Madde Detay
HAŞMET, Mehmed Abbas Efendi-zâde
(d. ?/? - ö. 1181-82/1768)
divan şairi, nasir
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
İstanbul’da doğan Haşmet'in doğum yılı kesin olarak bilinmemektedir. Asıl adı Mehmed’dir. Yenişehirli Kazasker Abbas Ebulhayr Efendi'nin oğlu olması sebebiyle, “Abbas Efendi-zâde" sanıyla tanındı. İlk eğitimini müderris ve molla olan babasından aldı. Daha sonra medreseye devam etti ve Arapça ve Farsçayı ve bu dillerin edebiyatlarını ileri düzeyde öğrendi. Şeyhülislam Karahalil-zâde Mehmed Sa'îd Efendi'ye sunduğu şiirleriyle kendisini kabul ettirdi. Çeşitli medreselerde müderrislik yaptı. Daha sonra hariç rütbesini talep etti. Sahn Medreseleri müderrisliğine kadar yükseldi. İstinye’de babasının yalısında ikamete memur edildi. Sonra Bursa’ya (1173/1759), oradan da İzmir’e sürüldü. Bursa’dayken, şehrin önde gelen sanatçı ve bilim adamlarını etrafında topladı. 1762 /1176 yılında Bursa’dayken babası Abbas Ebulhayr vefat etti. Bursa’da altı yıla yakın kaldı, babasının mirasını harcayarak renkli bir hayat sürdü. Râgıb Paşa'ya sunduğu bir kasidesinde hacca gitmek üzere izin istemesi, Râgıb Paşa'nın Halep Valiliği sırasında (1754-1755) ona refakat etmekte olduğunu düşündürmektedir. İstinye’de, Bursa, İzmir ve Rodos gibi şehirlerde ikamete memur edilen şair, 1182/1768 yılında Rodos’ta vefat etti. Ölümüne Râmiz, "gitdi Haşmet" ibaresiyle tarih düşürdü. Mezarı aynı yerde Murad Reis Türbesi civarındadır. Şairin evlenip evlenmediği, çocuğunun olup olmadığı, kaç yaşında vefat ettiği konularında mevcut kaynaklarda bilgi bulunmamaktadır.
Eserleri şunlardır:
1. Dîvân: Haşmet Dîvânı, arkadaşı İmam-zâde Sa'îd tarafından Bursa’da sürgündeyken toplanılarak bir araya getirilmiştir. Fakat Dîvân oldukça eksiktir. Şiirlerdeki başlıkların büyük çoğunluğu İmam-zâde tarafından eklenmiştir. Dîvân İmam-zâde’nin önsözüyle başlar. Önsözde Dîvân'ı tertip macerasından, Haşmet'in hayatından ve kişiliğinden söz edilir. Yaklaşık 3000 beyitlik Dîvân'da; 19 kaside, 16 tarih, 1'i Arapça olmak üzere 5 tesdis, 1'i Farsça olmak üzere 8 tahmis, 256 gazel, 2 lugaz, 12 muamma, 21 kıta, 12 beyit verdır. Dîvân'ın çeşitli kütüphanelerde 11 nüshası bulunmaktadır.
2.Senedü'ş-Şu'arâ: Haşmet'in, Dîvân'ından sonra en önemli eseri Senedüş-Şu'arâ’dır. Müellif bu eserde bütün sanat gücünü, hünerini göstermiş; Arap dili ve edebiyatı ile dinî ilimler özellikle tefsir, hadis konusundaki bilgilerini ortaya koymuş, aruz vezni ve belagat konusundaki birikimini gözler önüne sermiştir. Sadrazam Koca Râgıb Paşa adına yazılan ve ona sunulan bu eser dört fıkra ve bir hatimeden meydana gelmektedir.
3. Vilâdet-nâme: Haşmet, Vilâdet-nâme-i Hümâyûn, Sûrnâme-i Hümâyûn, Vilâdet-nâme-i Hîbetullâh Sultân adlarıyla da anılan bu eserini Padişah III. Mustafa'nın kızı Hîbetullâh Sultan'ın doğumu üzerine Koca Râgıp Paşa'nın emriyle kaleme almıştır. Bu eser bir sünnet veya evlenme düğünü için değil, padişahın kızının doğumu üzerine yazılmış mensur bir viladetnamedir. Vilâdet-nâme'nin kütüphanelerde 7 nüshası vardır.
4. İntisâbül-Mülûk: Hâb-nâme, Vâkı'a-nâme adlarını da taşıyan bu eser, Padişah III. Mustafa'nın 1757 yılında tahta cülus ettiği günün gecesi Haşmet’in gördüğü rüyayı ihtiva eder. Kütüphanelerde 5 nüshası vardır.
Haşmet'in tüm eserleri Haşmet Külliyatı adıyla Mehmet Arslan ve İ. Hakkı Aksoyak tarafından yayımlanmıştır (1994). Bu eserlerin dışında Haşmet'e ait gösterilen, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Ty. Nr. 3382 numarada Haşmet adına kayıtlı Şehadet-nâme ise Veysî’ye aittir (Arslan-Aksoyak 1994: 45-55).
Haşmet, nazirelerinin sayısından da anlaşılacağı gibi o günkü şiir tarzının çok yönlü bir taklitçisidir. Kasidelerinin fazla bir değeri olmamakla birlikte, “üzere”, “eyler”, “olur” redifindeki kasideleri, mimiye kasidesi, ramazaniyesi ve bilhassa dönemin sosyal yaşayışı ve hayatı hakkında bilgi verdiği terkib-i bendi, divan şiirinin başarılı örnekleri arasına girebilecek niteliktedir. Kasidelerden dördü Nef'î'ye biri Sünbül-zâde Vehbî’ye naziredir. Bir terkib-i bendi ise, Bağdatlı Rûhî’ye naziredir. Haşmet, şiirlerinde Fars ve Türk şiirinin önemli temsilcileriyle boy ölçüşmekle birlikte, o bir nazire şairi olmaktan öteye gidememiştir. 256 gazelinden 78'i başka şairlere naziredir. Diğerlerinin de nazire olma ihtimali yüksektir. Nazire yazdığı şairlerin başında 17 şiirle Koca Râgıb Paşa gelmektedir. Bununun yanında Nâbî ve Sâbit başta olmak üzere çağdaşı birçok şaire nazire yazmış; Mevlâna, Nabî, Râzî, Vecdî ve Nahîfî’nin şiirlerini tahmis etmiştir. Koca Râgıp Paşa ile Haşmet ve kadın şairlerden Fıtnat Hanım arasında bir takım latifeler yapıldığı rivayet olunmuş, halk arasında dolaşan bazı fıkralar onlara mal edilmiştir (Arslan-Aksoyak, 1994: 11-44). Kaynaklara göre şair, incitici şiirleri, keskin dili sebebiyle İstanbul’dan uzaklaştırılmıştır. Fakat onun sosyal tenkit ve hiciv yönünü gösteren şiirleri Dîvân'ında yoktur.
Kaynakça
Ahmet Vasıf (1219). Tarih-i Vasıf. İstanbul. 22, 47-48.
Aktepe, Münir (1978). Şemdanizade Süleyman Efendi Tarihi II A . İstanbul. 47, 48, 51, 132.
Akün, Ömer Faruk (1996). "Fitnat Hanım". İslâm Ansiklopedisi. C.13. İstanbul: TDV Yay. 46.
Arif Hikmet. Arif Hikmet Tezkiresi. Millet Kütüphanesi. Nr.789. vr.15b.
Arslan, Mehmet (1999). Türk Edebiyatında Manzum Surnameler. Ankara: AKM Yay.
Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas.
Aslan, Mustafa (1995). Haşmet: Hayatı, Edebî Kişiliği, Eserleri ve Divanı'nın Tenkidli Metni. Doktora Tezi. Kayseri: Erciyes Üniversitesi.
Aslan, Mustafa (1996). “Haşmet Külliyatı’nın Değerlendirilmesi”. Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 7: 331-364.
Atsız, H. Nihal (1941). “Koca Ragıp Paşa, Haşmet ve Fıtnat Hanım Arasında Şakalar”. Çınaraltı Mecmuası 3: 5-6.
Babinger, Franz (1982).Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri. çev. Coşkun Üçok. Ankara: KB. Yay. 322, 328-329.
Bakırcıoğlu, Ziya (1981). "Haşmet". Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C.IV. İstanbul: Dergâh Yay. 141-142.
