Madde Detay
ŞÂMÎ
(d. ?/? - ö. ?/?)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 16. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4
Asıl adı Mustafa. Şâmî mahlasını alması aslının Şamlı olmasından dolayıdır. Şamlıoğlu Mustafa Bey namıyla tanındı. Şâmî’nin doğumu, ailesi, eğitimi gibi bilgiler, kaynaklarda yer almaz. II. Bayezid devri sancak beylerindendir. Moton seferindeki (Ağustos 1500) bir başarısızlığından dolayı hapse atıldı. Kalenin tekrar alınması üzerine serbest kaldı ise de Sehî Bey’in ifadesine göre ölümü, ünlü bir yiğitken korkak ve başarısız bir kumandan olarak anılmaya üzülmesinden kaynaklanmıştır. Kaynaklarda bu olaydan kısa bir süre sonra öldüğü belirtildiğine göre aynı yıl, yani 1500 senesi içinde veya bir kaç yıl sonra ölmüş olmalıdır. Sicill-i Osmanî’de III. Murad devrinde (1574-1595) öldüğü kayıtlı ise de bunun mümkün olmadığı açıktır. Kaldı ki Sehî Tezkiresi’nin yazıldığında 1538 yılında hayatta olmadığı da bellidir. Latîfî’ye göre Divan sahibidir. Nitekim Mecma’u’n-Nezâ’ir’deki şiirlerinden birindeki “Ruhlarun vasfında Şâmî ter gazeller yazalı / Gül gibi ellerde şimdi yürüyen dîvânıdur” (Köksal 2012: 631) beyti de şairin Divan sahibi olduğuna delil kabul edilebilir. Ancak Divan’ının bilinen bir nüshası yoktur. Latîfî dışındaki tezkire yazarları şiirlerinden övgüyle bahsetmektedirler. Latîfî, Şâmî’nin şiirini renkten, sanattan ve hayâlden yoksun bulur. Edirneli Nazmî’nin Mecma’u’n-Nezâ’ir’inde 55 gazeli vardır. Bir divançe teşkil edebilecek sayıdaki bu şiirlerden Şâmî’nin sanatıyla ilgili bilgiler çıkarmak mümkündür. Bu şiirlerden diğerleri nazire iken beşine Yahyâ Bey, Mesîhî, Revânî, Zâtî, Muhibbî... gibi 15. ve 16. yüzyılın önemli şairlerinin nazire yazdıklarına göre zamanının beğenilen şairlerinden olduğu açıktır. Şiirlerinin neredeyse tamamında tefahürün öne çıktığı görülmektedir. Kendi şiirini Selmân, Hâfız, Sa’dî gibi büyük İran şairlerinden üstün gören Şâmî'nin nazirelerinde bile bu üslûp dikkat çekmektedir. Bir şiirinde geçen “aldayupsun” kelimesi (Bkz. Bibl. Mec. Nez. Topkapı nüsh. vr. 15a), dilindeki Acemâne tavrı veya Doğu Türkçesi özelliklerini tamamen bırakmadığına delalettir. Mecma’u’n-Nezâ’ir’de yer alan şiirlerden biri dışında tamamı dindışıdır. Edirneli Nazmî’nin Mecma’u’n-Nezâ’ir’de 55, Pervâne Bey Mecmuası’nda 46 şiiri mevcuttur. Mecma’u’n-Nezâ’ir’deki şiirlerinin 6’sı zemin şiirdir ve bu şiirlere 80 civarında nazire yazılmıştır.
Kaynakça
Akbayar, Nuri (hzl.) (1996). Mehmed Süreyyâ, Sicill-i Osmanî. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yay.
Canım, Rıdvan (hzl.) (2000). Latîfî, Tezkiretü’ş-Şu’arâ ve Tabsıratü’n-Nuzemâ. Ankara: AKM Yay.
Kılıç, Filiz (hzl.) (2010). Âşık Çelebi, Meşâ’irü’ş-Şu’arâ (İnceleme-Metin). İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Yay.
Köksal, M. Fatih (2012). Edirneli Nazmî, Mecma’u’n-Nezâ’ir. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/dosya/1-292688/h/edirneli-nazmi-mecmaun-nezair.pdf.
Köksal, M. Fatih (2007). ”Şâmî”. Atatürk Kültür Merkezi Türk Dünyası Edebiyatçılar Yazarlar ve Şairler Ansiklopedisi. C. 8. Ankara: AKM Yay. 32.
Kurnaz, Cemal ve Mustafa Tatçı (hzl.) (2001). Nail Tuman, Tuhfe-i Nâ’ilî. Ankara: Bizim Büro Yay.
Kutluk, İbrahim (hzl.) (1978). Kınalızâde Hasan Çelebi, Tezkiretü’ş-Şu’arâ. Ankara: TTK Yay.
Pervâne Bey. Mecmû’a-i Nezâ’ir. Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat Nu.406. vr. 12a, 33b, 63b…
Riyâzî. Riyâzü’ş-Şu’arâ. Süleymaniye Kütüphanesi. Es’ad Ef. Nu. 3871. vr. 64a.
Sehî (1325). Tezkire-i Sehî. İstanbul: Matbaa-i Âmidî.
Sungurhan Eyduran, Aysun (hzl.) (2008). Beyânî, Tezkiretü’ş-Şu’arâ. Ankara: Kültür Bakanlığı e-kitap: http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/belge/1-83502/beyani----tezkiretus-suara.html [erişim tarihi: 20.03.2013]
“Şâmî” (1998). Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi. C. 8. İstanbul: Dergâh Yay. 103.
Tatçı, Mustafa (hzl.) (2003). Bursalı Mehmed Tahir, Osmanlı Müellifleri I-II-III. Ankara: Bizim Büro Yay.
Madde Yazım Bilgileri
Yazar: PROF. DR. MEHMET FATİH KÖKSALYayın Tarihi: 14.12.2013Güncelleme Tarihi: 29.10.2020Eserlerinden Örnekler
GAZEL
Mihr görsem zerrece ol yüzi mâhumdan benüm
Nûrlar saçıla âh-ı subhgâhumdan benüm
Olmadum râzî cihânda tâli’-i şûmumdan âh
Kime şekvâ ideyin baht-ı siyâhumdan benüm
Bendesin idüp ba’îd eyler rakîbini karîb
Kimse ummazdı bu zulmi pâdşâhumdan benüm
Hasret-i bezm ile dilden nâyveş kılsam figân
Âlem odlara yanar göynüklü âhumdan benüm
Yüz çevirür mihri -ruhsârına kıldukça nazar
Nesi eksilür mehüñ bilsem nigâhumdan benüm
Şâmiyâ âhumla eşküm hâlüme şâhid yiter
Sâbit olur da’vi-i ışkum güvâhumdan benüm
Dûstum biñ cân deger agzuñda bir öpmek didüm
Muhtasar didüñ diyü geçmez günâhumdan benüm
(Köksal, M. Fatih (2012). Edirneli Nazmî, Mecma’u’n-Nezâ’ir. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/dosya/1-292688/h/edirneli-nazmi-mecmaun-nezair.pdf. 1727)
İlişkili Maddeler
Yayın Tarihi: 14.12.2013Güncelleme Tarihi: 29.10.2020Eserlerinden Örnekler
GAZEL
Mihr görsem zerrece ol yüzi mâhumdan benüm
Nûrlar saçıla âh-ı subhgâhumdan benüm
Olmadum râzî cihânda tâli’-i şûmumdan âh
Kime şekvâ ideyin baht-ı siyâhumdan benüm
Bendesin idüp ba’îd eyler rakîbini karîb
Kimse ummazdı bu zulmi pâdşâhumdan benüm
Hasret-i bezm ile dilden nâyveş kılsam figân
Âlem odlara yanar göynüklü âhumdan benüm
Yüz çevirür mihri -ruhsârına kıldukça nazar
Nesi eksilür mehüñ bilsem nigâhumdan benüm
Şâmiyâ âhumla eşküm hâlüme şâhid yiter
Sâbit olur da’vi-i ışkum güvâhumdan benüm
Dûstum biñ cân deger agzuñda bir öpmek didüm
Muhtasar didüñ diyü geçmez günâhumdan benüm
(Köksal, M. Fatih (2012). Edirneli Nazmî, Mecma’u’n-Nezâ’ir. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/dosya/1-292688/h/edirneli-nazmi-mecmaun-nezair.pdf. 1727)
İlişkili Maddeler
Güncelleme Tarihi: 29.10.2020Eserlerinden Örnekler
GAZEL
Mihr görsem zerrece ol yüzi mâhumdan benüm
Nûrlar saçıla âh-ı subhgâhumdan benüm
Olmadum râzî cihânda tâli’-i şûmumdan âh
Kime şekvâ ideyin baht-ı siyâhumdan benüm
Bendesin idüp ba’îd eyler rakîbini karîb
Kimse ummazdı bu zulmi pâdşâhumdan benüm
Hasret-i bezm ile dilden nâyveş kılsam figân
Âlem odlara yanar göynüklü âhumdan benüm
