Ahmet Telli

(d. 1946 / ö. -)
Şair, Öğretmen, Editör
(Yeni Edebiyat / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Bugün Karabük’e bağlı olan Çankırı’nın Eskipazar ilçesinde dünyaya gelmiştir. Köy enstitülü sanatçılar kuşağından olan Telli, Hasanoğlan ve Pazarören köy enstitülerinde eğitim görmüş, daha sonra Gazi Eğitim Enstitüsü'nden mezun olmuştur. Kastamonu, Ankara ve Kırıkkale gibi çeşitli illerde Türkçe ve edebiyat öğretmenliği yapmıştır. 1981'de Gazi Eğitim Enstitüsü'nde öğretmenlik yaparken sıkıyönetimce tutuklanarak görevine son verilmiş, yargılanması sonucu aynı yıl beraat etmiştir. Fakat daha sonra sakıncalı bulunan bir yazısından ötürü 142. maddeden hüküm giymiştir. Ahmet Telli, meslekten atıldığı için bu dönemde yayıncılık, editörlük ve yayınevlerinde yöneticilik gibi işler yapmıştır. 1993’te mahkeme kararıyla öğretmenliğe dönen yazar kısa bir süre sonra emekli olmuştur.

Ahmet Telli’nin ilk şiiri 1961’de Hız Gazetesi’nde yayınlanmıştır. 1972’den sonra yazı ve şiirlerinin Türk Dili, Varlık, Dönemeç, Oluşum, Damar, Cumhuriyet, Kavram Karmaşa, Yasakmeyve, Deliler Teknesi gibi birçok dergi ve gazetede yayınlandığı görülmektedir. İlk kitabı Yangın Yılları 1979’da yayınmış, daha sonra verimli yayın hayatına devam etmiştir.

Arkadaşlık Günleriydi adlı tek öykü kitabının yanı sıra Ben Hiçbir Şey Söylemedim, Sulara mı Yazıldı, Buradayım Sözümde, Neylersin, Söylesen ve Görsen adlı yazılarını topladığı kitapları vardır.

Birçok ödül alan sanatçı 1960 sonrası Toplumcu Gerçekçi şiirinin ikinci kuşağında yer alır.

Ödülleri: 1972'de Cengiz Tuncer'in Kerkenez adlı romanı üzerine yazdığı eleştiri yazısından dolayı Varlık dergisinin düzenlediği eleştiri yarışmasında ikincilik ödülünü aldı.

1980 Ömer Faruk Toprak Şiir Ödülü’nü Hüznün İsyan Olur adlı kitabıyla (Bu ödülü Metin Altıok’la paylaşmıştır)

1981 Yazko Şiir Özendirme Ödülü’nü Saklı Kalan adlı kitabıyla,

1982 Nevzat Üstün Şiir Başarı Ödülü’nü Su Çürüdü adlı eseriyle kazanmıştır.

2011 Akdeniz Altın Portakal Şiir Ödülü’nü Nida adlı eseriyle almıştır.

Ahmet Telli, 1970 sonrası tolumcu gerçekçi şiir kuşağının önemli temsilcilerinden biridir. "Modernist-toplumcu estetik doğrultusunda konumlandırdığı şiirleriyle bilinen ve daha sonraki yıllarda da aynı estetiği hemen hemen koruyan" (Güngör 2019: 8) Telli, şiirlerinde hem biçimsel hem de anlamsal olarak derinleşme ve gelişme seyrini sürdürmüştür.

1970'li yıllar ideolojik yönelimlerin yoğun ve eser üretiminin bol olduğu bir dönem olarak değerlendirilir. 1980 sonrasının siyasi ortamının sanatçılar üzerinde olumsuz etkileri olduğu kuşku götürmez. Ahmet Telli'nin ise 70'li yıllarda kaleme aldığı şiirlerinde kavgacı ve heyecanlı olduğu, 1981'de yayımladığı Saklı Kalan adlı kitabıylaysa derin bir sessizliğe büründüğü hatta ümitsizliğe düştüğü söylenir (Gülendam 2010: 265). Bu sessizliğin onun şiirinde zekâyı ön plana çıkarmasına neden olduğu ileri sürülür (265). Oysa Ahmet Telli, ilk eserlerinden itibaren toplumculuğunu kavgacı kimliği ile birlikte sürdürmeyi tercih eder. Bunu yaparken şiirde biçimden çok anlamın egemen olmasını sağlar.

Ahmet Telli'nin şiirrlerinde dikkat çeken bir şiirsel üslup vardır. Bu üslûbun oluşumunda sözcük seçimi önemli bir rol oynar. Şairin sözcük seçiminde şaşırtıcı olmayı tercih ettiğini söyleyebilriz. Her şiire özgü bir sözlük dağarcığı yarattığını ve bunun şairin dağarcığın bir sistematiğe bağlandığını söyleyemeyiz. Örneğin, Nida adlı kitabındaki "Perişan" başlıklı şiirinde, "Afgan afyonu Fellah şarabı / Bir de Acem santur ömrünü / Nirengi noktalan. Haydutluk / Hikayelerinde rivayet yahut / infilak halindeki Alamut'tan / Tard edilmiş sünepe bir şaki" (2016: 12) dizelerinde anlamın kolayca yakalanmasına engel olan şey uzak anlam alanlarına sahip sözcüklerin bir arada kullanılmasıdır. "Afgan, Fellah, Acem, Alamut" sözcük grubu ile, "afyon, şarap"; "infilâk, rivayet, tard edilmek, şaki" gibi sözcük gruplarını bağdaştırılması, şiirin devamında "Boy boylayıp soyuna kibrit" gibi alışılmadık bağdaştırmalar kullanılması, Telli'in şiirini ikinci yeni şiirine yaklaştırır. Bununla birlikte anlamsızlığın anlamdan daha önemli kılındığını ve sezgiye daha çok yer verildiğini söyleyemeyiz. Şair, "En çok sevda sözcüğünü kullandım şiirlerimde / Sonra acı, hasret, bekleyişler ve sabır" (Dövüşen Anlatsın, s.1) diyerek özetlemektedir kendini. Her ne kadar sözcük seçiminde şaşırtmacalı alışılmadık bağdaştırmalar kullanmayı tercih etse de şiirlerin genelinde anlamının daima öncelikli olduğunu söyleyebiliriz. Bunun nedeni şairin sanatı ideolojisinin ifade aracı olarak kullanması olabilir.

Niida adlı kitabındaki "Son Ubıh" adlı şiirinde kuzeybatı Kafkas halklarından birinin yokoluş öyküsüne yer verir. Hatta şiirin girişinde Puşkin'den alıntı yapar: "Çerkesler bizden nefret ediyor. Çünkü onları özgür yaylalarından attık, köylerini yaktık ve kabileleri toptan yok ettik". Nida şiirine de "Erdal Eren ile Necdet Adalı'yı düşünürken" ithafıyla başlar. Bu şiirde ve başka bir çok şiirde şairin yaşamından, çocukluk ve ilk genlik yıllarının imgesel hatıralarından izler görebiliriz.i Bu noktada Ahmet Telli'nin militanca söylemi ağırlıklı olarak şiirlerde kendini gösterir. "Polisle çatışırken bitti galiba çocukluğum ve ilkgençliğim" dizesinin devamında "Yoldaş, kardeş, haklıyız, kazanacağız, kan içinde" sözcük grupları ve aktarılan anlam Telli'nin şiir kitaplarının genelinde izi sürülebilecek bir alan oluşturur. İçinde bulunduğu zamana, yaşama ve bunları şekillendiren sistemlere başkaldıran şairin yaralı bir savaşçı profili çizdiğini söyleyebiliriz. Bu açıdan şairin Türk şiirinde Tevfik Fikret'in başlattığı eleştirel duyarlıklı şiir geleneğine bağlandığı söylenebilir.

Ahmet Telli, şiirlerinde hem şiir sanatı hem de diğer sanatlara ilişkin göndermeler yapar. "Mecaz", "Santur", "La Minör" adlı şiirleri örnek verilebilir. Filmlerden ve şarkı sözlerinden alıntılar yapan şairin zaman zaman halk söylemine yaklaştığı görülebilir. "Kalemkâr" adlı şiirinde folkloru konu edinir ve eleştirel bir tutum takınır: "Yine de hayat ipine takmıyor / Folklorun işi bitmiş kâfiyesini" (Bakışın Senin 2016: 45). Telli, şiirlerinde sanatının kaynaklarına da açıkça göndermeler yapar. Gülten Akın'ın dizelerinden alıntıyla başladığı şiirindeki dizeler de bu kaynaklara işaret eder: "Bunlar Çocuk ve Allah'tan önceydi galiba. / Sonra Politzer, Dimitrov, Devlet ve ihtilal; / Kronştadçılan (gecikerek de olsa) samimi / Bulduğunu Lenin'in, Nisan Tezleri'ndeki / Faust'tan alıntısı da nisyana gömülmemiştir: / "Gri teoridir, dostum; ama yeşil yaşamın/ Sonsuz ağacıdır" /diyalektik handikap bu/ Hâlâ ezberimde Fuzuli'den birçok gazel, / Mahir'in Kesintisiz'i Deniz'in son sözleri / Hani derler ya, "mıh gibi" aklımdadır" (Bakışın Senin 2016: 14)

Ahmet Telli, düzyazılarında özellikle şiir sanatı hakkında düşüncelerini dile getirir. Bunun yanısıra Ben Hiçbir Şey Söylemedim adlı deneme kitabında olduğu gibi sanatın yanı sıra, güncel konulara ilişkin değerlendirmeler de yapar. "Kullandığım dil Türkçe ve ben bu dili seviyorum. Beni kekemeleştirmeye, ahrazlaştırmaya çalışanların saldırılarına karşı, Türkçenin güzelliklerine daha çok bağlanıyorum." (Ben Hiçbir Şey Söylemedim 2001: 56) diyen şairin dili de bu açıdan ne kadar önemli bir araç olarak kullandığı görülebilir.

