Madde Detay
ÜRYÂNÎ
(d. ?/? - ö. 1308?/1889-1890?)
âşık
(Âşık / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı, nereli olduğu, hangi tarihte doğduğu ve ailesi hakkındaki bilgiler ihtilaflı olan şair, şiirlerinde Üryânî mahlasını kullanmıştır. Kemal Samancıgil’in belirttiğine göre Niğdelidir (Samancıgil 1946:39). Ondan, sadece ismini zikretmiş olmak suretiyle, ilk bahseden Mehmet Halit Bayrı (Bayrı 1956: 14) 19.yy. halk şairleri üzerine yaptığı çalışmasında, şöhretlerinin yetiştikleri çevrenin dışına çıkamadığını söylediği şairler arasında, Üryânî'nin adını da zikretmiştir. Üryânî hakkında söylenebilecek en kesin bilgi, “Alıp arz-ı hâlim gitmek ihtimal / Sâh-ı Abdülmecit Sultan’a kadar” dizelerinden hareketle, Sultan Abdülmecit devri (1839-1861) âşıklarından olduğudur. Samancıgil’in belirttiğine göre, hoşsohbet olup çok sevilen âşık, geçimini rençperlik yaparak sağlamıştır (Samancıgil 1946: 39-41). Üryânî hakkında müstakil ilk çalışma Rasim Deniz tarafından yapılmıştır. Samancıgil’in Üryânî hakkında yaptığı değerlendirmelerin mesnetsiz olduğunu söyleyen Rasim Deniz, onun Niğdeli olabileceği hakkında kesin bir değerlendirmenin de yapılamayacağı görüşündedir (Deniz 2006:10). Samancıgil’in âşığı, “Niğdeli Uryan Abdal” ile karıştırmış olabileceğini belirten Rasim Deniz âşığın, “Mezhepte şâhımız İmam-ı Azam / İtikatta ehl-i sünnetindeniz” dizelerini delil göstererek, Samancıgil’in aksine Bektaşi bile sayılamayacağını söyler. Tahminen 1889’da ölmüştür (Samancıgil 1946: 39-41).
Âşığın, muhtelif cönklerden tespit edilmiş 39 şiiri vardır (Deniz 2006:18).
Eldeki şiirlerinden hareketle onun 19.yy. âşık şiirine ve şiir diline vakıf olduğu söyleyebilir. Kendi devrindeki âşıkların genel özelliklerinden olsa da kullandığı Farsça terkipler, Arapça, Farsça kelimeler bir köy veya aşiret şairi olmadığının delilidir. Geleneğe uygun olarak saz ve söz meclislerinde bulunduğu, bilgisini görgüsünü bu meclislerde artırdığı, gezgin bir âşık olduğu şiirlerinden anlaşılmaktadır. Şiirlerinin bu özelliği, Üryânî’in az da olsa eğitim gördüğünü söyleyen Samancıgil’i destekler mahiyettedir.
Şiirlerinin tamamı, hece vezniyle olup biri sekizli diğerleri on birli koşmadır. Otuz dokuz şiirinden ikisi “Derd-mend Üryânî”, biri “Âşık Üryânî”, biri “Sefil Üryânî” mahlaslı olup diğerleri “Üryânî” mahlaslıdır. “İçtim aşk suyundan şâiran oldum” , “ Bâde-i aşk aldık taslı gezeriz” gibi dizeleri “badeli âşık” olduğu ihtimalini kuvvetlendirmektedir. Bir şiirinde küçük yaşta aşka düştüğünü ve sevdiğini bulmak için diyar diyar gezip gözyaşını ırmak ettiğini söyleyen âşık, “Uryan geldim yine uryan giderim”, “Felek bize biz feleğe kahrettik / Sürmeye bir dem devrânımız yok” dizeleriyle fakirliğinden, talihinden yakınsa da başka bir şiirinde, âşıkların sevda ticareti yaptıklarını, alıp sattıkları metaın “cevr ü cefâ” olduğunu söylemekten de geri durmaz. Günlük halk dilinde kullanılan kelimeleri ve deyimleri şiirlerinde bolca kullanmasının yanında, Farsça terkiplere de yer verir. Şiirlerinin ekseriyeti yarım kafiyeli olup, ahenk unsuru olarak daha çok rediflerden yararlandığı söylenebilir. Aşk, hasret, gurbet, ahlak, doğruluk, fazilet, ölüm, ahiret şiirlerinde sıkça kullandığı temalardır. Âşığın bütün şiirleri tespit edilebilmiş değildir. Muhtelif cönk ve mecmualardan tespit edilebilecek yeni şiirleriyle ileride daha sağlıklı değerlendirmelerin yapılabileceği muhakkaktır.
Kaynakça
Bayrı, M. Halit (1956). Halk Şiiri XIX. Yüzyıl. İstanbul: Ekim Basımevi.
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin Yay.
Samancıgil, Kemal (1946). Alevî Şairler Antolojisi. İstanbul: Gün Basımevi.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ NAMIK ASLANYayın Tarihi: 13.07.2013Güncelleme Tarihi: 12.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Kul oldum kaşına ey melek sima
La’l-i lebin tadı sahbayı geçti
Âşıklar hüsnüne yanar daima
Ruhların Yusuf-ı elmayı geçti
Üftade-i aşkım gel eyleme naz
Derdimin dermanı ey leb-i kiraz
Nasıl nakleyleyim hesaba sığmaz
Çeşm-i hunım yedi deryayı geçti
Cihanda bîhesap derdim sayılmaz
Gel alma âhımı ah yerde kalmaz
Hiç benî-âdemde böyle boy olmaz
Kâmetin cüddesi Tûbâyı geçti
Bu derdi çekene deriz eyvallah
Sana yardım ede Uryânî Allah
Görenler hüsnünü desin maşallah
Senin güzelliğin Zelhâ’yı geçti
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 26.
Koşma
Kudret kandilinde Arş-ı Rahmandan
Çehâr anâsırdan süzüldüm geldim
Ak mürekkeb idim kızıl kan oldum
Kudret kalemiyle yazıldım geldim
Kara gömlek giydim donum ağ iken
Canım Hakk’a teslim ettim sağ iken
Bu dünyada Âdem insan yoğ iken
Atamın belinden süzüldüm geldim
Pervâneler gibi şem’e dolandım
Bu feleğin eleğinden elendim
Yuğrulmuş yapılmış mâcuna döndüm
Aşkın havanında ezildim geldim
Âşık Üryânî der uryâneleriz
Dehanı dür döken devrâneleriz
Bezm-i eleste de divâneleriz
İmlâ-yı irfâna dizildim geldim
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 32.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 13.07.2013Güncelleme Tarihi: 12.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Kul oldum kaşına ey melek sima
La’l-i lebin tadı sahbayı geçti
Âşıklar hüsnüne yanar daima
Ruhların Yusuf-ı elmayı geçti
Üftade-i aşkım gel eyleme naz
Derdimin dermanı ey leb-i kiraz
Nasıl nakleyleyim hesaba sığmaz
Çeşm-i hunım yedi deryayı geçti
Cihanda bîhesap derdim sayılmaz
Gel alma âhımı ah yerde kalmaz
Hiç benî-âdemde böyle boy olmaz
Kâmetin cüddesi Tûbâyı geçti
Bu derdi çekene deriz eyvallah
Sana yardım ede Uryânî Allah
Görenler hüsnünü desin maşallah
Senin güzelliğin Zelhâ’yı geçti
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 26.
Koşma
Kudret kandilinde Arş-ı Rahmandan
Çehâr anâsırdan süzüldüm geldim
Ak mürekkeb idim kızıl kan oldum
Kudret kalemiyle yazıldım geldim
Kara gömlek giydim donum ağ iken
Canım Hakk’a teslim ettim sağ iken
Bu dünyada Âdem insan yoğ iken
Atamın belinden süzüldüm geldim
Pervâneler gibi şem’e dolandım
Bu feleğin eleğinden elendim
Yuğrulmuş yapılmış mâcuna döndüm
Aşkın havanında ezildim geldim
Âşık Üryânî der uryâneleriz
Dehanı dür döken devrâneleriz
Bezm-i eleste de divâneleriz
İmlâ-yı irfâna dizildim geldim
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 32.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 12.12.2020Eserlerinden Örnekler
Koşma
Kul oldum kaşına ey melek sima
La’l-i lebin tadı sahbayı geçti
Âşıklar hüsnüne yanar daima
Ruhların Yusuf-ı elmayı geçti
Üftade-i aşkım gel eyleme naz
Derdimin dermanı ey leb-i kiraz
Nasıl nakleyleyim hesaba sığmaz
Çeşm-i hunım yedi deryayı geçti
Cihanda bîhesap derdim sayılmaz
Gel alma âhımı ah yerde kalmaz
Hiç benî-âdemde böyle boy olmaz
Kâmetin cüddesi Tûbâyı geçti
Bu derdi çekene deriz eyvallah
Sana yardım ede Uryânî Allah
Görenler hüsnünü desin maşallah
Senin güzelliğin Zelhâ’yı geçti
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 26.
Koşma
Kudret kandilinde Arş-ı Rahmandan
Çehâr anâsırdan süzüldüm geldim
Ak mürekkeb idim kızıl kan oldum
Kudret kalemiyle yazıldım geldim
Kara gömlek giydim donum ağ iken
Canım Hakk’a teslim ettim sağ iken
Bu dünyada Âdem insan yoğ iken
Atamın belinden süzüldüm geldim
Pervâneler gibi şem’e dolandım
Bu feleğin eleğinden elendim
Yuğrulmuş yapılmış mâcuna döndüm
Aşkın havanında ezildim geldim
Âşık Üryânî der uryâneleriz
Dehanı dür döken devrâneleriz
Bezm-i eleste de divâneleriz
İmlâ-yı irfâna dizildim geldim
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 32.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Koşma
Kul oldum kaşına ey melek sima
La’l-i lebin tadı sahbayı geçti
Âşıklar hüsnüne yanar daima
Ruhların Yusuf-ı elmayı geçti
Üftade-i aşkım gel eyleme naz
Derdimin dermanı ey leb-i kiraz
Nasıl nakleyleyim hesaba sığmaz
Çeşm-i hunım yedi deryayı geçti
Cihanda bîhesap derdim sayılmaz
Gel alma âhımı ah yerde kalmaz
Hiç benî-âdemde böyle boy olmaz
Kâmetin cüddesi Tûbâyı geçti
Bu derdi çekene deriz eyvallah
Sana yardım ede Uryânî Allah
Görenler hüsnünü desin maşallah
Senin güzelliğin Zelhâ’yı geçti
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 26.
Koşma
Kudret kandilinde Arş-ı Rahmandan
Çehâr anâsırdan süzüldüm geldim
Ak mürekkeb idim kızıl kan oldum
Kudret kalemiyle yazıldım geldim
Kara gömlek giydim donum ağ iken
Canım Hakk’a teslim ettim sağ iken
Bu dünyada Âdem insan yoğ iken
Atamın belinden süzüldüm geldim
Pervâneler gibi şem’e dolandım
Bu feleğin eleğinden elendim
Yuğrulmuş yapılmış mâcuna döndüm
Aşkın havanında ezildim geldim
Âşık Üryânî der uryâneleriz
Dehanı dür döken devrâneleriz
Bezm-i eleste de divâneleriz
İmlâ-yı irfâna dizildim geldim
Deniz, Rasim (2006). Âşık Uryanî. Kayseri: Laçin. 32.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | MUHAMMED ALİ, Mehmet Ali Arıkan | d. 1866 - ö. 03.09.1940 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | ALİ ERCAN | d. 1931 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | HÂMİD, Bedrî Hüseyin Hâmid Efendi | d. ? - ö. 1786-87 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | MUHAMMED ALİ, Mehmet Ali Arıkan | d. 1866 - ö. 03.09.1940 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | ALİ ERCAN | d. 1931 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | HÂMİD, Bedrî Hüseyin Hâmid Efendi | d. ? - ö. 1786-87 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | MUHAMMED ALİ, Mehmet Ali Arıkan | d. 1866 - ö. 03.09.1940 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | ALİ ERCAN | d. 1931 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | HÂMİD, Bedrî Hüseyin Hâmid Efendi | d. ? - ö. 1786-87 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | MUHAMMED ALİ, Mehmet Ali Arıkan | d. 1866 - ö. 03.09.1940 | Meslek | Görüntüle |
11 | ALİ ERCAN | d. 1931 - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
12 | HÂMİD, Bedrî Hüseyin Hâmid Efendi | d. ? - ö. 1786-87 | Meslek | Görüntüle |
13 | MUHAMMED ALİ, Mehmet Ali Arıkan | d. 1866 - ö. 03.09.1940 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | ALİ ERCAN | d. 1931 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | HÂMİD, Bedrî Hüseyin Hâmid Efendi | d. ? - ö. 1786-87 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | MUHAMMED ALİ, Mehmet Ali Arıkan | d. 1866 - ö. 03.09.1940 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | ALİ ERCAN | d. 1931 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
18 | HÂMİD, Bedrî Hüseyin Hâmid Efendi | d. ? - ö. 1786-87 | Madde Adı | Görüntüle |