TIRSÎ, İbrâhim

(d. ?/? - ö. 1180/1766)
divan şairi ve hattat
(Divan/Yazılı Edebiyat / 18. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

18. yüzyıl Osmanlı şair ve hattatlarındandır. Asıl adı İbrâhim’dir. Şiirlerinde, "Âbadî ve âharlı yazı kağıdına mensup" anlamına gelen "Tırsî" mahlasını kullanmıştır. Hayatı hakkında kaynaklardaki bilgiler Râmiz'de verilen bilgilerin tekrarından ibarettir (Erdem 1994: 196-97). Dîvân’ında yer alan; "Tırsî aceb mi oynasa etfâl ile hemîn /Anatolıda maskat-ı re’isi Uşaklıdur" (Yılmaz 2001: 67) beytinden, onun Anadolu’dan İstanbul’a geldiği ve aslen Uşaklı olduğu anlaşılmaktadır. Tırsî, İstanbul’da dönemin hattatlarından Defterdârlık Kalemi Başhalifesi Sinek Ahmed Efendi’den (ö.1135/1722) resmî yazışmalarda kullanılan dîvânî hattı ve diğer bazı yazı türlerini öğrendi. Kâtiplik ve kağıteminliği görevinde bulundu. 1180/1766 (?) tarihinde vefat etti. Kabri, İstanbul Edirnekapı Mezarlığı hâricindedir (Erdem 1994: 196-197; Fatîn 1272: 251-252).

Tırsî'nin bilinen tek eseri Dîvân'ıdır.

1.  Dîvân:  Kütüphanelerde yedi nüshası bulunmaktadır: İstanbul Yapı Kredi Sermet Çifter Kütüphanesi No. 535, 37 vr.; İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi T.Y. No. 2917, 45 vr.; İstanbul Arkeoloji Müzesi Kütüphanesi No. 1465, 57 vr.; Süleymaniye Kütüphanesi İzmir No. 548; Süleymaniye Kütüphanesi Hâlet Efendi No. 668/1; İstanbul Süleymaniye Kütüphanesi Hafid Efendi No. 352; İstanbul Millet Kütüphanesi, Ali Emiri Kitaplığı No. 257. Bunların haricinde, İbrahim Tırsî’nin dönemin sadrazamı Çorlulu Ali Paşa’ya (ö.1128/1716) takdim etmiş olduğu bir nüsha daha olduğunu bilinmektedir. Ancak bu nüsha daha sonra kaybolmuş ve bunun üzerine Dîvân, Mustafa Şânî tarafından 1131/1727’de yeniden tertip edilmiştir (Müstakîm-zâde 1928: 57). Yapı Kredi Sermet Çifter Kütüphanesi No. 535’te kayıtlı bulunan Dîvân'ın bu nüsha olduğu, istinsah kaydında Şânî tarafından verilen bilgilerden çıkarılmaktadır (Tırsî : vr. 37; Yılmaz 2008: 166). Dîvân'ın tenkitli metni hazırlanmıştır (Yılmaz 2001).

Tırsî, kendi muhitinin ve devrinin günlük hayatıyla ilgili pek çok konuyla ilgilenmiştir. O, giyim-kuşam, yiyecekler, müzik, zanaatlar gibi sosyal hayatın çeşitli alanlarına alaycı bakar. Şiirden beklediği şey sadece eğlenmek ve eğlendirmektir. Klasik Türk şiirinin başlıca konusu olan aşk teması yerine yemeklere karşı duyulan arzuları ve beşerî hazları anlatmayı tercih eder. Manzumeleri “hezliyât” tarzındadır. Tercih ettiği bu tarzı, "Bir şi‘r-i nâ-şinîde-kühen söylerüm sana / Ma‘nâsı yok vezinde sühân söylerüm sana" (Yılmaz 2001: 13) diyerek, işitilmemiş, manasız, vezinli, başkalarının itibar etmediği şiirler olarak niteler. Hezellerinde, Hezârî Kebûterî Mehmed Efendi (ö.1137/1724) ve Hevâyî Kubûrî-zâde’yi (ö.1129/1710) örnek almıştır. O, Hevâyî ve Osman-zâde Sâbit arasında özel bir bağ oluşturur. Ancak söz söylemek kudretini bütünüyle hezliyata sarf ettiği için eleştirilere de maruz kalmıştır (Müstakîm-zâde: 302b). Şiirde benimsediği bu tarz, herkes tarafından bilinen şiirlerin, nazım şekli, vezin, kafiye gibi form özelliklerinin alınıp içeriklerinin gülünç hâle getirilmesinden ibarettir. 18. yüzyılda bu tarz, bazı şairlerin elinde küfür ve argoya dönüşür ve oldukça rağbet kazanır.

Kaynakça

Durmuş, İsmail (1998). “Hezl. Arap Edebiyatı". İslâm Ansiklopedisi. C.17. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. 304-305

Erdem, Sadık (1994). Râmiz ve Âdâb-ı Zurafâ’sı: İnceleme-Tenkidli Metin-İndeks-Sözlük. Ankara: AKM Yay.

Fatîn (1272). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş‘âr. İstanbul: İstanbul Litografya Destgahları.

