Madde Detay
VAHÎD, Ahmed Vahîd Efendi
(d. ?/? - ö. ?/1839-1861)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Ahmed Vahid Efendi’dir. Sayda’ya bağlı Beşare’de doğdu. 1247/1831-32 yılında Mısır’a giderek divan kâtipliği yaptı. Bir ara İstanbul’a geldi. Sonra tekrar Mısır’a döndü. Daha sonra yeniden İstanbul’a dönerek Divan-ı Hümayun’da ve Anadolu’da bazı vezirlere divan kâtipliği yaptı. Sultan Abdülmecîd devrinde (1839-1861) vefat etti.
Eserlerine dair bir bilgi bulunmamaktadır. Fatîn Tezkiresi’nde başkalarının şiirini kendine mal etmekle suçlandığı ifade edilmektedir (1271: 438).
Kaynakça
Cunbur, Müjgân (2007). “Vahîd”. Türk Dünyası Ortak Edebiyatı, Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. C. 8. Ankara: AKM Yay. 486.
Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul.
Kurnaz, Cemâl ve Mustafa Tatcı (hzl.) (2001). Mehmed Nâil Tuman, Tuhfe-i Nâilî - Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri. C.II. Ankara: Bizim Büro Yay.
Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1998). “Vahid Ahmed Efendi”. C. 8. İstanbul: Dergâh Yay. 498.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. BEYHAN KESİKYayın Tarihi: 23.05.2014Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Şeb-i yeldâ-yı zülfün târını bildim te’emmülle
Hayâl u zılle benzetdim meh-i rûyun tahayyülle
Hayâlin dânesiyle murg-ı dilzârı seherlerde
Düşürdün mâh-rûyum dâm-ı zülfe hâl-i fülfülle
O çeşm-i fitne pür-zârın beni meftûn-ı ‘aşk etdi
Ne yapsam n’eylesem bilmem ‘aceb bu hâl-i müşkille
Kimi gördük safâ ile cihâna geldi de gitdi
Elemdir kâr-ı ‘âlem anı def‘ et câm ile mülle
Vahîd erbâb-ı sabrı telhi-i gam zevk-yâb eyler
Meseldir bu koruk helvâ olur sabr u tahammülle
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 438.)
Yayın Tarihi: 23.05.2014Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Şeb-i yeldâ-yı zülfün târını bildim te’emmülle
Hayâl u zılle benzetdim meh-i rûyun tahayyülle
Hayâlin dânesiyle murg-ı dilzârı seherlerde
Düşürdün mâh-rûyum dâm-ı zülfe hâl-i fülfülle
O çeşm-i fitne pür-zârın beni meftûn-ı ‘aşk etdi
Ne yapsam n’eylesem bilmem ‘aceb bu hâl-i müşkille
Kimi gördük safâ ile cihâna geldi de gitdi
Elemdir kâr-ı ‘âlem anı def‘ et câm ile mülle
Vahîd erbâb-ı sabrı telhi-i gam zevk-yâb eyler
Meseldir bu koruk helvâ olur sabr u tahammülle
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 438.)
Güncelleme Tarihi: 29.11.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Şeb-i yeldâ-yı zülfün târını bildim te’emmülle
Hayâl u zılle benzetdim meh-i rûyun tahayyülle
Hayâlin dânesiyle murg-ı dilzârı seherlerde
Düşürdün mâh-rûyum dâm-ı zülfe hâl-i fülfülle
O çeşm-i fitne pür-zârın beni meftûn-ı ‘aşk etdi
Ne yapsam n’eylesem bilmem ‘aceb bu hâl-i müşkille
Kimi gördük safâ ile cihâna geldi de gitdi
Elemdir kâr-ı ‘âlem anı def‘ et câm ile mülle
Vahîd erbâb-ı sabrı telhi-i gam zevk-yâb eyler
Meseldir bu koruk helvâ olur sabr u tahammülle
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 438.)
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Şeb-i yeldâ-yı zülfün târını bildim te’emmülle
Hayâl u zılle benzetdim meh-i rûyun tahayyülle
Hayâlin dânesiyle murg-ı dilzârı seherlerde
Düşürdün mâh-rûyum dâm-ı zülfe hâl-i fülfülle
O çeşm-i fitne pür-zârın beni meftûn-ı ‘aşk etdi
Ne yapsam n’eylesem bilmem ‘aceb bu hâl-i müşkille
Kimi gördük safâ ile cihâna geldi de gitdi
Elemdir kâr-ı ‘âlem anı def‘ et câm ile mülle
Vahîd erbâb-ı sabrı telhi-i gam zevk-yâb eyler
Meseldir bu koruk helvâ olur sabr u tahammülle
(Fatîn Dâvud (1271). Tezkire-i Hâtimetü’l-Eş'âr. İstanbul. 438.)