Madde Detay
SÂLİM, Seyyid Mustafa Sâlim Efendi
(d. 1195/1780-81 - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Sâlim Efendi’nin asıl adı Mustafa'dır ve Seyyid Mustafa olarak anılmıştır (Sâlim. Rind ü Zâhid. Süleymaniye Ktp. Es’ad Efendi Böl. Nu. 289. vr.53a). Şairin öz babasının adı Rûmeli eşrâfından Tevfîk Efendi kethüdâsı Mustafâ Râşid Efendî, üvey babasınınki ise İhyâ Efendi'dir (Arif Hikmet: vr. 34b). Doğum yeri ve tarihi kaynaklarda belirtilmemiştir. Ancak şair, Husrev ü Şîrîn mesnevisinin bir beytinde bu eseri yazdığında yirmi yaşında olduğunu söylemektedir (Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Vat. Turco 284. vr. 53b). Şairin, eserinde verdiği bu bilgiye göre, onun 1195/1780-1781 yılında doğmuş olduğu söylenebilir. Kadı iken üvey babası İhyâ Efendi’nin yardımlarıyla müderris olmuş, en son Bursa’da müfettiş vekili iken vefat etmiştir (Arif Hikmet: vr. 34b; Çınarcı 2007: 69). Ölüm tarihi bilinmemekte fakat Mehmed Süreyyâʾnın Sicill-i Osmânî'sinde verilen 1233/1818 tarihi, Husrev ü Şîrîn şairi Sâlim Efendiʾnin ölüm tarihi olabilir (1311: 4).
Sâlim’in iki eseri tespit edilmiştir:
1. Husrev ü Şîrîn: Mesnevi şeklinde kaleme alınan bu eserde, Husrev ve Şîrîn’in aşk hikâyeleri konu edilmiştir. Şairin amacı, Şeyhî’nin eserindeki sözlerin eski ve anlaşılmazlığına karşılık lafı uzatmadan öz bir şekilde yazmaktır. Sâlim, eserini hikmetli sözler söyleme yeri olarak görmemiş, asıl konunun “aşk” hikâyesi olduğunu belirterek bu tür bölümlere yer vermemiştir. 1215/1801 yılında yazılan bu mesnevi III. Selîm’e sunulmuştur. Mesnevinin bilinen iki nüshası bulunmaktadır. Yazma nüshalarından biri Tahran’da Kitabhâne-i Meclis-i Şûrâ-yı Milli’de 8574 ve diğeri de Vatikan Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Bölümünde Vat. Turco 284 numaraları ile kayıtlıdır. Mesnevi yayımlanmıştır (Ayan 2010).
2. Muhâvere-i Rind ü Zâhid: Fuzûlî’nin Rind ü Zâhid adlı Farsça eserinin tercümesi olan mensur bir risaledir. Şairin amacı Fuzûlî’nin bu güzel eserini tercüme ederek Türkçeye kazandırmaktır (Sucu 2004: 51). Ancak şair eserinde süslü nesrin bütün özelliklerini göstermiş, manayı ikinci plana iterek sanatlı anlatıma önem vermiştir. Türkçeye çok az yer vermiştir. Sâlim 1219/1804 yılında yazdığı bu eserini de III. Selîm’e sunmuştur. Eserin 1285 yılında Tasvîr-i Efkâr matbaasında basılan Muhâvere-i Rind ü Zâhid adlı matbu bir nüshası ile Süleymaniye Kütüphanesi Es’ad Efendi Bölümü Nu. 289’da kayıtlı Terceme-i Rind ü Zâhid adlı tek yazma nüshası bulunmaktadır.
Mesnevide her toplumda rastlanabilecek toplum yaşayışıyla ilgili özellikler bulunmakla birlikte bazı yerlerde XVIII. yüzyıla ait unsurlara da rastlanmaktadır. Şairin Husrev ü Şîrîn mesnevisinde o güne kadar sadece Nedîm ve Şeyh Gâlib’in kullanmış olduğu tardiyye nazım şekliyle on altı şiir yazması oldukça dikkat çekicidir. Mesnevi nazım şekliyle yazdığı bölümlerde Şeyhî ve Nizâmî etkisinde olan şairin, tardiyyelerde Şeyh Gâlib’in Hüsn ü Aşk’ından etkilendiği görülmektedir.
