Madde Detay
KEMÂNÎ, Mehmed Efendi
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Kemânî’nin hayatı hakkında tezkirelerde ve biyografik kaynaklarda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı’nda “Bel_Yz_00043” numarada kayıtlı olan ve 1254/1838-39 yılında tertip edilen bir şiir mecmuasında şaire ait bir gazel ve bir tahmis yer almaktadır. Bu mecmuanın tertip edildiği tarih göz önünde bulundurulduğunda Kemânî’nin de bu mecmuanın tertip edildiği tarihte hayatta olduğu veya bu tarihten önce yaşadığı kabul edilebilir. Ayrıca mezkur mecmuada şairin gazelinin başlığında bulunan “Mehmed Efendi” ibaresinden isminin Mehmed olduğu ve Kemânî mahlasını kullandığı anlaşılmaktadır.
Kaynakça
Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 36b-37a, 60b.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: Arş. Gör. Zahide EfeYayın Tarihi: 01.12.2020Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel-i Tabîb Tahmîs-i Kemânî
I
Ey hoşâ bezm-i safâ mevhibe-i râzık-ı hay
Hele pejmürde-dilân buldı yine neş’e-i mey
Ne keder kaldı ne sermâ vü ne hod kuvvet-i dey
Reşha-i feyz-i bahâr itdi gine gülşen-i dey
Şâhid-i gül yine gülşende bulup mansıb-ı key
II
Teng idi goncelerüñ gayet-ile cân u dili
Hem sanavber ile servüñ iki kat idi beli
Dest-ber-âverde çenâruñ olıcak iki eli
Sebzeden sahn-ı çemen buldı bisât-ı la‘li
Kalmadı hâtır-ı ‘âlemde gam-ı serdî-i dey
III
Nev-bahâruñ şerefi cümle gamı dûr itmiş
Şerefü’ş-şems-i çemen ‘âlemi pür-nûr itmiş
Ya‘ni ahzân-gede-i cân [u] dili sûr itmiş
Nükhet-i bâd-ı sabâ nergisi mahmûr itmiş
Lâleler def‘-i humârına tutar sâgar-ı mey
IV
Bülbül-i dil-şüde gülşende ‘aceb tafra satar
‘Ucb ile ya‘ni ki murgân-ı bahâra söz atar
Dahı nev-rûz u sabâyı biri birine katar
Def-i evraka gusûn töngel ile nagme tutar
Raks ider serv çalar zanbak u zer çeng ile ney
V
Medh ü şâbâş ile bülbül ne şitâb ile yürür
Hizmete nergis [ü] lâle bir ayag üzre turur
Hûblar sür’at ile reh-güzer-i şâha gelür
Mesned-i gül-büne çıkmış gül-i hamrâ oturur
Vasfına bu gazeli bülbül okur pey-der-pey
VI
Kadeh-i lâle[yi] pür eyledi gül jâle ile
Kan yalaşdı gül-i ter sünbül ile lâle ile
Hil‘at-i sürh ile gül oldı kamer hâle ile
Rind olan geldi gülistâna temâşâ-yı güle
Kaldı zâhid besî dîvâr-ı bürûdetde çü kay
VII
Böyle bir bezm-i ferah-bahşa ol âhû-yı rebîb
Makdemiyle ne ‘aceb virdi nizâm-ı tertîb
Âmin âmin diyerek geldi Kemânî-i garîb
Gül gibi keflerüñ aç sen de du’â eyle Tabîb
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali Beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 36b-37a)
Mehmed Efendi [Kemânî]
Yine nev-rûz irişüp gitdi hele mevsim-i dey
Yürisün lâle vü gül gonca-sıfat sâgar-ı mey
Böyle bir bezm-i safâ eyledi tertîb-i sabâ
Raksa geldi yine ezhâr-ı çemen pey-der-pey
Göz kapar nergis-i şehlâ gülerek goncalara
Dir ki bu bezm-i safâya kanı tanbûr ile ney
Defin alsun eline mutrib-i bezm-i ‘işret
Okusun bu gazeli bezm-i safâdur hey hey
Hem şürû’ ide du‘âya bu Kemânî mânend
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 60b)
Yayın Tarihi: 01.12.2020Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel-i Tabîb Tahmîs-i Kemânî
I
Ey hoşâ bezm-i safâ mevhibe-i râzık-ı hay
