Madde Detay
RÜŞDÎ, Doktor Mehmed Rüşdî Bey
(d. ?/? - ö. ?/19. yy.)
dilci
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Mehmed Rüşdî’dir. Kayseri doğdu. Mekteb-i Tıbbiye doktorlarındandır. Doğum ve ölüm tarihi ile ilgili bir kayıt bulunmamaktadır.
Abdülmecîd döneminde, 1274/1858 yıllarında hazırlayıp yayımladığı Nuhbetü’l-Etfâl adlı eseri ile tanınmaktadır. İlk Türkçe alfabe kitabı olarak kabul edilen Nuhbetü’l-Etfâl Arap elifbasından farklı bir düzen ve yönteme sahip olduğu için bir reform olarak görülür. Türkçe ilk okuma ve yazma öğretimine yönelik yeni bir metodu (usul-i cedid veçhile elifba) da içerir. Türkçe alfabe öğretimini harflerden başlayarak harfleri ve heceleri ezberletmek yerine okunuşuyla vermeyi amaçlayan bu yöntem kısa sürede Türkçe harf, hece ve kelimeleri sesleri ile okutmayı hedeflemektedir. Eser, alfabe ve ilkokuma-yazma sürecinde öğretmenlere rehber olma özelliği taşımaktadır. Eserin girişinde, harflerin yazılış şekilleri hakkında bilgi verilir. Daha sonra nesih, talik, divanî ve rik’a hattıyla tablolar hâlinde harfler verilmiştir. Tabloların yanında harflerin yazımına dair açıklamalar mevcuttur. Dr. Rüşdî Bey, kitabının giriş kısmında elifba kitaplarında p (پ), ç (چ), j (ژ) harflerinin bulunmadığını, oysa bu harflerin "para, portakal, çarşaf, çorap, ejderha, müjde" gibi kelimelerde kullanıldığını söyleyerek bu harflerin de alfabe kitabına konulmasını ister (Aksoy ve Gürel 2008: 20). Bu gerekçelerle, elifbaya bağlı olmakla birlikte harf sayısını 29’dan 35’e çıkarmıştır. Türkçede yer alan k, g, ğ ve n harfleri ile o, ö, u, ve ü sesli harfleri için Mehmed Emîn Efendi, Fuâd ve Cevdet Paşa tarafından yapılan öneriler bu eserde kabul edilmiştir (Binbaşıoğlu 2004:177). Eserde önce sözcükler öğretilir sonra karşılıklı konuşma metinlerine yer verilir. Ayrıca, öğüt verici cümlelere ve soru cevap kısmına da yer verilmiştir. Bu cümleler çocuğa o dönem için sosyal yaşam ilkelerini sunmaktadır. Eserde ayrıca, rakamların yazılışları (1’den 9’a; 9’dan 90’a; 100’den 900’e; 1000’den 9000’e kadar) ve üstün, esre, ötre ile tenvin hakkında açıklamalar mevcuttur (Şahbaz 2005: 41). Dr. Rüştü Bey, eserinde çocuklara alfabe öğretirken alıştırma imkânı sunmak ve okuma zevki kazandırmak için çocuk hikâyeleri, fabllar ve ders veren, diyalog içeren metin örneklerine (Kabak ile Köylünün Hikâyesi, Karınca ile Ağustos Böceğinin Hikâyesi, Deryaya Giden Balığın Hikâyesi gibi) de yer vermiştir (Gökşen 1985: 15). Bu bakımdan eser, Tanzimat döneminde çocuk edebiyatı açısından atılan ilk adımlardan kabul edilir.
Kayserili Dr. Mehmed Rüşdî Bey, ilk Türkçe elifba kitabı olan Nuhbetü’l-Etfâl adlı eseri, eserinde ilk okuma yazma öğretimi için öğretmenlere sunduğu yöntem ve çocuk edebiyatı eserlerinden örnek olarak yer verdiği metinlerle Türkçenin eğitim tarihinde ve edebiyatımızda önemli bir yere sahiptir.
Kaynakça
Aksoy, Tarık
ve Gürel, Zeki (2008). Türkçe ilk alfabe kitabı Nuhbetü’l Etfâl’de Türkçe öğretim
metodu ve günümüzdeki bazı uygulamalar. Abant İzzet Baysal Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2(17); 19-29.
Baymur, Fuat
(1939). İlk Okuma ve Yazma Öğretimi. İstanbul: Devlet Basımevi.
Binbaşıoğlu,
Cavit (2004). İlkokuma Yazma Öğretimi. Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık.
Cemiloğlu,
Mustafa (1998). İlköğretim Okullarında Türkçe Öğretimi. Bursa:
Uludağ Üniversitesi Güçlendirme Vakfı Yayınları.
Çelenk,
Süleyman (2005). İlkokuma-Yazma Programı ve Öğretimi. Ankara: Anı
Yayıncılık.
Mehmed Rüşdü
(1274/1858). Nuhbetü’l-Etfâl. İstanbul: Nesib Efendi Destgâhı.
Gökşen,
Enver Naci (1985). Örnekleriyle Çocuk Edebiyatımız. İstanbul:
Remzi Kitabevi.
Şahbaz,
Namık Kemal (2005). Tanzimat’tan Cumhuriyet’e (1839-1928) Türkiye’de İlkokuma
ve Yazma Öğretimi. Doktora tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi Eğitim
Bilimleri Enstitüsü.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DOÇ. DR. SEDAT MADENYayın Tarihi: 21.01.2015Güncelleme Tarihi: 19.03.2021Eserlerinden Örnekler
Öğüt Verici Sözler
Tıfıl iken terbiye olmağa ceht eyle zira nihal taze iken doğrulur.
