Madde Detay
RÂ'İK, Enderûnî Ali Efendi
(d. ?/? - ö. 1208/1793/94)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Doğum yılı belli değildir. Asıl adı Ali'dir. Enderunî Ali Râ'ik Efendi olarak tanındı. Bozoklu/Bozoğlu (Oğraş 2001 :176) Mustafa Bey'in yakınında bulundu. Saray-ı Hümayuna girerek bir süre Hazine-i Hümayun kitabetinde çalıştı. Mabeyncilik, hazine-i hümayun kethüdalığı ve hâcegânlık gibi görevlerde bulundu. Daha sonra sırasıyla başmuhasebe hocası, tevkiî ve baruthane nazırı oldu. 1201 /1786-87 yılında da şıkk-ı evvel defterdarlığına atandı. Sultan Mahmud Han zamanının ortalarında (Mehmed Süreyya 1311 : 2/346) 1208/1793/94 yılında İstanbul’da öldü. Ölümü üstüne düşürülen tarih şöyledir: "Ali Râ'ik ale'r-reyk kevser içdi cennetde" (1208/1793) (Kurnaz vd. 2001:301/1251).
Yazdığı tazarruname, Sofya'daki Şeyh Bâlî'nin haziresine asılmıştır:
Bilürken itdügün vizr ü vebâli
Ne yüzle geldin ey dil lâubâlî
Şekerlendin meded şehd-i şefâat
Revâk-ı Râ'ik ol ey şeyh Bâlî (Arslan 2010: 404)
Şairin divan tertip edip etmediği konusunda kaynaklarda bir bilgi yoktur. Ancak Tayyar-zâde Atâ, Ali Râ'ik'in 10 tarihine yer verir (Arslan 2010: 404-408). Bunlardan Râ'ik'in tarih düşürme sanatında usta bir şair, saray çevresinde yapılan eserlerin üzerine şiirler yazma konusunda da aranılan bir sanatkâr olduğu anlaşılmaktadır .
Kaynakça
Arslan, Mehmet (hzl.) (2010). Tayyarzade Atâ Osmanlı Saray Tarihi Ata Tarihi -Tarih-i Enderûn-. İstanbul: Kitabevi Yay.
Fatin Davud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul: Taşbasması.
Bozaslan, Uysal Seda (2012). "Enderunlu Mehmet Âkif’in Mir’ât-i Şi’r Adlı Tezkiresinin Muhtasar Bir Nüshası". Turkish Studies-International Periodical for The Languages. Literature and History of Turkish or Turkic. (7/3): 2531-2568.
Erdem, Sadık (hzl.) (1985). Râmiz ve Âdâb-ı Zurafâ’sı. Ankara: AKM Yay. 101.
Kurnaz, Cemâl ve Mustafa Tatcı (hzl.) (2001). Mehmed Nâil Tuman, Tuhfe-i Nâilî - Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. C.I. Ankara: Bizim Büro Yay. 301.
Mehmed Süreyya (1308-15/ 1890-97). Sicill-i Osmânî . C. II. İstanbul: Matbaa-i Âmire. 345.
Oğraş Rıza (hzl.) (2001). Esad Mehmed Efendi ve Bağçe-i Safâ-Endûz’u: İnceleme-Tenkitli Metin-Dizin. Afyon: Emirdağ Ofset Tesisleri.176
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI AKSOYAKYayın Tarihi: 16.02.2014Güncelleme Tarihi: 17.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Çeküp bu kâfile-i firkati bahâr bahâr
Hevâ-yı vasl ile gurbetdeyiz diyâr diyâr
Misâl-i lâle derûnumda dâg-ı hasret var
Takılsam açılamam gül gibi hezâr hezâr
Gül izârına hem-bû bulunmaz âlemde
Riyâz-ı dehrde geşt eylesek diyâr diyâr
Hayât çeşmesinin katre-i kemînesine
Akıtdı dîdelerimden felek pınar pınar
Sedâsı sayha-ı zâg oldu bülbülün sesine
Seherde nâlelerin dinledim mezâr mezâr
Olursa Râ'ik eger ma'raz-ı muhabbetde
Bu nazmı tuhfe-i bezm edelim kibâr kibâr
Fatin Davud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul: Taşbasması 101-102.
Sultân Abdü’l-hamîd Han hazretleri câlis-i evreng-i Osmânî olduklarında bâbü’s-saâde-i hümâyûnun tamîr ü termîminde inşâd-kerde-i kalem-i bedâyi-rakamları olan târîh-i bî-hemtâ insâf budur ki bir nazm-ı belâgat-senc-i zelâkat-nümā ve her vâdîde akrân u etrâbına rüchânı hüveydâdur. Makta-ı târîh-i mezbûr
Târîh-i cevher-mâyesi arş olsa lâyık pâyesi
Levh-i şükûh pîrâyesi bâb-ı kitâb-ı saltanat
(Bozaslan, Uysal Seda (2012). "Enderunlu Mehmet Âkif’in Mir’ât-i Şi’r Adlı Tezkiresinin Muhtasar Bir Nüshası". Turkish Studies-International Periodical for The Languages. Literature and History of Turkish or Turkic. (7/3):2547.)