Kaynakça
Akbayar, Nuri (hzl.) (1996). Mehmed Süreyya Sicill-i Osmânî. 5. C. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay.
Arif Hikmet. Tezkire-i Şu’arâ. Millet Ktp. Ali Emîrî Efendi Bölümü. No. 789. vr. 34b.
Ayan, Elif (2010). Sâlim Efendi’nin Husrev ü Şîrîn Mesnevisi ve Türk Edebiyatında Husrev ü Şîrîn Mesnevileri. Doktora Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi.
Ayan Nizam, Elif (2010). Sâlim Efendi and his Husrev ü Şîrîn. The Department of Near Eastern Languages and Civilizations Harvard University .
Çınarcı, M. Nuri (2007). Şeyhülislâm Ârif Hikmet Beyin Tezkiretü’ş-Şu’ârâsı ve Transkripsiyonlu Metni. Yüksek Lisans Tezi. Gaziantep: Gaziantep Üniversitesi.
Doğan, Muhammet Nur (2008). Şeyh Gâlib Hüsn ü Aşk. İstanbul: Yelkenli Yay.
Levend, Âgâh Sırrı (1998). Türk Edebiyatı Tarihi I (Giriş). Ankara: TTK Yay.
Mehmed Süreyya (1311). Sicill-i Osmânî. 3. Cilt, İstanbul: Matbaa-i Amire.
Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Vat. Turco 284.
Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Tahran Kitâbhâne-i Meclis-i Şura-yı Millî. 8574.
Sâlim. Terceme-i Rind ü Zâhid. Süleymaniye Kütüphanesi Es’ad Efendi Bölümü Nu. 289.
Sâlim (1285). Muhâvere-i Rind ü Zâhid. Tasvir-i Efkâr Matbaası.
Sucu, Nurgül (2004). Sâlim, Hayatı, Edebî Kişiliği, Eserleri ve “Rind ü Zâhid” Tercümesi (İnceleme-Metin). Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ELİF AYAN NİZAMYayın Tarihi: 05.08.2013Güncelleme Tarihi: 14.11.2020Eserlerinden Örnekler
Husrev ü Şîrîn
Tardiyye
Ey dil yine ol fiğâna mu‘tâd
Eyyâm-ı visâli eyleme yâd
Zîrâ ki sitemle çarh-ı bî-dâd
Etmekde beni hemîşe nâ-şâd
Bir vakt ile kâm-kâr idim ben
Oldum kanı kim cenâb-ı dil-ber
Bezm-i meye olmuş idi zîver
Yanında sebû elinde sâğar
Nûş eyler idik şarâb-ı hoş-ter
Mest-i mey-i lutf-ı yâr idim ben
Eyvâh ki dil olurdu handân
Ârâmgehim idi gülistân
Meclisde dönerdi câm-ı rahşân
Peymâne olurdu sanki raksân
Ol câm ile neş’e-dâr idim ben
Sâğar ki bezimde cûş ederdi
Dîvâne göñül hurûş ederdi
Efğânımı yâr gûş ederdi
Her lahzada câm nûş ederdi
Âzâde-i intizâr idim ben
Şimdi ne ‘aceb hevâya düşdüm
Mânend-i ğubâr pâya düşdüm
Sâlim gibi bin cefâya düşdüm
Firkat denilen belâya düşdüm
Hem-bezm-i cenâb-ı yâr idim ben
(Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Vat. Turco 284. vr. 74b; Ayan Nizam 2010: Part II. 83.)