Yüz çevirür mihri -ruhsârına kıldukça nazar
Nesi eksilür mehüñ bilsem nigâhumdan benüm
Şâmiyâ âhumla eşküm hâlüme şâhid yiter
Sâbit olur da’vi-i ışkum güvâhumdan benüm
Dûstum biñ cân deger agzuñda bir öpmek didüm
Muhtasar didüñ diyü geçmez günâhumdan benüm
(Köksal, M. Fatih (2012). Edirneli Nazmî, Mecma’u’n-Nezâ’ir. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/dosya/1-292688/h/edirneli-nazmi-mecmaun-nezair.pdf. 1727)
İlişkili Maddeler
Eserlerinden Örnekler
GAZEL
Mihr görsem zerrece ol yüzi mâhumdan benüm
Nûrlar saçıla âh-ı subhgâhumdan benüm
Olmadum râzî cihânda tâli’-i şûmumdan âh
Kime şekvâ ideyin baht-ı siyâhumdan benüm
Bendesin idüp ba’îd eyler rakîbini karîb
Kimse ummazdı bu zulmi pâdşâhumdan benüm
Hasret-i bezm ile dilden nâyveş kılsam figân
Âlem odlara yanar göynüklü âhumdan benüm
Yüz çevirür mihri -ruhsârına kıldukça nazar
Nesi eksilür mehüñ bilsem nigâhumdan benüm
Şâmiyâ âhumla eşküm hâlüme şâhid yiter
Sâbit olur da’vi-i ışkum güvâhumdan benüm
Dûstum biñ cân deger agzuñda bir öpmek didüm
Muhtasar didüñ diyü geçmez günâhumdan benüm
(Köksal, M. Fatih (2012). Edirneli Nazmî, Mecma’u’n-Nezâ’ir. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/dosya/1-292688/h/edirneli-nazmi-mecmaun-nezair.pdf. 1727)
İlişkili Maddeler
Sn. | Madde Adı | D.Tarihi / Ö.Tarihi | Benzerlik | İncele |
---|---|---|---|---|
1 | Sami Sabit Karaman | d. 1877 - ö. 4 Eylül 1957 | Doğum Yeri | Görüntüle |
2 | ŞÂMÎ, Ahmed Şâmî Efendi | d. ? - ö. 1604-05 | Doğum Yeri | Görüntüle |
3 | ABDÜLGANÎ, Nablusî Abdülganî Efendi | d. 17 Mart 1641 - ö. 4 Mart 1731 | Doğum Yeri | Görüntüle |
4 | Sami Sabit Karaman | d. 1877 - ö. 4 Eylül 1957 | Doğum Yılı | Görüntüle |
5 | ŞÂMÎ, Ahmed Şâmî Efendi | d. ? - ö. 1604-05 | Doğum Yılı | Görüntüle |
6 | ABDÜLGANÎ, Nablusî Abdülganî Efendi | d. 17 Mart 1641 - ö. 4 Mart 1731 | Doğum Yılı | Görüntüle |
7 | Sami Sabit Karaman | d. 1877 - ö. 4 Eylül 1957 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
8 | ŞÂMÎ, Ahmed Şâmî Efendi | d. ? - ö. 1604-05 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
9 | ABDÜLGANÎ, Nablusî Abdülganî Efendi | d. 17 Mart 1641 - ö. 4 Mart 1731 | Ölüm Yılı | Görüntüle |
10 | Sami Sabit Karaman | d. 1877 - ö. 4 Eylül 1957 | Meslek | Görüntüle |
11 | ŞÂMÎ, Ahmed Şâmî Efendi | d. ? - ö. 1604-05 | Meslek | Görüntüle |
12 | ABDÜLGANÎ, Nablusî Abdülganî Efendi | d. 17 Mart 1641 - ö. 4 Mart 1731 | Meslek | Görüntüle |
13 | Sami Sabit Karaman | d. 1877 - ö. 4 Eylül 1957 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
14 | ŞÂMÎ, Ahmed Şâmî Efendi | d. ? - ö. 1604-05 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
15 | ABDÜLGANÎ, Nablusî Abdülganî Efendi | d. 17 Mart 1641 - ö. 4 Mart 1731 | Alan/Yüzyıl/Saha | Görüntüle |
16 | Sami Sabit Karaman | d. 1877 - ö. 4 Eylül 1957 | Madde Adı | Görüntüle |
17 | ŞÂMÎ, Ahmed Şâmî Efendi | d. ? - ö. 1604-05 | Madde Adı | Görüntüle |
18 | ABDÜLGANÎ, Nablusî Abdülganî Efendi | d. 17 Mart 1641 - ö. 4 Mart 1731 | Madde Adı | Görüntüle |