ASKERÎ, Mehmed

(d. ?/? - ö. 1000/1591)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Edirne’de doğdu. Asıl adı Mehmed'dir. Kanuni Sultan Süleyman dönemi şairlerindendir. Uzun süre Kerbela’da İmam Hüseyin türbesinde bulunmuş, Seyyid Gazi dergâhına Horasan sultanının selamını getirmiş derviş tabiatlı biriydi. Bağdat’ta İmam Hasan Askerî’ye intisap ederek uzun bir süre onun dergâhında kaldığı için şiirlerinde Askerî mahlasını kullandı. Yeniçeri ve tımar sahibi oldu. Zeamet alarak Selanik’e yerleşti. Burada İshak Paşa’nın oğlunun hanımı ile evlendi. Bu sayede büyük servet sahibi oldu. Askerî, hacca gitmesine rağmen Râfizî olduğu iddia edilmiş ve zındıklık ithamlarından kurtulamamıştır. 1000/1591 tarihinde öldü.

Kaynaklar, Askerî’ye ait herhangi bir eserin varlığından bahsetmez. Ancak çeşitli şiir mecmualarında terci-i bend, muhammes, müseddes gibi nazım şekilleriyle kaleme aldığı birçok şiire rastlanmaktadır. Derviş tabiatlı bir kişi olduğu için şiirleri de rindane ve tasavvufi özellikler taşır. Âşık Çelebi, Askerî’nin şiirlerini sade bulurken Hasan Çelebi ise bunları beğenmez.

Kaynakça

Akbayar, Nuri (hzl.) (1998). Mehmed Süreyya, Sicill-i Osmânî . C. 1. İstanbul: Kültür Bakanlığı-Tarih Vakfı Ortak Yay.

Canım, Rıdvan (hzl.) (2000). Latîfî, Tezkiretü’ş-Şu’arâ ve Tabsıratü’n-Nuzamâ. Ankara: AKM Yay.

Canım, Rıdvan (1995). Edirne Şairleri. Ankara: Akçağ Yay.

Ergun, Sadettin Nüzhet (1936). Türk Şairleri. C. 2. İstanbul.

İpekten, Halûk, Mustafa İsen, Recep Toparlı, Naci Okçu ve Turgut Karabey (1988). Tezkirelere Göre Divan Edebiyatı İsimler Sözlüğü. Ankara: KTB Yay. 

İsen, Mustafa (hzl.) (1994). Gelibolulu Âlî, Künhü’l-Ahbâr’ın Tezkire Kısmı. Ankara: Akçağ Yay.

Kazancıgil, Ratip (hzl.) (1996). Abdurrahman Hıbrî, Enîsü’l-Müsâmirîn, Edirne Tarihi, 1360-1650. İstanbul: Türk Kütüphaneciler Derneği Yay.

Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ-İnceleme-Metin. C. 2. İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay.

Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatcı (hzl.) (2001). Mehmet Nâil Tuman, Tuhfe-i NâilîDîvân Şâirlerinin Muhtasar Biyografileri. C.II. Ankara: Bizim Büro Yay.

Sungurhan Eyduran, Aysun S. (hzl.) (2008). Beyânî, Tezkîretü’ş-Şu’arâ. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/belge/1-83502/beyani----tezkiretus-suara.html [erişim tarihi: 05.01.2014].

Sungurhan Eyduran, Aysun S. (hzl.) (2009). Kınalı-zâde Hasan Çelebi, Tezkîretü’ş-Şu’arâ, Tenkitli Metin A. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/belge/1-83504/kinalizade-hasan-celebi---tezkiretus-suara.html [erişim tarihi: 05.01.2014].

Şemseddin Sâmî (1314). Kâmûsu’l-Âlâm. C. 4. İstanbul: Mihran Matbaası.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DOÇ. DR. YUNUS KAPLAN
Yayın Tarihi: 27.01.2014
Güncelleme Tarihi: 05.12.2020

Eserlerinden Örnekler

Kaside

Ey gönül a’yân-ı devlet içre himmet kalmadı

Kimden umarsın kerem ehl-i mürüvvet kalmadı
 

Lutf u ihsân u mürüvvet kapuların yapdılar

Hîç bir yerde açuk bâb-ı mürüvvet kalmadı


Ey dirîgâ lutf u ihsânun kapusın yapdılar

Zikri hayr olsun dinür bir ehl-i devlet kalmadı

Bir ululuk kalmış ancak kadr-i devletden eser

Pes mekârimden dahi bir hûb haslet kalmadı

Halk-ı âlem muzî vü cebbâr olupdur şöyle kim

Gitdi lutf u merhamet kat’ oldı şefkat kalmadı

Adları Hâtem sehâ tomârını tayy itdiler

Gitdi gayb oldı kerem cûd u sehâvet kalmadı

 