Yayın Tarihi: 05.08.2013Güncelleme Tarihi: 14.11.2020Eserlerinden Örnekler
Husrev ü Şîrîn
Tardiyye
Ey dil yine ol fiğâna mu‘tâd
Eyyâm-ı visâli eyleme yâd
Zîrâ ki sitemle çarh-ı bî-dâd
Etmekde beni hemîşe nâ-şâd
Bir vakt ile kâm-kâr idim ben
Oldum kanı kim cenâb-ı dil-ber
Bezm-i meye olmuş idi zîver
Yanında sebû elinde sâğar
Nûş eyler idik şarâb-ı hoş-ter
Mest-i mey-i lutf-ı yâr idim ben
Eyvâh ki dil olurdu handân
Ârâmgehim idi gülistân
Meclisde dönerdi câm-ı rahşân
Peymâne olurdu sanki raksân
Ol câm ile neş’e-dâr idim ben
Sâğar ki bezimde cûş ederdi
Dîvâne göñül hurûş ederdi
Efğânımı yâr gûş ederdi
Her lahzada câm nûş ederdi
Âzâde-i intizâr idim ben
Şimdi ne ‘aceb hevâya düşdüm
Mânend-i ğubâr pâya düşdüm
Sâlim gibi bin cefâya düşdüm
Firkat denilen belâya düşdüm
Hem-bezm-i cenâb-ı yâr idim ben
(Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Vat. Turco 284. vr. 74b; Ayan Nizam 2010: Part II. 83.)
Güncelleme Tarihi: 14.11.2020Eserlerinden Örnekler
Husrev ü Şîrîn
Tardiyye
Ey dil yine ol fiğâna mu‘tâd
Eyyâm-ı visâli eyleme yâd
Zîrâ ki sitemle çarh-ı bî-dâd
Etmekde beni hemîşe nâ-şâd
Bir vakt ile kâm-kâr idim ben
Oldum kanı kim cenâb-ı dil-ber
Bezm-i meye olmuş idi zîver
Yanında sebû elinde sâğar
Nûş eyler idik şarâb-ı hoş-ter
Mest-i mey-i lutf-ı yâr idim ben
Eyvâh ki dil olurdu handân
Ârâmgehim idi gülistân
Meclisde dönerdi câm-ı rahşân
Peymâne olurdu sanki raksân
Ol câm ile neş’e-dâr idim ben
Sâğar ki bezimde cûş ederdi
Dîvâne göñül hurûş ederdi
Efğânımı yâr gûş ederdi
Her lahzada câm nûş ederdi
Âzâde-i intizâr idim ben
Şimdi ne ‘aceb hevâya düşdüm
Mânend-i ğubâr pâya düşdüm
Sâlim gibi bin cefâya düşdüm
Firkat denilen belâya düşdüm
Hem-bezm-i cenâb-ı yâr idim ben
(Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Vat. Turco 284. vr. 74b; Ayan Nizam 2010: Part II. 83.)
Eserlerinden Örnekler
Husrev ü Şîrîn
Tardiyye
Ey dil yine ol fiğâna mu‘tâd
Eyyâm-ı visâli eyleme yâd
Zîrâ ki sitemle çarh-ı bî-dâd
Etmekde beni hemîşe nâ-şâd
Bir vakt ile kâm-kâr idim ben
Oldum kanı kim cenâb-ı dil-ber
Bezm-i meye olmuş idi zîver
Yanında sebû elinde sâğar
Nûş eyler idik şarâb-ı hoş-ter
Mest-i mey-i lutf-ı yâr idim ben
Eyvâh ki dil olurdu handân
Ârâmgehim idi gülistân
Meclisde dönerdi câm-ı rahşân
Peymâne olurdu sanki raksân
Ol câm ile neş’e-dâr idim ben
Sâğar ki bezimde cûş ederdi
Dîvâne göñül hurûş ederdi
Efğânımı yâr gûş ederdi
Her lahzada câm nûş ederdi
Âzâde-i intizâr idim ben
Şimdi ne ‘aceb hevâya düşdüm
Mânend-i ğubâr pâya düşdüm
Sâlim gibi bin cefâya düşdüm
Firkat denilen belâya düşdüm
Hem-bezm-i cenâb-ı yâr idim ben
(Sâlim. Husrev ü Şîrîn. Vat. Turco 284. vr. 74b; Ayan Nizam 2010: Part II. 83.)