Habîb (1305). Hat ve Hattâtân. 3. C. İstanbul: Matbaa-i Ebuzziya.

Hammer-Purgstall, Josef Von (1837). “Tarsî”. Geschichte der Osmanischen Dichtkunst bis auf unsere Zeit. 4. C. Pesth.

Kurnaz, Cemâl ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2001). Mehmet Nâil Tuman Tuhfe-i Nâilî. 2. C. Ankara: Bizim Büro Yay.

Müstakîm-zâde Süleymân Sa‘deddîn (1928). Tuhfe-i Hattâtîn. İstanbul: İstanbul: Devlet Matbaası.

Müstakîm-zâde Süleymân Sa‘deddîn. Mecelletü’n-Nisâb fi’n-Nisbi ve’l-Künâ ve’l-Elkâb. Süleymaniye Kütüphanesi Hâlet Efendi No. 628, vr. 302b.

Mehmed Süreyyâ (1311). Sicill-i Osmânî yâhud Tezkire-i Meşâhîr-i Osmâniyye. 3. C. İstanbul: Matbaa-i Âmire.

Pala, İskender (1998). “Hezl. Türk Edebiyatı". İslâm Ansiklopedisi. C.17. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. 305-306

Tâhir’ül-Mevlevî (1994). “Tehzil”. Edebiyat Lügatı. İstanbul: Enderun Kitabevi.154-155.

Yılmaz, Kadriye (2001). İbrahim Tırsî ve Dîvân’ı: İnceleme-Metin-Sözlük. Yüksek Lisans Tezi, Ispata: Süleyman Demirel Üniversitesi.

Yılmaz, Kadriye (2008). “Bir Hezel Şairi Olarak İbrahim Tırsî ve Divanı”. Ege Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Araştırmaları Dergisi 15:163-184.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ KADRİYE YILMAZ ORAK
Yayın Tarihi: 12.09.2013
Güncelleme Tarihi: 12.11.2020

Eserlerinden Örnekler

DÎVÂN

Gazel

Biz bu şehrün kış güni yağmurla karın görmişüz

Cümle etfâlün kızaklarla kayarın görmişüz

Hîç göz açdurmaz dipi kör odabaşıya müdâm

Çeç gibi esüp savurmanun ne kârın görmişüz

Açılup lâle gibi dâg-ı derûn oldı bana

Hâsılı soğukların vâfir zırârın görmişüz

İstesen bir yük kömür dirler bu ne yüz karası

Buna kâni olmayup evden kovarın görmişüz

Dostlugı hovardagânun cümle buz üstindedür

Kaldırım yeniçerisinün vakârın görmişüz

Gabgabı kûtehdir av almaz dimek bühtân olur

Mîr-i Burnazun bu kış sayd u şikârın görmişüz

Rûm ile beygirleri tenbel olur sanmak sakın

Dobrıca etrâfınun eşkin tavarın görmişüz

Bir kapu varsa bir âdem eli boş hâdimân

Nerdübândan yok aga diyü savarın görmişüz

Ardına düşüp zagarlar gibi eyler cüst u cû

Ehl-i sükûn rûz u şeb kârın ararın görmişüz

Pek iridür karpuzı gerçi bizüm bostânlarun

Mevsiminde Lankanun böyle hıyarın görmişüz

Tırsiyâ çok çok yelüp gezme otur râhatde ol

Sen kılıklı ehl-i cerrün itibarın görmişüz

(Yılmaz, Kadriye (2001). İbrahim Tırsî ve Dîvân’ı: İnceleme-Metin-Sözlük. Yüksek Lisans Tezi. Isparta: Süleyman Demirel Üniversitesi. 79-80.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1UŞŞÂKÎ, Mehmed Uşşâkî Efendid. ? - ö. 1841-42Doğum YeriGörüntüle
2İskender Palad. 8 Haziran 1958 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3Deniz Arsland. 1979 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4UŞŞÂKÎ, Mehmed Uşşâkî Efendid. ? - ö. 1841-42Doğum YılıGörüntüle
5İskender Palad. 8 Haziran 1958 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6Deniz Arsland. 1979 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7UŞŞÂKÎ, Mehmed Uşşâkî Efendid. ? - ö. 1841-42Ölüm YılıGörüntüle
8İskender Palad. 8 Haziran 1958 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
9Deniz Arsland. 1979 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
10UŞŞÂKÎ, Mehmed Uşşâkî Efendid. ? - ö. 1841-42MeslekGörüntüle
11İskender Palad. 8 Haziran 1958 - ö. ?MeslekGörüntüle
12Deniz Arsland. 1979 - ö. ?MeslekGörüntüle
13UŞŞÂKÎ, Mehmed Uşşâkî Efendid. ? - ö. 1841-42Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14İskender Palad. 8 Haziran 1958 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Deniz Arsland. 1979 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16UŞŞÂKÎ, Mehmed Uşşâkî Efendid. ? - ö. 1841-42Madde AdıGörüntüle
17İskender Palad. 8 Haziran 1958 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
18Deniz Arsland. 1979 - ö. ?Madde AdıGörüntüle