ZELÎLÎ, Gurbandurdu

(d. 1214/1800 - ö. 1268/1852)
Türkmen edebiyatı klasik şairi
(Divan/Yazılı Edebiyat / 19. Yüzyıl / Çağatay)
ISBN: 978-9944-237-86-4

Asıl adı Gurbandurdu, mahlası Zelîlî'dir. 1214/1800 yılında Etrek, Gürgen bölgesinde doğdu. Türkmenlerin Gerkez boyunun Nazargulu bölüğünün Kemerler koluna mensuptur. Babasının adı Memmetdövlet, annesinin adı Hurma’dır. Hurma, Dövletmemmet Azadı’nın Zübeyde adlı kızından olan torunudur. Dolayısıyla Zelîlî, Türkmenlerin büyük şairi Mahtumkulu’nun yeğenidir (Durdıyev 2001: 170). Zelîlî’nin Nepes adlı bir de erkek kardeşi vardır. Zelîlî, çiftçilik yapmıştır. Dayısı Mahtumkulu gibi gümüşçülük zanaatını da devam ettirmiştir. Bunların yanında çocukların eğitimi ile de uğraşmış, okulda dersler vermiştir. Gençliğinde Döndü adlı bir kızı sevmiş fakat ona kavuşamamıştır. Gürgen’in Pişkemer obasından Nurı ile evlenmiş ve ondan üç kızı olmuştur. Şair hayattayken çocuklarının üçünü de kaybetmiştir. 1837 yılında birçok yurttaşı ile birlikte esir düşen Zelîlî, yaklaşık yedi yıl boyunca Hive Hanlığındaki Köneürgenç civarlarında çok zor şartlar altında esir olarak yaşamıştır (Durdıyev 2001: 171-172). 1268/1852 yılında hayatını kaybeden Zelîlî, Kızılarbat’ın (bugünkü Serdar şehri) yakınlarındaki kabristanların birine defnedilmiştir.

Şiirlerine bakıldığında, yaşadığı dönemdeki Türkmenlerin konuşma dilini, şiirlerinde ustalıkla kullandığı anlaşılmaktadır (Yıldırım 2009: 12). Mahtumkulu’nun oluşturduğu edebî geleneğin en önemli temsilcilerinden biridir. Şiirlerinde aşk, sevgi, sosyal eleştiri, kahramanlık ve mertlik konularının ağırlıklı olarak işlemiştir. Aşk ve sevgi temalı şiirlerin çoğunluğu, şairin gençliğinde sevdiği fakat kavuşamadığı sevgilisi Döndü ile ilgilidir. Yine şiirlerinde dönemin sosyal ve siyasi sıkıntılarına yer vermiş, toplumun aksayan yönleri eleştirmiş, halka nasihatlerde bulunmuştur. Mahtumkulu gibi Zelîlî de birbirleriyle kavgalı olan Türkmen beylerini eleştirmiş ve ülkenin içinde bulunduğu kötü durumdan kurtulup refaha ve huzura kavuşmak için gerekli olan şeyin Türkmen birliği olduğunu vurgulamıştır. Yaklaşık yedi yıl yurdundan uzakta kalan Zelîlî, sürgün hayatında vatan hasretiyle lirik şiirler söylemiştir. “Vatan”ın ne kadar kıymetli bir değer olduğunu her seferinde dile getiren Zelîlî'ye Türkmen edebiyatında “vatan şairi” denilmiştir.

Kaynakça

Durdıyev, Kakacan (2001). XIX. Asır Türkmen Edebiyatı. Aşgabat: Ilım Neşiryatı.

Övezgeldiyev, M. (1982). Zelili Saylanan Eserler. Aşgabat: Türkmenistan Neşiryatı.

Yıldırım, H. (2009). Zelili Divanı (Metin Aktarma-Gramer İncelemesi). Doktora Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ SONER SAĞLAM
Yayın Tarihi: 09.09.2014
Güncelleme Tarihi: 29.11.2020

Eserlerinden Örnekler

Türkmen Türkçesi ile

Nışan, Seyidi

Yakın könül bilen bu yırak yerden,

Gönderdim men sana nışan, Seyidi!

Gündogdudan, Hallıgılıç serdardan,

Yazıp bir zarıncı dessan, Seyidi!

Aldandık, tersleşdik, hanın hıyalı,

Dini dostdur, yaman küffardan päli,

Yurdundan turuzıp, agladıp ili,

Kıldı harap, etdi veyran, Seyidi!

Galdık bu mähnetden munda sakınıp,

Rızkımıznı sagdan, soldan tapınıp,

Daş gaçarmız, görenmizden gıpınıp,

Mesgenimiz çöl-beyavan, Seyidi!

...

Türkiye Türkçesi ile

Nişan, Seydi

Yakın gönül ile bu uzak yerden,

Gönderdim ben sana nişan, Seyidî!

Gündoğdu’dan, Hallıkılıç serdardan,

Yazıp bir yakaran destan, Seyidî!

Aldandık, zıtlaştık, hanın hayali,

Alçak dosttur, kötü küffar dek niyeti,

Yurdundan çıkarıp, ağlatıp ili,

Kıldı harap, etti viran, Seyidî.

Kaldık bu mihnetten burda sakınıp,

Rızkımızı sağdan, soldan arayıp,

Dışa kaçarız, görenden saklanıp,

Meskenimiz çöl, sahra, Seyidî!

...

(Övezgeldiyev, M. (1982). Zelili Saylanan Eserler. Aşgabat: Türkmenistan Neşiryatı. 32-33.)


İlişkili Maddeler

Sn.Madde AdıD.Tarihi / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1SEYİD EBU'L KÂSIM NEBÂTÎ, Hançoban, Hançobanî, Mecnûn, Mecnûnşâhd. 1800 - ö. 1860/1873?Doğum YılıGörüntüle
2REŞÎD, Mustafa Reşîd Paşad. 1800 - ö. 1858Doğum YılıGörüntüle
3HASTA HASANd. 1800 - ö. 1866Doğum YılıGörüntüle
4MUHLİS, Hasırî-zâde Muhlis Efendid. 1815-16 - ö. 1852-53\'ten sonraÖlüm YılıGörüntüle
5SÂKIB, Seyyid Mehmed Sâkıb Efendid. 1736 - ö. 1852-54Ölüm YılıGörüntüle
6FÂZIL, Han Şeydâ, Molla Fethullâhd. ? - ö. 1852Ölüm YılıGörüntüle
7SIDKÎ, Sânîd. 1768 - ö. 1833MeslekGörüntüle
8MECZUBÎ, Nuri Doğruyold. 08.02.1930 - ö. 20.04.2004MeslekGörüntüle
9ERKUŞ, Mustafa Erkuşd. 1933 - ö. ?MeslekGörüntüle
10KİSSÛRÎd. 1717 - ö. 1827Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
11MA'DEN/KEMÎNE, Adine Muhammedd. 1761 - ö. 1838Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
12FÎRÛZ, Muhammed Rahîm Sânîd. 1847 - ö. 1910Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
13HASANd. ? - ö. 1497-98 civarı ?Madde AdıGörüntüle
14ENVERî, Sûzenger Enverî Çelebi (Mürekkepçi)d. ? - ö. 1547Madde AdıGörüntüle
15UYÛNÎd. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle