ŞEYHÎ, Seyyid Mehmed Allâme Efendi

(d. ?/? - ö. Ramazan 1044/Şubat-Mart 1635)
divan şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 17. Yüzyıl / Anadolu-Osmanlı-Türkiye)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Eğirdir’de doğdu. Doğum tarihi bilinmemektedir. Asıl adı Mehmed’dir. Allâme Şeyhî ve Şeyhî Seyyid Mehmed Allâme Efendi olarak tanındı. Babasının adı Mahmûd’dur. Şerîfî mahlası ile şiirler yazan Seyyid Mehmed Efendi’nin torunu, Nakibüleşrâf Şerîf mahlaslı Seyyid Mehmed Efendi (1522-1631)’nin amcasının oğludur. Eğirdir’de medfun olan ve Zeyniye tarikatı şeyhlerinden Burhaneddin Efendi’nin soyundan gelmektedir. Şeyh Burhaneddin Efendi’nin Türkçe Yazma Divanlar Kataloğu (1959: 292)’nda babası olarak gösterilmesi yanlıştır. Medrese öğrenimi gördü. Şeyhülislam Yahya Efendi’den mülâzım oldu. Kırk akçelik medreseden mazul iken Ramazan 1019/Kasım-Aralık 1610’da Tâib Mehmed Efendi yerine Fethiye’deki Sinan Paşa Medresesi, Ramazan 1021/Ekim-Kasım 1612’de Bahrizâde Efendi yerine Zal Paşa Medresesi, Ramazan 1024/Eylül-Ekim 1615’te Said Efendi yerine Şah Sultan Medresesi müderrisliklerine getirildi. Muharrem 1028/Aralık 1618-Ocak 1619’da Sıdkî Efendi yerine Sahn Medreselerinden birinde, Rebiyülevvel 1029/Şubat-Mart 1620’de Amasyalı Abdullah Efendi yerine Hâsekî Sultan Medresesi, Şaban 1031/Haziran-Temmuz 1622’de Selim-i Kadim Medresesi’nde görev aldı. Muharrem 1032/Kasım-Aralık 1622’de Ahmed Efendi yerine Kudüs kadısı oldu. Rebiyülâhır 1033/Ocak-Şubat 1624’te azledildi. Zilkade 1035/Haziran-Temmuz 1626’da Abdürrahim Efendi yerine Mekke kadılığına atandı. Şair Cem‘î bu duruma “Vâlî-i Ka‘be oldı bir allâme-i Haydar-siyer” mısraı ile tarih düşürmüştür. Şeyhî Mehmed Efendi Mekke kadılığına gitmedi. Cemâziyelâhır 1036/Ocak-Şubat 1627’de Galata kadılığına atandı. Zilkade 1037/Temmuz-Ağustos 1628’de azledildi. Şaban 1038/Mart-Nisan 1629’da Anadolu payesiyle Çivizâde Mehmed Efendi üzerinden Güzelcehisar kazası arpalık olarak verildi. 1039/1629-1630 yılında amcazâdesi Seyyid Mehmed Efendi yerine Nakibüleşrâf tayin edildi. Şair Cem‘î bu duruma da

Alem-i âl-i ‘abâ oldı nakîb-i şürefâ

 

 mısraı ile tarih düşürmüştür. Zilkade 1040/Haziran 1631’de selefi Seyyid Mehmed Efendi’nin Dimetoka arpalığı da kendisine verildi. Şevval 1402/Nisan-Mayıs 1633’te Derviş Mustafa Efendi’den boşalan Rusçuk kazası verildi. Zilkade 1043’te Ahîzâde Seyyid Mehmed Efendi’nin ziyafetine katıldığı suçlamasıyla İstanbul’dan sürülerek Mekke kadılığına atandı. Ramazan 1044/Şubat-Mart 1635’te Cidde’de vefat etti. Mezarı Cidde’dedir (Özcan 1989: 18-19; Köksal Yüksel, M. F. Köksal 1998: 74-75; Köksal 2007: 102; Zavotçu 2009: 266; Kurnaz, M. Tatçı 2001: 518, 918; TDEA 1998: 148). Şeyhî Seyyid Mehmed Efendi’nin Divan’ından hareketle Zeyniyye tarikatına intisap ettiği söylenebilir (Parlak Dönmez 2006: 10).

Eserleri:

Türkçe Divan: Süleymaniye Kütüphanesinde Lala İsmail Efendi Kataloğunda 454 numarada kayıtlıdır ve başka nüshası bulunmamaktadır. Eserde 14 kaside, 178 gazel, bir tahmis, 109 beyitlik bir sakiname, 8 kıt‘a, bir tarih beyti ve 60 matla bulunmaktadır. Divan’ındaki manzumelerin toplam beyit sayısı 1678’dir. Türkçe Yazma Divanlar Kataloğu'nda (1959: 292) Ceride-i Havadis Basımevi’nde 1291/1874-1875 yılında 63 sayfa olarak basıldığı söylenen Divan, Şeyhî’ye ait değildir. (Dönmez Parlak 2006: iii, 8, 27-38). Eser üzerinde bir yüksek lisans çalışması (Dönmez Parlak 2006) yapılmıştır.

Farsça Divan: İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, İbnülemin Kitaplığı, Numara 3434’te kayıtlıdır (Köksal 2007: 102; Dönmez Parlak 2006: 8).

Sâkî-nâme: Şeyhî’nin Sakinamesi Divan’ın sonunda tahmisten sonra, kıtalardan önce yer alır. Eser, 109 beyitten meydana gelmektedir. Mesnevi seklinde yazılmıştır (Parlak Dönmez 2006: 34). Sakiname’nin diğer nüshaları Atatürk Üniversitesi Seyfettin Özege Kütüphanesi, ASL No: 12; İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, No: T. 4097’de kayıtlıdır. Beyit sayısı ise 111’dir (Arslan 2012: 426-433). Sakiname yayımlandı (Arslan 2012: 426-433).

Bu eserler haricinde Seciyye adlı Arapça bir kasidesi ile Arapça şiirleri (Yüksel, M. F. Köksal 1998: 76) de bulunmaktadır.

Şiirlerinde Şeyhî mahlası(Özcan 1989: 19)nın yanı sıra Seyyid mahlasını da kullandı (Köksal 2007: 102).

Şeyhî Mehmed Efendi (Özcan 1989: 19)’ye göre bilgili ve erdemli bir kimse olup şiir ve inşada maharetlidir. Rıza Tezkiresi (2009: 266-267)’ne göre şiirleri güzel ve cezbedici olup bilgili ve münşi idi.

Şeyhî, şiirleri ile övünen bir şairdir. Şiirlerinde yoğun olarak dinî ve tasavvufî muhteva hissedilmektedir. Çevresindeki olumsuz gelişmelere kayıtsız kalmamış ve olumsuzluklara karşı şiirleriyle halkı uyarma yolunu tercih etti. Söyleyişi genellikle sade olsa da zincirleme Arapça ve Farsça tamlamalara da yer verdi. Çoğu zaman günlük dilden gelen unsurları başarıyla kullanmıştır. Birkaç hata dışında aruzu başarıyla kullandı (Parlak Dönmez 2006: 11-22).

Kaynakça

Arslan, Mehmet (2012). Sâkî-nâmeler. İstanbul: Kitabevi Yay.

 İstanbul Kütüphaneleri Türkçe Yazma Divanlar Kataloğu (1959). “Şeyhî, Eğirdirli”. C. 2. İstanbul: Maarif Basımevi Yay. 292.

Köksal, M. Fatih (2007). “Şeyhî”. Türk Dünyası Ortak Edebiyatı, Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. C. 8. Ankara: AKM Yay. 102.

Kurnaz, Cemâl, M. Tatçı (hzl.) (2001). Mehmed Nâil Tuman, Divan Şairlerinin Muhtasar Biyografileri, C. I-II. Ankara: Bizim Büro Yay. 518-918

Parlak Dönmez, Betül (2006). Eğirdirli Şeyhî Mehmed Efendi’nin Divanı’nın İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: İstanbul Üni.

Özcan, Abdulkadir (hzl.) (1989). Şeyhî Mehmed Efendi Şakaik-ı Nu’mâniye ve Zeyilleri-Vekâyiü’l-Fudalâ-I. İstanbul: Çağrı Yay. 18-20.

Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi (1998). C. 8. “Şeyhî Mehmed Efendi (Allâme Şeyhî)”. İstanbul: Dergâh Yay. 148.

Yüksel, Hasan, M. Fatih Köksal (hzl.) (1998). Osmanlı Toplumunda Sâdât-ı Kirâm ve Nakibüleşrâflar (Ahmed Rıf’at-Devhatü’n-Nukabâ). Sivas: Dilek Matbaası Yay. 74-76.

Zavotçu, Gencay (hzl.) (2009). Rıza Tezkiresi (İnceleme-Metin). İstanbul: Sahaflar Kitapsarayı Yay. 266-267.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: PROF. DR. BEYHAN KESİK
Yayın Tarihi: 19.03.2014
Güncelleme Tarihi: 25.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Şeyhî Mehmed Allâme Efendi’nin Sâkinâmesi

 Sâkî-nâme-i Şeyhî Efendi

Gel ey mest-i peymâne-i ma‘rifet

Getir raksa sâkîyi bî-sâgar-sıfat

Senin-çün döşendi sarây-ı cihân

Teferrüc-gehündür verâ-yı cihân

Senin-çün kuruldı bu bezm-i latîf

Döşendi sana perniyân u katîf

Senin-çün olup vaz‘-ı mâh tamâm

Senin-çün konuldı bu hûmm üzre cam

Senin-çün çemen-suffe düzdi bahâr

Çerâgân-ı meclis olup lâle-zâr

Çeker her tarafdan gül ü yâsemin

Beyâz üzre bir sürh-zâr-ı yemen

Zümürrüd tabaklarla her bir şecer

Çeker bezmine pîşkeş mîveler

Sebû-keşlik eyler gelür lâleler

Sular sahn-ı bezmün seher jâleler

Dilünde senün sırr-ı arz u semâ

Sunuldı sana câm-ı ‘âlem-nümâ

Getir râhı toldur hûm u sâgara

Veren rûh odur ferbih ü lâgara

Bir elde sebû tut bir elde kadeh

Koyulsun derûna ferah-ber-ferah

Pür it meyle mey-hâne vü mescidi

Ko bir renge hep rindi vü zâhidi

Elünde olup câm u ratl-ı girân

Terâzûdan agsın mey-i ergavân

Diyüp ‘aşk cûşa getür dilleri

Biri birine koy mey u sâgarı

Hum üzre düşem ben dahi bî-şu‘ûr

Ola vak‘a-i bezm-i Mûsâ vü Tûr

Ola seyl-i meyden vücûdum tebâh

Bana olmaya bir dahi sedd-i râh

Gözüm aça ol mey misâl-i habâb

Pür ola habâb ile bu nüh-kıbab

Sipihri tolu suna sâkî bana

Yedi bahr ola cur‘a-i tih-nümâ

Seher sâkîya nitekim âfitâb

İçer câm-ı zerden şafak-gûn şarâb

Şu meyden ki anun melek mestidür

Felek ana bir kemterîn destidür

Ne dem cûşa gelse habâb-ı hûmı

Sana gösterür gerdiş-i encümi

Anun lâyıdur mâye-i misk-i ter

Anun bûyı topragı ‘anber ider

Ser-i mârı kessen bıraksan ana

O sa‘atde ‘ayniyle pâ-zehr ola

Eger bir yere ol mey-i tâb-dâr

Ola pertev-endâz u yâ katre-bâr

Anun gerdi gerdûn-ı gerdân olur

Kemîn-i zerresi mihr-i rahşân olur

Ol âteş ki minâyı yâkût ider

Dil u câna her şu‘lesin kût ider

Ol âteş ki dildir semender ana

Meh ü mihr ü encümdür ahker ana

Ol âteş ki humdur ocagı anun

