Madde Detay
MİSÂLÎ, Gül Baba, Cafer
(d. ?/? - ö. 948/1541)
tekke şairi
(Tekke / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Doğum tarihi bilinmeyen Gül Baba’nın 16. asırda yaşamış olmasının yanında hayatı, yaşadığı devir ve tarihî şahsiyeti hakkında çeşitli rivayetler vardır (Kaçalin 1996: 227). Evliya Çelebi’nin, babasından naklen aktardığı bilgiye göre Gül Baba Amasya’nın Merzifon ilçesinde doğduğu (Karaman 2010: 333), Tahir Erdem tarafından yazılan makalede ise Gül Baba’nın Isparta’nın Uluborlu ilçesi İlegüb köyünden olduğu, asıl adının Cafer, babasının adının Yalınkılıç oğlu Veliyyüddin, annesinin adının Abdülvahid Çelebi kızı Fatımatüzzehra olduğu, padişahın daveti üzerine Budin seferine kardeşi Sünbüldede ile katıldığı, burada Budin’in fethi sırasında şehit düşerek oraya defnedildiği ifade edilmiştir (Erdem 1935: 269, 270).
Gül Baba, Fatih Sultan Mehmed, II. Bayezid, Yavuz Sultan Selim (I. Selim) ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerindeki birçok savaşa katılmış ve 948’de (1541) Budin Seferi’nde şehit olmuş bir Bektaşi dervişidir (292). 200.000 askerin ve Kanuni’nin de katıldığı, cenaze namazını Ebüssuüd Efendi kıldırmıştır. Osmanlı Türklerinin Gültepe ya da Gülbababayırı olarak adlandırdıkları, Budapeşte’nin Buda yakasındaki kalenin dışında, Kalvaria (Kabaktepe veya Mihnet Tepesi, bugün Gültepe) denilen yere defnedilen Gül Baba’nın vefatı ile ilgili Aya Maria Mathias Kilisesi’nden çevrilen Fethiye Camii’nde ise Budin fethedildikten birkaç gün sonra Eylül 1541’de cemaatle namaz kılarken vefat ettiği yazılıdır (Kaçalin 1996: 227). Gül Baba’nın kabri, bugün Gül Tepesi (Rozsadomb) adı verilen yerdedir (Yılmaz 2013: 7).
Misâlî mahlasını kullanan Gül Baba’nın, tarihî şahsiyeti kadar isminin nereden geldiği konusunda da değişik görüşler ileri sürülmüştür. İgnacz Kunos, hiçbir haklı gerekçe göstermeksizin Gül Baba isminin Kel Baba olması gerektiğini söylemiştir. Gyula Nemeth, “gül” kelimesinin “gülmek” fiilinden emir olduğunu, “Gülsün” ve “Korkut” isimlerini de örnek göstererek ispata çalışmıştır (Kaçalin 1996: 227). Theodor Menzel’e göre Gül Baba’ya bu ismin verilmesi tacının tepesinde şeyhlik alameti olarak bir gül taşımasındandır (Köprülü 1988: 832). Umumiyetle kabul edilmiş görüşe göre bu şahsın gülü çok sevmesinden dolayı bu isim verilmiştir. Bundan dolayı olacaktır ki Gül Baba Tekkesi ve Türbesinin bulunduğu yer bugün Macaristan’da “Rozsadomb” yani Gül Tepesi olarak bilinmektedir (Köprülü 1988: 832).
Gülbaba’nın Misâlî mahlasıyla manzum ve mensur bazı eserler yazdığı ve Hurufi olduğu kanaati yaygındır. Gül Baba’nın mürettep bir divānının yanı sıra; bir ön sözle otuz iki bölümden oluşan 969 beyitlik “Feyz-nāme” isimli bir mesnevisi, besmelenin faziletlerini ve Hurûfîlik inanç ve kaidelerini, akaitlerini içeren mensur bir eser olan Risale-i Besmele'si dünya ve ahiret saadetini, mutluluk yollarını anlatan Miftahu’l-Gayb isimli bir eseri de bulunmaktadır (Dede 2001: 7).
Gül Baba Dîvânı 16. yüzyıla ait bir eserdir. Tespit edilebilen en eski nüshası Millet Kütüphanesi Ali Emîrî koleksiyonunda bulunan nüshadır. Abdülbaki Gölpınarlı’nın Hurûfî Metinleri Kataloğu adlı eserinde verdiği bilgiye göre bu nüshanın yazılış tarihi 985’tir (Gölpınarlı 1973: 78). 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sebebiyle kütüphaneye ait dokümanların Bayezid Devlet Kütüphanesi’ne nakledilmesi sonrasında bu esere ulaşılamamıştır. Divanın, Süleymaniye Kütüphanesi Yazma Bağışlar bölümünde 2636 numarada kayıtlı bir nüshası, Yapı Kredi Bankası Sermet Çifter Araştırma Kütüphanesi’nde iki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı’nda bir, İzmir Milli Kütüphane’de bir nüsha olmak üzere beş nüshası vardır (Dede 2001: 15).
Divanda gazeliyyat veya rubaiyyat şeklinde herhangi bir başlık kullanılmamıştır. Divanda 595 adet gazel, 3 adet müstezat, 15 adet murabba, 6 adet muhammes, 1 adet müseddes, 1 adet müsebba, 2 adet terklbi-i bend, 2 adet tercl-i bend, 125 adet rubāî, vardır (Dede 2001: 4). Divanın kasideler bölümü “tevhid” ile başlayıp “gazeliyyat”, “musammat” ile devam etmiş, herhangi bir başlık kullanılmamıştır. Beyit esasına dayalı nazım şekilleri ile bend esasına dayalı nazım şekilleri karışık olarak yer almıştır. “Rubaiyyat” bölümü ise eserin son bölümündedir. En sonda onun takipçisi olduğu anlaşılan “Mahşeri” isimli biri tarafından bir murabba yazılmış ve son kıtasında tarih düşürülmüştür. Eserde Arapça ve Farsça kelimeler, tamlamalar vardır. Bazı şiirleri anlaşılması kolay, sade bir dille yazılmıştır (Dede 2001: 24).
Divanda yer alan gazellerde aşk, hasret, sabır, sevgili, sevgiliye yalvarma, muhabbet, dünyadan şikâyet, ayrılık, kötü talih, düşmanların rahatlığı, hâlini arz etme konularının yanı sıra Hurufilik inançları da anlatılmaktadır. Hurufiliğe ait remizler, ıstılahlar kullanılmış, dinî propaganda yapılmıştır. Fakat Hurufiliği anlatan gazellerde akıcılık, beduyyat, sanatlı söylem daha az, buna mukabil beşerî aşk ve sevgilinin işlendiği gazellerde akıcılık, canlılık, lirizm, sanatlı söylem daha kuvvetlidir (Dede 2001: 16).
Kaynakça
Dede, Mehmet (2001). Divân-ı Gül Baba ve Transkripsiyonlu Metni. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Sakarya: Sakarya Üniversitesi.
Erdem, Tahir (1935). "Gül Baba". Isparta Halkevi Dergisi. C. 2. Isparta. 268-271.
Gölpınarlı, Abdülbaki (1973). Hurûfî Metinleri Kataloğu. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yay.
Kaçalin, Mustafa Sinan (1996). "Gülbaba", İslâm Ansiklopedisi. C. 14. İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yay. 227-228.
Kahraman, Seyit Ali (2010). Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnamesi: Podgoriçe, İştib, Vidin, Peçoy, Budin, Üstürgon (Estergon), Ciğerdelen, Macaristan, Öziçe, Taşlıca, Dobra-Venedik, Mastar, Kanije. Kitap 6, C. 1. İstanbul: Yapı Kredi Yay.
Köprülü, Orhan F. (1978). "Gül-Baba", İslam Ansiklopedisi. C. 4. İstanbul: MEB Yay. 832-834.
Yılmaz, Mehmet Emin (2013). Macaristan Budin’de Gül Baba Tekkesi ve Türbesi. İstanbul: Çamlıca Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: İMRAN GÜNDÜZ ALPTÜRKERYayın Tarihi: 03.03.2015Güncelleme Tarihi: 09.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ey kıyâmın sidre vü sırr u cemâlin bâg ana
Cûy-ı laʻlin kever vü nergislerin ayag ana
ʻArızın bagında hâlin mürg-i cânın dânesi
Kâkül-i ʻanber-nisârın ey kamer tuzag ana
“Küntü kenzin” râzını laʻlinde pinhân didi Hızr
Ey dehânı mîm olur mı bir haber sormag ana (5a)
Câvidânı mürde bulurdı hayât sermedi (5b)
Şeker lalin müyesser olsa bir sormag ana
Dûddan çekdi ʻilm-i nâr-ı derûnum ber-felek
Hâl-i müşkînin öreliden dâg üzre dâg ana
Lale vü nergis dutarken elden zerrin sâgarı
Hayf ola cam üstüne cam içmemek bucag ana
Vah ki gam-ı küncde ʻömrü bu Misâlî hastenin
Gecdi derman kılmadı laʻl ol yüzi uçmâğ ana (Dede 2001: 36)
Gazel
Kaşın “kavseyn ev edna” cemâlin sırr-ı “mâ-evhâ”
Hattın “sebʻa᾽l –meşânî”dir vü zülfün ‘urvetü᾽l-vüşkâ
Kelâmu᾽l-lahın esrârı yüzünden âşikâr oldı
Ne sırr-ı Fazl-ı hakdır bu ne dürr ü gevher-i deryâ
Sakın gayrıya bakma kim ki Hak’dan gayrı yok nesne
Sebih ü levnden hâlî sıfat u zâtıdır yekta
Yüzün döndürme ifnâya bekâya fahr kıl câvid
Bekâ ‘ilm-i ilâhîdir anı bil k᾽oldı bî ifnâ
Kulak kaf u yâ vü bâya tut anlar sırr-ı mahfîdir
Kelâmu᾽l-lah ser tâ pâ derin kaf u yâ veded-bâ
Beyân-ı ʻalime᾽l-esmâ ruh-ı Havvâ’da zâhirdir
Rumûz-ı Âdemi gel gör derdin sırr-ı hatt-ı Havvâ
Gözün peymâne vü laʻl-i lebin meyhâne-i vahdet
Sorub bilir anı kim ol ne kevserdir ne cân-bahşâ
Mimin hâssını oldur ki mânend-i dehânındır
Şehâdet gösterir k᾽âdem anın zımnındadır ahfâ
Nûnun o idi niçün ileyy-i şumârı gel nazar eyle
Dü çeşmin sırrıdır cânâ kim oldur mushaf-ı ʻulyâ
Hutût-ı ümmîdir yedi mahalli ile on dörtdür
Yedi deryâ yedi kevkeb yedi gök yedidir gabrâ
Misâlî hüsn-i esrânn her âdem bilmez ol mâhın
Anı Âdem beyân etdi kim oldur mahrem-i esma
Dede, Mehmet (2001). Divân-ı Gül Baba ve Transkripsiyonlu Metni. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Sakarya: Sakarya Üniversitesi 40-41.
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 03.03.2015Güncelleme Tarihi: 09.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ey kıyâmın sidre vü sırr u cemâlin bâg ana
Cûy-ı laʻlin kever vü nergislerin ayag ana
ʻArızın bagında hâlin mürg-i cânın dânesi
Kâkül-i ʻanber-nisârın ey kamer tuzag ana
“Küntü kenzin” râzını laʻlinde pinhân didi Hızr
Ey dehânı mîm olur mı bir haber sormag ana (5a)
Câvidânı mürde bulurdı hayât sermedi (5b)
Şeker lalin müyesser olsa bir sormag ana
Dûddan çekdi ʻilm-i nâr-ı derûnum ber-felek
Hâl-i müşkînin öreliden dâg üzre dâg ana
Lale vü nergis dutarken elden zerrin sâgarı
Hayf ola cam üstüne cam içmemek bucag ana
Vah ki gam-ı küncde ʻömrü bu Misâlî hastenin
Gecdi derman kılmadı laʻl ol yüzi uçmâğ ana (Dede 2001: 36)
Gazel
Kaşın “kavseyn ev edna” cemâlin sırr-ı “mâ-evhâ”
Hattın “sebʻa᾽l –meşânî”dir vü zülfün ‘urvetü᾽l-vüşkâ
Kelâmu᾽l-lahın esrârı yüzünden âşikâr oldı
Ne sırr-ı Fazl-ı hakdır bu ne dürr ü gevher-i deryâ
Sakın gayrıya bakma kim ki Hak’dan gayrı yok nesne
Sebih ü levnden hâlî sıfat u zâtıdır yekta
Yüzün döndürme ifnâya bekâya fahr kıl câvid
Bekâ ‘ilm-i ilâhîdir anı bil k᾽oldı bî ifnâ
Kulak kaf u yâ vü bâya tut anlar sırr-ı mahfîdir
Kelâmu᾽l-lah ser tâ pâ derin kaf u yâ veded-bâ
Beyân-ı ʻalime᾽l-esmâ ruh-ı Havvâ’da zâhirdir
Rumûz-ı Âdemi gel gör derdin sırr-ı hatt-ı Havvâ
Gözün peymâne vü laʻl-i lebin meyhâne-i vahdet
Sorub bilir anı kim ol ne kevserdir ne cân-bahşâ
Mimin hâssını oldur ki mânend-i dehânındır
Şehâdet gösterir k᾽âdem anın zımnındadır ahfâ
Nûnun o idi niçün ileyy-i şumârı gel nazar eyle
Dü çeşmin sırrıdır cânâ kim oldur mushaf-ı ʻulyâ
Hutût-ı ümmîdir yedi mahalli ile on dörtdür
Yedi deryâ yedi kevkeb yedi gök yedidir gabrâ
Misâlî hüsn-i esrânn her âdem bilmez ol mâhın
Anı Âdem beyân etdi kim oldur mahrem-i esma
Dede, Mehmet (2001). Divân-ı Gül Baba ve Transkripsiyonlu Metni. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Sakarya: Sakarya Üniversitesi 40-41.
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 09.12.2020Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ey kıyâmın sidre vü sırr u cemâlin bâg ana
Cûy-ı laʻlin kever vü nergislerin ayag ana
ʻArızın bagında hâlin mürg-i cânın dânesi
Kâkül-i ʻanber-nisârın ey kamer tuzag ana
“Küntü kenzin” râzını laʻlinde pinhân didi Hızr
Ey dehânı mîm olur mı bir haber sormag ana (5a)
Câvidânı mürde bulurdı hayât sermedi (5b)
Şeker lalin müyesser olsa bir sormag ana
Dûddan çekdi ʻilm-i nâr-ı derûnum ber-felek
Hâl-i müşkînin öreliden dâg üzre dâg ana
Lale vü nergis dutarken elden zerrin sâgarı
Hayf ola cam üstüne cam içmemek bucag ana
Vah ki gam-ı küncde ʻömrü bu Misâlî hastenin
Gecdi derman kılmadı laʻl ol yüzi uçmâğ ana (Dede 2001: 36)
Gazel
Kaşın “kavseyn ev edna” cemâlin sırr-ı “mâ-evhâ”
Hattın “sebʻa᾽l –meşânî”dir vü zülfün ‘urvetü᾽l-vüşkâ
Kelâmu᾽l-lahın esrârı yüzünden âşikâr oldı
Ne sırr-ı Fazl-ı hakdır bu ne dürr ü gevher-i deryâ
Sakın gayrıya bakma kim ki Hak’dan gayrı yok nesne
Sebih ü levnden hâlî sıfat u zâtıdır yekta
Yüzün döndürme ifnâya bekâya fahr kıl câvid
Bekâ ‘ilm-i ilâhîdir anı bil k᾽oldı bî ifnâ
Kulak kaf u yâ vü bâya tut anlar sırr-ı mahfîdir
Kelâmu᾽l-lah ser tâ pâ derin kaf u yâ veded-bâ
Beyân-ı ʻalime᾽l-esmâ ruh-ı Havvâ’da zâhirdir
Rumûz-ı Âdemi gel gör derdin sırr-ı hatt-ı Havvâ
Gözün peymâne vü laʻl-i lebin meyhâne-i vahdet
Sorub bilir anı kim ol ne kevserdir ne cân-bahşâ
Mimin hâssını oldur ki mânend-i dehânındır
Şehâdet gösterir k᾽âdem anın zımnındadır ahfâ
Nûnun o idi niçün ileyy-i şumârı gel nazar eyle
Dü çeşmin sırrıdır cânâ kim oldur mushaf-ı ʻulyâ
Hutût-ı ümmîdir yedi mahalli ile on dörtdür
Yedi deryâ yedi kevkeb yedi gök yedidir gabrâ
Misâlî hüsn-i esrânn her âdem bilmez ol mâhın
Anı Âdem beyân etdi kim oldur mahrem-i esma
Dede, Mehmet (2001). Divân-ı Gül Baba ve Transkripsiyonlu Metni. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Sakarya: Sakarya Üniversitesi 40-41.