Banarlı, Nihat Sami (1948, 1971-79, 1987). Resimli Türk Edebiyatı Tarihi. C. II. İstanbul: MEB Yay. 768.
Birinci, Ali (yty.). “Rüyalar”. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. VII. İstanbul: Dergâh Yay. 370.
Boratav, Pertev Naili (1988). 100 Soruda Halk Edebiyatı. İstanbul.
Bursalı Mehmet Tahir (1333). Osmanlı Müellifleri. C. II. İstanbul. 141-142.
Cunbur, Müjgân (1994). "Haşmet Külliyâtı". Bilge 1: 17-18.
Çalık, Etem (1993). Şair ve Yazarlarımızdan Nükteler. İstanbul. 40, 41.
Çavuşoğlu, Ali (hzl.) (1999). E. J. Wilkinson Gibb.Osmanlı Şiir Tarihi (History of Ottoman Poetry). C. I- II. Ankara: Akçağ Yay. 365.
Çelikkol, Zeki (1992). Rodos'taki Türk Eserleri ve Tarihçe. Ankara. 45-46.
Çınarcı, M. Nuri (hzl.)(2007). Şeyhülislam Ârif Hikmet Tezkiretü’ş-Şuara. Yüksek Lisans Tezi. Gaziantep: Gaziantep Üniversitesi. 44.
Dilmen, İbrahim Necmi (1338). Tarih-i Edebiyyat Dersleri. C. I. İstanbul. 216-219.
Erbay, Erdoğan (1996). Divan Edebiyatı Üzerine Tenkit, Değerlendirme ve Tartışmalar (1866-1901). Erzurum.
Erdem, Sadık (1985). Râmiz ve Âdâb-ı Zurafâ’sı. Ankara: AKM Yay.
Ertaylan, İsmail Hikmet (1933). Koca Ragıp Paşa ve Fıtnat. İstanbul.
Fatin (1271). Hatimetü’l-Eşar. İstanbul. 61.
Hacı Mehmet Zihnî (1294). Meşahirü’n-Nisâ. C. II. İstanbul. 140-141.
Hammer-Purgstall (1836-1838). Geschichte der Osmanichen Dichtkunst. C. II. Peşte. 322.
Haşmet (yty.). Vilâdetnâme-i Haşmet Vilâdetâme-i Hümâyûn. İstanbul.
İpekten, Halûk, Mustafa İsen, Recep Toparlı, Naci Okçu ve Turgut Karabey (1988). Tezkirelere Göre Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KTB Yay. 191, 192.
Kahraman, Atıf (1971). “Şair Haşmet’in Sporculuğu”. Türk Kültürü 9 (104): 26-59.
Kaplan, Mehmet (1977). “Haşmet”. İslam Ansiklopedisi. C. 5. İstanbul: MEB Yay. 354-355.
Karabey, Turgut (1987). “Haşmet”. Büyük Türk Klasikleri İstanbul: Ötüken Söğüt Yay. 6: 387-393.
Kepeci, Kâmil. Bursa Kütüğü II. Bursa Eski Yazma ve Basma Eserler Ktp. Genel. nr. 4520. 216.
Kılıç, Filiz (1988).Tezkire-i Şuara-yı Şefkat-i Bağdadî. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/belge/1-83505/sefkat-i-bagdadi---tezkiretus-suara.html [erişim tarihi: 01.06.2013]. 3.
Kilisli Muallim Rifat ve Şerefeddin Yaltkaya (nşr.) (1945). Keşfü'z-Zunûn an Esâmi't-Kütüb ve'l-Fünûn. C. I. İstanbul. 498.
Kocatürk, Vasfi Mahir (1970). Türk Edebiyatı Tarihi. Ankara. 525.
Koçu, Reşat Ekrem (1964). Osmanlı Tarihinin Panoraması. İstanbul. 297-300.
Koçu, Reşat Ekrem. (yty.). Haşmet Viladet-name-i Haşmet. İstanbul: Çığır Kitabevi.
Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatcı (hzl.) (2000). Bursalı Mehmed Tahir. Osmanlı Müellifleri. C. II. Ankara: Bizim Büro Yay. 142-143.
Kutlar, Fatma Sabiha-Müjgân Çakır ve Hanife Koncu (2012). Mehmet Tevfik Kâfile-i Şuara. İstanbul: Doğu Kütüphanesi Yay.