Hele pejmürde-dilân buldı yine neş’e-i mey
Ne keder kaldı ne sermâ vü ne hod kuvvet-i dey
Reşha-i feyz-i bahâr itdi gine gülşen-i dey
Şâhid-i gül yine gülşende bulup mansıb-ı key
II
Teng idi goncelerüñ gayet-ile cân u dili
Hem sanavber ile servüñ iki kat idi beli
Dest-ber-âverde çenâruñ olıcak iki eli
Sebzeden sahn-ı çemen buldı bisât-ı la‘li
Kalmadı hâtır-ı ‘âlemde gam-ı serdî-i dey
III
Nev-bahâruñ şerefi cümle gamı dûr itmiş
Şerefü’ş-şems-i çemen ‘âlemi pür-nûr itmiş
Ya‘ni ahzân-gede-i cân [u] dili sûr itmiş
Nükhet-i bâd-ı sabâ nergisi mahmûr itmiş
Lâleler def‘-i humârına tutar sâgar-ı mey
IV
Bülbül-i dil-şüde gülşende ‘aceb tafra satar
‘Ucb ile ya‘ni ki murgân-ı bahâra söz atar
Dahı nev-rûz u sabâyı biri birine katar
Def-i evraka gusûn töngel ile nagme tutar
Raks ider serv çalar zanbak u zer çeng ile ney
V
Medh ü şâbâş ile bülbül ne şitâb ile yürür
Hizmete nergis [ü] lâle bir ayag üzre turur
Hûblar sür’at ile reh-güzer-i şâha gelür
Mesned-i gül-büne çıkmış gül-i hamrâ oturur
Vasfına bu gazeli bülbül okur pey-der-pey
VI
Kadeh-i lâle[yi] pür eyledi gül jâle ile
Kan yalaşdı gül-i ter sünbül ile lâle ile
Hil‘at-i sürh ile gül oldı kamer hâle ile
Rind olan geldi gülistâna temâşâ-yı güle
Kaldı zâhid besî dîvâr-ı bürûdetde çü kay
VII
Böyle bir bezm-i ferah-bahşa ol âhû-yı rebîb
Makdemiyle ne ‘aceb virdi nizâm-ı tertîb
Âmin âmin diyerek geldi Kemânî-i garîb
Gül gibi keflerüñ aç sen de du’â eyle Tabîb
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali Beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 36b-37a)
Mehmed Efendi [Kemânî]
Yine nev-rûz irişüp gitdi hele mevsim-i dey
Yürisün lâle vü gül gonca-sıfat sâgar-ı mey
Böyle bir bezm-i safâ eyledi tertîb-i sabâ
Raksa geldi yine ezhâr-ı çemen pey-der-pey
Göz kapar nergis-i şehlâ gülerek goncalara
Dir ki bu bezm-i safâya kanı tanbûr ile ney
Defin alsun eline mutrib-i bezm-i ‘işret
Okusun bu gazeli bezm-i safâdur hey hey
Hem şürû’ ide du‘âya bu Kemânî mânend
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 60b)
Güncelleme Tarihi: 01.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel-i Tabîb Tahmîs-i Kemânî
I
Ey hoşâ bezm-i safâ mevhibe-i râzık-ı hay
Hele pejmürde-dilân buldı yine neş’e-i mey
Ne keder kaldı ne sermâ vü ne hod kuvvet-i dey
Reşha-i feyz-i bahâr itdi gine gülşen-i dey
Şâhid-i gül yine gülşende bulup mansıb-ı key
II
Teng idi goncelerüñ gayet-ile cân u dili
Hem sanavber ile servüñ iki kat idi beli
Dest-ber-âverde çenâruñ olıcak iki eli
Sebzeden sahn-ı çemen buldı bisât-ı la‘li
Kalmadı hâtır-ı ‘âlemde gam-ı serdî-i dey
III
Nev-bahâruñ şerefi cümle gamı dûr itmiş
Şerefü’ş-şems-i çemen ‘âlemi pür-nûr itmiş
Ya‘ni ahzân-gede-i cân [u] dili sûr itmiş
Nükhet-i bâd-ı sabâ nergisi mahmûr itmiş
Lâleler def‘-i humârına tutar sâgar-ı mey
IV
Bülbül-i dil-şüde gülşende ‘aceb tafra satar
‘Ucb ile ya‘ni ki murgân-ı bahâra söz atar
Dahı nev-rûz u sabâyı biri birine katar
Def-i evraka gusûn töngel ile nagme tutar
Raks ider serv çalar zanbak u zer çeng ile ney
V
Medh ü şâbâş ile bülbül ne şitâb ile yürür
Hizmete nergis [ü] lâle bir ayag üzre turur
Hûblar sür’at ile reh-güzer-i şâha gelür
Mesned-i gül-büne çıkmış gül-i hamrâ oturur
Vasfına bu gazeli bülbül okur pey-der-pey
VI
Kadeh-i lâle[yi] pür eyledi gül jâle ile
Kan yalaşdı gül-i ter sünbül ile lâle ile
Hil‘at-i sürh ile gül oldı kamer hâle ile
Rind olan geldi gülistâna temâşâ-yı güle
Kaldı zâhid besî dîvâr-ı bürûdetde çü kay
VII
Böyle bir bezm-i ferah-bahşa ol âhû-yı rebîb
Makdemiyle ne ‘aceb virdi nizâm-ı tertîb
Âmin âmin diyerek geldi Kemânî-i garîb
Gül gibi keflerüñ aç sen de du’â eyle Tabîb
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali Beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 36b-37a)
Mehmed Efendi [Kemânî]
Yine nev-rûz irişüp gitdi hele mevsim-i dey
Yürisün lâle vü gül gonca-sıfat sâgar-ı mey
Böyle bir bezm-i safâ eyledi tertîb-i sabâ
Raksa geldi yine ezhâr-ı çemen pey-der-pey
Göz kapar nergis-i şehlâ gülerek goncalara
Dir ki bu bezm-i safâya kanı tanbûr ile ney
Defin alsun eline mutrib-i bezm-i ‘işret
Okusun bu gazeli bezm-i safâdur hey hey
Hem şürû’ ide du‘âya bu Kemânî mânend
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 60b)
Eserlerinden Örnekler
Gazel-i Tabîb Tahmîs-i Kemânî
I
Ey hoşâ bezm-i safâ mevhibe-i râzık-ı hay
Hele pejmürde-dilân buldı yine neş’e-i mey
Ne keder kaldı ne sermâ vü ne hod kuvvet-i dey
Reşha-i feyz-i bahâr itdi gine gülşen-i dey
Şâhid-i gül yine gülşende bulup mansıb-ı key
II
Teng idi goncelerüñ gayet-ile cân u dili
Hem sanavber ile servüñ iki kat idi beli
Dest-ber-âverde çenâruñ olıcak iki eli
Sebzeden sahn-ı çemen buldı bisât-ı la‘li
Kalmadı hâtır-ı ‘âlemde gam-ı serdî-i dey
III
Nev-bahâruñ şerefi cümle gamı dûr itmiş
Şerefü’ş-şems-i çemen ‘âlemi pür-nûr itmiş
Ya‘ni ahzân-gede-i cân [u] dili sûr itmiş
Nükhet-i bâd-ı sabâ nergisi mahmûr itmiş
Lâleler def‘-i humârına tutar sâgar-ı mey
IV
Bülbül-i dil-şüde gülşende ‘aceb tafra satar
‘Ucb ile ya‘ni ki murgân-ı bahâra söz atar
Dahı nev-rûz u sabâyı biri birine katar
Def-i evraka gusûn töngel ile nagme tutar
Raks ider serv çalar zanbak u zer çeng ile ney
V
Medh ü şâbâş ile bülbül ne şitâb ile yürür
Hizmete nergis [ü] lâle bir ayag üzre turur
Hûblar sür’at ile reh-güzer-i şâha gelür
Mesned-i gül-büne çıkmış gül-i hamrâ oturur
Vasfına bu gazeli bülbül okur pey-der-pey
VI
Kadeh-i lâle[yi] pür eyledi gül jâle ile
Kan yalaşdı gül-i ter sünbül ile lâle ile
Hil‘at-i sürh ile gül oldı kamer hâle ile
Rind olan geldi gülistâna temâşâ-yı güle
Kaldı zâhid besî dîvâr-ı bürûdetde çü kay
VII
Böyle bir bezm-i ferah-bahşa ol âhû-yı rebîb
Makdemiyle ne ‘aceb virdi nizâm-ı tertîb
Âmin âmin diyerek geldi Kemânî-i garîb
Gül gibi keflerüñ aç sen de du’â eyle Tabîb
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali Beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 36b-37a)
Mehmed Efendi [Kemânî]
Yine nev-rûz irişüp gitdi hele mevsim-i dey
Yürisün lâle vü gül gonca-sıfat sâgar-ı mey
Böyle bir bezm-i safâ eyledi tertîb-i sabâ
Raksa geldi yine ezhâr-ı çemen pey-der-pey
Göz kapar nergis-i şehlâ gülerek goncalara
Dir ki bu bezm-i safâya kanı tanbûr ile ney
Defin alsun eline mutrib-i bezm-i ‘işret
Okusun bu gazeli bezm-i safâdur hey hey
Hem şürû’ ide du‘âya bu Kemânî mânend
Bezm-i devletde mukîm olsun İlâhî ‘Ali beg
(Mecmû’a-i Eş’âr, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Bel_Yz_00043, vr. 60b)