Madde Detay

Asıl adı Ali Sırrı Çoban olan âşık 12 Kasım 1960'ta Bayburt’un Halfikale mahallesinde doğmuştur. Babasının adı Murat , annesinin adı ise Belgüzar'dır. On altı yaşına kadar çobanlık yapmış ve 1978 yılında liseyi bitirdikten sonra ağabeyleri ile birlikte gurbete çıkmıştır. Taş yontma ustalığını öğrenmiştir. Askerliğini 1982 yılında Balıkesir Edremit'te yapmıştır. Askerlik görevini tamamlayıp Bayburt’a döndükten sonra sağlık teşkilatına memur olarak girmiştir. Leyla Çoban ile evlenmiş ve bu evlilikten Seher, Meryem, Lale adında üç kızı, Murathan, Oğuzhan adında 2 oğlu olmuştur (www.biyografya.com).

Kültür Bakanlığına kayıtlı olan Ali Sırrı Çoban MESAM, İLASAM, TÜRSAV, Bayburt Şair ve Yazarlar Derneği gibi birçok derneğe ve kuruluşa üyedir. Bayburt Dede Korkut Şölenleri, İpek Yolu Fuarı Festivali, Fındık Festivali, Kars Peynir Festivali gibi pek çok festival ve şölene katılmıştır. Çeşitli televizyon programlarına çıkmış, Bayburt’un yerel radyolarından birinde "Bizim Sazımız, Bizim Sözümüz" adlı bir program yapmıştır. Âşık, birçok ödüle ve katılım belgesine sahiptir (Akduman 2011: 102).

Çile çekilmeden âşık olunamayacağını düşünen âşık, küçük yaşlarda çobanlık ve hamallık yapmasının âşık olmasında etkili olduğunu söyler. Ali Sırrı Çoban, Celâli Baba, Hicranî, Burhanî, Hilmi Baba ve İrşadî’nin şiirlerini okuduktan sonra âşıklık geleneğine ilgi duymaya başlar. İlk şiirlerini 1980'li yıllarda askerlik görevini yaparken yazar. Çoban, askerde ikinci tüfeğinin sazı olduğunu, askerde deyişler ve türküler söylediğini belirtir. Ustası Kul Nuri'dir. Nevzat Karaoğlu’ndan da (Şaşkunî Baba) çok şey öğrenmiştir. Doğduğunda amcası ismi Süphan olsun demiş ve ilerleyen zamanlarda şair bu ismi mahlas olarak kullanmaya başlamıştır. Asıl isminden çok mahlası ile tanınmaktadır. Âşıklık sanatının bir gönül sanatı olduğunu söyleyen Süphanî, âşıkların dürüst olması ve halkla iç içe olması gerektiğini ifade etmiştir. Âşığın gezip görmesi gerektiğine dikkat çekmiştir (www.bayburtpostasi.com.tr).

400’ün üzerinde şiiri olan Süphanî, şiirlerinde çok sevdiği memleketi Bayburt’a yer vermiş, vatan ve millet sevgisini dile getirmiştir. Şiirinde “Değişmez lisanım heç gülme bana / Künyemi okusan özüm Bayburtlu” diyerek Bayburtlu olma kimliğini öne çıkarmıştır.

Süphanî, evinin yanması hadisesi üzerine 1995 yılında "Toprak Yapımız" adlı ilk kasetini ve sonra sırasıyla 1997'de "Şehit Çağlayan'a Ağıt", 1999'da "Yar Deli Gönül", 2002'de "Beni Benden Sorma" adlı kasetlerini; 2005'te ise "Sevdiğim" adlı müzik albümünü ve 2008'de "Oğul" adlı ikinci albümünü çıkarır (www.biyografya.com). 2010 yılında yayımladığı Beni Benden Sorma adlı şiir kitabında 77 adet şiiri vardır.