Mehmet Süreyya (1311). Sicill-i Osmanî. İstanbul. II:233; III: 293.
Mehmet Tevfik (1306). Hazîne-i Letâ'if. İstanbul. 93.
Muallim Naci (1308). Esâmî. İstanbul. 122.
Müstakim-zade Süleyman Saadeddin Efendi. Mecelletü'n-Nisâb. Süleymaniye Kütüphanesi. Halet Efendi. Nr.628. vr.184b.
Okay, M. Orhan (1997). “Haşmet”. İslam Ansiklopedisi. C. 16. İstanbul: TDV Yay. 422-424.
Râmiz. Âdâb-ı Zurefâ. Millet Kütüphanesi. AE Tarih. Nr. 762. .74-76.
Rodoslu, Celaleddin (1945). Rodos ve İstanköy Adalarında Gömülü Tarihî Simalar. Ankara.
Sevgi, Ahmet ve Mustafa Özcan (1996). Ali Canip Yöntem, Eski Türk Edebiyatı Üzerine Makaleleri. İstanbul.
Şefkat. Şefkat Tezkiresi. Millet Kütüphanesi. AE Tarih Nr.770. vr.25a.
Şemseddin Sami (1308). Kâmûsu'l-A'lâm. C. III. İstanbul. 1961.
Özgül, Metin Kayahan (yty.). Türk Edebiyatında Siyasî Rüyalar. Ankara. 11-13.
Tarlan, Ali Nihat (1992). Hayali Divanı. Ankara: Akçağ Yay. 24.
Tuhfe-İsmailiyye, Münşeat-ı Aziziyye Fî Âsar-ı Osmaniyye, İsmail Hakkı b. Şeyh Mustafa El-Bursavi. (1292). “Şair-i Meşhur Haşmet Efendi’nin Bir Âşık-ı Sadıka Mektub-ı Belagat-üslûplarıdır.” . Basiret Matbaası. İstanbul. 71.
Yücebaş, Hilmi (1976). Hiciv ve Mizah Edebiyatı Antolojisi. İstanbul. 163-164.
Yüksel, Sedit (1977). "Koca Ragıb Paşa'nın Sanatında ve Yaşantısında Haşmet'in ve Fıtnat'ın Yeri". Türkoloji Dergisi VII: 23-33.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 05.06.2013Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Dîvân
Gazel
Âheri sûhte-dil eyleyemez nâr-ı hased
Yanar ol âteş ile sîne-i bed-kâr-ı hased
Ey harî-dâr-ı metâ-ı reviş-i bed-hâhî
Dili hâkister eder germî-i bâzâr-ı hased
Pek de cemmâze-keş-i bâr-ı nümâyiş olma
Seni kabre cemeli kıdre kor enzâr-ı hased
Peder ü mâderiniñ dahi refâhın çekemez
Olmuş ednâ-yı zamânıñ dili enbâr-ı hased
Âdemiñ kaddini ham-geşte-i hırmân eyler
Haşmetâ saht-girândır çekemem bâr-ı hased
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 219.)
Senedü’ş-Şuara
İmdi fesâhat ve belâgat lügât-ı Arabiyye’ye tahsîs ve lisân-ı Arab efdal u eltâf-ı elsine oldugu tansîs buyurulmuşdur. Hakîkatde fesâhat-ı ibâret ve melâhat-i talâkat ancak elfâz-ı Arabiyye ve Fârisiyyenin gencîne-i zurûf-ı hurûf-ı hasâyisi olup, âhar lisânların elfâz-ı cübbi verâsetiyle harf-âşinâ-yı tenâsüb ü telâyüm olmadıgı kelimât-ı taassüf-nümâ-yı tekellümünden meczûm ü nümâyândır. Vâkıâ lisân-ı Arabî ve Fârisî’den mâ-adâ lisan-ı fasîhu’l-beyân demege şâyân bir lisân yokdur ve Arabî’den soñra efsah-ı lisân Fârisî’dir. Ve elfâz-ı Fârisiyye’yi Cenâb-ı Hatîbü’l-Hayy-ı Belâgat, Hutbe-tırâz-ı faslu’l-hıtâb-ı fesâhat aleyhi eblagu’t-tahiyyât Efendimiz Hazretleri mütevâtiren şâyeste-i nâtıka mucize-perdâz-ı tekellüm ü telaffuz buyurdukları mastar-zîb-i bütûn-ı mütûn-ı sahîhîn olmuşdur.