Yayın Tarihi: 16.02.2014Güncelleme Tarihi: 17.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Çeküp bu kâfile-i firkati bahâr bahâr
Hevâ-yı vasl ile gurbetdeyiz diyâr diyâr
Misâl-i lâle derûnumda dâg-ı hasret var
Takılsam açılamam gül gibi hezâr hezâr
Gül izârına hem-bû bulunmaz âlemde
Riyâz-ı dehrde geşt eylesek diyâr diyâr
Hayât çeşmesinin katre-i kemînesine
Akıtdı dîdelerimden felek pınar pınar
Sedâsı sayha-ı zâg oldu bülbülün sesine
Seherde nâlelerin dinledim mezâr mezâr
Olursa Râ'ik eger ma'raz-ı muhabbetde
Bu nazmı tuhfe-i bezm edelim kibâr kibâr
Fatin Davud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul: Taşbasması 101-102.
Sultân Abdü’l-hamîd Han hazretleri câlis-i evreng-i Osmânî olduklarında bâbü’s-saâde-i hümâyûnun tamîr ü termîminde inşâd-kerde-i kalem-i bedâyi-rakamları olan târîh-i bî-hemtâ insâf budur ki bir nazm-ı belâgat-senc-i zelâkat-nümā ve her vâdîde akrân u etrâbına rüchânı hüveydâdur. Makta-ı târîh-i mezbûr
Târîh-i cevher-mâyesi arş olsa lâyık pâyesi
Levh-i şükûh pîrâyesi bâb-ı kitâb-ı saltanat
(Bozaslan, Uysal Seda (2012). "Enderunlu Mehmet Âkif’in Mir’ât-i Şi’r Adlı Tezkiresinin Muhtasar Bir Nüshası". Turkish Studies-International Periodical for The Languages. Literature and History of Turkish or Turkic. (7/3):2547.)
Güncelleme Tarihi: 17.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Çeküp bu kâfile-i firkati bahâr bahâr
Hevâ-yı vasl ile gurbetdeyiz diyâr diyâr
Misâl-i lâle derûnumda dâg-ı hasret var
Takılsam açılamam gül gibi hezâr hezâr
Gül izârına hem-bû bulunmaz âlemde
Riyâz-ı dehrde geşt eylesek diyâr diyâr
Hayât çeşmesinin katre-i kemînesine
Akıtdı dîdelerimden felek pınar pınar
Sedâsı sayha-ı zâg oldu bülbülün sesine
Seherde nâlelerin dinledim mezâr mezâr
Olursa Râ'ik eger ma'raz-ı muhabbetde
Bu nazmı tuhfe-i bezm edelim kibâr kibâr
Fatin Davud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul: Taşbasması 101-102.
Sultân Abdü’l-hamîd Han hazretleri câlis-i evreng-i Osmânî olduklarında bâbü’s-saâde-i hümâyûnun tamîr ü termîminde inşâd-kerde-i kalem-i bedâyi-rakamları olan târîh-i bî-hemtâ insâf budur ki bir nazm-ı belâgat-senc-i zelâkat-nümā ve her vâdîde akrân u etrâbına rüchânı hüveydâdur. Makta-ı târîh-i mezbûr
Târîh-i cevher-mâyesi arş olsa lâyık pâyesi
Levh-i şükûh pîrâyesi bâb-ı kitâb-ı saltanat
(Bozaslan, Uysal Seda (2012). "Enderunlu Mehmet Âkif’in Mir’ât-i Şi’r Adlı Tezkiresinin Muhtasar Bir Nüshası". Turkish Studies-International Periodical for The Languages. Literature and History of Turkish or Turkic. (7/3):2547.)
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Çeküp bu kâfile-i firkati bahâr bahâr
Hevâ-yı vasl ile gurbetdeyiz diyâr diyâr
Misâl-i lâle derûnumda dâg-ı hasret var
Takılsam açılamam gül gibi hezâr hezâr
Gül izârına hem-bû bulunmaz âlemde
Riyâz-ı dehrde geşt eylesek diyâr diyâr
Hayât çeşmesinin katre-i kemînesine
Akıtdı dîdelerimden felek pınar pınar
Sedâsı sayha-ı zâg oldu bülbülün sesine
Seherde nâlelerin dinledim mezâr mezâr
Olursa Râ'ik eger ma'raz-ı muhabbetde
Bu nazmı tuhfe-i bezm edelim kibâr kibâr
Fatin Davud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul: Taşbasması 101-102.
Sultân Abdü’l-hamîd Han hazretleri câlis-i evreng-i Osmânî olduklarında bâbü’s-saâde-i hümâyûnun tamîr ü termîminde inşâd-kerde-i kalem-i bedâyi-rakamları olan târîh-i bî-hemtâ insâf budur ki bir nazm-ı belâgat-senc-i zelâkat-nümā ve her vâdîde akrân u etrâbına rüchânı hüveydâdur. Makta-ı târîh-i mezbûr
Târîh-i cevher-mâyesi arş olsa lâyık pâyesi
Levh-i şükûh pîrâyesi bâb-ı kitâb-ı saltanat
(Bozaslan, Uysal Seda (2012). "Enderunlu Mehmet Âkif’in Mir’ât-i Şi’r Adlı Tezkiresinin Muhtasar Bir Nüshası". Turkish Studies-International Periodical for The Languages. Literature and History of Turkish or Turkic. (7/3):2547.)