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
Gazel
Ey kıyâmın sidre vü sırr u cemâlin bâg ana
Cûy-ı laʻlin kever vü nergislerin ayag ana
ʻArızın bagında hâlin mürg-i cânın dânesi
Kâkül-i ʻanber-nisârın ey kamer tuzag ana
“Küntü kenzin” râzını laʻlinde pinhân didi Hızr
Ey dehânı mîm olur mı bir haber sormag ana (5a)
Câvidânı mürde bulurdı hayât sermedi (5b)
Şeker lalin müyesser olsa bir sormag ana
Dûddan çekdi ʻilm-i nâr-ı derûnum ber-felek
Hâl-i müşkînin öreliden dâg üzre dâg ana
Lale vü nergis dutarken elden zerrin sâgarı
Hayf ola cam üstüne cam içmemek bucag ana
Vah ki gam-ı küncde ʻömrü bu Misâlî hastenin
Gecdi derman kılmadı laʻl ol yüzi uçmâğ ana (Dede 2001: 36)
Gazel
Kaşın “kavseyn ev edna” cemâlin sırr-ı “mâ-evhâ”
Hattın “sebʻa᾽l –meşânî”dir vü zülfün ‘urvetü᾽l-vüşkâ
Kelâmu᾽l-lahın esrârı yüzünden âşikâr oldı
Ne sırr-ı Fazl-ı hakdır bu ne dürr ü gevher-i deryâ
Sakın gayrıya bakma kim ki Hak’dan gayrı yok nesne
Sebih ü levnden hâlî sıfat u zâtıdır yekta
Yüzün döndürme ifnâya bekâya fahr kıl câvid
Bekâ ‘ilm-i ilâhîdir anı bil k᾽oldı bî ifnâ
Kulak kaf u yâ vü bâya tut anlar sırr-ı mahfîdir
Kelâmu᾽l-lah ser tâ pâ derin kaf u yâ veded-bâ
Beyân-ı ʻalime᾽l-esmâ ruh-ı Havvâ’da zâhirdir
Rumûz-ı Âdemi gel gör derdin sırr-ı hatt-ı Havvâ
Gözün peymâne vü laʻl-i lebin meyhâne-i vahdet
Sorub bilir anı kim ol ne kevserdir ne cân-bahşâ
Mimin hâssını oldur ki mânend-i dehânındır
Şehâdet gösterir k᾽âdem anın zımnındadır ahfâ
Nûnun o idi niçün ileyy-i şumârı gel nazar eyle
Dü çeşmin sırrıdır cânâ kim oldur mushaf-ı ʻulyâ
Hutût-ı ümmîdir yedi mahalli ile on dörtdür
Yedi deryâ yedi kevkeb yedi gök yedidir gabrâ
Misâlî hüsn-i esrânn her âdem bilmez ol mâhın
Anı Âdem beyân etdi kim oldur mahrem-i esma
Dede, Mehmet (2001). Divân-ı Gül Baba ve Transkripsiyonlu Metni. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Sakarya: Sakarya Üniversitesi 40-41.
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | NEBZÎ, Mehmed/Muhammed | d. 1712 - ö. ? | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | SELÎMÎ, Yavuz Sultân Selîm, Sultân Selîm-i Evvel, I. Selîm | d. 1467 ?, 1468?, 1470? - ö. 21 Eylül 1520 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | RÜŞDÎ, Şirvânî-zâde Mehmed Rüşdî Paşa | d. 1829-30 - ö. 1874 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | NEBZÎ, Mehmed/Muhammed | d. 1712 - ö. ? | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | SELÎMÎ, Yavuz Sultân Selîm, Sultân Selîm-i Evvel, I. Selîm | d. 1467 ?, 1468?, 1470? - ö. 21 Eylül 1520 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | RÜŞDÎ, Şirvânî-zâde Mehmed Rüşdî Paşa | d. 1829-30 - ö. 1874 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | NEBZÎ, Mehmed/Muhammed | d. 1712 - ö. ? | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | SELÎMÎ, Yavuz Sultân Selîm, Sultân Selîm-i Evvel, I. Selîm | d. 1467 ?, 1468?, 1470? - ö. 21 Eylül 1520 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | RÜŞDÎ, Şirvânî-zâde Mehmed Rüşdî Paşa | d. 1829-30 - ö. 1874 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | NEBZÎ, Mehmed/Muhammed | d. 1712 - ö. ? | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
11 | SELÎMÎ, Yavuz Sultân Selîm, Sultân Selîm-i Evvel, I. Selîm | d. 1467 ?, 1468?, 1470? - ö. 21 Eylül 1520 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
12 | RÜŞDÎ, Şirvânî-zâde Mehmed Rüşdî Paşa | d. 1829-30 - ö. 1874 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
13 | NEBZÎ, Mehmed/Muhammed | d. 1712 - ö. ? | Madde Adı | Görüntüle |
14 | SELÎMÎ, Yavuz Sultân Selîm, Sultân Selîm-i Evvel, I. Selîm | d. 1467 ?, 1468?, 1470? - ö. 21 Eylül 1520 | Madde Adı | Görüntüle |
15 | RÜŞDÎ, Şirvânî-zâde Mehmed Rüşdî Paşa | d. 1829-30 - ö. 1874 | Madde Adı | Görüntüle |