Kaynakça

Gülendam, Ramazan. "Siyaseti Şiirde Yaşamak: Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında Sosyalist Şiir." Turkish Studies. 5/2 Spring: 212-280.

Güngör, Bilgin. (2019). "Modernist Toplumcu Türk Şiiri". Mecmua Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi. 4, 7: 1-19.

Telli, Ahmet. (2016). Bakışın Senin. İstanbul: Everest Yayınları.

Telli, Ahmet, (t.y.). Belki Yine Gelirim. e-kitap: project j.all.

Telli, Ahmet. (2001). Ben Hiçbir Şey Söylemedim. İstanbul: Telos Yayıncılık.

Telli, Ahmet, (1980). Dövüşen Anlatsın. İstanbul: Türkiye Yazıları.

Telli, Ahmet, (2016). Nida. İstanbul: Everest Yayınları.

Susam, Asuman (2011). Yangın Yıllanndan Nida'ya Ahmet Telli Şiiri. İstanbul

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ REFİKA ALTIKULAÇ DEMİRDAĞ
Yayın Tarihi: 22.10.2019
Güncelleme Tarihi: 20.12.2020

Eser AdıYayın eviBasım yılıEser türü
Yangın YıllarıAşama, (Ufuk Matbaası) / İstanbul1979Şiir
Hüznün isyan olurTürkiye Yazıları / Ankara1980Şiir
Dövüşen anlatsınTürkiye Yazıları / Ankara1980Şiir
Saklı KalanYazko / İstanbul1983Şiir
Su ÇürüdüDayanışma Yayınları / Ankara1983Şiir
Belki yine gelirimDost Kitabevi Yayınları / Ankara1986Şiir
Çocuksun SenEverest / İstanbul1994Şiir
Kalbim Unut Bu ŞiiriPiya / İstanbul1996Şiir
Sulara mı YazıldıEverest Yayınları / İstanbul2001Deneme
Yüzünün Doğusu Gül Gul e Rojhilata Ruye TeLİS YAYINLARI / İSTANBUL2005Şiir
Buradayım sözümdeEverest Yayınları / İstanbul2005Deneme
NidaEverest Yayınları / İstanbul2010Şiir
Barbar ve ŞehlaEverest Yayınları / İstanbul2013Şiir
NeylersinEverest Yayınları / İstanbul2013Deneme
SöyleSenEverest Yayınları / İstanbul2015Sohbet
Bakışın seninEverest Yayınları / İstanbul2016Şiir
GörsenEverest Yayınları / İstanbul2016Sohbet
Ben Hiç Bir şey SöylemedimEverest Yayınları / İstanbul2017Deneme
Veda Divanı Toplu Şiirler 1966-2016Everest Yayınları / İstanbul2018Şiir
Arkadaşlık GünleriydiEverest Yayınları / İstanbul2023Şiir

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1MECBÛR / VEFDÎd. 1856 - ö. 1919Doğum YeriGörüntüle
2BEZLÎ, Çankırılıd. 1843 - ö. 1902Doğum YeriGörüntüle
3ZARİFÎ HANIMd. 1825 - ö. 1885Doğum YeriGörüntüle
4Yahya Akengind. 01 Şubat 1946 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
5DERTLİ/KUL CAFER, Cafer Yıldırımd. 01.01.1946 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6Tuncel Altınköprüd. 06 Ocak 1946 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7Hayrettin İvgind. 03 Mart 1943 - ö. ?MeslekGörüntüle
8Metin Gözd. 18 Eylül 1956 - ö. ?MeslekGörüntüle
9İlkan Sand. 22 Kasım 1941 - ö. 20 Ekim 2008MeslekGörüntüle
10Müştak Erenusd. 13 Eylül 1915 - ö. 4 Kasım 2002Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11Aytuna Tosunoğlud. 23 Mayıs 1963 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12Muzaffer İzgüd. 29 Ekim 1933 - ö. 26 Ağustos 2017Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13Ahmet Sandald. 1965 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
14AHMET ERSÖZd. 01.01.1943 - ö. ?Madde AdıGörüntüle
15SADIKÎ, Ahmet (Kürdoğlu Molla Ahmet)d. 1892 - ö. 1948Madde AdıGörüntüle