Madde Detay

Özlem Narin Yılmaz, her ikisi de öğretmen olan anne ve babanın çocuğu olarak 1978 yılında Kahramanmaraş Andırın’da dünyaya geldi. Yedi yaşındayken ailesiyle birlikte buradan ayrıldı. Artvin'de başladığı ilk öğrenimini Kayseri'de tamamladı. Orta öğrenimini Diyarbakır'da tamamladıktan sonra Diyarbakır Fen Lisesini bitirdi. Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği Bölümünden 2000 yılında mezun oldu. Aynı yıl Mardin'de öğretmen olarak mesleğine başladı ve 2004'ten itibaren İstanbul'da devam etti. Aytekin Yılmaz’la evlenen yazar, hâlen İstanbul'da sınıf öğretmeni olarak görev yapmakta ve yazarlık çalışmalarını da sürdürmektedir.

Hikâye ve roman türünde eserler veren Özlem Narin Yılmaz, günümüzün başarılı yazarlarındandır. Yazmaya esasen lise yıllarında başlasa da 2000'li yıllardan itibaren daha aktif kalem oynatmıştır. "Hüzün Kapıları" başlıklı ilk hikâyesi Mahsus Mahal dergisinde yayımlanmıştır. Daha sonra kaleme aldığı hikâye ve yazılarını; kitap-lık, Notos Öykü, Hece Öykü, Eşik Cini, Lacivert ve Radikal Kitap gibi süreli yayınlarda yayımlamayı sürdürmüştür. Gerek çocukluğundan itibaren dolaştığı şehirler gerek öğretmenlik mesleği yazarın hikâyeciliğinde mühim bir ayrıntıdır. Çünkü öğretmen olarak göreve başladığı Mardin'de, daha sonra görevini sürdürdüğü İstanbul'da her kesimden insanları, onların kültürlerini ve başından geçenleri yakından gözlemleme fırsatı bulmuştur. Hikâyelerinde de gözlemlediği insanların hayatlarına ayna tutmuştur. Yazı coğrafyası bu düzlemde ülkemizin Doğu'sundan Batı'sına bir değişim çizgisi göstermektedir. "Orman" yazar için mekânsal anlamda sığınma yeri olarak güçlü bir imgedir: "Orman farklı öykülerde farklı farklı metaforlar olarak ortaya çıksa da özünde benim hikâyelerimin doğduğu yer, edebiyatımın rahmi" (Akbulut 2018).

Özlem Narin Yılmaz, öykülerinde sıradan karakterlere ve onların hayatlarına, romanlarında ise soylu ve seçkin karakterlere yer verdi. Yazarın eserlerindeki karakterlerin seçkinliği, maddî imkânlarından ziyade hayata karşı duruş ve tavırlarında gizlidir. Karakterin fakirliği, soylu olmasını, asil davranmasını, ilgi ve zevklerinin herhangi bir sanat dalında yoğunlaşmasını, entelektüel faaliyetlerde bulunmasını engellemez. Öyküleri, kadın motifi bakımından oldukça zengindir. Romanlarındaki kadınlar, genel olarak sosyetik, edebiyat ilgilisi ve yazma heveslisidir. Günlük ve mektup gibi türlerin de kurguya dâhil edilmesi, romanlarının ortak özelliğidir. Yazar eserlerinde insanın sevgisini, aşkını, nefretini, kırgınlığını, öfkesini, farklı biçimlerde, farklı kurgularla aktarmaya çalıştı.

Özlem Narin Yılmaz, edebiyatın insanı değiştirip dönüştürebilen bir güce sahip olduğuna inanır. Kendini karşısındakinin yerine koymayı yazmanın yarısı olarak görür. İnsanların ruh dünyası ve ne hissettikleri onun için son derece önemlidir. Onun hikâyelerinin merkezinde yüksek gözlem gücüyle tasvir ettiği ve hayatın her anında karşımıza çıkabilecek "insan"lar vardır. Bu bağlamda; kadın sorunları, şiddet, eşcinsellik, kültürel farklılıklar, etnisite ve savaş karşıtlığı gibi temaları hikâyelerinde sağlam bir fiktif yapıyla ele almıştır. Kadının toplum içerisinde konumlandırılışı, sürgün edilişi, törelere kurban edilişi, aile içi şiddete ve cinsel istismara uğrayışları ilk öykü kitabı Kayıp Yalnızlık Ormanı (2006)'nda kuvvetle baş göstermektedir. Yazar, Kızböceği (2008) ve Karmeleği (2010) adlı hikâye kitaplarından sonra kurmacada çemberi genişletmiş ve ilk romanı Huzursuz Periler (2016)'i yayımlamıştır. Yazar, ikinci kitabı olan Kızböceği adlı öyküsünde ötelenmiş, kıyıda kalmış, kimi zaman da yok sayılmış yaşamları ele aldı. Üçüncü öykü kitabı Karmeleği’nde yazar hayata dair hesaplaşmaları, vicdanlarımızda yatan savaş, barış ve ölüm gibi meseleleri açık, gerçekçi ve yalın bir üslupla anlattı. Huzursuz Periler adlı romanında yazar, hayatı yazmaya, çalışan bir kadının öyküsü anlattı. Yazar, Müjde Başkale’nin çizimleriyle Annem ve Babam Büyüyor serisinin ilk kitabı, Muhteşem Hayal Makinesi adlı eserinde Neşeli, meraklı ve biraz da inatçı bir çocuk olan Melisa’nın okula yeni başlamasıyla birlikte arkadaşlarıyla olan eğlenceli maceralarını anlattı. Özlem Narin Yılmaz, Kapıyı İçeriden Kilitledim adlı çarpıcı eserinde, 1950’ler ile 2000’lerin iç içe geçtiği, bir tasarım şapka mağazasında başlayıp Roma’ya uzanarak moda devlerinin de yer aldığı özgün bir aşk hikâyesini konu edinmiş, Alin Akyüz ve Ruhi Sezer karakterleri ekseninde geçmişin yok olan değerlerini ve şehirli/İstanbullu kadınların gizli kalmış hayatlarını anlatmıştır. Romanlarında öykülerinden farklı olarak; seçkin, eğitimli, saygın ve zengin kadın tiplerine rastlanılmaktadır. İlk hikâyelerindeki utangaç kız karakteri, romanlarında; kendine güvenen, ne aradığını bilen ve sorgulayan kız tipine dönüşmüştür. 

Özlem Narin Yılmaz’ı yazınsal süreçte Türk ve dünya edebiyatında en çok etkileyen kitap ve yazarlar arasında Katherine Mansfield-Ah Bu Rüzgar, Virgina Woolf-Kendine Ait Bir Oda, G. Flaubert-Madame Bovary, L. Tolstoy-Diriliş, Suat Derviş-Ankara Mahpusu, Halide Edip Adıvar-Kalp Ağrısı, J. Luis Borges-Alçaklığın Evrensel Tarihi, E. Allen Poe-Morgue Sokağı Cinayeti, V. Nabakov-Lolita, D. H. Lawrence-Lady Chatterley’in Sevgilisi, Jean Rahys-Geniş Geniş Bir Deniz bulunmaktadır.