Toldı mülki ‘âleme eşrât-ı sâ’at fitnesi

Ger bilürsün zâhir olmaduk ‘âlâmet kalmadı

Gel zuhûr it vaktidür ey Mehdi-i sâhib-zamân

Kim cihânda zâhir olmaduk ‘âlâmet kalmadı

Ger gurûr ehli n’ola bilmezse ‘âlem hâlini

Zerrece fakr ehline dünyâda râhat kalmadı

Ser-te-ser ‘âlem kabâyihle toludur ‘Askerî

Vâzgel söylenmedük dahî kabâhat kalmadı

Ser-te-ser dünyâ yüzüni tutdı şöhret âfeti

Âh kim bir kûşede vahdet selâmet kalmadı

Nefse nefsî oldı ‘âlem her kişi hayretdedür

Kimseden bir kimseye dermâna tâkat kalmadı

Âd u sân ıssı firâvân sofrasında nânı yok

Şimdi cûd ile sehâ ‘ayb oldı ni’met kalmadı

Meyl ider her dûn-tab’a sifle-perverdür felek

Gözlemez kimse mekâdir nâsa ragbet kalmadı

Armagan adına teslîm eyle tuhfen var ise

İrtişâ kapusı çün sedd oldı rüşvet kalmadı

İsteme yârândan mihr ü vefâ resmin sakın

Zâyil oldı gitdi ‘âlemde mahabbet kalmadı

Habbe yüz tutdı bu ‘âlem halkı geçdi bâdeden

Na’radan hum-hâne hâlî oldı ‘işret kalmadı

Zühd ü takvâ ehli yanında harâm oldı helâl

Şübheden perhîz ider bir ehl-i sünnet kalmadı

Sûfî-i sâfum diyenler cezb-i mâl içün yeler

Sûret-i erbâb-ı ma’nîde tarîkat kalmadı

Ma’rifet esrârını nâ-mahreme fâş itdiler

Şevk ü zevk ile meşâyih içre sohbet kalmadı

‘Âlem-i erbâb-ı da’vâ tutdı kîl ü kâl ile

Kesrete karışdı hâl ehlinde vahdet kalmadı

Cübbe vü destâr ile etrâke virdiler gurûr

Cehle yüz tutdı cihân ‘irfâna ‘izzet kalmadı

Parmag ucıyla tutar nabzın tabîbe sunsan el

Şimdi Kânûn u Şifâ hükmince hikmet kalmadı

Kizb dükkânını açmış halkı adlar mâl içün

Bey’i togrı râst-gû bir ehl-i hırfet kalmadı

Gâlibâ âhir zamâna kalmışuz kardaşlar

Vâlideyne şimdüki ‘asr içre hürmet kalmadı

Ey birâder bu ‘acebdür kavme bakmaz oldı hîş

Gitdi ihvân-ı safâ kalbinde şefkat kalmadı

Akçası çoklar harâca harc ider dünyâsını

Hizmet almaga sipâhîlerle kudret kalmadı

Mansıb almaga bugün keskün kılıcdur sîm ü zer

Zûr u bâzû neylesün destinde kuvvet kalmadı

Nakd-i ‘ömri hizmete sarf itsen olmaz behre-mend

Ma’nîde altun bigi bir sikke-sûret kalmadı

Bir kızıl mankûra almazlar ma’ârif dürlerin

‘Âskerî erbâb-ı nazma şöyle ragbet kalmadı

(Canım, Rıdvan (hzl.) (2000). Latîfî, Tezkiretü’ş-Şu’arâ ve Tabsıratü’n-Nuzamâ. Ankara: AKM Yay. 390-92.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1HAYRÎ EFENDİd. ? - ö. 1853Doğum YeriGörüntüle
2SAÎD/SAÎDÎ, Ahmed Saîdî Efendid. ? - ö. 1669-70Doğum YeriGörüntüle
3Cevat Fehmi Başkutd. 1905 - ö. 15 Mart 1971Doğum YeriGörüntüle
4HAYRÎ EFENDİd. ? - ö. 1853Doğum YılıGörüntüle
5SAÎD/SAÎDÎ, Ahmed Saîdî Efendid. ? - ö. 1669-70Doğum YılıGörüntüle
6Cevat Fehmi Başkutd. 1905 - ö. 15 Mart 1971Doğum YılıGörüntüle
7HAYRÎ EFENDİd. ? - ö. 1853Ölüm YılıGörüntüle
8SAÎD/SAÎDÎ, Ahmed Saîdî Efendid. ? - ö. 1669-70Ölüm YılıGörüntüle
9Cevat Fehmi Başkutd. 1905 - ö. 15 Mart 1971Ölüm YılıGörüntüle
10HAYRÎ EFENDİd. ? - ö. 1853MeslekGörüntüle
11SAÎD/SAÎDÎ, Ahmed Saîdî Efendid. ? - ö. 1669-70MeslekGörüntüle
12Cevat Fehmi Başkutd. 1905 - ö. 15 Mart 1971MeslekGörüntüle
13HAYRÎ EFENDİd. ? - ö. 1853Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14SAÎD/SAÎDÎ, Ahmed Saîdî Efendid. ? - ö. 1669-70Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Cevat Fehmi Başkutd. 1905 - ö. 15 Mart 1971Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16HAYRÎ EFENDİd. ? - ö. 1853Madde AdıGörüntüle
17SAÎD/SAÎDÎ, Ahmed Saîdî Efendid. ? - ö. 1669-70Madde AdıGörüntüle
18Cevat Fehmi Başkutd. 1905 - ö. 15 Mart 1971Madde AdıGörüntüle