahim Bacak | d. 1924 - ö. 20.08.2008 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | Yusuf Koç | d. 01 Ocak 1955 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | AĞA, İbrahim Eren | d. 1913 - ö. 07.07.1998 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | HALİL, Halil İbrahim Bacak | d. 1924 - ö. 20.08.2008 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | Yusuf Koç | d. 01 Ocak 1955 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | AĞA, İbrahim Eren | d. 1913 - ö. 07.07.1998 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | HALİL, Halil İbrahim Bacak | d. 1924 - ö. 20.08.2008 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | Yusuf Koç | d. 01 Ocak 1955 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | AĞA, İbrahim Eren | d. 1913 - ö. 07.07.1998 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | HALİL, Halil İbrahim Bacak | d. 1924 - ö. 20.08.2008 | Meslek | Görüntüle |
11 | Yusuf Koç | d. 01 Ocak 1955 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
12 | AĞA, İbrahim Eren | d. 1913 - ö. 07.07.1998 | Meslek | Görüntüle |
13 | HALİL, Halil İbrahim Bacak | d. 1924 - ö. 20.08.2008 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | Yusuf Koç | d. 01 Ocak 1955 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | AĞA, İbrahim Eren | d. 1913 - ö. 07.07.1998 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | HALİL, Halil İbrahim Bacak | d. 1924 - ö. 20.08.2008 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | Yusuf Koç | d. 01 Ocak 1955 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | AĞA, İbrahim Eren | d. 1913 - ö. 07.07.1998 | Madde Adı | Görüntüle |