Bu civan hâlinde pirler gibi ol.
Cehalet her şekâvetin anası gibidir.
Akıl ve sahip-kerem ve adil olanı herkes sever.
Zülm etmekten hazer eyle zira ten ölür amma can ölmez.
Derun-ı dilden Allah’a tevekkül edip ilmine mağrur olma.
Ne mutlu ol âdeme ki hikmet ve marifet tahsil etmiş ola.
İlim ve hüner tahsili altın ve gümüş tahsilinden bin kat âlâdır.
Eğer kâmil olmak ise maksadun okumağa murâgıb ol.
Soru Cevap Kısımları
Sual: Efendi oğlum pederiniz dolaphanede mi?
Cevap: Evet efendim. Bendehanenizde dülger olduğu için bir tarafa ayrılamıyor.
(Mehmed Rüşdî Bey (1858). Nuhbetü’l Etfâl. İstanbul: Nesib Efendi Destgâhı.17.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 21.01.2015Güncelleme Tarihi: 19.03.2021Eserlerinden Örnekler
Öğüt Verici Sözler
Tıfıl iken terbiye olmağa ceht eyle zira nihal taze iken doğrulur.
Bu civan hâlinde pirler gibi ol.
Cehalet her şekâvetin anası gibidir.
Akıl ve sahip-kerem ve adil olanı herkes sever.
Zülm etmekten hazer eyle zira ten ölür amma can ölmez.
Derun-ı dilden Allah’a tevekkül edip ilmine mağrur olma.
Ne mutlu ol âdeme ki hikmet ve marifet tahsil etmiş ola.
İlim ve hüner tahsili altın ve gümüş tahsilinden bin kat âlâdır.
Eğer kâmil olmak ise maksadun okumağa murâgıb ol.
Soru Cevap Kısımları
Sual: Efendi oğlum pederiniz dolaphanede mi?
Cevap: Evet efendim. Bendehanenizde dülger olduğu için bir tarafa ayrılamıyor.
(Mehmed Rüşdî Bey (1858). Nuhbetü’l Etfâl. İstanbul: Nesib Efendi Destgâhı.17.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 19.03.2021Eserlerinden Örnekler
Öğüt Verici Sözler
Tıfıl iken terbiye olmağa ceht eyle zira nihal taze iken doğrulur.
Bu civan hâlinde pirler gibi ol.
Cehalet her şekâvetin anası gibidir.
Akıl ve sahip-kerem ve adil olanı herkes sever.
Zülm etmekten hazer eyle zira ten ölür amma can ölmez.
Derun-ı dilden Allah’a tevekkül edip ilmine mağrur olma.
Ne mutlu ol âdeme ki hikmet ve marifet tahsil etmiş ola.
İlim ve hüner tahsili altın ve gümüş tahsilinden bin kat âlâdır.
Eğer kâmil olmak ise maksadun okumağa murâgıb ol.
Soru Cevap Kısımları
Sual: Efendi oğlum pederiniz dolaphanede mi?
Cevap: Evet efendim. Bendehanenizde dülger olduğu için bir tarafa ayrılamıyor.
(Mehmed Rüşdî Bey (1858). Nuhbetü’l Etfâl. İstanbul: Nesib Efendi Destgâhı.17.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Öğüt Verici Sözler
Tıfıl iken terbiye olmağa ceht eyle zira nihal taze iken doğrulur.
Bu civan hâlinde pirler gibi ol.
Cehalet her şekâvetin anası gibidir.
Akıl ve sahip-kerem ve adil olanı herkes sever.
Zülm etmekten hazer eyle zira ten ölür amma can ölmez.
Derun-ı dilden Allah’a tevekkül edip ilmine mağrur olma.
Ne mutlu ol âdeme ki hikmet ve marifet tahsil etmiş ola.
İlim ve hüner tahsili altın ve gümüş tahsilinden bin kat âlâdır.
Eğer kâmil olmak ise maksadun okumağa murâgıb ol.
Soru Cevap Kısımları
Sual: Efendi oğlum pederiniz dolaphanede mi?
Cevap: Evet efendim. Bendehanenizde dülger olduğu için bir tarafa ayrılamıyor.
(Mehmed Rüşdî Bey (1858). Nuhbetü’l Etfâl. İstanbul: Nesib Efendi Destgâhı.17.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | TURANÎ BABA, Duran Özaydın | d. 1938 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | KADRÎ, Zeynî-zâde | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | MUSTAFA, Mustafa Altınkaynak | d. 1868 - ö. 1941 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | TURANÎ BABA, Duran Özaydın | d. 1938 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | KADRÎ, Zeynî-zâde | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | MUSTAFA, Mustafa Altınkaynak | d. 1868 - ö. 1941 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | TURANÎ BABA, Duran Özaydın | d. 1938 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | KADRÎ, Zeynî-zâde | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | MUSTAFA, Mustafa Altınkaynak | d. 1868 - ö. 1941 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | TURANÎ BABA, Duran Özaydın | d. 1938 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
11 | KADRÎ, Zeynî-zâde | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
12 | MUSTAFA, Mustafa Altınkaynak | d. 1868 - ö. 1941 | Meslek | Görüntüle |
13 | TURANÎ BABA, Duran Özaydın | d. 1938 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | KADRÎ, Zeynî-zâde | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | MUSTAFA, Mustafa Altınkaynak | d. 1868 - ö. 1941 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | TURANÎ BABA, Duran Özaydın | d. 1938 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
17 | KADRÎ, Zeynî-zâde | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | MUSTAFA, Mustafa Altınkaynak | d. 1868 - ö. 1941 | Madde Adı | Görüntüle |