Madde Detay
SABÂHÎ, Sabâhî Çelebi
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Tezkirelerde ve biyografik kaynaklarda Sabâhî’nin hayatı hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak 16. yüzyılda yazılmış olan Pervâne Bey Mecmûası’nda Sabâhî’ye ait iki adet gazel kayıtlıdır (Gıynaş 2014: 145, 383-84). Pervâne Bey Mecmûası’nın 16. yüzyılda yazılmış olması göz önünde bulundurulduğunda, Sabâhî’nin de bu yüzyıl şairlerinden olduğunu kabul etmek mümkündür.
Kaynakça
Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DOÇ. DR. YUNUS KAPLANYayın Tarihi: 28.02.2015Güncelleme Tarihi: 29.10.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Olmadum bir dem cihânda mihnet-i gamdan emîn
Âh kim âlemde gamla geçdi ömr-i nâzenîn
Dostdan ben çekdügüm cevr ü cefâ vü mihneti
Düşmenüme dahi virme yâ İlâhe’l-âlemîn
Gül yüzün gûyendesi olup ser-âgâz eylesem
İşidüp efgânumı derler hezârân âferîn
Başuma bârân gibi yaga gamun dil gam yimez
Götürür gökden ne dürlü nesne yagarsa zemin
Gözlerini vasfın seher itse Sabâhî tan degül
Görmedi çeşmün gibi âlemde bir sihr âferîn
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 145.)
Gazel
Çünki sevdün gönül tâze cevânı yenile
Eski hûyun ele al âh ü figânı yenile
Gerçi tutışdı anun nâr-i hevâsıyla gönül
Seni topraga salar su gibi sanma yenile
Ele al yüzüni def gibi urup gögsüni dög
Neydügün bildür ana âh ü figânun yenile
Dâmen-i pâküne yüz sürdügüne iincinüben
Kakıyup başara urdı beni dil-ber yenile
İt hisâbına Sabâhî seni saymaz sanman
Geçüben karşusına it gibi sin sin yenile
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 383-84.)
Yayın Tarihi: 28.02.2015Güncelleme Tarihi: 29.10.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Olmadum bir dem cihânda mihnet-i gamdan emîn
Âh kim âlemde gamla geçdi ömr-i nâzenîn
Dostdan ben çekdügüm cevr ü cefâ vü mihneti
Düşmenüme dahi virme yâ İlâhe’l-âlemîn
Gül yüzün gûyendesi olup ser-âgâz eylesem
İşidüp efgânumı derler hezârân âferîn
Başuma bârân gibi yaga gamun dil gam yimez
Götürür gökden ne dürlü nesne yagarsa zemin
Gözlerini vasfın seher itse Sabâhî tan degül
Görmedi çeşmün gibi âlemde bir sihr âferîn
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 145.)
Gazel
Çünki sevdün gönül tâze cevânı yenile
Eski hûyun ele al âh ü figânı yenile
Gerçi tutışdı anun nâr-i hevâsıyla gönül
Seni topraga salar su gibi sanma yenile
Ele al yüzüni def gibi urup gögsüni dög
Neydügün bildür ana âh ü figânun yenile
Dâmen-i pâküne yüz sürdügüne iincinüben
Kakıyup başara urdı beni dil-ber yenile
İt hisâbına Sabâhî seni saymaz sanman
Geçüben karşusına it gibi sin sin yenile
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 383-84.)
Güncelleme Tarihi: 29.10.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Olmadum bir dem cihânda mihnet-i gamdan emîn
Âh kim âlemde gamla geçdi ömr-i nâzenîn
Dostdan ben çekdügüm cevr ü cefâ vü mihneti
Düşmenüme dahi virme yâ İlâhe’l-âlemîn
Gül yüzün gûyendesi olup ser-âgâz eylesem
İşidüp efgânumı derler hezârân âferîn
Başuma bârân gibi yaga gamun dil gam yimez
Götürür gökden ne dürlü nesne yagarsa zemin
Gözlerini vasfın seher itse Sabâhî tan degül
Görmedi çeşmün gibi âlemde bir sihr âferîn
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 145.)
Gazel
Çünki sevdün gönül tâze cevânı yenile
Eski hûyun ele al âh ü figânı yenile
Gerçi tutışdı anun nâr-i hevâsıyla gönül
Seni topraga salar su gibi sanma yenile
Ele al yüzüni def gibi urup gögsüni dög
Neydügün bildür ana âh ü figânun yenile
Dâmen-i pâküne yüz sürdügüne iincinüben
Kakıyup başara urdı beni dil-ber yenile
İt hisâbına Sabâhî seni saymaz sanman
Geçüben karşusına it gibi sin sin yenile
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 383-84.)
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Olmadum bir dem cihânda mihnet-i gamdan emîn
Âh kim âlemde gamla geçdi ömr-i nâzenîn
Dostdan ben çekdügüm cevr ü cefâ vü mihneti
Düşmenüme dahi virme yâ İlâhe’l-âlemîn
Gül yüzün gûyendesi olup ser-âgâz eylesem
İşidüp efgânumı derler hezârân âferîn
Başuma bârân gibi yaga gamun dil gam yimez
Götürür gökden ne dürlü nesne yagarsa zemin
Gözlerini vasfın seher itse Sabâhî tan degül
Görmedi çeşmün gibi âlemde bir sihr âferîn
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 145.)
Gazel
Çünki sevdün gönül tâze cevânı yenile
Eski hûyun ele al âh ü figânı yenile
Gerçi tutışdı anun nâr-i hevâsıyla gönül
Seni topraga salar su gibi sanma yenile
Ele al yüzüni def gibi urup gögsüni dög
Neydügün bildür ana âh ü figânun yenile
Dâmen-i pâküne yüz sürdügüne iincinüben
Kakıyup başara urdı beni dil-ber yenile
İt hisâbına Sabâhî seni saymaz sanman
Geçüben karşusına it gibi sin sin yenile
(Gıynaş, Kâmil Ali (hzl.) (2014). Pervâne Bey Mecmuası. C. 3. İstanbul: Akademik Kitaplar Yay. 383-84.)