Meh ü mihr kemter çerâgı anun

Ol âteş ki sahbâ-yı Hızr andadur

O sermâye-i cây-ı Hızr andadur

Tenûrından âb-ı hayâtı akıt

Ayagına hep kâ’inâtı akıt

O çengi gelür depredür ‘andelîb

İder nakş u savt u melâ’ik-firîb

Mugannî getür sen dahi sâzunı

Hem-âheng it anunla âvâzunı

O muhrik nefes bezmi germ eylesün

Dil-i saht-ı cânânı nerm eylesün

O nagme ki gûşa gelûdan gelür

O meydür ki câma sebûdan gelür

O derde kurulmuşdı bezm-i elest

Bu kevni anun câmı kılmışdı mest

O derden umar bâdeyi kâ’inât

O derden akar turmaz âb-ı hayât

O derden degüp mihre bir câm u den

Eli ditrer olmuş müdâm içmeden

O meyden içen zerre-i hurşîd olur

Gedâ câmını görse Cem-şîd olur

Anun neşvesi peşşeyi pîl ider

Anun cür‘ası katreyi Nîl ider

O sahbâ yı Şeyhî’ye yâ Rab içür

Anı bir ayakla felekden geçür

Fenâda bekâ mesti eyle anı

Rızâda likâ mesti eyle anı

(Arslan, Mehmet (2012). Sâkî-nâmeler. İstanbul: Kitabevi Yay. 426-429.)

Tügmeli câmelerin giyse ol âfet kat kat

Açılır gonce-i gülzâr-ı letâfet kat kat

Her ne yana o şeh-i hüsn ü bahâ itse hırâm

Döşenir pâyına dîbâ-yı sa‘âdet kat kat

Yâr pür dâg edip penbeye gark etdi tenim

Giydirir hıl‘ati ashâb-ı mürüvvet kat kat

Dâg-ı hicrân-ıla zahm-ı cefâsı bitmez

Kankı bir derdi diyem dilde cerâhat kat kat

Açdı ser-pûş-ı humu sundu sebûyu Şeyhî

Eyledi pîr-i mugân keşf ü kerâmet kat kat

(Parlak Dönmez, Betül (2006). Eğirdirli Şeyhî Mehmed Efendi’nin Divanı’nın İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: İstanbul Üni. 151.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1MUHİDDİN-DOLU, Mehmedd. ? - ö. 1494Doğum YeriGörüntüle
2DÖNEd. 1893 - ö. 1992Doğum YeriGörüntüle
3ELİF YAĞLI (AK ELİF)d. 1913 - ö. 05.01.1991Doğum YeriGörüntüle
4MUHİDDİN-DOLU, Mehmedd. ? - ö. 1494Doğum YılıGörüntüle
5DÖNEd. 1893 - ö. 1992Doğum YılıGörüntüle
6ELİF YAĞLI (AK ELİF)d. 1913 - ö. 05.01.1991Doğum YılıGörüntüle
7MUHİDDİN-DOLU, Mehmedd. ? - ö. 1494Ölüm YılıGörüntüle
8DÖNEd. 1893 - ö. 1992Ölüm YılıGörüntüle
9ELİF YAĞLI (AK ELİF)d. 1913 - ö. 05.01.1991Ölüm YılıGörüntüle
10MUHİDDİN-DOLU, Mehmedd. ? - ö. 1494MeslekGörüntüle
11DÖNEd. 1893 - ö. 1992MeslekGörüntüle
12ELİF YAĞLI (AK ELİF)d. 1913 - ö. 05.01.1991MeslekGörüntüle
13MUHİDDİN-DOLU, Mehmedd. ? - ö. 1494Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14DÖNEd. 1893 - ö. 1992Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15ELİF YAĞLI (AK ELİF)d. 1913 - ö. 05.01.1991Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16MUHİDDİN-DOLU, Mehmedd. ? - ö. 1494Madde AdıGörüntüle
17DÖNEd. 1893 - ö. 1992Madde AdıGörüntüle
18ELİF YAĞLI (AK ELİF)d. 1913 - ö. 05.01.1991Madde AdıGörüntüle