Madde Detay

10 Mart 1960 tarihinde dünyaya gelen Hüseyin Gümüş'ün, ‘Kimlik’ adlı şiirinden öğrendiğimiz kadarıyla babasının adı Mustafa, annesinin adı Ebekız’dır. Soyadının alınışı ise şiirinden hareketle Gümüşlü oymağıdır. Mersin ilinin Anamur ilçesinin Lenger köyünde dünyaya gelen Hüseyin Gümüş sekiz kardeşin beşincisidir. Eğitim hayatını Anamur’da (ilk, orta ve lise) tamamlamış, 1981 yılında Adana İktisadi Ticari İlimler Akademisinden mezun olmuştur. 1982 ve 1983 yıllarında İstanbul ve Kars Sarıkamış’ta vatani görevini yedek subay olarak tamamlamış, 1983 yılında Anamur’da serbest muhasebeci mali müşavir olarak çalışmıştır. 1985 yılında eşi Fadime Hanım ile evlenmiş ve dört çocukları olmuştur: Rümeysa Olcay, Alparslan İslam, Selcen Hilal ve Oğuz Han. Siyasi hayatı da olan Hüseyin Gümüş’ün 1986 yılında Anamur’da Milliyetçi Çalışma Partisi İlçe Başkanlığı, 1991 ve 1995 yıllarında Milliyetçi Hareket Partisi milletvekili adaylığı, 1994 yılında aynı partiden Anamur İl Genel Meclisi Üyeliği görevleri de olmuştur. Çeşitli gazete ve dergilerde haftalık yazılar kaleme almıştır (Alptekin 2004: 1-7). Hayatını Anamur’da geçiren Hüseyin Gümüş, genç bir yaşta 19 Aralık 2007 tarihinde vefat etmiş ve Anamur Bozyazı Lenger köyü mezarlığına defnedilmiştir (www.anamurunsesi.com).

Hüseyin Gümüş’ün âşıklık serüveni 1980 yıllarında kendisinin Kardelen adını verdiği bir kişi ya da ülkü ile başlamış, hayatında gördüğü, haksızlıklar karşısında da duyguları zirveye çıkmıştır. Çoğunlukla millî konularda şiir yazan Hüseyin Gümüş, saz çalmamakla birlikte usta bir kalem şairidir. Şiirlerinde Anamur, köyleri ve yaylalarının tüm güzelliklerini görmemiz mümkündür. Ayrıca o Türk dünyasının büyük liderlerini şiirlerinde övgü ile anmaktadır. Oğuz Han, Gazi Mustafa Kemal Atatürk , Alparslan Türkeş, Cevher Dudayev’i sayabiliriz. Şiirlerinin konuları; Türk birliği ve ülküsü, Hz. Muhammed’e olan sevgisi, yaşadığı dönemde dünyada özellikle Türk İslam dünyasında meydana gelen Filistin, Doğu Türkistan ile ilgili çeşitli olaylar ve aile sevgini konu alan eşi ve çocuklarına yazdığı dörtlükler yer almaktadır. Şiirlerinde şekil özellikleri bakımından koşma, destan, ağıt türü oldukça sık görülmektedir. Köylü Ozan mahlasını kullanması hakkında herhangi bir bilgi olmamasına karşın, Türklüğü ile gurur duyması ve yaşadığı köyüne olan sevgisi her sevginin üstünde görmesi olarak değerlendirilebilir (Alptekin 2004: 1-7). Hakkında bir kitap ve yerel basında her alan yazılar dışında herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Çok genç yaşta hayatını kaybetmiş olması yazacağı pek çok konu ile ilgili şiirin eksik kalmasına neden olmuştur.