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 373.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 05.06.2013Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Dîvân
Gazel
Âheri sûhte-dil eyleyemez nâr-ı hased
Yanar ol âteş ile sîne-i bed-kâr-ı hased
Ey harî-dâr-ı metâ-ı reviş-i bed-hâhî
Dili hâkister eder germî-i bâzâr-ı hased
Pek de cemmâze-keş-i bâr-ı nümâyiş olma
Seni kabre cemeli kıdre kor enzâr-ı hased
Peder ü mâderiniñ dahi refâhın çekemez
Olmuş ednâ-yı zamânıñ dili enbâr-ı hased
Âdemiñ kaddini ham-geşte-i hırmân eyler
Haşmetâ saht-girândır çekemem bâr-ı hased
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 219.)
Senedü’ş-Şuara
İmdi fesâhat ve belâgat lügât-ı Arabiyye’ye tahsîs ve lisân-ı Arab efdal u eltâf-ı elsine oldugu tansîs buyurulmuşdur. Hakîkatde fesâhat-ı ibâret ve melâhat-i talâkat ancak elfâz-ı Arabiyye ve Fârisiyyenin gencîne-i zurûf-ı hurûf-ı hasâyisi olup, âhar lisânların elfâz-ı cübbi verâsetiyle harf-âşinâ-yı tenâsüb ü telâyüm olmadıgı kelimât-ı taassüf-nümâ-yı tekellümünden meczûm ü nümâyândır. Vâkıâ lisân-ı Arabî ve Fârisî’den mâ-adâ lisan-ı fasîhu’l-beyân demege şâyân bir lisân yokdur ve Arabî’den soñra efsah-ı lisân Fârisî’dir. Ve elfâz-ı Fârisiyye’yi Cenâb-ı Hatîbü’l-Hayy-ı Belâgat, Hutbe-tırâz-ı faslu’l-hıtâb-ı fesâhat aleyhi eblagu’t-tahiyyât Efendimiz Hazretleri mütevâtiren şâyeste-i nâtıka mucize-perdâz-ı tekellüm ü telaffuz buyurdukları mastar-zîb-i bütûn-ı mütûn-ı sahîhîn olmuşdur.
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 373.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 10.12.2020Eserlerinden Örnekler
Dîvân
Gazel
Âheri sûhte-dil eyleyemez nâr-ı hased
Yanar ol âteş ile sîne-i bed-kâr-ı hased
Ey harî-dâr-ı metâ-ı reviş-i bed-hâhî
Dili hâkister eder germî-i bâzâr-ı hased
Pek de cemmâze-keş-i bâr-ı nümâyiş olma
Seni kabre cemeli kıdre kor enzâr-ı hased
Peder ü mâderiniñ dahi refâhın çekemez
Olmuş ednâ-yı zamânıñ dili enbâr-ı hased
Âdemiñ kaddini ham-geşte-i hırmân eyler
Haşmetâ saht-girândır çekemem bâr-ı hased
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 219.)
Senedü’ş-Şuara
İmdi fesâhat ve belâgat lügât-ı Arabiyye’ye tahsîs ve lisân-ı Arab efdal u eltâf-ı elsine oldugu tansîs buyurulmuşdur. Hakîkatde fesâhat-ı ibâret ve melâhat-i talâkat ancak elfâz-ı Arabiyye ve Fârisiyyenin gencîne-i zurûf-ı hurûf-ı hasâyisi olup, âhar lisânların elfâz-ı cübbi verâsetiyle harf-âşinâ-yı tenâsüb ü telâyüm olmadıgı kelimât-ı taassüf-nümâ-yı tekellümünden meczûm ü nümâyândır. Vâkıâ lisân-ı Arabî ve Fârisî’den mâ-adâ lisan-ı fasîhu’l-beyân demege şâyân bir lisân yokdur ve Arabî’den soñra efsah-ı lisân Fârisî’dir. Ve elfâz-ı Fârisiyye’yi Cenâb-ı Hatîbü’l-Hayy-ı Belâgat, Hutbe-tırâz-ı faslu’l-hıtâb-ı fesâhat aleyhi eblagu’t-tahiyyât Efendimiz Hazretleri mütevâtiren şâyeste-i nâtıka mucize-perdâz-ı tekellüm ü telaffuz buyurdukları mastar-zîb-i bütûn-ı mütûn-ı sahîhîn olmuşdur.
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 373.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Dîvân
Gazel
Âheri sûhte-dil eyleyemez nâr-ı hased
Yanar ol âteş ile sîne-i bed-kâr-ı hased
Ey harî-dâr-ı metâ-ı reviş-i bed-hâhî
Dili hâkister eder germî-i bâzâr-ı hased
Pek de cemmâze-keş-i bâr-ı nümâyiş olma
Seni kabre cemeli kıdre kor enzâr-ı hased
Peder ü mâderiniñ dahi refâhın çekemez
Olmuş ednâ-yı zamânıñ dili enbâr-ı hased
Âdemiñ kaddini ham-geşte-i hırmân eyler
Haşmetâ saht-girândır çekemem bâr-ı hased
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 219.)
Senedü’ş-Şuara
İmdi fesâhat ve belâgat lügât-ı Arabiyye’ye tahsîs ve lisân-ı Arab efdal u eltâf-ı elsine oldugu tansîs buyurulmuşdur. Hakîkatde fesâhat-ı ibâret ve melâhat-i talâkat ancak elfâz-ı Arabiyye ve Fârisiyyenin gencîne-i zurûf-ı hurûf-ı hasâyisi olup, âhar lisânların elfâz-ı cübbi verâsetiyle harf-âşinâ-yı tenâsüb ü telâyüm olmadıgı kelimât-ı taassüf-nümâ-yı tekellümünden meczûm ü nümâyândır. Vâkıâ lisân-ı Arabî ve Fârisî’den mâ-adâ lisan-ı fasîhu’l-beyân demege şâyân bir lisân yokdur ve Arabî’den soñra efsah-ı lisân Fârisî’dir. Ve elfâz-ı Fârisiyye’yi Cenâb-ı Hatîbü’l-Hayy-ı Belâgat, Hutbe-tırâz-ı faslu’l-hıtâb-ı fesâhat aleyhi eblagu’t-tahiyyât Efendimiz Hazretleri mütevâtiren şâyeste-i nâtıka mucize-perdâz-ı tekellüm ü telaffuz buyurdukları mastar-zîb-i bütûn-ı mütûn-ı sahîhîn olmuşdur.
(Arslan, Mehmet ve İ. Hakkı Aksoyak (hzl.) (1994). Haşmet Külliyatı. Sivas. 373.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | DEVLETÎ, Çerkes Ahmed Çelebi, Hazîneli Devlet Ahmed Efendi | d. ? - ö. 1705-06 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | RIZÂYÎ, Mehmed Ali Çelebi | d. 1592 - ö. 1629 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Selman Mine | d. 1948 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | DEVLETÎ, Çerkes Ahmed Çelebi, Hazîneli Devlet Ahmed Efendi | d. ? - ö. 1705-06 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | RIZÂYÎ, Mehmed Ali Çelebi | d. 1592 - ö. 1629 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Selman Mine | d. 1948 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | DEVLETÎ, Çerkes Ahmed Çelebi, Hazîneli Devlet Ahmed Efendi | d. ? - ö. 1705-06 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | RIZÂYÎ, Mehmed Ali Çelebi | d. 1592 - ö. 1629 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | Selman Mine | d. 1948 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | DEVLETÎ, Çerkes Ahmed Çelebi, Hazîneli Devlet Ahmed Efendi | d. ? - ö. 1705-06 | Meslek | Görüntüle |
11 | RIZÂYÎ, Mehmed Ali Çelebi | d. 1592 - ö. 1629 | Meslek | Görüntüle |
12 | Selman Mine | d. 1948 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | DEVLETÎ, Çerkes Ahmed Çelebi, Hazîneli Devlet Ahmed Efendi | d. ? - ö. 1705-06 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | RIZÂYÎ, Mehmed Ali Çelebi | d. 1592 - ö. 1629 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Selman Mine | d. 1948 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | DEVLETÎ, Çerkes Ahmed Çelebi, Hazîneli Devlet Ahmed Efendi | d. ? - ö. 1705-06 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | RIZÂYÎ, Mehmed Ali Çelebi | d. 1592 - ö. 1629 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | Selman Mine | d. 1948 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |