Madde Detay
ÂRİF/ÂRİFÎ, Fethullah Çelebi
(d. ?/? - ö. 970/1562)
Divan Şairi, Şehnameci
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Fethullah’tır. Şehnâmeci Fethullah Efendi ve Fethullah
Çelebi olarak tanındı. Âşık Çelebi “Baba tarafından Acemî, ana tarafından
Arabî” olduğunu kaydeder. Şeyh İbrâhim Gülşenî’nin kızının oğludur. Babası Derviş Şîrâzî veya Derviş Çelebi diye tanınan bir din bilginidir. Güzel
yazısı sebebiyle Safevi şehzadesi Elkas Mirza’nın nişancısı olan bu zatın,
şehzadenin hizmetinden ayrıldıktan sonra Mısır’a giderek Şeyh İbrahim
Gülşenî’nin kızıyla evlendiği ve Ârif Çelebi’nin bu evlilikten dünyaya geldiği söylenir.
Ancak şairin Şiraz’da doğduğunu ve gençliğinde babasıyla
Mısır’a gittiği, sonra asıl vatanı olan İran’a döndüğü de söylenmektedir.
İstanbul’a geldikten sonra devrin tanınmış âlimlerinden ders alan
Çelebi’nin mesleği şehnameciliktir. Eflâtûn-ı Şîrvânî’den evvel şehnameci
oldu. Kanuni tarafından yüz akçe günlükle I. Selim’in gazalarının genişçe
anlatıldığı Farsça şehnamesini yazmaya başladı. Eseri padişah tarafından takdir
edildi.
Türkçe ve Farsça iki dilde
şiir yazabilen şairin mahlası Ârifî’dir. Kaynaklarda arif ve nüktedan bir kişi
olarak övülür. Şiirlerinin konusunu genellikle gazalar teşkil eder. Üslubu,
işlediği konulara uygunluk arz eder. Dili tekdüzelikten uzaktır. Şiirleri
padişah tarafından beğenilmiştir. Bunların yanında garip beyitleri vardır.
Beyanî, tezkiresinde bu durumu “bir mahbûb veya bir at şekli tasvir edip
azâsından hurûf şeklin gösterip cümlesinden bir beyit çıkarır” şeklinde
anlatır. Aynı tespitler, Kınalızade tarafından da yapılmıştır.
Eserleri:
1. Tevârîh-i Âl-i Osmân: Akıcı bir nazım üslubuyla Osmanlı hanedanının gazalarını anlatır. Eserin
hacmi konusunda kaynaklarda farklı bilgilere rastlanır. Bursalı Mehmed Tahir,
altmış bin beyit olduğunu söyler, fakat bu bilginin kaynağını belirtmez. Âşık
Çelebi on bin veya yirmi bin beyit; Babinger ise altı bin veya sekiz bin beyit
olduğunu ileri sürer.
Âşık Çelebi, Kanunî’ye ithaf edilen Tevârîh-i Âl-i Osmân’ın
yazılış macerasını yirmi beş akçe ulufeyle başlayıp yetmiş akçeye
yükseltilmesinden bahşişlere, hizmetine verilen elemanlar kadar ayrıntısıyla
anlatır. Bu kadar uzun bir eser yazılmasının duyulmuş bir şey olmadığından
bahisle eserin önemini vurgulayan Âşık Çelebi, bazı kötü amaçlı kimselerin
şairi ve eserini padişaha kötü gösterme gayretlerine padişahın itibar
etmemesinden de övgüyle bahseder. Eserin 100 bin beyit olduğunu söyleyen Ahdî,
bu cümleden olarak Ârif’in günde 500 beyit söyleyebildiğini ancak yazısının aynı
hızda olmadığı için 200 beyitle yetindiğini de kaydeder. Şehnâme’nin
Süleymannâme kısmı doktora tezi olarak hazırlanmıştır (Çelik 2009).
2. Sanemü’l-hayâl: Çelebi’nin “îcâd
u ibdâ‘ ve te'lîf ü ihtirâ‘ından”, Hasan Çelebi’nin “e’âcîb-i muhtıra’âtından”
dediği bu eser muhayyel bir güzelin her bir uzvu için söylenmiş
manzumelerden oluşmuş “garip” bir kitaptır.
3. Feresü’l-hayâl: Atın uzuvlarının anlatıldığı bir eserdir.
4. Ebyât-ı Târihiyye: Divançe niteliği taşıyan bir eser olup
tarih beyitleri içerir.
5. Sefernâme-i Süleymân: Hâdim Süleyman Paşa’nın Hint seferini
anlatır. Remel vezninde yazılmış iki bin beyti ihtiva eden eser bir destan
hüviyetindedir. Bugün elimizde değildir.
6. Dîvân-ı Fârisî: Şairin Farsça şiirlerinin bulunduğu
divanıdır.
7. Risâle fi’l-muammâ: Muamma türünü anlatan bir eserdir.
Tarih’i karşılığında padişahtan büyük taltif gören şair 11
Aralık 1562’de Mısır’da ölmüştür. Tezkirelerde şairliğinden genellikle övgüyle
söz edilmektedir. Ahdî, yıldız ilmi ve hendesede (geometri) de üstat olduğunu
kaydeder.
Kaynakça
Ali Emîrî
(1327). Tezkire-i Şuarâ-yı Âmid. İstanbul: Matbaa-i Âmidî.
“Ârif,
Fethullah” (1976). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi.
C. 1. İstanbul: Dergâh Yay. 156.
Babinger, F. (2000). Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri. (çev.
Coşkun Üçok). Ankara: KB Yay.
Beyânî. (1990) Tezkiretü'ş-şuara. (hzl. İ. Kutluk). Ankara: TTK Yayınları.161.
Cunbur, Müjgan (2002). “Ârif”. Türk Dünyası Edebiyatçılar Yazarlar ve Şairler Ansiklopedisi. C. 1. Ankara: AKM Yay. 432.
Ergun, S. N. Türk Şairleri. C. I. İstanbul. 63.
Kılıç,
Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ
(İnceleme-Metin). İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay.
Kutluk, İbrahim (hzl.) (1989). Kınalızade Hasan Çelebi, Tezkiretü'ş-şuara. C.II. Ankara: TTK Yay. 596-98.
Solmaz, Süleyman (hzl.) (2005). Ahdî ve Gülşen-i Şu’arâsı. Ankara: AKM Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: MURAT ALİ KARAVELİOĞLU - MEHMET FATİH KÖKSALYayın Tarihi: 28.04.2014Güncelleme Tarihi: 05.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Bir muammâ-durur ki kaşun
Ki çıkar andan ismi Nakkâşun
Aşırı sarkdun ruh-ı yâre
Meger ey zülf iki-durur başun
Ay efendüm hilâl kimdür ki
Gözün üstinde var diye kaşun
Seni çok başlı anlaram ey göz
Merdüm içinde saklama yaşun
Ta'n idüp alma agzuna câmı
Ki degül zâhidâ senün aşun
Nûr-ı horşîde hîç irer mi zevâl
Dîdesi görmez ise huffâşun
Götürelden tabanını Mecnûn
Gelmedi Ârifâ ayakdaşun
(Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ (İnceleme-Metin). C.2.İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay. 1029-30.)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 28.04.2014Güncelleme Tarihi: 05.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Bir muammâ-durur ki kaşun
Ki çıkar andan ismi Nakkâşun
Aşırı sarkdun ruh-ı yâre
Meger ey zülf iki-durur başun
Ay efendüm hilâl kimdür ki
Gözün üstinde var diye kaşun
Seni çok başlı anlaram ey göz
Merdüm içinde saklama yaşun
Ta'n idüp alma agzuna câmı
Ki degül zâhidâ senün aşun
Nûr-ı horşîde hîç irer mi zevâl
Dîdesi görmez ise huffâşun
Götürelden tabanını Mecnûn
Gelmedi Ârifâ ayakdaşun
(Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ (İnceleme-Metin). C.2.İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay. 1029-30.)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 05.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Bir muammâ-durur ki kaşun
Ki çıkar andan ismi Nakkâşun
Aşırı sarkdun ruh-ı yâre
Meger ey zülf iki-durur başun
Ay efendüm hilâl kimdür ki
Gözün üstinde var diye kaşun
Seni çok başlı anlaram ey göz
Merdüm içinde saklama yaşun
Ta'n idüp alma agzuna câmı
Ki degül zâhidâ senün aşun
Nûr-ı horşîde hîç irer mi zevâl
Dîdesi görmez ise huffâşun
Götürelden tabanını Mecnûn
Gelmedi Ârifâ ayakdaşun
(Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ (İnceleme-Metin). C.2.İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay. 1029-30.)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Bir muammâ-durur ki kaşun
Ki çıkar andan ismi Nakkâşun
Aşırı sarkdun ruh-ı yâre
Meger ey zülf iki-durur başun
Ay efendüm hilâl kimdür ki
Gözün üstinde var diye kaşun
Seni çok başlı anlaram ey göz
Merdüm içinde saklama yaşun
Ta'n idüp alma agzuna câmı
Ki degül zâhidâ senün aşun
Nûr-ı horşîde hîç irer mi zevâl
Dîdesi görmez ise huffâşun
Götürelden tabanını Mecnûn
Gelmedi Ârifâ ayakdaşun
(Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ (İnceleme-Metin). C.2.İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay. 1029-30.)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | HASAN HÜSNÎ PAŞA, Sührâb-zâde Hocaoğlu, Mısırlı | d. ? - ö. 1897 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | HUDÂYÎ/HÜDÂYÎ, Hudâyî Dede, Şeyh Sâlih Dede | d. ? - ö. 1480-81 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | Şevkî, Şevkî Çelebi | d. ? - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | HASAN HÜSNÎ PAŞA, Sührâb-zâde Hocaoğlu, Mısırlı | d. ? - ö. 1897 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | HUDÂYÎ/HÜDÂYÎ, Hudâyî Dede, Şeyh Sâlih Dede | d. ? - ö. 1480-81 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | Şevkî, Şevkî Çelebi | d. ? - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | HASAN HÜSNÎ PAŞA, Sührâb-zâde Hocaoğlu, Mısırlı | d. ? - ö. 1897 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | HUDÂYÎ/HÜDÂYÎ, Hudâyî Dede, Şeyh Sâlih Dede | d. ? - ö. 1480-81 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | Şevkî, Şevkî Çelebi | d. ? - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | HASAN HÜSNÎ PAŞA, Sührâb-zâde Hocaoğlu, Mısırlı | d. ? - ö. 1897 | Meslek | Görüntüle |
11 | HUDÂYÎ/HÜDÂYÎ, Hudâyî Dede, Şeyh Sâlih Dede | d. ? - ö. 1480-81 | Meslek | Görüntüle |
12 | Şevkî, Şevkî Çelebi | d. ? - ö. ? | Meslek | Görüntüle |
13 | HASAN HÜSNÎ PAŞA, Sührâb-zâde Hocaoğlu, Mısırlı | d. ? - ö. 1897 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | HUDÂYÎ/HÜDÂYÎ, Hudâyî Dede, Şeyh Sâlih Dede | d. ? - ö. 1480-81 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | Şevkî, Şevkî Çelebi | d. ? - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | HASAN HÜSNÎ PAŞA, Sührâb-zâde Hocaoğlu, Mısırlı | d. ? - ö. 1897 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | HUDÂYÎ/HÜDÂYÎ, Hudâyî Dede, Şeyh Sâlih Dede | d. ? - ö. 1480-81 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | Şevkî, Şevkî Çelebi | d. ? - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |