KUL MUSTAFA/MUSTAFA/BURUKLU KUL MUSTAFA/TORUNÎ, Mustafa Duzağadüşmez

(d. 17.02.1930 / ö. 06.12.2006)
çiftçi, pehlivan, âşık
(Âşık / 20. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Kul Mustafa, 17 Şubat 1930 tarihinde Adana’nın Yüreğir ilçesinin Buruk köyünde dünyaya gelmiştir. Âşığın başlangıçtaki adı soyadı Mustafa Düşmez’dir. Sonradan Duzağa soyadını da alan âşığın adı soyadı Mustafa Duzağadüşmez olmuştur (Kutlusoy 2006: 10). Babasının adı Hasan, annesinin adı Zöhre'dir. Âşığın baba tarafı Farsak soyuna; anne tarafı ise Avşar aşiretine dayanmaktadır. Âşığın babasının babası, Adana’nın Feke ilçesinin Mansurlu köyünden; anne tarafı ise Kayseri’nin Bünyan ilçesinden Buruk'a göç edip yerleşmiştir. Âşık Kul Mustafa, 1957 yılında Zeliha Hanım ile evlenmiştir. Âşığın, Zeliha Hanım’dan dokuz çocuğu olmuştur. Bu çocukların ikisi ölmüştür; adları Hasan, Rüstem, Hülya, Leyla, Hakan, Fatih ve Songül olan yedisi yaşamaktadır. Âşık Kul Mustafa, Buruk İlkokulunu bitirmiştir. Geçimini çiftçilik, âşıklık ve pehlivanlık yapmakla sağlamıştır. Âşık, 17 sene pehlivanlık yapmıştır. Pehlivanlıkta kendi kilosunda Türkiye ikinciliği vardır. Âşık Kul Mustafa, 6 Aralık 2006 tarihinde vefat etmiştir.

Âşık, ilk şiirlerinde "Mustafa" mahlasını kullanmıştır. Daha sonra Farsak soyundan gelmesi nedeniyle Kul mahlasını almış ve mahlası "Kul Mustafa" olmuştur. Mustafa Duzağadüşmez, 1940 yıllarında Adana'nın Bahçe ilçesinin Yazlazlığı köyünde yaşayan Kul Mustafa mahlaslı bir âşık daha olduğu için, ondan ayrılmak adına, "Buruklu Âşık Kul Mustafa" mahlasını kullanmıştır (Kutlusoy 2006: 10). 1969 yılında Âşık Posoflu Müdami, Dadaloğlu’nun torunu olduğu için Kul Mustafa’ya, "Toruni" mahlasını vermiştir; ancak Kul Mustafa bu mahlası daha sonra değiştirmiştir (Turgut 1995: 264 ). Âşık, yöre halkı tarafından "Buruklu Mustafa" ve "Âşık Mustafa" adları ile bilinmekte ve anılmaktadır.

Kul Mustafa, badeli âşıklardandır. Âşığın bade içmesi şu şekilde olmuştur: Âşık, bir öğle vakti Buruk köyünün yakınlarındaki Şekerdere’de öküz otlatmaya gider. Bir köstebek yuvasına başını koyarak uykuya dalar. Rüyasında mevlit şerbeti dağıtıldığını görür, kendisine de şerbetten ikram edilir. Kul Mustafa, şerbetten bir yudum zorla içerek bardağı atar. O günden sonra kendini bilmez hâle gelir. Âşığın durumundan endişelenen ailesi, âşığı Tarsus’un Demirkapı Mahallesi’ndeki bir hocaya götürür. Hoca, bir köstebeğin yakalanıp etinin, iyileşmesi için âşığa yedirilmesi gerektiğini söyler. Köstebek eti, pişirilip âşığa yedirilir ve âşık kendine gelerek ilk şiirini söyler.

Âşık Kul Mustafa'nın yaşadığı dönemde Adana âşıklık geleneğinde âşıklar, saz çalmamakta; ancak köy odaları, düğünler vb. yerlerde saz çalmadan kalabalık kitlelere sözle hitap edebilmektedirler. Böyle bir gelenek içinde yetişmesi, saz çalmanın dinen çok günah sayılması, saz çalanlara abdal denmesi ve babasının saz çalarsa âşığa hakkını helal etmeyeceğini söyleyerek sazını kırması nedenleri ile Kul Mustafa saz çalmayı öğrenememiştir (Kutlusoy 2006: 17). Saz çalamayan Âşık Kul Mustafa, Âşık Kerem ve Bayburtlu Zihni gibi yanında sofu gezdirmiştir (Turgut 1995: 265).

Kul Mustafa; divanî, koşma, destan, türkü, güzelleme, nasihatname, koçaklama, taşlama nazım şekil ve türlerinde şiirler söylemiştir. Âşığın şiirlerinde ahenk ve konu bütünlüğü vardır. 8’li, 11’li ve 15’li hece kalıplarını kullanan âşık, 6+5, 4+4+3, 4+4, 5+3, 4+4+7 şeklindeki duraklara şiirlerinde yer vermiştir. Âşığın bazı eserlerinin duraklarında ve ölçüsünde uyumsuzluklar vardır. Örneğin 11’li hece ölçüsüyle söylediği şiirlerde, bazı dizelerin 10, 12, 13, 15’li hece ölçüsünde; 15’li hece ölçüsüyle söylediği şiirlerde ise dizelerin bazılarının 14, 16, 17, 18’li hece ölçüsünde olduğu görülmektedir. Âşık, yarım kafiye başta olmak üzere kafiye çeşitlerinin tamamını kullanmıştır. Tekrir, teşhis, teşbih, mübalağa, telmih, istiare, tezat, kinaye, tariz ve tenasüp sanatlarını kullanan âşığın dili samimi, konuşma diline yakın, yalın ve süsten uzaktır. Özellikle dinî içerikli olan ve öğüt veren şiirlerinde öğreticilik ön plana çıktığı için dili daha da yalınlaşmaktadır. Âşık, geleneğe uygun olarak eserlerinde yerel söyleyişlere, atasözleri, özdeyişler, deyimler, dinî-tasavvufî kavramlar, alkış ve kargışlara yer vermiştir. Kul Mustafa; beşerî ve ilahî aşk, gurbet, özlem, kahramanlık, vatan sevgisi ve tabiat unsurlarını, döneminde kendisinin ya da başkalarının yaşadığı olayları, kişisel ve toplumsal aksaklıkları, dönemden ve felekten yakınmayı, insanda olması gereken özellikleri ve yozlaşan değerleri konu edinmiş bir âşıktır. Buruklu Mustafa; Âşık Müdami, Âşık Hazım Demirci, Âşık Nuri Çıraği, Âşık Feymani, Şeref Taşlıova, Ahmet Çıtak, Âşık Tanrıkulu, Âşık İmami ve Âşık Sefil Selimi ile atışmalar yapmıştır.

Bozlak türünde özellikle de Öksüz Ali Bozlağı’nı okumakta usta olduğu bilinen Âşık Kul Mustafa; hikâyeli türküler, Çukurova bölgesinde 1960’lı yıllarda “Arkası Yarın” adı altında radyolarda okunmaya başladığında, aşiret kavgalarını anlatan Cerit-Avşar Kavgası hikâyesi ve türküsünü ilk olarak Çukurova Radyosunda okuyan âşık olmuştur (Mirzaoğlu 2003: 9-21).

Âşık Kul Mustafa’nın ustası yoktur. Âşıklık sanatını kendi kendine öğrenmiştir. Âşıklığa merak salması Buruk köyüne Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinden Âşık Hüseyin’in gelmesi ile başlamıştır. Kul Mustafa’nın ailesi Âşık Hüseyin’i misafir etmiştir. Âşık Hüseyin onlarda üç gün kalmış, toplananlara sazla şiirler okumuş, köylüler ona arpa, buğday, para vs. hediyeler vermiştir. Bu yaşananlar Kul Mustafa'yı etkilemiş ve onda âşık olma isteği uyandırmıştır. Âşık, Çukurova, Gaziantep ve Kahramanmaraş âşıkları üzerinde etkili olmuş, birçok çırak yetiştirmiştir. Mustafa Özbahar, Âşık Feymani, Âşık Gül Ahmet, Âşık Osman Özfidan, Mahmut Taşkaya, Âşık Kara Mehmet ve Âşık İbrahim Karalı âşığın çıraklarıdır.

