KÂBİLÎ, Mîr Sa’îd, Mîr Sa’îd-i Kâbilî

(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / Başlangıç-15. Yüzyıl / Çağatay)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Alî Şîr Nevâyî’nin Mecâlisü’n-Nefâyis’inin “cemâ’at-i azîzler zikride” (azizler topluluğu zikrinde) diye başladığı ikinci meclisinde yer alan şairlerden biri de Mîr Sa’îd’dir. Verdiği bilgilere göre Nevâyî, küçüklüğünde bu meclise dâhil ettiği şairlerden bir bölümüne hizmet etmiş, gençliğinde ise bazılarının sohbetine nail olmuştur. Tezkire’sini yazmayı sürdürdüğü 896/1491 yılında bu şairlerin bir kısmı vefat etmiştir (Eraslan 2001: 31; 345). Mecâlisü’n-Nefâyis’te belirttiğine göre Mîr Sa’îd, Nevâyî’nin dayısı, “Garîbî” mahlasıyla şiirler yazan Muhammed Alî’nin de ağabeysidir. Mîr Sa’îd’den “Mîr Sa’îd-i Kâbilî” olarak da söz eden Nevâyî, onun halk arasında “Kâbilî” lakabıyla tanındığını yazmıştır (Araslan 2001: 72, 73; 387; Kutlar 2016). Ancak kimi çalışmalarda Nevâyî kaynak gösterilerek Mîr Sa’îd’in mahlasının “Kabûlî” olduğu belirtilmiştir (Eraslan 1993: 172). Oysa Mecâlisü’n-Nefâyis’te sözü edilen “Kabûlî” mahlaslı şairle Mîr Sa’îd aynı kişi değildir (Eraslan 2001: 96, 246-247; 413, 571-572). Nevâyî’nin, hakkında verdiği sınırlı bilgiye bakılırsa Mîr Sa’îd, güzel huylu biridir. Sultân Ebû Sa’îd Mîrzâ (öl. 22 Receb 873/5 Şubat 1469) tarafından Serahs Kalesinde şehit edilmiştir. Kabri şehirdedir. Tezkirecinin “şehir”le kastettiği Herat olmalıdır. Nevâyî 868-9/1464’te Meşhed’den Herat’a gelerek Sultân Ebû Sa’îd Mîrzâ’nın hizmetine girmiştir. Bir müddet sonra sultandan ilgi göremeyince Semerkand’a gitmiş ya da başka bir iddiaya göre halk sultana karşı ayaklandığı ve isyancıların arasında dayıları da bulunduğu için Nevâyî Semerkand'a sürülmüştür (Kut 1989: 449; Özbay: http://web.deu.edu.tr/ilyas/Courses/ete/Nevai_metin.pdf). Kaynaklarda sözü edilen isyanın gerçekleştiği veya Nevâyî’nin Semerkand’a gönderildiği tarihi bulmak mümkün olamamıştır. Dolayısıyla Mîr Sa’îd’in hangi tarihte öldürüldüğünü kesin biçimde söylemek mümkün değilse de olay, 1464’ten sonra 5 Şubat 1469’dan önce, muhtemelen 1465-1467 yılları civarında gerçekleşmiş olmalıdır.

Nevâyî’nin Mîr Sa’îd’in şairliği hakkında verdiği tek bilgi Türkçe yazmaya çok eğilimli olduğudur. Şairin eser kaleme alıp almadığından da söz etmemiş, Tezkire’sine sadece bir Türkçe tuyuğunu almıştır. 

Kaynakça

Eraslan, Kemal (1993). “Çağatay Edebiyatı”. İslâm Ansiklopedisi. C.8. İstanbul: TDV Yay. 168-176. http://www.islamansiklopedisi.info/dia/ayrmetin.php?idno=d080172 [erişim tarihi: 04.08.2017].

Eraslan, Kemal (hzl.) (2001). Alî-Şîr Nevâyî, Mecâlisü’n-Nefâyis, I (Giriş ve Metin); II (Çeviri ve Notlar). Ankara: TDK Yay.

Kut, Günay (1989). “Ali Şîr Nevâî”. İslâm Ansiklopedisi. C.2. İstanbul: TDV Yay. 449-453. http://www.islamansiklopedisi.info/ [erişim tarihi: 04.08.2017].

Kutlar Oğuz, Fatma sabiha (2016). “Garîbî, Muhammed Alî”. TEİS Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğühttp://www.turkedebiyatiisimlersozlugu.com/index.php?sayfa=detay&detay=7796 [erişim tarihi: 04.08.2017].

Özbay, Hüseyin (çev.). “Ali Şir Nevaî”. http://web.deu.edu.tr/ilyas/Courses/ete/Nevai_metin.pdf [erişim tarihi: 04.08.2017].

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: PROF. DR. FATMA SABİHA KUTLAR OĞUZ
Yayın Tarihi: 16.08.2017
Güncelleme Tarihi: 05.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Tuyuk

Ay muhibler yitseŋiz ger yaza-siz

Gül adakında humârî yaza-siz

Ger min ölsem türbetimniŋ taşıga

Küşte’î bir şûh irür dip yaza-siz

(Eraslan, Kemal (hzl.) (2001). Alî-Şîr Nevâyî, Mecâlisü’n-Nefâyis, I (Giriş ve Metin); II (Çeviri ve Notlar). Ankara: TDK Yay. 72; 387.)