Konya, Adana, Feke, Mut, Erzurum, Kıbrıs ve Çorum’da yapılan âşık bayramları, festivalleri ve şenliklerine katılan Kul Mustafa, bu etkinliklerde ödüller de almıştır. 1967 yılında yapılan Konya Âşıklar Bayramı'nda, atışma dalında Âşık İlhami, Âşık Reyhani ve Hasan Salman ile birlikte, Mevlana birincilik ödülünü kazanmıştır. Aynı yarışmada şiir dalında Dadaloğlu ödülünü de almıştır. Konya Âşıklar Bayramı'nın 1969 ve 1973 yıllarında yapılanlarında atışma birincisi; 1971 yılında yapılanında şiir dalı birincisi olmuştur. 1977 yılındaki Kıbrıs Festivali’nde ve Çukurova Karacaoğlan Şenlikleri'nde şiir dalında birincilik ödüllerine layık görülmüştür.

Kul Mustafa, diğer âşıklar tarafından da bilinen bir âşıktır. Âşık Feymani, Âşık Tanrıkulu, Âşık Abdulvahap Kocaman, Âşık Fatma Taşkaya ve Âşık İmami şiirlerinde ve mektuplarında Âşık Kul Mustafa’dan bahsetmişlerdir. Âşığın pek çok şiiri Çağrı, Tarla ve Sivas Folkloru gibi dergilerde; Vatandaş Gazetesi gibi gazetelerde ve antolojilerde yayımlanmıştır. Vecdi Yerman’ın “Biz ki Biz”; Orhan Şaik Gökyay’ın “Bugünden Yarına” adlı eserlerinde âşığın şiirlerine yer verilmiştir. Âşık, taş plak döneminde birçok plak çıkarmıştır. İstanbul’da, Bursa’da ve İzmir Fuarı'nda sahne almıştır (Turgut 1995: 265).

Kaynakça

Arı, Bülent (1998). Adana’da Geçmişten Bugüne Âşıklık Geleneği. Doktora Tezi. Adana: Çukurova Üniversitesi.

Artun, Erman (2005). Âşıklık Geleneği ve Âşık Edebiyatı. İstanbul: Kitabevi Yay.

Atlı, İsmet (1989). Dünya Güreşine Oyun Getiren Ustalar. İstanbul: Arı Ofset Matbaacılık.

Halıcı, Feyzi (1992). Âşıklık Geleneği ve Günümüz Halk Şairleri Güldeste. Ankara: Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yay.

Kutlusoy, Nazan (2006). Buruklu Âşık Kul Mustafa Hayatı-Şiirleri-Atışmaları-Halk Hikâyeciliği Derleme-İnceleme. Yüksek Lisans Tezi. Adana: Çukurova Üniversitesi.

Makal, Tahir Kutsi (1976). Âşıklar Şöleni. İstanbul: Müziksan Vakfı Yay.

Mirzaoğlu, F. Gülay (2003). Çukurova Bozlağı. Ankara: Binboğa Yay.

Turgut, Osman (1995). Adana Âşıklık Geleneği ve Yaşayan Adanalı Âşıklar (Derleme-İnceleme). Yüksek Lisans Tezi. Adana: Çukurova Üniversitesi.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. SEVTAP YAZAR
Yayın Tarihi: 02.01.2019
Güncelleme Tarihi: 08.12.2020

İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1REMZÎ, Ali Efendid. ? - ö. 1838Doğum YeriGörüntüle
2Taçlı Yazıcıoğlud. ? - ö. -Doğum YeriGörüntüle
3Emine Bayındırd. 20 Şubat 1980 - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4REMZÎ, Ali Efendid. ? - ö. 1838Doğum YılıGörüntüle
5Taçlı Yazıcıoğlud. ? - ö. -Doğum YılıGörüntüle
6Emine Bayındırd. 20 Şubat 1980 - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7REMZÎ, Ali Efendid. ? - ö. 1838Ölüm YılıGörüntüle
8Taçlı Yazıcıoğlud. ? - ö. -Ölüm YılıGörüntüle
9Emine Bayındırd. 20 Şubat 1980 - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
10REMZÎ, Ali Efendid. ? - ö. 1838MeslekGörüntüle
11Taçlı Yazıcıoğlud. ? - ö. -MeslekGörüntüle
12Emine Bayındırd. 20 Şubat 1980 - ö. ?MeslekGörüntüle
13REMZÎ, Ali Efendid. ? - ö. 1838Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14Taçlı Yazıcıoğlud. ? - ö. -Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15Emine Bayındırd. 20 Şubat 1980 - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16REMZÎ, Ali Efendid. ? - ö. 1838Madde AdıGörüntüle
17Taçlı Yazıcıoğlud. ? - ö. -Madde AdıGörüntüle
18Emine Bayındırd. 20 Şubat 1980 - ö. ?Madde AdıGörüntüle